Suriye Hükümeti: SDG konferansı kapsamlı bir ulusal çerçeveyi temsil etmiyor

Suriye'nin kuzeydoğusundaki Haseke’de daha önce düzenlenen “SDG” askeri geçit töreni (Şarkul’l Avsat)
Suriye'nin kuzeydoğusundaki Haseke’de daha önce düzenlenen “SDG” askeri geçit töreni (Şarkul’l Avsat)
TT

Suriye Hükümeti: SDG konferansı kapsamlı bir ulusal çerçeveyi temsil etmiyor

Suriye'nin kuzeydoğusundaki Haseke’de daha önce düzenlenen “SDG” askeri geçit töreni (Şarkul’l Avsat)
Suriye'nin kuzeydoğusundaki Haseke’de daha önce düzenlenen “SDG” askeri geçit töreni (Şarkul’l Avsat)

Suriye hükümeti yetkilisi, Paris'te düzenlenecek “Suriye Demokratik Güçleri” konferansına ilişkin yaptığı açıklamada, dini veya milliyetçi grupların siyasi görüşlerini ifade etme ve partiler kurma konusunda tam haklara sahip olduklarını söyledi.

Suriye Arap Haber Ajansı (SANA), söz konusu yetkilinin bugün yaptığı açıklamada, dini veya etnik grupların faaliyetlerinde barışçıl olmaları, devlete karşı silah taşımamaları ve Suriye devletinin yapısına kendi vizyonlarını dayatmamaları gerektiğini söylediğini belirtti.

Yetkili, devletin şeklinin “grup anlaşmalarıyla değil, halk oylamasıyla kabul edilen kalıcı bir anayasa ile” belirleneceğini, bu sayede tüm vatandaşların eşit katılımının garanti altına alınacağını ve her vatandaşın devletle ilgili görüşlerini ifade etme hakkına sahip olacağını, ancak bunun tehdit veya silahlı güçle değil, kamusal diyalog ve sandıklarla olacağını ifade etti.

Yetkili, Paris'teki SDG konferansının "kapsamlı bir ulusal çerçeveyi temsil etmediğini, aksine Suriye halkının zaferi ve eski rejimin düşüşünden zarar gören tarafların yanı sıra, statükonun zoruyla Suriye'nin çeşitli bileşenlerinin temsilini tekeline alan veya almaya çalışan bazı gruplardan oluşan kırılgan bir ittifakı temsil ettiğini" vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre hükümet yetkilisi bu grupların dış desteğe dayandığını, "gelecekteki yükümlülüklerden kaçmak ve tek ordu, tek hükümet ve tek ülkeye dayalı Suriye devletinin ilkelerini inkar etmek" amacıyla, bu tür konferanslara başvurduklarını belirtti.

Yetkili, Suriye hükümetinin konferansta düşmanca eylemlerde bulunan ayrılıkçı isimlerin ağırlanmasını şiddetle kınadığını belirterek, konferansı "Suriye meselelerini uluslararasılaştırma, yabancı müdahaleye davetiye çıkarma ve yaptırımları yeniden uygulama girişimi" olarak nitelendirdi.

Cuma günü “Bileşenlerin Ortak Tutumu” adı altında Haseke’de düzenlenen konferans, “merkezi olmayan bir devletin kurulması ve etnik, dini ve kültürel çoğulculuğu garanti altına alan bir anayasanın hazırlanması” çağrısında bulundu.



Irak'ta Şii ziyaretçileri hedef almayı planlayan DEAŞ üyeleri tutuklandı

Hızlı Müdahale Birimi'nin Iraklı bir üyesi Babil vilayetindeki dini türbelerin güvenliğini sağlıyor (Irak İçişleri Bakanlığı)
Hızlı Müdahale Birimi'nin Iraklı bir üyesi Babil vilayetindeki dini türbelerin güvenliğini sağlıyor (Irak İçişleri Bakanlığı)
TT

Irak'ta Şii ziyaretçileri hedef almayı planlayan DEAŞ üyeleri tutuklandı

Hızlı Müdahale Birimi'nin Iraklı bir üyesi Babil vilayetindeki dini türbelerin güvenliğini sağlıyor (Irak İçişleri Bakanlığı)
Hızlı Müdahale Birimi'nin Iraklı bir üyesi Babil vilayetindeki dini türbelerin güvenliğini sağlıyor (Irak İçişleri Bakanlığı)

Irak'ta bir mahkeme, dini etkinliklere katılanları hedef almayı planlayan DEAŞ bağlantılı bir şebekenin yakalandığını duyurdu.

Irak Yüksek Yargı Konseyi'ne bağlı Kerbela Soruşturma Mahkemesi Şahin İstihbarat Hücresi bağlı aralarında bir kadının da bulunduğu 23 terör şüphelisini tutukladı. Mahkemeden yapılan açıklmada: “ Şüpheliler, terör operasyonları düzenleyerek İmam Hüseyin'in Erbainine katılan ziyaretçilerin güvenliğini ve emniyetini hedef alan bir terör planı yaptıklarını itiraf etmişlerdir. İlk plan, güney eksenindeki ziyaretçi güzergahlarına el yapımı patlayıcılar (EYP) üretip yerleştirmeyi, ikinci planda ise bir öğrenci tarafından denetlenen ziyaretçilere sunulan yiyeceklere ölümcül zehirler koymayı ve servis konvoylarını yakmayı içeriyordu" denildi.

Yüksek Yargı Konseyi “kimliği belirsiz herhangi bir kişinin yiyecek ve içecek hazırlama alanlarına erişimine izin verilmemesi ve tüm gıda malzemeleri üzerindeki kontrolün sıkılaştırılması” konusunda uyarıda bulundu.