ABD, Irak'ın İran üzerinden Türkmenistan'dan doğalgaz ithal etme planlarını engelliyor

Washington'ın Tahran'dan elektrik ithalatına yönelik muafiyeti kaldırmasının ardından Bağdat bir ikilemle karşı karşıya

Irak'ın Basra kentindeki bir petrol sahası (Reuters)
Irak'ın Basra kentindeki bir petrol sahası (Reuters)
TT

ABD, Irak'ın İran üzerinden Türkmenistan'dan doğalgaz ithal etme planlarını engelliyor

Irak'ın Basra kentindeki bir petrol sahası (Reuters)
Irak'ın Basra kentindeki bir petrol sahası (Reuters)

Irak'ın komşu İran üzerinden Türkmenistan'dan gaz ithal ederek kronik elektrik krizini hafifletme çabaları, ABD'nin baskısı altında başarısızlıkla sonuçlandı. Bağdat, kesintisiz elektrik tedarikini sağlamak için alternatifler bulmakta zorlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre petrol zengini Irak, 2003 yılında Saddam Hüseyin'i deviren ABD öncülüğündeki işgalden bu yana vatandaşlarına elektrik sağlamak için mücadele ediyor ve birçok kişi pahalı özel jeneratörlere güvenmek zorunda kalıyor. Bu da ekonomik zorluklara ve sosyal huzursuzluğa neden oluyor.

Bağdat'ın el-Kasra semtinde bir kasap dükkânı sahibi olan 43 yaşındaki Hüseyin Saad, geçim kaynağını korumak ve yoğun sıcakta etlerinin bozulmasını önlemek için mücadele ediyor. Saad, “Bu sadece benim acım değil, tüm Irak halkının acısı” dedi.

2023 yılında, Türkmenistan'dan İran üzerinden Irak'a gaz ihraç edilmesi için bir anlaşma önerildi. Önerilen anlaşma, İran'ın gazı alıp Irak'a tedarik etmesini öngörüyor, ancak bu, ABD'nin Tahran'a uyguladığı yaptırımları ihlal edecek ve Washington'ın onayını gerektirecekti.

Washington anlaşmayı onaylamadı ve ABD Başkanı Donald Trump yönetimi Tahran'a yönelik ‘azami baskı’ politikasını yoğunlaştırdı.

İki müttefik arasında sıkışmış durumda

Reuters, Bağdat'ın İran üzerinden Türkmenistan'dan yaklaşık 5 milyar metreküp gaz ithal etmek için aylarca Washington'un onayını nasıl istediğini öğrenmek amacıyla dört Iraklı yetkiliyle görüştü ve yedi resmî belgeyi inceledi.

Reuters'ın ulaştığı bir anlaşma taslağı, Irak'ın İran'ın devlet şirketi National Iranian Gas Company'nin (NIGC) tesislerini kullanarak Türkmenistan'dan yıllık 5,025 milyar metreküp gaz ithal etmek istediğini gösteriyordu.

Bir belge, İran'ın herhangi bir para almayacağını, ancak Türkmenistan'dan gelen toplam günlük miktarın yüzde 23'ünü geçmeyecek şekilde kendi ihtiyaçlarını karşılamak için gazın bir kısmını alacağını gösteriyordu. Aynı belge, Bağdat'ın ayrıca uluslararası bir izleme kuruluşunun, anlaşmanın ABD yaptırımlarına ve kara para aklama kurallarına uygunluğunu izlemek üzere üçüncü taraf olarak hareket etmesine izin vermeyi teklif ettiğini gösteriyor.

Ancak aylarca süren çabalara rağmen, Washington'ın İran üzerindeki nükleer hedefleri konusundaki baskısını artırmasıyla ABD'nin itirazları anlaşmayı bozdu. Bu durum, Bağdat'ı iki ana müttefiki olan Washington ve Tahran ile ilişkilerini dengelemek konusunda giderek zor bir duruma soktu.

Irak Başbakanı’nın bu alandaki danışmanı Adil Kerim, Reuters'a şunları söyledi: “Eğer Türkmenistan ile yapılan anlaşmaya devam edersek, Irak bankaları ve finans kurumlarına bir tür yaptırım uygulanacak... Bu nedenle sözleşme şimdilik askıya alındı.”

ABD Hazine Bakanlığı Reuters'a yorum yapmayı reddetti, ancak bilgi sahibi bir ABD’li kaynak, Trump yönetiminin İran'a fayda sağlayabilecek düzenlemeleri onaylamayacağını, ancak Irak'ın enerji ihtiyaçlarını karşılamak için Irak ile birlikte çalıştığını söyledi. İran hükümeti, Petrol Bakanlığı, NIGC ve Türkmenistan Dışişleri Bakanlığı, Reuters'ın yorum taleplerine yanıt vermedi.

İran gazına bağımlılık

Irak, son on yıldır İran'dan gaz ve elektrik ithalatına bağımlı. Konunun hassasiyeti nedeniyle isminin açıklanmamasını isteyen Iraklı bir enerji yetkilisi, İran gazının Irak'ın elektrik üretiminin yaklaşık üçte birini karşıladığını ve 2024 yılında gaz ithalatının 9,5 milyar metreküpe ulaştığını söyledi.

Adil Kerim, Irak'ın İran gazını kaybetmesi halinde elektrik üretiminde büyük bir sorunla karşı karşıya kalacağını ifade etti.

Irak, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) en büyük ikinci petrol üreticisi. Ancak yatırım eksikliği ve gazın çıkarılması ve işlenmesi için gerekli altyapının bulunmaması nedeniyle petrol ile ilişkili gazın çoğunu yakıyor. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), Irak'ın 2023 yılında elektrik üretimi veya endüstriyel ihtiyaçları karşılamak için sadece 11 milyar metreküp gaz ürettiğini belirtti.

Kerim, Irak'ın gaz ihtiyacının mevsimsel olarak değiştiğini, yaz aylarında talebin günde yaklaşık 45 milyon metreküpe yükseldiğini, ilkbahar ve sonbahar aylarında ise 10 milyon ile 20 milyon metreküp arasında düştüğünü açıkladı.

Yaptırımlar anlaşmayı baltalıyor

Geçtiğimiz mart ayında Trump yönetimi, Irak'ın 2018'den beri İran'dan elektrik alımını finanse etmesine izin veren yaptırım muafiyetini sona erdirerek ithalatı azalttı.

Kerim, İran'dan gelen gaz arzındaki eksikliğin, muafiyetin sona ermesinden ve talebin yaz aylarında zirveye ulaşmasından bu yana yaklaşık 3 bin megavatlık elektrik üretim kapasitesinin kaybına yol açtığını ve bunun Irak'ın yaklaşık 28 gigavatlık toplam üretim kapasitesinin yüzde 10'undan fazlasını oluşturduğunu söyledi. Iraklı elektrik yetkilileri, bunun yaklaşık 2,5 milyon eve elektrik tedarikini etkilediğini söylüyor.

Reuters'e göre, kaynaklar ve belgeler Bağdat'ın Türkmenistan ile bir anlaşma yaparak tedarik kaynaklarını çeşitlendirmeyi ve yaptırımları ihlal etme riskini önlemeyi umduğunu gösteriyor.

Irak Elektrik Bakanlığı, geçtiğimiz ağustos ayında ülke çapında yaşanan elektrik kesintisinden üç ay önce, 27 Mayıs'ta devletin sahip olduğu Irak Ticaret Bankası'na gönderilen bir mektupta, bu anlaşmanın imzalanmaması halinde Bağdat'ın yaz aylarında, gazla çalışan elektrik santrallerini işletme kabiliyetinin tehlikeye girebileceği uyarısında bulunmuştu.

LNG yoluyla çeşitlendirme

Türkmenistan rotasının kesintiye uğramasıyla Irak, elektrik ihtiyacındaki boşluğu doldurmak için alternatifler araştırıyor. Bu alternatifler arasında Katar'dan sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithal etmek için altyapı inşa etmek de bulunuyor.

Irak Güney Gaz Şirketi Başkanı Hamza Abdulbaki, geçtiğimiz mart ayında Reuters'a verdiği demeçte, Irak'ın Katar ve Umman gazını işlemek için yüzer LNG terminali kiralayacağını söyledi. Abdulbaki, hükümetin, ABD'nin İran gazına kısıtlama getirme kararı alması durumunda, Petrol Bakanlığı'na İran gazına alternatifler bulma görevi verdiğini de bildirdi.

Irak, son iki yılda gaz projelerini hızlandırmak için Total Energies, BP ve Chevron gibi uluslararası petrol şirketleriyle anlaşmalar imzaladı.

Fransa'nın Total Energies şirketi bu hafta, Irak'taki Artavi petrol sahası geliştirme projesinin ikinci aşamasını başlattığını açıkladı. Bu aşama, Irak'ın petrol, gaz ve elektrik üretimini artırmayı amaçlayan 27 milyar dolarlık projenin son aşaması.

İngiliz şirketi BP, mart ayında hükümetten devasa Kerkük petrol sahalarını yeniden geliştirmek için nihai onayı aldığını ve ilk etapta 3 milyar varil petrol eşdeğeri üretim planladığını açıkladı.

Kerim, Bağdat'ın gazla çalışan elektrik santrallerini genişletmek için çalıştığını belirterek, ülkenin daha fazla gaza ve daha fazla kaynağa ihtiyaç duyacağını ifade etti.



Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
TT

Küresel piyasalar sarsılıyor: ‘Yapay zekâ balonu’ korkusu Asya genelinde satış dalgasına neden oldu

Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)
Güney Kore'nin KOSPI endeksini gösteren bir ekran (AFP)

Asya borsaları bugün keskin bir düşüş yaşadı. Wall Street'te teknoloji sektörlerinin öncülüğünde başlayan satış dalgası, yapay zekâ şirketlerinin aşırı değerlendiğine dair artan endişelerle daha da şiddetlendi.

Bu durum, yatırımcıların yapay zekâ yatırımlarının bir balon haline gelip gelmediğine dair heyecandan temkinli bir tutuma geçtiklerinin küresel bir göstergesi. Söz konusu düşüş, Wall Street yöneticilerinin zayıf piyasaların olası bir düzeltmeyle karşı karşıya olduğu konusunda uyarıda bulunduğu ABD'deki Standard & Poor's ve Nasdaq endekslerindeki düşüşün ardından geldi. Şarku’l Avsat’ın Financial Times'tan aktardığına göre yöneticiler, piyasaların ‘yüzde 10 veya yüzde 20 oranında yükseliştense, düzeltmeye uğrama olasılığının daha yüksek’ olduğunu belirttiler.

Fırtınanın merkezinde Asya teknoloji endeksleri

Yapay zekâ coşkusu sayesinde bu yıl güçlü bir performans gösteren Asya piyasaları en çok etkilenenler oldu. Bu yıl en iyi performans gösteren endekslerden biri olan Güney Kore'nin KOSPI endeksi, kayıplarını hafifçe azaltmadan önce yüzde 6,2 oranında keskin bir düşüş yaşarken, Japonya'nın Nikkei 225 endeksi işlemlerin başlangıcında yüzde 4,3 oranında düştü. Taipei'nin Taiex endeksi yüzde 2,4, Hong Kong'un Hang Seng endeksi yüzde 0,9 ve Çin’in CSI 300 endeksi ise yüzde 0,7 değer kaybetti. Bu daralma bugün ABD ve Avrupa piyasalarında daha fazla düşüş beklentisine yol açtı.

Çip üretimi devlerine doğrudan darbe

ABD'nin yapay zekâ ihtiyaçlarının ana tedarikçileri olan Asyalı çip üreticileri, en çok satılan hedefler arasındaydı. Yapay zekada kullanılan yüksek bant genişliğine sahip bellek çiplerinin en büyük üreticilerinden ikisi olan SK Hynix ve Samsung Electronics'in hisseleri sırasıyla yüzde 7 ve yüzde 6,1 değer kaybetti. Dünyanın en büyük çip üreticisi Taiwan Semiconductor Manufacturing Company (TSMC) de değerinin yüzde 3'ünü kaybetti. Analistler, bölgesel çip üreticileri ile ABD yapay zekâ start-up'ları arasında yapılan bir dizi anlaşmanın desteğiyle, Kuzey Asya'da yapay zekâ beklentilerinin son zamanlarda önemli ölçüde arttığını belirtiyor.

Borsa piyasalarındaki çalkantıya rağmen, tahvil ve döviz piyasaları bir miktar istikrar gösterdi. 10 yıllık ABD hazine tahvillerinin getirileri hafifçe düştü ve dolar, bir dizi para birimi ve Japon yeni karşısında hafif değer kaybetti.


Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
TT

Trump döneminde dev servet transferi: En zengin yüzde 1 kazancını katladı

Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)
Amerika'nın en zengin isimlerinden bazıları yemin töreninde Trump'a eşlik etmişti (AFP)

Yeni bir rapora göre Donald Trump'ın bu yıl göreve dönmesinden bu yana Birleşik Devletler'deki en zengin 10 kişinin serveti 700 milyar dolar artıı ve başkanın politikaları "eşitsizliği yeni zirvelere taşıdı".

Başkomutanın en önemli icraatlarından biri, kurumlar vergisi oranlarını ve milyarderlerin vergilerini düşüren Büyük, Güzel Yasa Tasarısı'nı imzalamasıydı. Öte yandan en düşük gelirli hanelerin vergilerinin artması bekleniyor.

Oxfam America, Trump'ın tartışmalı yasa tasarısının "onlarca yıldır görülen en büyük servet transferlerinden birini" kolaylaştırdığını söylüyor.

Rapora göre en üst yüzde 1 içindeki en düşük gelirli hane halkı, son bir yılda en alt yüzde 20’lik dilimdeki en yüksek gelirli hane halkından 987 kat daha fazla servet kazandı. Ayrıca Başkan Joe Biden dönemindeki bazı ayları da içeren geçen yıl içinde ABD milyarderlerinin serveti 698 milyar dolar arttı.

fty
Donald Trump döneminde milyarderlerin serveti 698 milyar dolar arttı (ABD)

En zengin Amerikalıların servetindeki bu muazzam artışa rağmen ülkenin yüzde 40'ından fazlası düşük gelirli olarak sınıflandırılıyor ve federal yoksulluk sınırının iki katından daha az gelirle yaşıyor.

Senatör Elizabeth Warren, raporun önsözünde, "Aramızdaki en zenginler neredeyse hiç vergi ödemeden hayal edilemez servetler elde edebiliyor" diye yazdı.

Partisinin başkan adaylığı için yarışırken servet vergisini destekleyen Demokrat, raporun yeni bir yol sunabileceğini de öne sürdü.

Warren, "Bu rapor, Amerika'daki eşitsizliğin şiddetini inceliyor ve ileriye dönük bir yol çiziyor" diye yazdı.

Neyin işe yaradığını biliyoruz. Sıkı rekabet için büyük şirketleri bölmek, çalışanlarımızı desteklemek, vergi mevzuatını düzeltmek ve hizmetlere yatırım yapmak sadece ailelere yardımcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda tüm ekonomimizi de güçlendiriyor. Halkımıza yatırım yaptığımızda, kuralları adilce uyguladığımızda, en zenginlerden kendi paylarına düşeni yapmalarını istediğimizde hepimiz daha iyi olacağız.

grthy
Elizabeth Warren, "büyük şirketleri bölmenin" ABD ekonomisini güçlendireceğini söylüyor (AP)

Oxfam America Başkanı ve CEO'su Abby Maxman da Warren'la aynı fikirde.

Yaptığı açıklamada, "Veriler, ülkemizdeki insanların içgüdüsel olarak zaten bildiği bir şeyi doğruluyor: Yeni Amerikan oligarşisi burada" dedi.

Milyarderler ve mega şirketler hızla büyürken, çalışan aileler konut, sağlık hizmeti ve market alışverişi için para bulmakta zorlanıyor.

Ancak milyarderler, Trump'ın ikinci başkanlığında kilit bir rol oynadı.

Yemin töreni sırasında sahnede Elon Musk, Mark Zuckerberg, TikTok CEO'su Shou Zi Chew ve Jeff Bezos gibi CEO'lar da vardı.

Öte yandan Palantir, OpenAI, Google ve Lockheed Martin gibi şirketler, süregelen hükümet kapanmasına rağmen Trump'ın devam eden 300 milyon dolarlık projesinin en büyük fon sağlayıcıları arasında yer alıyor.

Hatta bir haberde Trump ailesinin, iki başkanlık dönemi boyunca kripto paralardan, MAGA markalı ürünlerden ve Mar-a-Lago konutundan gelen kârlar sayesinde 3,4 milyar dolar gibi dudak uçuklatan bir kazanç elde ettiği öne sürüldü.

Başkomutan, milyarder arkadaşlarının görev süresi boyunca kazandıkları parayla neşeyle övünmüştü.

Trump, sırasıyla 12,9 milyar dolar ve 5,6 milyar dolar servetleri olduğu tahmin edilen Charles Schwab ve NASCAR takımı sahibi Roger Penske'yi işaret ederek, onların hatırı sayılır servetleriyle böbürlenmişti.

Nisanda Oval Ofis'te düzenlenen bir basın toplantısında, "2,5 milyar dolar kazandı ve 900 milyon dolar kazandı! Bu hiç de fena değil!" demişti.

The Independent, yorum için Elizabeth Warren, ABD Hazine Bakanlığı ve Beyaz Saray'la iletişime geçti.

Independent Türkçe


OPEC Genel Sekreteri: Petrol talebine ilişkin görünüm olumlu olmaya devam ediyor

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
TT

OPEC Genel Sekreteri: Petrol talebine ilişkin görünüm olumlu olmaya devam ediyor

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays (Reuters)

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays bugün yaptığı açıklamada, örgütün petrol talebine ilişkin olumlu işaretler görmeye devam ettiğini ve piyasada herhangi bir sürpriz beklemediğini söyledi.

El-Gays, Abu Dabi Uluslararası Petrol Fuarı ve Konferansı (ADIPEC 2025) kapsamında düzenlenen bir oturumda, petrol ve gaz talebinin devam edeceğini ve yakın zamanda talepte bir doruk beklemediklerini vurguladı. Bu nedenle, petrol ve gazın güvenli olduğunu ve piyasada arzlarının bol bulunduğunu belirtti.

OPEC+ ittifakının aralık ayı için petrol üretiminde hafif bir artış ve gelecek yılın ilk çeyreğinde artışların geçici olarak askıya alınması konusunda anlaşmaya varmasından bir gün sonra konuşan el-Gays, “Arz ve talep arasında bir denge sağlamak istiyoruz” dedi.

OPEC+ ittifakının sekiz üyesi dün, aralık ayı için petrol üretimini günde yaklaşık 137 bin varil artırma konusunda anlaştı.

Suudi Arabistan, Rusya, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Irak, Kuveyt, Umman, Kazakistan ve Cezayir olmak üzere sekiz ülke, ‘mevcut elverişli petrol piyasası temelleri ve istikrarlı küresel ekonomik görünüm ışığında petrol piyasasını istikrara kavuşturma ve üretimlerini ayarlama taahhütlerini’ yineledi.

OPEC Sekreterliği, toplantının ardından yaptığı açıklamada, ‘küresel ekonomik beklentilerin istikrarlı olması ve piyasanın mevcut olumlu temel göstergeleri, bunun da petrol stoklarının düşüşüne yansıması ışığında’, Nisan 2023’te açıklanan gönüllü ek üretim kesintileri olan günde 1,65 milyon varil içindeki 137 bin varillik bir üretim ayarlamasının sekiz katılımcı ülke tarafından uygulanmasına karar verildiğini bildirdi. Açıklamada, bu ayarlamanın Aralık 2025’te yürürlüğe gireceği belirtildi.

Açıklamada, “Aralık ayından sonra, mevsimsel faktörler göz önüne alındığında, sekiz ülke ayrıca 2026 yılının ocak, şubat ve mart aylarında aylık üretim artışlarını askıya almaya karar verdi” denildi.

Diğer yandan BP CEO'su Murray Auchincloss, OPEC+ ittifakı dışındaki ülkelerden gelen petrol arzındaki artışın nisan ayına kadar duraklayacağını söyledi.

Auchincloss, petrol yatırımının uzun vadeli bir değer taşıdığını ve sektörün talep artışına ayak uydurmak için Abu Dabi, Irak ve Libya gibi bölgelerde genişlemesi gerektiğini ifade etti.