İspanya'da kadın futbolcuların milli takım boykotu sona erdi

İspanya'da kadın futbolcuların İspanya Futbol Federasyonunda (RFEF) "köklü değişiklikler yapılması" taleplerinin kabul edilmediği gerekçesiyle milli takıma karşı yaptıkları boykot, hükümetin araya girmesiyle sona erdi

İspanya Futbol Federasyonu, Kadın Milli Futbol Takımı'nın yeni teknik direktörü Montse Tome'yi tanıtmıştı (AA)
İspanya Futbol Federasyonu, Kadın Milli Futbol Takımı'nın yeni teknik direktörü Montse Tome'yi tanıtmıştı (AA)
TT

İspanya'da kadın futbolcuların milli takım boykotu sona erdi

İspanya Futbol Federasyonu, Kadın Milli Futbol Takımı'nın yeni teknik direktörü Montse Tome'yi tanıtmıştı (AA)
İspanya Futbol Federasyonu, Kadın Milli Futbol Takımı'nın yeni teknik direktörü Montse Tome'yi tanıtmıştı (AA)

İspanya'ya tarihinde ilk kez Dünya Kupası şampiyonluğu sevinci yaşatan kadın milli takımı futbolcuları, eski RFEF Başkanı Luis Rubiales'in istifası ve teknik direktör Jorge Vilda'nın görevden alınmasına rağmen sürdürdükleri milli forma boykotunu, federasyon içinde değişikliklerin hemen yapılacağına dair verilen sözlerin ardından bitirdi.

FIFA Kadınlar Dünya Kupası'nda 20 Ağustos'ta kazanılan şampiyonluktan sonra ilk karşılaşmasını UEFA Kadınlar Uluslar Ligi'nde 22 Eylül'de deplasmanda İsveç'e karşı oynayacak İspanya'da kadroya çağırılan 23 futbolcu, Valensiya'da toplandı.

Kadın futbolcuları maça çıkmaya ikna etmek için Kültür ve Spor Bakanlığına bağlı olan Spor Yüksek Konseyi (CSD) devreye girdi.

CSD Başkanı Victor Francos, RFEF yetkilileri, milli takımın yeni teknik direktörü Montse Tome ve futbolcular, sabaha karşı saat 04.00'e kadar süren yaklaşık 7 saatlik bir toplantı yaptı.

İspanyol basınına açıklama yapan Francos, kadın futbolculara taleplerinin bazılarının hızlı bir şekilde uygulanması ve psikolojik ya da fiziksel olarak kendini iyi hissetmeyenlerin diledikleri takdirde herhangi bir ceza almadan milli takım kampını terk etme garantisinin verildiğini söyledi.

CSD Başkanı, "Son derece samimi, dostane bir dille ve yapıcı bir iradeyle hareket eden oyuncularla birçok görüşme yaptık. Oyuncular, federasyonda köklü değişiklikler yapılması gerektiği konusundaki endişelerini bize iletti ve federasyon da bu değişiklikleri derhal yapma taahhüdünde bulundu. Varılan anlaşmaların uygulanmasını takip için CSD, RFEF ve futbolcuların temsilcileri arasında karma komisyon kurulmasını kararlaştırdık" ifadelerini kullandı.

İspanyol basını, istifa eden eski RFEF Başkanı Luis Rubiales'e yakınlığıyla bilinen RFEF Genel Sekreteri Andreu Camps'ın da görevden alınacağını, federasyonun yapısında köklü değişiklikler gerçekleşmesi için adımlar atılacağını ve spor yasasının kadın sporculara yönelik pozitif ayrımcılıkla geliştirileceğini yazdı.

Mevcut durumda Valensiya'daki milli takım kampında 23 kadın futbolcu bulunurken, 2 oyuncunun psikolojik olarak maça çıkmaya hazır olmadıkları gerekçesiyle kamptan ayrılabilecekleri iddia edildi.

İspanya Kadın Milli Futbol Takımı'nda FIFA Dünya Kupası öncesinde de yaşanan kriz, "Rubiales olayı" olarak adlandırılan öpücük olayıyla birlikte ipleri kopartmıştı.

Rubiales olayı

FIFA Kadınlar Dünya Kupası'nın 20 Ağustos'taki finalinde İngiltere'yi 1-0 yenerek tarihinde ilk defa dünya şampiyonu olan İspanya Kadın Milli Futbol Takımı'nın Sidney'deki maç sonrasındaki madalya töreni ve kutlamalar sırasında RFEF Başkanı Rubiales'in bazı hareketleri tepki almıştı.

İspanya'nın maçı kazanmasının ardından sevinç gösterisi sırasında şeref tribününden uygunsuz hareketler yapan Rubiales, daha sonra madalya töreninde İspanyol futbolcu Jennifer Hermoso'yu dudağından öpmüştü.

FIFA Disiplin Kurulunun açtığı soruşturma kapsamında 90 gün süreyle geçici olarak görevinden alınan Rubiales, ülkesinde gelen siyasi ve sosyal baskıların ardından 10 Eylül'de istifa etmişti.

Ayrıca RFEF, 5 Eylül'de teknik direktör Jorge Vilda'yı görevinden aldığını açıklamış, ardından da yeni teknik direktör olarak Montse Tome'yi getirmişti.

Futbolcuların, ayrıntılarını belirtmeden RFEF'de yapısal değişiklikler isteyen taleplerinin ardından yeni bir kriz başlamış, yeni teknik direktör Tome'nin tanıtımı ve UEFA Kadınlar Uluslar Ligi'nde 22 Eylül'de İsveç ve 26 Eylül'de İsviçre ile oynanacak maçlar için aday kadronun açıklanması 3 gün ertelenmişti.



Diskalifiye oldu ama Afgan kadınlarının sesini duyurdu

Talaş, Olimpiyat tarihindeki ilk breakdans müsabakasını Afgan kadınlarının sesini duyurmak için kullandı (AFP)
Talaş, Olimpiyat tarihindeki ilk breakdans müsabakasını Afgan kadınlarının sesini duyurmak için kullandı (AFP)
TT

Diskalifiye oldu ama Afgan kadınlarının sesini duyurdu

Talaş, Olimpiyat tarihindeki ilk breakdans müsabakasını Afgan kadınlarının sesini duyurmak için kullandı (AFP)
Talaş, Olimpiyat tarihindeki ilk breakdans müsabakasını Afgan kadınlarının sesini duyurmak için kullandı (AFP)

2024 Paris Olimpiyatları'nda ilk kez sahne alan breakdans dalı, yalnızca sporcuların yetenekleriyle değil, aynı zamanda Afgan sporcu Manizha Talaş'ın cesur protestosuyla da gündeme damga vurdu. Talaş, IOC Mülteci Olimpiyat Takımı'nın bir üyesi olarak sahne aldığı organizasyonda, performansının sonunda "Free Afghan Women" (Afgan Kadınlarına Özgürlük) yazılı bir pelerin açarak dikkatleri üzerine çekti. Ancak bu hareketi, Olimpiyat kurallarına aykırı olduğu gerekçesiyle diskalifiye edilmesine yol açtı.

Afganistan'dan Olimpiyatlara uzanan zorlu yol

Manizha Talaş, Afganistan'ın başkenti Kabil'de dünyaya geldi ve 17 yaşında, sosyal medyada izlediği bir videodan esinlenerek breakdansla tanıştı. Ancak Taliban'ın 2021'de yeniden Afganistan'ın kontrolünü ele geçirmesi, ülkedeki pek çok özgürlüğün yanı sıra dansı da yasakladı. Bu süreçte dans kulübü bombalı saldırılarla hedef alınan Talaş, kardeşiyle birlikte ülkesini terk etmek zorunda kaldı. Önce Pakistan'a, ardından İspanya'ya sığınan Talaş, burada hayalini kurduğu breakdans kariyerine devam etti. Talaş, dans tutkusunu hiçbir zaman yitirmediğini ve zorluklara rağmen bu sporu sürdürmeye kararlı olduğunu dile getirdi.

2024 Paris Olimpiyatları'na, IOC Mülteci Olimpiyat Takımı'yla katılma hakkı kazanan Talaş, performansı sırasında Afgan kadınların maruz kaldığı baskıları dünyaya duyurmak istedi. Ancak performansının sonunda açtığı "Free Afghan Women" yazılı pelerin, Olimpiyat Oyunları'nın siyasi mesajları yasaklayan 50. maddesiyle çeliştiği gerekçesiyle diskalifiye edilmesine neden oldu. Olimpiyat yetkilileri, bu tür mesajların sporun siyasetten bağımsız olması gerektiği gerekçesiyle kabul edilemez olduğunu belirtti.

Talaş, diskalifiye edilmesine rağmen, mesajını dünya çapında duyurmayı başardı. İspanya'da yaşamını sürdüren ve kariyerine burada devam eden Talaş, dans sevgisini ve Afgan kadınlarına bağlılığını vurgulamaya devam ediyor. Talaş, bu hareketiyle madalyadan olsa da bir aktivist olarak tarihe geçti.

Paris 2024, mülteci takımının yarıştığı üçüncü Olimpiyat Oyunları oldu. Bu yıl, 37 sporcu 12 farklı spor dalında yarışıyor. Bunların arasında atletizm, badminton ve boks da bulunuyor. Afganistan bu yıl, üç kadın ve üç erkekle mülteci takımında temsil ediliyor.

Independent Türkçe, Gazete Pencere, New York Times, BBC