TFF Başkanı Büyükekşi'den "artık yeter" çıkışı

MKE Ankaragücü-Çaykur Rizespor maçının ardından hakem Halil Umut Meler'e yapılan saldırıyla ilgili konuşan Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Mehmet Büyükekşi, "Türk futbolunun marka değerini düşürmeyelim, dünyaya daha fazla rezil olmayalım" dedi

Mehmet Büyükekşi (AA)
Mehmet Büyükekşi (AA)
TT

TFF Başkanı Büyükekşi'den "artık yeter" çıkışı

Mehmet Büyükekşi (AA)
Mehmet Büyükekşi (AA)

TFF'nin Levent'teki yerleşkesinde gerçekleştirilen yönetim kurulu toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Büyükekşi, "Bu saldırı Türk futbolu adına şanssız ve utanç duyulacak bir saldırıdır. Artık yeter diyoruz. Her gün bir hakemi suçluyorlar. Hakemlerimiz de insan. Mutlaka hataları olabilir ama bu kadar da tekmeler yumruklar atacak şekilde olmaz. Son verelim artık. Tüm kamuoyuna, tüm medyaya, tüm sosyal medyaya, tüm hakem yorumcularına, tüm kulüp başkanlarına, tüm yöneticilere, tüm teknik direktörlere, saha kenarında hakemlerini başını yiyenlere sesleniyorum. Türk futbolunun marka değerini düşürmeyelim, dünyaya daha fazla rezil olmayalım." diye konuştu.

Halil Umut Meler'i yarın ziyaret edeceklerini söyleyen Büyükekşi, "Yönetim kurulumuzla yarın hakemimizi ziyaret edeceğiz. Hakemimizin sağlığı her şeyden önemli. Kemiğinde bir çatlak var, inşallah daha büyük bir şey yoktur. Olay çok sıcak. Önemli olan Türk futbol camiasının bu konuya tepki göstermesi. Birlik olmalıyız. Türk futbolu bunu hak etmiyor. Spor, dostluktur ve kardeşliktir. Futbol maçları savaş yeri değildir." ifadelerini kullandı.

Maçların süresiz ertelendiğini tekrar eden TFF Başkanı, müsabakaların yeniden başlayacağı tarih ile ilgili bir açıklama yapmazken, "Biz sorumluluğumuzu biliyoruz. TFF, önemli konularda çok önemli kararlar alıyor. Bu kararları alırken de tüm kulüplerin desteğini bekliyoruz. Hepsi geçmiş olsun mesajı attılar. Sayın Cumhurbaşkanımız aradı, İçişleri Bakanımız, Gençlik ve Spor Bakanımız aradı. Gerekeni söylediler. Hukuki olarak da Cumhurbaşkanımız ve Adalet Bakanımız gerekli açıklamaları yaptılar. Bütün kararlarda bizleri desteklediklerini de belirttiler. Kulüpler Birliği Başkanımız ve diğer başkanlarımız aradı, mesaj attı." şeklinde konuştu.

Yaşanan olayın unutulmaması gerektiğinden bahseden Büyükekşi, "Hakemimize atılan bir yumruk var. Hele ki yere düştükten sonra tekmelemek utanç verici bir olay. Bu olayın kesinlikle unutulmaması lazım. Artık sözün bittiği yerdeyiz. Hiçbir şeyin eskisi gibi olmaması lazım. Bu daha büyük olaylara sebep olabilir, hepimiz zarar görebiliriz. Bu nedenle barış ortamını hepimiz desteklemeliyiz." değerlendirmesinde bulundu.

UEFA'dan henüz kendileriyle temasa geçilmediğini kaydeden Büyükekşi, MKE Ankaragücü'ne bir ceza verilip verilmeyeceğine yönelik soruya ise "Bizim kurullarımız var, Disiplin Kurulu var, Tahkim Kurulu var. Yarın TFF Hukuk Müşavirliği sevk edecek ve onlar da gereken en ağır cezayı vereceklerdir." diye cevapladı.

Büyükekşi, uluslararası organizasyonların bu durumdan etkilenip etkilenmeyeceği ile ilgili bir soruya da "Şu anda öyle bir endişemiz yok. Önemli olan hakemlerimizin bu konuda sahipsiz olmadığını göstermek. Hakemlerimiz, TFF’nin maçları oynatması için en önemli paydaştır. Hakemlerimize bütün kamuoyunun saygı göstermesini istiyoruz." diyerek cevap verdi.

İbanoğlu: Bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyoruz, lanetliyoruz

Merkez Hakem Kurulu Başkanı Ahmet İbanoğlu ise yaşananlarla ilgili olarak şunları söyledi:

Gecenin bu saatinde böyle bir açıklama yapmaktan büyük üzüntü duyuyorum. Halil Umut Meler, Türk hakemliğinin en önemli noktasında, UEFA’da ve FIFA’da elit hakem kategorisinde. Bu kardeşimizin başına böyle menfur bir saldırının gelmesinden dolayı üzüntü duyuyoruz. Buna sebep veren kulüplerin ve yönetimlerin 'Biz ne yaptık' diye düşünmelerini bekliyoruz. Bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyoruz, lanetliyoruz. Bununla ilgili elbette TFF'nin, kurullarımızın, Türk adaletinin hesap soracağını da ümitle bekliyoruz. İnşallah adalet yerini bulur. Sadece hakemlik olarak bakmamak lazım. Futbolun tüm paydaşları bu konuda sorumluluklarını yerine getirmeli. Ümit ederim bu tür şeyleri bir daha konuşmayalım. Kendisiyle görüştüm. Bilinci yerinde, tedavisi için gerekli her şey yapılıyor.



Diskalifiye oldu ama Afgan kadınlarının sesini duyurdu

Talaş, Olimpiyat tarihindeki ilk breakdans müsabakasını Afgan kadınlarının sesini duyurmak için kullandı (AFP)
Talaş, Olimpiyat tarihindeki ilk breakdans müsabakasını Afgan kadınlarının sesini duyurmak için kullandı (AFP)
TT

Diskalifiye oldu ama Afgan kadınlarının sesini duyurdu

Talaş, Olimpiyat tarihindeki ilk breakdans müsabakasını Afgan kadınlarının sesini duyurmak için kullandı (AFP)
Talaş, Olimpiyat tarihindeki ilk breakdans müsabakasını Afgan kadınlarının sesini duyurmak için kullandı (AFP)

2024 Paris Olimpiyatları'nda ilk kez sahne alan breakdans dalı, yalnızca sporcuların yetenekleriyle değil, aynı zamanda Afgan sporcu Manizha Talaş'ın cesur protestosuyla da gündeme damga vurdu. Talaş, IOC Mülteci Olimpiyat Takımı'nın bir üyesi olarak sahne aldığı organizasyonda, performansının sonunda "Free Afghan Women" (Afgan Kadınlarına Özgürlük) yazılı bir pelerin açarak dikkatleri üzerine çekti. Ancak bu hareketi, Olimpiyat kurallarına aykırı olduğu gerekçesiyle diskalifiye edilmesine yol açtı.

Afganistan'dan Olimpiyatlara uzanan zorlu yol

Manizha Talaş, Afganistan'ın başkenti Kabil'de dünyaya geldi ve 17 yaşında, sosyal medyada izlediği bir videodan esinlenerek breakdansla tanıştı. Ancak Taliban'ın 2021'de yeniden Afganistan'ın kontrolünü ele geçirmesi, ülkedeki pek çok özgürlüğün yanı sıra dansı da yasakladı. Bu süreçte dans kulübü bombalı saldırılarla hedef alınan Talaş, kardeşiyle birlikte ülkesini terk etmek zorunda kaldı. Önce Pakistan'a, ardından İspanya'ya sığınan Talaş, burada hayalini kurduğu breakdans kariyerine devam etti. Talaş, dans tutkusunu hiçbir zaman yitirmediğini ve zorluklara rağmen bu sporu sürdürmeye kararlı olduğunu dile getirdi.

2024 Paris Olimpiyatları'na, IOC Mülteci Olimpiyat Takımı'yla katılma hakkı kazanan Talaş, performansı sırasında Afgan kadınların maruz kaldığı baskıları dünyaya duyurmak istedi. Ancak performansının sonunda açtığı "Free Afghan Women" yazılı pelerin, Olimpiyat Oyunları'nın siyasi mesajları yasaklayan 50. maddesiyle çeliştiği gerekçesiyle diskalifiye edilmesine neden oldu. Olimpiyat yetkilileri, bu tür mesajların sporun siyasetten bağımsız olması gerektiği gerekçesiyle kabul edilemez olduğunu belirtti.

Talaş, diskalifiye edilmesine rağmen, mesajını dünya çapında duyurmayı başardı. İspanya'da yaşamını sürdüren ve kariyerine burada devam eden Talaş, dans sevgisini ve Afgan kadınlarına bağlılığını vurgulamaya devam ediyor. Talaş, bu hareketiyle madalyadan olsa da bir aktivist olarak tarihe geçti.

Paris 2024, mülteci takımının yarıştığı üçüncü Olimpiyat Oyunları oldu. Bu yıl, 37 sporcu 12 farklı spor dalında yarışıyor. Bunların arasında atletizm, badminton ve boks da bulunuyor. Afganistan bu yıl, üç kadın ve üç erkekle mülteci takımında temsil ediliyor.

Independent Türkçe, Gazete Pencere, New York Times, BBC