Çin, yeni nesil kuantum hesaplama platformlarını tanıttı

Kuantum hesaplama platformu ile karmaşık işlemler çok hızlı bir şekilde yapılabiliyor.
Kuantum hesaplama platformu ile karmaşık işlemler çok hızlı bir şekilde yapılabiliyor.
TT

Çin, yeni nesil kuantum hesaplama platformlarını tanıttı

Kuantum hesaplama platformu ile karmaşık işlemler çok hızlı bir şekilde yapılabiliyor.
Kuantum hesaplama platformu ile karmaşık işlemler çok hızlı bir şekilde yapılabiliyor.

Çin, araştırmacıların karmaşık hesaplama görevlerini yerine getirmelerini sağlayan ve mikrosaniye hızında kuantum hesaplamanın deneyimlemesine olanak tanıyan yeni nesil kuantum hesaplama bulut platformlarını tanıttı.

Çin haber ajansı Şinhua'ya göre Pekin Kuantum Bilgi Bilimleri Akademisi, Çin Bilimler Akademisi Fizik Enstitüsü ve Tsinghua Üniversitesi tarafından ortaklaşa geliştirilen platform pazar günü Pekin'de, ‘2023 Zhongguancun Forumu’nda tanıtıldı.

Ajansa göre söz konusu platform, 50 kilometrelik bir fiziksel uzamsal mesafe boyunca sırasıyla 136, 18 ve 10 kübit içeren üç süper iletken kuantum çipinin kuantum hesaplama gücünü sentezleyebiliyor.

Geçtiğimiz kasım ayından bu yana teste açık olan platform, iki binden fazla yerli ve yabancı kullanıcının ilgisini çekerek kuantum hesaplama görevlerini 500 binden fazla kez çalıştırdı. Pekin Kuantum Bilgi Bilimleri Akademisi'ne göre platformun performansı istikrarlı ve verimli gerçekleşti. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre platform açık kuantum diliyle uyumlu ve ayrıca uygun programlama için grafik bir arayüz sağlıyor.

Bazı araştırma ekipleri, kuantum bilişim ekosistemi halen inşa edildiğinden kendi bilimsel araştırmalarına hizmet etmek ve uygulama yazılımı oluşturmak için kuantum çiplerini uzaktan kullanmak üzere platformu kullanıyor.

Çin Bilimler Akademisi Fizik Enstitüsü'nden araştırmacı Fan Heng konuya dair yaptığı açıklamada "Kuantum bilişim ortamı bir bulut platformu üzerine inşa edilmelidir. Bu nedenle mümkün olan en kısa sürede bir bulut platformu geliştirmeliyiz" ifadesini kullandı.



Deepfake videoları tespit etmek giderek zorlaşıyor: Artık gerçekçi kalp atışları var

Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
TT

Deepfake videoları tespit etmek giderek zorlaşıyor: Artık gerçekçi kalp atışları var

Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)

Deepfake videoların gelişmiş saptama yöntemlerini yanıltabildiği ve her geçen gün daha gerçekçi hale geldiği tespit edildi. 

Bir kişinin yüzünün ya da vücudunun dijital olarak değiştirilmesiyle oluşturulan deepfake videolar endişe yaratmaya devam ediyor. 

Bu videolar gerçek bir kişinin görüntüsünün yapay zeka kullanılarak değiştirilmesiyle yapılıyor. Aslında bu teknoloji, kullanıcıların yüzünü kediye dönüştüren veya yaşlandıran uygulamalar gibi zararsız amaçlarla da kullanılabiliyor.

Ancak insanların cinsel içerikli videolarını üretmek veya masum insanlara iftira atmak için de kullanılabilmesi ciddi bir sorun teşkil ediyor.

Bu videoların sahte olup olmadığını anlamak için kullanılan gelişmiş yöntemlerden biri kalp atışlarını izlemek. 

Uzaktan fotopletismografi (rPPP) adlı araç, deriden geçen ışıktaki küçük değişiklikleri tespit ederek nabzı ölçüyor. Nabız ölçen pulse oksimetreyle aynı prensiple çalışan bu araç, çevrimiçi doktor randevularının yanı sıra deepfake videoları tespit etmek için de kullanılıyor.

Ancak bulguları hakemli dergi Frontiers in Imaging'de bugün (30 Nisan) yayımlanan çalışmaya göre deepfake görüntülerde artık gerçekçi kalp atışları var.

Bilim insanları çalışmalarına videolardaki nabız hızını otomatik olarak saptayıp analiz eden bir deepfake dedektörü geliştirerek başladı. 

Ardından rPPP tabanlı bu aracın verilerini, EKG kayıtlarıyla karşılaştırarak hassasiyetini ölçtüler. Son derece iyi performans gösteren aracın EKG'yle arasında dakikada sadece iki-üç atımlık fark vardı. 

Ekip aracı deepfake videolar üzerinde test ettiğindeyse rPPP, videoya kalp atışı eklenmese bile son derece gerçekçi bir kalp atışı algıladı. 

Bilim insanları kalp atışlarının videoya kasten eklenebileceği gibi, kullanılan kaynak videodan kendiliğinden geçebileceğini de söylüyor.

Almanya'daki Humboldt Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Peter Eisert "Kaynak video gerçek bir kişiye aitse, bu artık deepfake videoya aktarılabiliyor" diyerek ekliyor: 

Sanırım tüm deepfake dedektörlerinin kaderi bu; deepfake'ler gittikçe daha iyi hale geliyor ve iki yıl önce iyi çalışan bir dedektör bugün tamamen başarısız olmaya başlıyor.

Araştırmacılar yine de sahte videoları saptamanın başka yolları olduğunu düşünüyor. Örneğin sadece nabız hızını ölçmek yerine, yüzdeki kan akışını ayrıntılı olarak takip eden dedektörler geliştirilebilir.

Eisert, "Kalp atarken kan, damarlardan geçerek yüze akıyor ve daha sonra tüm yüz bölgesine dağılıyor. Bu harekette gerçek görüntülerde tespit edebileceğimiz küçük bir gecikme var" diyor.

Ancak bilim insanına göre nihai çözüm deepfake dedektörlerinden ziyade, bir görüntünün üzerinde oynanıp oynanmadığını anlamaya yarayan dijital işaretlere odaklanmaktan geçiyor:

Bir şeyin sahte olup olmadığını tespit etmek yerine bir şeyin değiştirilmediğini kanıtlayan teknolojiye daha fazla odaklanmadığımız sürece, deepfake'lerin saptanmalarını zorlaştıracak kadar iyi olacağını düşünüyorum.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, TechXplore, Frontiers in Imaging