Bin katil arının saldırısına uğrayıp 250 kez sokulan yaşlı adam nasıl hayatta kaldı?

Fischer'ın kolları, göz kapakları, ağzı, kulakları, bacaklarına ve sırtından iğneler çıkarıldı

Arılar zaman zaman insanlara yönelik saldırılara karışsa da sağlıklı bir ekosistemin en önemli bileşenlerinden (Wikimedia Commons)
Arılar zaman zaman insanlara yönelik saldırılara karışsa da sağlıklı bir ekosistemin en önemli bileşenlerinden (Wikimedia Commons)
TT

Bin katil arının saldırısına uğrayıp 250 kez sokulan yaşlı adam nasıl hayatta kaldı?

Arılar zaman zaman insanlara yönelik saldırılara karışsa da sağlıklı bir ekosistemin en önemli bileşenlerinden (Wikimedia Commons)
Arılar zaman zaman insanlara yönelik saldırılara karışsa da sağlıklı bir ekosistemin en önemli bileşenlerinden (Wikimedia Commons)

ABD'nin Arizona'da yaşlı bir adamın, bin arıdan oluşan bir sürünün saldırısına uğradığı ve en az 250 kez sokulduğu belirtildi.

60 yaşındaki John Fischer'ın buna rağmen hayatta kalması dikkatleri çekiyor.

Fischer'ın arı saldırısına köpeği Pippin'le birlikte Floransa kasabasında, yaşadığı mahallesindeyken maruz kaldığı ifade ediliyor.

Yerel haber kurumlarına göre sürü, ikilinin üzerine üşüştüğünde Pippin kaçmayı başardı. Tekerlekli sandalye kullanan Fischer ise o kadar şanslı olamadı.

Hastaneye kaldırılan yaşlı adamın vücudundan en az 250 iğne çıkarıldı. İğneler Fischer'In kolları, göz kapakları, ağzı, kulakları, bacaklarına ve sırtında bulundu.

Köpeği Pippin'in de hayvan hastanesine götürüldüğü ve vücudundan yaklaşık 50 iğnenin çıkarıldığı aktarıldı.

İkiliye saldıran arılar, yerel halk arasında "katil arılar" veya "Afrikalılaşmış arılar" diye biliniyor. Bu böcekler, Latince adı A. m. scutellata olan Doğu Afrikalı bal arılarının, İtalyan bal arısı veya İber bal arısı gibi Avrupalı türlerin melezleşmesiyle ortaya çıktı.

Bu arılar ilk olarak 1956'da bal üretimini artırma amacıyla Brezilya'ya getirildi ve oradan da tüm kıtaya yayıldı.

Yaşlı adam nasıl hayatta kaldı?

Bu tür, halk arasında katil diye anılsa da sanılanın aksine, zehirleri Avrupalı bal arılarınınkinden daha güçlü değil.

Ancak bazı durumlarda tek bir arı sokması bile birini öldürmek için yeterli. 2009'da ABD'li işinsanı Ray Shaw, garajında ​​tek bir arı tarafından sokulduktan sonra hayatını kaybetmişti. Arının hangi tür olduğu halen bilinmiyor.

Her yıl, böcekler tarafından ısırılan insanların yaklaşık yüzde 3'ü, şiddetli, alerjik reaksiyon gösteriyor. Anafilaksi denen bu durum ölümcül olabiliyor.

Clinical Case Reports adlı bilimsel dergide yakın tarihte yayımlanan bir raporda, bir kerede 50 ila 500 arı sokmasının yetişkin bir erkeği öldürmek için yeterli olduğu ifade edilmişti.

Ancak ABD Tarım Bakanlığı, ortalama bir kişinin, vücut ağırlığında 0,45 kilogram başına 10 sokmaya dayanabileceğini belirtiyor. Bu da ölümcül sayının yetişkinlerde yaklaşık 1100, çocuklarda ise 500 olduğu anlamına geliyor.

Bu yüzden Fischer'ın 250 kez sokulması Tarım Bakanlığı'nın koyduğu ölümcül eşiğin altında.

Fischer kitlesel arı sokmalarından sağ kurtulan ilk kişi değil.

2014'te Teksas'ta bir belediye çalışanı tahminen bin katil arı tarafından sokulmuş ve hayatta kalmıştı.

Yine o yıl, 71 yaşındaki bir kadın 80 bin arıdan oluşan bir sürünün saldırısına uğramıştı. Kadının bin kez sokulduğu ve buna rağmen hayatta kaldığı biliniyor.

2015'te de Arizonalı bir kişi, on binlerce arının saldırısından sonra hayatta kalmıştı. Bu kişinin de 500 ila 1000 kez sokulduğu tahmin ediliyor.

Ancak benzer saldırılardan sağ çıkamayan kişiler de var. Örneğin 2016'da 23 yaşındaki bir yürüyüşçü bin kez sokulduktan sonra ölmüştü. 2021'de Arizonalı bir erkek de yüzlerce kez sokulmuş ve hayatını kaybetmişti.

İnsanların vücutlarının arı sokmasına karşı verdiği tepkide birkaç faktör rol oynuyor. Ancak yüzlerce kez sokulmanın bazı insanları öldürürken, bazılarının nasıl hayatta kaldığı yeterince açık değil.

Yine de uzmanlar, kurbanın vücut ağırlığının, bağışıklık durumunun ve yaşının, arı sokmasına verdiği tepkinin şiddetini etkileyebileceğini söylüyor.

Örneğin, Boston Çocuk Hastanesi'ne göre, 25 yaşın üzerinde olup da arı sokmalarına karşı alerji geliştiren kişilerin, anafilaktik şoka girme olasılığı daha yüksek.

 

Independent Türkçe, Livescience, Arizona's Family



Kuş gribinin insanları neden daha kötü etkilediği bulundu

Kuşların vücut sıcaklığı genellikle insanlardan daha yüksek (Reuters)
Kuşların vücut sıcaklığı genellikle insanlardan daha yüksek (Reuters)
TT

Kuş gribinin insanları neden daha kötü etkilediği bulundu

Kuşların vücut sıcaklığı genellikle insanlardan daha yüksek (Reuters)
Kuşların vücut sıcaklığı genellikle insanlardan daha yüksek (Reuters)

Nicole Wootton-Cane 

Yeni bir çalışma kuş gribinin, vücudun en önemli savunma sistemlerinden birine dirençli olması nedeniyle insanlarda bilhassa şiddetli seyredebileceğini öne sürüyor.

İnsan vücudu bir enfeksiyona tepki verdiğinde vücut ısısı yükselir ve ateşi çıkar. Bu, vücudumuzun bir virüsün çoğalmasını ve daha kötü hasta olmamızı engellemeye çalışmasının yollarından biri.

Ancak yeni bir araştırma, kuş gribinin bu mekanizmaya dirençli olabileceğini tespit etti. Cambridge ve Glasgow üniversitelerinden bir ekibin yaptığı çalışmada enfeksiyonun, normalde insan gribinin olumsuz etkilendiği yüksek sıcaklıklarda bile etkisini artırmayı sürdürdüğü bulundu.

Araştırmacılar bu duruma virüsün, normal vücut sıcaklığı insanlardan daha yüksek olan kuşlarda ortaya çıkması ve bu nedenle virüsün bu koşullarda gelişmeye alışkın olmasının yol açabileceğini söylüyor.

İnsan gribi, sıcaklığın 33 derece civarında olduğu üst solunum yollarında kalma eğilimi gösteriyor. Ancak kuş gribi virüsleri, sıcaklığın 40 ila 42 derece civarında olduğu alt solunum yollarında kalmayı tercih ediyor.

Araştırmacılar, bulguları hakemli dergi Science'ta yayımlanan çalışmanın, kuş kökenli bir PB1 alt birimi (virüsün bir kısmını oluşturan enzimin bir bileşeni) içeren grip virüslerinin daha yüksek sıcaklıklarda bile çoğalmaya devam ettiğini gösterdiğini belirtiyor.

Araştırmacılar bu bulguların, ilk başta kuşları etkileyen virüslerin insanlarda neden daha şiddetli sonuçlar doğurabileceğini açıklamaya katkı sağlayabileceğini ekliyor.

Glasgow Üniversitesi Tıbbi Araştırma Konseyi Virüs Araştırma Merkezi'nden çalışmanın başyazarı Dr. Matt Turnbull, Science Daily'ye şöyle diyor: 

Virüslerin gen değiştirme yeteneği, yeni ortaya çıkan grip virüsleri için sürekli bir tehdit kaynağı. Bunu daha önce, örneğin 1957 ve 1968'deki pandemilerde gördük; bir insan virüsü PB1 genini, bir kuş türünden gelen varyantla değiştirmişti. Bu, sözkonusu pandemilerin insanlarda neden ciddi hastalıklara yol açtığını açıklamaya yardımcı olabilir.

Olası salgınlara hazırlanmamıza yardımcı olması için kuş gribi varyantlarını izlememiz kritik önemde. Türler arasında geçiş yapma potansiyeli taşıyan virüslerin ateşe ne kadar dirençli olduğunu test etmek, daha şiddetli varyantları saptamamızı sağlayabilir.

Çalışma, bu ay H5N5 kuş gribi virüsü kaynaklı ilk insan ölümünün ABD'de gerçekleşmesinin ardından geldi. Washington Eyalet Sağlık Depatmanı'ndan yapılan açıklamaya göre, Seattle'ın yaklaşık 125 kilometre güneybatısındaki Grays Harbor İlçesi'nde yaşayan adam, arka bahçesinde evcil kümes hayvanı besliyordu.

Sağlık yetkilileri, bu kuşların yabani kuşlarla temas ettiğinden ve bunun da enfeksiyona yol açtığından şüpheleniyor.

ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri önceki haftalarda enfeksiyon hakkında bir açıklama yaparak "bu vaka sonucu halk sağlığı riskinin arttığına" dair hiçbir bilgi bulunmadığını belirtmişti.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news


Rusya'nın Baykonur Uzay Üssü hasar gördü

Soyuz MS-28 uzay aracı, Rusya'nın Baykonur Uzay Üssü'nden Uluslararası Uzay İstasyonu'na bir keşif gezisi için fırlatıldı. (EPA)
Soyuz MS-28 uzay aracı, Rusya'nın Baykonur Uzay Üssü'nden Uluslararası Uzay İstasyonu'na bir keşif gezisi için fırlatıldı. (EPA)
TT

Rusya'nın Baykonur Uzay Üssü hasar gördü

Soyuz MS-28 uzay aracı, Rusya'nın Baykonur Uzay Üssü'nden Uluslararası Uzay İstasyonu'na bir keşif gezisi için fırlatıldı. (EPA)
Soyuz MS-28 uzay aracı, Rusya'nın Baykonur Uzay Üssü'nden Uluslararası Uzay İstasyonu'na bir keşif gezisi için fırlatıldı. (EPA)

Rusya’nın Kazakistan’daki Baykonur Uzay Üssü dün, iki Rus ve bir Amerikalı astronotun Uluslararası Uzay İstasyonu’na fırlatılmasının ardından zarar gördü.

scdfgt
Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) tarafından yayınlanan videodan alınan ekran görüntüsünde, Soyuz MS-28 uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatılan görev ekibi görülüyor. (AP)

Rusya’nın uzun yıllar boyunca ulusal gurur kaynağı olarak görülen uzay programı, son yıllarda kronik finansman eksikliği ve yolsuzluk skandallarıyla mücadele ediyor.

Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos), Kazakistan’daki Baykonur Uzay Üssü’nü inceledikten sonra sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, ‘fırlatma platformunun bazı bileşenlerinde hasar tespit edildiğini’ duyurdu. Baykonur Uzay Üssü, Rusya’nın insanlı görevler için kullandığı tek fırlatma üssü olma özelliğine sahip.

Roscosmos, platformun durumunu değerlendirirken, “Tüm gerekli yedek parçalar mevcut ve hasarlar yakın gelecekte tamir edilecek” ifadelerini kullandı.

Uzay alanında uzman Rus blog yazarlarına göre, bu olay nedeniyle Roscosmos bir süreliğine fırlatma operasyonlarını gerçekleştiremeyecek. Kazakistan’daki tesisin ciddi şekilde zarar gördüğü belirtiliyor.

Dün saat 04:27’de Baykonur Uzay Üssü’nden fırlatılan Soyuz MS-28 uzay aracı, Rusya’dan iki astronot Sergey Kud-Sverchkov ve Sergey Mikaev ile NASA astronotu Chris Williams’ı taşıyordu. Şarku’l Avsat’ın Roscosmos’tan aktardığına göre araç, günün ilerleyen saatlerinde Uluslararası Uzay İstasyonu’na başarıyla kenetlendi.

Ukrayna savaşı nedeniyle Moskova ile Washington arasındaki ilişkilerin neredeyse tamamen çökmesine rağmen, uzay hâlâ ABD ile Rusya arasında iş birliğinin az sayıdaki alanından biri olmayı sürdürüyor.

2022’deki Ukrayna saldırısının ardından Rusya’ya uygulanan yaptırımlar kapsamında, birçok Batılı ülke Roscosmos ile ortaklıklarını durdurmuş durumda.


Amerikan-Rus uzay mürettebatı Uluslararası Uzay İstasyonu’nda sekiz aylık göreve başladı

Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) tarafından yayınlanan videodan alınan ekran görüntüsünde, Soyuz MS-28 uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatılan görev ekibi görülüyor. (AP)
Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) tarafından yayınlanan videodan alınan ekran görüntüsünde, Soyuz MS-28 uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatılan görev ekibi görülüyor. (AP)
TT

Amerikan-Rus uzay mürettebatı Uluslararası Uzay İstasyonu’nda sekiz aylık göreve başladı

Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) tarafından yayınlanan videodan alınan ekran görüntüsünde, Soyuz MS-28 uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatılan görev ekibi görülüyor. (AP)
Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) tarafından yayınlanan videodan alınan ekran görüntüsünde, Soyuz MS-28 uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatılan görev ekibi görülüyor. (AP)

Üç kişilik Amerikan-Rus mürettebat, dün bir Rus uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatıldıktan sonra görevlerine başladı.

Rus Soyuz MS-28 uzay aracı Kazakistan'daki Baykonur Uzay Üssü'nden saat 04:27'de fırlatıldı.

Uzay aracında NASA astronotu Chris Williams ve iki Rus meslektaşı Sergey Mikaev ve Sergey Kud-Sverchkov bulunuyordu. Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığına göre uzay aracı Uluslararası Uzay İstasyonu'na başarıyla kenetlendi.

Jcjc
Soyuz MS-28 uzay aracı, Rusya'nın Kazakistan'daki Baykonur Uzay Üssü'nden Uluslararası Uzay İstasyonu'na bir keşif gezisi için fırlatılırken... 27 Kasım 2025 (Reuters)

Üç astronotun yörünge istasyonunda yaklaşık sekiz ay geçirmesi bekleniyor. NASA, fizikçi Williams ve askeri pilot Mikayev için bunun ilk uzay uçuşu olduğunu açıkladı. Kud-Sverchkov için ise bu, uzaya ikinci yolculuğu olacak.

Uluslararası Uzay İstasyonu’nda mürettebat, NASA astronotları Mike Fincke, Zena Cardman ve Johnny Kim, Japon Uzay Ajansı astronotu Kimiya Yui ve Rus kozmonotlar Sergey Ryzhikov, Alexey Zubritsky ve Oleg Platonov'a katılacak.

NASA, Williams'ın insan uzay keşiflerini ilerletmek ve dünyadaki yaşamın iyileştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla istasyonda bilimsel araştırmalar ve teknik deneyler yürüteceğini duyurdu.