Uzayda temel yaşam proteinlerinden "triptofan amino asidi" bulundu

Yapılan son araştırmada, uzaydaki Perseus Moleküler Kompleksi'nde, temel yaşam proteini "triptofan amino asidi" keşfedildi.

AA
AA
TT

Uzayda temel yaşam proteinlerinden "triptofan amino asidi" bulundu

AA
AA

The Royal Astronomical Society'nin haberine göre, İspanya merkezli "Instituto de Astrofisica de Canarias"tan (IAC) Dr. Susana Iglesias-Groth, triptofanın, kızılötesi ışınları altında tayf çizgilerini belirgin şekilde göstermesi sebebiyle araştırmada kızılötesi uzay teleskobu Spitzer'i kullandı.

Araştırmanın ardından, dünyadaki temel proteinlerin oluşmasında gerekli 20 amino asitten biri olan triptofan, uzaydaki Perseus Moleküler Kompleksi'nde bulundu.

Triptofan, özellikle de Dünya'dan yaklaşık 1000 ışık yılı uzaklıkta bulunan ve bir yıldız oluşum bölgesi olan IC348 yıldız sisteminde yüksek miktarda tespit edildi.

Triptofan ile ilişkili emisyon çizgilerinin diğer yıldız oluşum bölgelerinde de mevcut olabileceği öne sürülen araştırmada, söz konusu emisyon çizgilerinin, yıldız ve gezegenlerin oluştuğu gaz ve tozda da yaygın olduğu belirtildi.

Araştırmada, yıldızların ve gezegen sistemlerinin oluştuğu bölgelerde doğal olarak var olabileceğine işaret edilen triptofanın da içinde olduğu amino asitlerin, diğer yıldızların etrafındaki gezegen sistemlerinin erken kimyasına katkıda bulunabileceği kaydedildi.

Araştırmanın sonuçları "Monthly Notices of the Royal Astronomical Society" dergisinde yayımlandı.



Bebeğin cinsiyetini belirleyen faktörler tespit edildi

Cuma günü yayınlanan bir araştırma, ailelerin kız ya da erkek çocuk sahibi olma konusunda "tekil bir olasılığa" sahip olduğunu buldu (Unsplash)
Cuma günü yayınlanan bir araştırma, ailelerin kız ya da erkek çocuk sahibi olma konusunda "tekil bir olasılığa" sahip olduğunu buldu (Unsplash)
TT

Bebeğin cinsiyetini belirleyen faktörler tespit edildi

Cuma günü yayınlanan bir araştırma, ailelerin kız ya da erkek çocuk sahibi olma konusunda "tekil bir olasılığa" sahip olduğunu buldu (Unsplash)
Cuma günü yayınlanan bir araştırma, ailelerin kız ya da erkek çocuk sahibi olma konusunda "tekil bir olasılığa" sahip olduğunu buldu (Unsplash)

Rachel Dobkin 

Cinsiyet açıklama partileri, yeni çocuklarının kız mı erkek mi olacağını merakla bekleyen aileler arasında giderek daha popüler hale geliyor. Ancak popüler inanışlara karşı çıkan yeni bir araştırmaya göre, bebeklerin cinsiyeti yazı tura sonucu gibi şansla belirlenmiyor.

Hakemli dergi Science Advances'ta cuma günü yayımlanan bir çalışma, ailelerin erkek ya da kız çocuk sahibi olma konusunda "tekil bir olasılığa" sahip olduğınu ve bazı faktörlerin bu ihtimali etkilediğini tespit etti.

1956-2015'te iki ya da daha fazla sefer birer bebek doğuran en az 58 bin kadını analiz eden araştırmacılar, aynı cinsiyetten en az üç çocuk yapan annelerin, sonraki bebeklerinin yine aynı cinsiyetten olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu saptadı.

Kız ya da erkek çocuk sahibi olma ihtimali bu kişilerde yüzde 50-50 değil: Üç kız çocuk sahibi ailelerin başka bir kız çocuğu olma ihtimali yüzde 58, üç erkek çocuğu olan ailelerin bir erkek çocuk daha dünyaya getirme ihtimaliyse yüzde 61.

Peki neden böyle oluyor?

Araştırmacılar, annenin doğum yaptığı yaşa ve genetiğe işaret ediyor.

Çocuk doğurmaya 28 yaşından sonra başlayan kadınların aynı cinsiyetten çocuk sahibi olma ihtimali biraz daha yüksek çıktı. Çalışmada sadece erkek ya da sadece kız çocuk doğurmakla ilişkili iki gen de tespit edildi.

Harvard T.H. Chan Halk Sağlığı Okulu'nda beslenme ve epidemiyoloji alanında öğretim üyesi olan Jorge Chavarro, kıdemli yazarı olduğu çalışma hakında Washington Post'a "Bu genlerin neden doğumda cinsiyetle ilişkili olduğunu bilmiyoruz ancak öyleler ve bu da yeni sorular doğuruyor" dedi.

Çalışmanın, babalarla ilgili veri bulunmaması gibi bazı sınırlılıkları var.

Ayrıca çalışmada yer almayan bir uzman, araştırmanın genetik analizi hakkında uyarılarda bulunuyor.

Pennsylvania Üniversitesi Perelman Tıp Fakültesi'nde genetik alanında öğretim üyesi olan Iain Mathieson, Washington Post'a yaptığı açıklamada analizin nispeten küçük bir örnekleme dayandığını ve diğer faktörlerden etkilenebileceğini söyledi.

Çalışmadaki araştırmacılar sözkonusu faktörlerin, bazı ailelerin aynı cinsiyetten çocuk sahibi olma olasılığının neden daha yüksek olduğunu ne ölçüde açıkladığını incelemek üzere daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğu sonucuna vardı.

Yazarlar şu ifadeleri kullanıyor: 

O zamana kadar, aynı cinsiyetten iki ya da üç çocuğu olan ve farklı cinsiyetlerden çocuk sahibi olmak isteyen aileler, bir sonraki çocuklarını yaparken muhtemelen iki yüzü aynı bir madeni parayla yazı tura attıklarının farkında olmalı.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news