Güneşten daha sıcak gezegen benzeri gök cismi keşfedildi

Güneşten daha sıcak gezegen benzeri gök cismi keşfedildi
TT

Güneşten daha sıcak gezegen benzeri gök cismi keşfedildi

Güneşten daha sıcak gezegen benzeri gök cismi keşfedildi

Bilim insanları bin 400 ışık yılı uzaklıktaki bir yıldızın yörüngesinde dönen ve güneşten daha sıcak olan gezegen benzeri bir cisim buldular. O kadar sıcak ki sıcaklığı 7 bin 727 santigrat dereceyi (°C) aşıyor; bu ısı atmosferindeki molekülleri bileşik atomlarına ayırmak için yeterli. Aslında Güneş'in yüzey sıcaklığından çok daha sıcak olduğu  tahmin ediliyor.

Şarku’l Avsat’ın bilimsel araştırma dergisi Science Alert web sitesinden aktardığı habere göre keşfedilen kahverengi cücenin şimdiye kadar buldukları türünün en sıcak cismi olduğu bildirildi. Bilim insanları, “Evrende nelerin mümkün olabileceğine dair fikirlerimize ciddi şekilde meydan okuyor. Bu, gezegenler ve yıldızlar arasındaki boşluğa uzanan garip bir nesne sınıfından bir kahverengi cüce olma özelliğini taşıyor.

Siteye göre ekip, “Bu keşif, devasa, çok sıcak yıldızların yörüngesinde dönen Jüpiter'e benzer gaz devlerine ne olduğunu anlamamıza yardımcı olabilir, bu da yıldızlarının aktiviteleri ve dönüş hızları gibi özellikleri nedeniyle izlenmesi zor olabilir. Yıldızlarına yakın yörüngede dönen gezegenler büyük miktarlarda morötesi ışıkla ışınlanırlar. Bu durum atmosferin buharlaşmasına ve içindeki moleküllerin parçalanmasına neden olabilir; bu süreç termal ayrışma olarak biliniyor. Ancak bu zorlu ortam hakkında parlak bir yıldızın yanında olması dışında pek bir şey bilmiyoruz.”



3 milimetrelik sanat eseri: Yeni keşfedilen salyangoza Picasso adı verildi

Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)
Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)
TT

3 milimetrelik sanat eseri: Yeni keşfedilen salyangoza Picasso adı verildi

Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)
Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Tayland'da keşfedilen yeni ve küçük bir salyangoz türüne, kabuğunda görülen tuhaf ve karmaşık geometrik desenler nedeniyle efsanevi ressam Pablo Picasso'nun adı verildi.

Sadece 3 milimetre büyüklüğündeki türe, kabuğundaki dikdörtgen açılı kıvrımlar nedeniyle Anauchen picasso adı verildi.

"'Normal' kabuk şekillerine sahip diğer salyangozların kübist bir yorumuna benzeyen" bu kıvrım örüntüleri, araştırmacıları salyangoza Picasso'nun adını vermeye sevk etti.

ZooKeys adlı akademik dergide yayımlanan çalışmada bilim insanları, "Bu tür, Kübizm diye bilinen sanat akımını andıran, Pablo Picasso tarzında boyanmış yuvarlak kıvrımlara sahip bir Anauchen'e benziyor" diye yazdı.

Bilim insanları, kahverengi, konik kabuğunun derin bir birleşme noktasıyla ayrılmış 4,5-5 kıvrımdan oluştuğunu söylüyor.

Kabuğun spiralini kesen birkaç düzensiz aralıklı beyazımsı çizgi var.

Araştırmada Kamboçya, Myanmar, Laos, Tayland ve Vietnam'dan 46 yeni mikro salyangoz türünü tanımlanıyor.

Bunlar, kabuk boyutları 5 mm'den küçük olan ve çoğunlukla Güneydoğu Asya'da, eski Hindiçin, Endonezya ve Filipinler'in yanı sıra Çin'in bazı bölgelerinde bulunan küçük kara salyangozları.

Dağılımları daha batıya, Hindistan üzerinden Pakistan'a kadar uzanıyor ve çeşitlilikleri önemli ölçüde azalmış durumda.

Araştırmacılar ayrıca salyangozları genel kabuk şekli, kabuk yüzey dokusu ve duvar aralıklarının düzenine göre benzer gruplara ayırarak sınıflandırmak için yeni bir yöntem öneriyor.

Yeni türlerin birçoğu yakın zamanda toplanırken, diğerleri 1980'lerde biriktirilmiş olan Florida Doğa Tarihi Müzesi koleksiyonunda keşfedildi.

Bilim insanları, "Kabuklarının boyu 5 mm'den küçük olsa da bu salyangozlar gerçek birer güzellik! Kabukları olağanüstü bir karmaşıklık sergiliyor" diyor.

"Örneğin, açıklığı (kabuğun "açıklığı"), büyük olasılıkla yırtıcılara karşı yararlı olan çok sayıda diş benzeri bariyerle donatılmış" diye açıkladılar.

Yeni türlerin birçoğunun yukarı veya aşağı doğru dönen bir açıklığa sahip olduğu bulundu, bu da bazı türlerin kabuklarını ters taşıdığı anlamına geliyor.

Araştırmacılar, farklı salyangozları duvar açıklıkarına ve kabuktaki son kıvrımın yönüne göre ayırt edebildi.

Bilim insanları, 1980'lerde bazı salyangozların bulunduğu yerlerin ormansızlaşma ve kireçtaşı ocakları nedeniyle çoktan tahrip edilmiş olabileceği uyarısını yapıyor.

Çalışma, Güneydoğu Asya'da yerel olarak endemik kara salyangozlarının karşı karşıya kaldığı bu büyük tehditlerin altını çiziyor.

Independent Türkçe,independent.co.uk/news/science