Mars'ta koloni kurmak için sadece 22 kişi yeterli gelebilir

"'Nevrotik' psikolojiye sahip Marslılar arasındaki ölüm oranı, diğerlerinden çok daha yüksek olacak"

NASA yakın gelecekte astronotların Kızıl Gezegen'de kendi kendine yeten bir yaşam alanı kurmasını hedefliyor (NASA)
NASA yakın gelecekte astronotların Kızıl Gezegen'de kendi kendine yeten bir yaşam alanı kurmasını hedefliyor (NASA)
TT

Mars'ta koloni kurmak için sadece 22 kişi yeterli gelebilir

NASA yakın gelecekte astronotların Kızıl Gezegen'de kendi kendine yeten bir yaşam alanı kurmasını hedefliyor (NASA)
NASA yakın gelecekte astronotların Kızıl Gezegen'de kendi kendine yeten bir yaşam alanı kurmasını hedefliyor (NASA)

ABD'li araştırmacılar gelecekte Mars'ta koloni kurmak için gereken insan sayısını yeniden hesapladı.

Önceki tahminler ilk etapta 100 kadar insanın Mars'a gitmesi gerekeceği yönündeydi. Ancak yeni araştırma bu sayının aslında çok daha düşük olabileceğini ortaya koydu.

Virginia eyaletindeki George Mason Üniversitesi'nden bir ekibin yürüttüğü araştırmaya göre sadece 22 kişi, Kızıl Gezegen'de hayatta kalacak bir koloni kurmak için yeterli.

Ekip önceki tahminlerin gerçeğe dayanmayan varsayımlar içerdiği görüşünde.

Hesaplama ve veri bilimleri profesörü Anamaria Berea, The Register'a verdiği röportajda, "İnsanları genellikle kişisel teşviklerden, heterojenlikten ve uyarlanabilirlikten yoksun sayı veya parçacıklar gibi düşünme eğilimindeyiz" ifadelerini kullandı.

"İnsan grupları karmaşık sistemlerdir" diyen profesör, sözlerini şöyle sürdürdü:

Dünya ve Mars'taki yaşam alanı arasında yakın bir ilişki olacak. Yani böyle bir koloni muhtemelen bağımsız olmayacak.

Henüz hakem onayından geçmeyen ve bilimsel makale arşivi arXiv'de yayımlanan araştırma makalesinin de ortak yazarı olan Berea, şöyle ekledi:

X sayıda insanı bir yere gönderip kendi hallerine bırakacağınız ve hayatta kalmalarını bekleyeceğiniz bir durum söz konusu değil.

Araştırmada kolonide yer alacak astronotlara çeşitli kişisel özellikler ve beceriler atfedildi. Araştırmacılar en uygun bileşimi bulmak için bilgisayar simülasyonlarına başvurdu.

Beş farklı bilgisayar modelini deneyen ekip, sonunda "uzun vadede hayatta kalabilecek bir koloni" için gereken minimum insan sayısının 22 olduğu sonucuna vardı.

Araştırmada ayrıca, koloniye gönderilecek "nevrotik" sayısının minimumda tutulması gerektiği vurgulandı.

Makalede, "'Nevrotik' psikolojiye sahip Marslılar arasındaki ölüm oranı, diğerlerinden çok daha yüksek olacak. Sayıları yeterince düşük bir düzeye ulaştığında, yerleşimin nüfusu da sabitlenecek" ifadelerine yer verildi.

Berea, "İnsanın sosyal ve davranışsal yönleri, bir görevin başarısı ve başarısızlığı arasındaki çizgiyi belirler" diye konuştu:

Bu durum, özellikle uzun vadeli görevlerin ekonomik maliyetlerine de yansıyabilir.

 

Independent Türkçe, Futurism, The Register



Dinozorlar Çağı'ndaki kuşların Arktika'da yuva yaptığı ortaya çıktı

Araştırmacılar 73 milyon yıl önceki Prince Creek ekosisteminin, yaz mevsiminde yaklaşık 6 ay boyunca kesintisiz gün ışığına maruz kaldığını düşünüyor (Gabriel Ugueto)
Araştırmacılar 73 milyon yıl önceki Prince Creek ekosisteminin, yaz mevsiminde yaklaşık 6 ay boyunca kesintisiz gün ışığına maruz kaldığını düşünüyor (Gabriel Ugueto)
TT

Dinozorlar Çağı'ndaki kuşların Arktika'da yuva yaptığı ortaya çıktı

Araştırmacılar 73 milyon yıl önceki Prince Creek ekosisteminin, yaz mevsiminde yaklaşık 6 ay boyunca kesintisiz gün ışığına maruz kaldığını düşünüyor (Gabriel Ugueto)
Araştırmacılar 73 milyon yıl önceki Prince Creek ekosisteminin, yaz mevsiminde yaklaşık 6 ay boyunca kesintisiz gün ışığına maruz kaldığını düşünüyor (Gabriel Ugueto)

Bilim insanları, kuşların kutup bölgelerine en azından 73 milyon yıldır yuva yaptığını keşfetti. 

Günümüzde Arktika'da yuva yapan 200'den fazla kuş türü var. Bilim insanları bu hayvanların ekosistemin önemli üyeleri olduğunu, polenleşme ve tohum dağılımı gibi temel görevlere katkı sağladığını söylüyor.

Daha önce yapılan araştırmalarda bu davranışın yeni olmadığı görülmüştü. Princeton Üniversitesi'nden Lauren Wilson "Kutup bölgelerinde yuva yapmaya dair en eski kanıt, Antarktika'nın Eosen dönemine ait yaklaşık 46,5 milyon yıl önce yaşamış bir penguen kolonisiydi" diyor.

Wilson liderliğindeki ekibin yeni araştırmasıysa bu tarihi yaklaşık 25 milyon yıl daha geriye çekti. 

Bilim insanları Alaska'nın kuzeyindeki Prince Creek formasyonunda yaptıkları kazılarda aralarında embriyo ve yavru kalıntıları da olan 50'den fazla kuş fosili ortaya çıkardı. Çoğunun boyu 2 milimetreden daha kısa olan bu fosiller, kuşların kutup bölgelerinde yuva yaptığına dair en eski kanıtı sunuyor. 

Bulguları hakemli dergi Science'ta yayımlanan çalışmanın ortak yazarı Patrick Druckenmiller, "Bu yeni fosiller, kuşların evrimi hakkındaki bilgilerimizde önemli bir boşluğu dolduruyor" diyerek ekliyor:

Bu çalışmadan önce, birkaç ayak izi dışında Alaska'da kuş fosilleri bulunmamıştı.

Araştırmacılar yaklaşık 73 milyon yıl önce Arktika'da yuva yapan bu kuşların en azından üç ayrı gruptan geldiğini saptadı. Fosillerin bir kısmı martıya benzeyen Ichthyornithes ve dalgıç kuşuna benzeyen Hesperornithes gruplarına aitti. Artık soyu tükenen bu gruplar dişli kuşları içeriyordu.

Ancak kalıntıların çoğu ördeklere benzeyen dişsiz kuşlara aitti. Araştırmacılar dişsizliğin, bugün yaşayan bütün kuşları içeren grubun belirleyici özelliği olduğunu ifade ediyor. Bu nedenle bulgular, milyonlarca yıl önce Arktika'da yuva yapan kuşların, modern kuşların yakın akrabaları olduğuna işaret ediyor.

Ekip, bölgenin o dönemde bugüne kıyasla daha sıcak olduğunu ve muhtemelen 6 ay boyunca kesintisiz gün ışığı aldığını söylüyor. Ancak bu durum kuşların dondurucu soğuklara maruz kalmadıkları anlamına gelmiyor.

Druckenmiller "Kışlar bugünkü kadar sert olmasa da yıl boyunca burada yaşayan hayvanlar dondurucu soğuklara, ara sıra yağan kara ve yaklaşık 4 ay süren kış karanlığına katlanmak zorundaydı" diye açıklıyor.

Ancak bölgede o zaman yuva yapan kuşların tek sorunu sıcaklıklar değildi. Araştırmacılar bazılarının uzunluğu 5 metreye ve ağırlığı 2 tona çıkan yaklaşık 12-13 dinozor türüyle beraber yaşadıklarını söylüyor. 

Druckenmiller, Troodon gibi etçil dinozorların, "bu sevimli küçük kuşları akşam yemeğinde seve seve yiyeceğini" söylüyor. 

Edinburgh Üniversitesi'nden paleontolog Steve Brusatte, yer almadığı çalışmanın bulgularını şöyle değerlendiriyor:

Bu fosiller, kuşların onlarca milyon yıl önce bu yüksek enlemlerdeki toplulukların ayrılmaz bir parçası olduğunu ve bu toplulukların modern zamanlardaki ekolojik bir yenilik değil, Dünya tarihinin uzun vadeli bir normu olduğunu gösteriyor.

Independent Türkçe, Guardian, Live Science, Science