James Webb Uzay Teleskobu, Girdap Galaksisi'ni görüntüledi

Gök cisminin bükülen sarmal kolları yeni görüntüde son derece ayrıntılı biçimde yer alıyor

M51 gece gökyüzünde en çok gözlemlenen nesnelerden biri (Avrupa Uzay Ajansı)
M51 gece gökyüzünde en çok gözlemlenen nesnelerden biri (Avrupa Uzay Ajansı)
TT

James Webb Uzay Teleskobu, Girdap Galaksisi'ni görüntüledi

M51 gece gökyüzünde en çok gözlemlenen nesnelerden biri (Avrupa Uzay Ajansı)
M51 gece gökyüzünde en çok gözlemlenen nesnelerden biri (Avrupa Uzay Ajansı)

NASA'nın öncülüğünde işletilen James Webb Uzay Teleskobu, şimdiye kadarki en çarpıcı görüntülerinden birini kaydetti.

Gelmiş geçmiş en güçlü uzay teleskobu diye nitelenen cihaz, Girdap Galaksisi diye de adlandırılan M51 galaksisini görüntüledi.

Teleskobun NIRCam ve MIRI aygıtlarıyla kaydedilen çarpıcı görüntüde sarmal kollar arasındaki gizli özellikler ve muazzam ayrıntılar yer alıyor.

Galaksi, lavabo giderinin etrafında dönen suyu anımsatan yapısı nedeniyle Girdap diye adlandırılıyor.

Aslında bu galaksinin kollarından birinin en dış ucunda küçük, sarımsı bir galaksi mevcut. Bu galaksiye NGC 5195 adı veriliyor ve iki galaksi etkileşim halinde.

NGC 5195 çok daha küçük. Ancak kütle çekim etkisi Girdap Galaksisi'nin belirgin sarmal kollarının oluşumuna katkı sağlıyor.

Girdap Galaksisi, Av Köpekleri takımyıldızı yönünde, 31 milyon ışık yılı uzaklıkta yer alıyor (Avrupa Uzay Ajansı)
Girdap Galaksisi, Av Köpekleri takımyıldızı yönünde, 31 milyon ışık yılı uzaklıkta yer alıyor (Avrupa Uzay Ajansı)

Gök cisminin bükülen sarmal kolları yeni görüntüde son derece ayrıntılı biçimde yer alıyor.

Görüntüdeki koyu kırmızı bölgeler, sarmal kollarda yoğunlaşan sıcak tozdan oluşuyor.

Kollar boyunca uzanan ve mavi-beyaz merkeze doğru giden parlak alanlarsa yıldızların oluştuğu bölgeler. Bu turuncu ve sarı alanlarda yakın zamanda oluşmuş yıldız kümelerinin meydana getirdiği iyonize gazlar göze çarpıyor.

Independent Türkçe



Sıcak hava dalgalarının yaşlılardan çok gençleri öldürdüğü tespit edildi

2024'ün kayıtlardaki en sıcak yıl olması beklenirken, aşırı sıcaklardan kaynaklı ölümler artıyor (AFP)
2024'ün kayıtlardaki en sıcak yıl olması beklenirken, aşırı sıcaklardan kaynaklı ölümler artıyor (AFP)
TT

Sıcak hava dalgalarının yaşlılardan çok gençleri öldürdüğü tespit edildi

2024'ün kayıtlardaki en sıcak yıl olması beklenirken, aşırı sıcaklardan kaynaklı ölümler artıyor (AFP)
2024'ün kayıtlardaki en sıcak yıl olması beklenirken, aşırı sıcaklardan kaynaklı ölümler artıyor (AFP)

Yüksek sıcaklıkların yaşlılardan ziyade gençleri öldürme ihtimalinin daha fazla olduğu ortaya kondu. Bilim insanları ölümlerin nispeten düşük sıcaklıklarda gerçekleştiğine dikkat çekerek küresel ısınmayla birlikte gelecek yıllarda sayının artacağını söylüyor. 

Dünya çapında ardı ardına sıcaklık rekorları kırılırken genellikle yaşlı nüfusa temkinli olma çağrısı yapılıyor. Son yıllarda yapılan bazı araştırmalarda da bu grubun aşırı sıcaklara karşı daha hassas olduğu öne sürülüyor.

Ancak Meksika'da yürütülen kapsamlı bir çalışmaya göre küçük çocuklar ve 18-35 yaşındaki grup daha ciddi bir risk altında.

Bilim insanları, ölüm oranları ve günlük sıcaklık verilerini detaylıca tutmasından dolayı çalışmalarını Meksika'ya odaklamayı tercih etti.

1998-2019 dönemi verilerini inceleyen araştırmacılar, fazladan ölümleri (ortalamanın üstünde kalan ölüm sayısı), sıcaklık ve nem bilgileriyle karşılaştırdı. 

Bulgularını hakemli dergi Science Advances'ta dün (6 Aralık) yayımlayan ekip, Latin Amerika ülkesinde yüksek sıcaklıklardan kaynaklı yılda yaklaşık 3 bin 300 kişinin hayatını kaybettiğini tespit etti.

Bu ölümlerin yüzde 75'i 35 yaş altı kişileri kapsarken, 5 yaşından küçük çocuklar ve 18-35 yaşındaki genç nüfusun sıcaktan ölme ihtimalinin daha yüksek olduğu gözlemlendi.

Hem yüzeye daha fazla temas ederek daha fazla ısı depoladıkları hem de terleyerek serinleme mekanizmaları yeterince gelişmediği için çocukların yüksek sıcaklıklardan etkilendikleri biliniyordu. 

Ancak 18-35 yaş grubunun nüfusun en dayanıklı kesimi olması beklenirken, çalışmanın yazarlarından Jeffrey Shrader "Bu çok şaşırtıcı" diyor. 

Araştırmacılar, gençlerin açık hava aktiviteleri veya işleri yapmaya daha yatkın olmasının bulguları açıklayabileceğini düşünüyor.

Columbia Üniversitesi'nden makalenin başyazarı R. Daniel Bressler, "Bu sadece fizyolojik hassasiyetle ilgili değil" diyerek ekliyor: 

Mesele, sıcağa daha fazla maruz kalmaya neden olan ekonomik ve sosyal faktörlerle ilgili.

Ölümlerin çoğunun yaklaşık yüzde 50 nem ve 31 derece sıcaklıkta görülmesi de bilim insanlarını endişelendirdi. 

İklim kriziyle birlikte aşırı sıcakların artması beklendiği için gençlerin ölümüne neden olan orta seviyede sıcakların çok daha yaygın hale geleceğini tahmin ediyorlar. 

Ekip, çocuk ve genç yetişkinler arasındaki ölümlerin 2100'e kadar yüzde 32 oranında artacağını öngörüyor.

Yeni çalışmada yaşlıların hava sıcaklığının artmasından ziyade düşmesinden ölme riskinin de daha yüksek olduğu bulundu. 50 yaşından büyükler, soğuk kaynaklı ölümlerin yüzde 96'sını oluşturuyordu.

Bu durum, yaşlıların soğuk havalarda hastalanmaya daha yatkın olmasıyla açıklanabilir. 

Bulguların, klimanın daha yaygın kullanıldığı veya açık havada çalışanların daha az olduğu ülkeler için geçerli olup olmadığı henüz net değil.

Ekip bundan sonra ABD ve Brezilya'da benzer bir çalışma yürüterek bu soruları yanıtlamayı umuyor. Diğer yandan Meksika çevresel ve ekonomik açıdan benzer ülkeler için bir gösterge görevi görebilir.

Bressler, "İklim sıcak hale geldikçe sıcaklığa bağlı ölümlerin artacağını ve bundan en çok gençlerin zarar göreceğini tahmin ediyoruz" diyor.

Independent Türkçe, Phys.org, New York Times, Science Advances