ChatGPT ile Canva entegrasyonu ve yapay zeka çağında akıllı tasarımın geleceği

ChatGPT ve Canva'yı bir araya getiren heyecan verici yeni bir özellik (Reuters)
ChatGPT ve Canva'yı bir araya getiren heyecan verici yeni bir özellik (Reuters)
TT

ChatGPT ile Canva entegrasyonu ve yapay zeka çağında akıllı tasarımın geleceği

ChatGPT ve Canva'yı bir araya getiren heyecan verici yeni bir özellik (Reuters)
ChatGPT ve Canva'yı bir araya getiren heyecan verici yeni bir özellik (Reuters)

Yapay zeka (AI) hayatımızın birçok alanına dahil olurken, yapay zeka desteğiyle grafik tasarım gibi birçok alanda gelişim ve iyileşme devam ediyor.

ABD merkezli yapay zeka araştırma şirketi OpenAI, kısa süre önce logolar ve bannerlar gibi görsel öğelerin tasarımını daha kolay bir şekilde yeniden tanımlayan bir adım atarak, ChatGPT ile Canva'yı birleştiren heyecan verici yeni bir özelliği kullanıma sundu.

Şimdi gelin ChatGPT ile Canva'yı bir araya getiren bu yeniliği yakından inceleyip bunun tasarımcıları ve onların kariyerlerini nasıl etkileyebileceğine bir bakalım:

Yapay zeka ile otomasyon çağında bu entegrasyonun önemi

OpenAI bu son adımı, kullanıcı tabanını genişletme ve yapay zeka aracılığıyla yaratıcılığı teşvik etme adına devam eden strateji çerçevesinde attı. Ayrıca bu entegrasyon, Claude.ai ve Google Bard gibi yeni platformların duyurulmasıyla kızışan ortamda, gelişmiş hizmetler sunma yolunda akıllıca yapılan bir geçiş olarak görüldü.

1- Eklentiyi kurun ve kullanın:

Tarayıcınızda ChatGPT’yi açın ve Eklenti Mağazası’ndan (Plugin Store) tek tıkla Canva eklentisini kurun.

2- Canva’yla yaratıcılığınızı konuşturun:

Eklenti yüklendikten sonra kullanıcılar, eklentiler menüsünden Canva’yı seçebilecekleri ChatGPT’nin ana sayfasından tasarımlarını kolayca oluşturmaya başlayabilirler.

3- ChatGPT ile etkileşim:

Bu aşamada kullanıcılar istedikleri tasarımın detaylı bir açıklamasını girebilirler. Örneğin ChatGPT’nin komut satırına ‘Teknik uzmanlığa sahip bir reels’ videosu için görsel tasarlamak istiyorum’ yazabilirsiniz.

4- Tasarımın seçilmesi ve üzerinde değişiklik yapılması:

Bundan sonra ChatGPT, girilen komut sayesinde Canva platformunda biri daha ayrıntılı olarak seçilip değiştirilebilen birkaç tasarımı kullanıcıya sunuyor.

5- Tasarımı indirin ve kullanın:

Tasarım tamamlandığında kullanıcılar tasarımı kolayca indirebilir ve kullanabilir.

Yeniliğin tasarımcılar üzerindeki büyük etkisi

1- Tasarımcıların becerilerinin geliştirilmesine katkı:

Tasarımcılar, artık diğer önemli alanlardaki becerilerini geliştirmeye odaklanabilirler. Çünkü bu yenilik, rutin konularda zamandan tasarruf etmelerini sağlayacak.

2- Yaratıcılık için yeni fırsatlar sunma:

Tasarımcılar, ellerindeki gelişmiş araçlarla yeni ufuklara yelken açabilir ve geleneksel yöntemlerle yapamayacakları yenilikçi tasarımlara imza atabilirler.

3- Gelecekte tasarımcıları bekleyen zorluklar:

Öte yandan tasarımcıların, yapay zekanın gelişmiş yetenekleri sayesinde artan müşteri talepleri ve yüksek beklentilerle uğraşmak gibi birtakım zorluklarla karşılaşabileceklerini bilmeleri gerekiyor.

Canva ile ChatGPT entegrasyonu, tasarım dünyasında parlak bir geleceğe açılan yeni bir kapı olurken bu hızlı gelişmeler, tasarımcıları zorlayabilir. Fakat eğer tüm bunlara hazırlıklı olurlarsa, bu onlar için yaratıcılığı ve mükemmelliği yakalayabilecekleri altın bir fırsata dönüşebilir.



Cilalı Taş Devri toplulukları sanıldığı kadar cinsiyetçi değilmiş

Neolitik Çağ diye de bilinen Cilalı Taş Devri'nde tarımcılığın yaygınlaşmasının, toplumsal cinsiyet rollerini etkilediği tahmin ediliyor (Ancient Origins)
Neolitik Çağ diye de bilinen Cilalı Taş Devri'nde tarımcılığın yaygınlaşmasının, toplumsal cinsiyet rollerini etkilediği tahmin ediliyor (Ancient Origins)
TT

Cilalı Taş Devri toplulukları sanıldığı kadar cinsiyetçi değilmiş

Neolitik Çağ diye de bilinen Cilalı Taş Devri'nde tarımcılığın yaygınlaşmasının, toplumsal cinsiyet rollerini etkilediği tahmin ediliyor (Ancient Origins)
Neolitik Çağ diye de bilinen Cilalı Taş Devri'nde tarımcılığın yaygınlaşmasının, toplumsal cinsiyet rollerini etkilediği tahmin ediliyor (Ancient Origins)

Cilalı Taş Devri topluluklarının düşünüldüğü kadar cinsiyetçi olmadığı ortaya çıktı. Genetik analizler, bu toplumdaki bireylerin geniş alanlara yayıldığını da gösterdi.

MÖ 10 bin civarında başlayıp MÖ 2 bin 200'lerde biten Cilalı Taş Devri'nden kalma erkek mezarlarının, ok gibi aletler içermesi ve erkeklerin avlandığını gösteren mağara çizimleri, cinsiyetler arasında bir eşitsizlik olduğu düşüncesine yol açıyordu. 

Bilim insanları, ilk tarım toplumlarının ortaya çıkmasıyla kadın ve erkekler arasında hiyerarşik bir düzen oluşmaya başladığını tahmin ediyordu. 

Ancak Viyana, York ve Harvard üniversitelerinden araştırmacıların yeni çalışması, bu kanıyla çelişen güçlü kanıtlar buldu. 

Bilim insanları, Avrupa'daki Lineer Çömlek Kültürü'nün görüldüğü bölgelerden en az 250 kişinin DNA'sını analiz etti. Spiral şeklinde düzenlenmiş paralel çizgilerle süslenen çömlekleriyle bilinen Lineer Çömlek Kültürü, MÖ 5500-5000 civarında Avrupa'da geniş bir alana yayılmıştı. 

Araştırmacılar bu topluluklara ait farklı kişilerin mezarlarını ve beslenme biçimlerini inceledi.

Bulgularını hakemli dergi Nature Human Behaviour'da dün (29 Kasım) yayımlayan ekip, kadın ve erkek mezarları arasında kayda değer bir fark saptayamadı.

Ayrıca genetik veriler, toplulukların sadece birkaç nesil içinde kilometrelerce uzağa gittiğini gösterdi. Çalışmada, doğduğu yerden uzak yere gömülen kadın sayısının da erkeklerden fazla olduğu kaydedildi. 

Makalenin yazarlarından Dr. Ron Pinhasi "Slovakya'daki Nitra ve Macaristan'daki Polgár-Ferenci-hát kazı alanlarındaki ailelerin tükettikleri gıdalar, birlikte gömüldükleri mezar eşyaları veya kökenleri açısından farklılık göstermediğini ilk kez bildiriyoruz" diyor:

Bu da sözkonusu Cilalı Taş Devri bölgelerinde yaşayanların aile ya da biyolojik cinsiyet temelinde tabakalaşmadığını ve kaynaklara veya alanlara farklı seviyede erişim diye bilinen eşitsizlik belirtilerine rastlamadığımızı gösteriyor. 

Ekip bazı kişilerin aile üyelerinden çok uzakta yaşamasının Cilalı Taş Devri'nde "özgür" bir toplumun varlığına işaret ettiğini düşünüyor. 

Diğer yandan genetik bulgular, geniş ailenin de önemini ortaya koyuyor. Üç kişiyi içeren bir mezarda daha önce anne ve iki çocuğunun yattığı sanılırken, yeni çalışma kadının çocukların halası olduğunu saptadı. 

Makalenin bir diğer yazarı Dr. Penny Bickle "Üçü birbirine yakın gömülmüş ve kadının çocukları kucaklaması, bariz bir şefkat eylemini gösteriyor" diye açıklıyor. 

Arkeolog "Ayrıca mezarlara bırakılan taş aletler ve çanak çömlek gibi eşyalardan, kadınların tarım işlerinde daha önce düşünülenden çok daha aktif bir rol oynadığını ve bazı kadınların erkeklerden daha fazla seyahat ederken, diğer bölgelerdeki kadınların evden pek uzaklaşmadığını biliyoruz" ifadelerini kullanıyor: 

Bu da belki de düşündüğümüzden çok daha dinamik bir topluluk olduğunu gösteriyor.

"Gizem devam ediyor"

Yeni çalışma, nasıl sona erdiği bilinmeyen Lineer Çömlek Kültürü'ne dair soru işaretlerine yenilerini ekliyor.  

Daha önce Avusturya'da bu kültürden en az 100 kişiyi içeren bir mezar bulunması topluluğun katliamla silindiği düşüncesine yol açmıştı.

Fakat son çalışmada mezardaki çoğu kişi arasında genetik bağ olmadığının tespiti, şiddetin tek bir gruba yöneldiği fikrine meydan okuyor. 

Mezarda çocuklar da bulunurken, genç kadın sayısı azdı. Dr. Bickle "Daha büyük bir topluluktan seçilip taşınmış olabilirler mi? Genç kadınlar vardı ama öldürülmediler mi ya da başka bir yerde esir mi tutuldular? Neden yetişkinlerin yanı sıra çocuklar da vardı?" diye sorarak ekliyor:

Gizem devam ediyor.

Arkeolog daha fazla çalışmayla bu soruların yanıtlanacağını umuyor.

Independent Türkçe, Telegraph, New York Post, York Üniversitesi, Nature Human Behaviour