ABD'den Google'ın tekelini korumak için yılda 10 milyar dolar ödediği iddiası

ABD Adalet Bakanlığı, Google'ı web tarayıcıları ve mobil cihazlarda varsayılan arama motoru konumunu korumak için yılda 10 milyar dolardan fazla para ödemekle suçladı

ABD'de Google'a son 25 yılın en büyük "antitröst" davası açılmıştı (AA)
ABD'de Google'a son 25 yılın en büyük "antitröst" davası açılmıştı (AA)
TT

ABD'den Google'ın tekelini korumak için yılda 10 milyar dolar ödediği iddiası

ABD'de Google'a son 25 yılın en büyük "antitröst" davası açılmıştı (AA)
ABD'de Google'a son 25 yılın en büyük "antitröst" davası açılmıştı (AA)

ABD Adalet Bakanlığının tekelleşmeye gittiği gerekçesiyle Google'a açtığı, son 25 yılın en büyük "antitröst" davasının duruşması başladı.

Adalet Bakanlığı Avukatı Kenneth Dintzer, söz konusu davanın internetin geleceği ve Google'ın arama motorunun anlamlı bir rekabetle karşılaşıp karşılaşmayacağıyla ilgili olduğunu belirtti.

Google'ın, web tarayıcılarında varsayılan arama motoru olmak için yılda milyarlarca dolar harcayarak tekelini koruduğunu iddia eden Dintzer, "Google bu ayrıcalıklı pozisyonlar için yılda 10 milyar dolardan fazla para ödüyor" ifadesini kullandı.

Dintzer, Google'ın işlediği arama sayısı kadar veri topladığını, bu verilerin gelecekteki aramaları iyileştirmek ve rakipleri karşısında daha büyük bir avantaj sağlamak için kullanabileceğini aktardı.

Google, pazar gücünü rakiplerini yasa dışı olarak engellemek için kullandığı iddialarını reddetti

Google'ın avukatlarından John Schmidtlein ise Google'ın "en iyisi" olması nedeniyle şirketlerin tarayıcıları ve akıllı telefonları için varsayılan arama motoru olarak seçtiğini, bu durumun rekabet eksikliğinden kaynaklanmadığını söyledi.

Schmidtlein, günümüzde kullanıcıların her zamankinden daha fazla arama seçeneğine ve çevrimiçi bilgiye erişme yollarına sahip olduğunu belirterek, tüketicilerin Google'ı "zorunda oldukları için değil, kendilerine değer kattığı için" kullandıklarını ifade etti.

Google'ın pazar gücünü rakiplerini yasa dışı olarak engellemek için kullandığı yönündeki iddiaları reddeden Schmidtlein, kullanıcıların seçenekleri olduğunu ve geçiş yapmanın kolay olduğunu kaydetti.

Duruşmalar 10 hafta boyunca devam edecek

Dava kapsamında federal avukatlar ve eyalet başsavcıları, 10 hafta boyunca Google'ın, "arama motorunu çok sayıda cihazda varsayılan seçenek olarak kilitleyerek" pazarı kendi lehine çevirdiğini kanıtlamaya çalışacak.

Davaya bakan Washington Bölge Yargıcı Amit Mehta'nın gelecek yılın başına kadar herhangi bir hüküm vermesi beklenmiyor.

Google'ın ana kuruluşu Alphabet'in üst düzey yöneticilerinin yanı sıra diğer teknoloji şirketlerinden yöneticilerin de ifade vermesi bekleniyor. İfade vermesi öngörülenler arasında Alphabet Üst Yöneticisi Sundar Pichai de bulunuyor.

Söz konusu davanın, ABD'de 1998'de Microsoft'a açılan davanın ardından son çeyrek yüzyılın en büyük "antitröst" davası olduğu kaydediliyor.

Google'a "antitröst" davası

ABD Adalet Bakanlığından 24 Ocak'ta yapılan açıklamada, California, Colorado, Connecticut, New Jersey, New York, Rhode Island, Tennessee ve Virginia eyaletlerinin başsavcılarıyla Google'a Virginia Doğu Bölgesi Bölge Mahkemesinde "antitröst" davası açıldığı bildirilmişti.

Şirketin çok sayıda dijital reklam teknolojisi ürününü tekeline aldığı belirtilen açıklamada, Google'ın sektördeki hakimiyetine yönelik her türlü tehdidi ortadan kaldırmak veya ciddi şekilde azaltmak için rekabete aykırı, dışlayıcı ve yasa dışı yöntemler kullandığı iddia edilmişti.

Son 15 yılda Google'ın, satın almalar yoluyla reklam teknolojisi rakiplerini etkisiz hale getirdiği veya ortadan kaldırdığı ifade edilen açıklamada, şirketin daha fazla yayıncıyı ve reklamcıyı ürünlerini kullanmaya zorlamak için dijital reklam pazarındaki hakimiyetini kullandığı ve rakip ürünlerin kullanılmasını engellediği aktarılmıştı.

Açıklamada, bu sayede Google'ın sektördeki hakimiyetini pekiştirdiği belirtilerek, şirketin rekabete aykırı davranışının içeriğine de yer verilmişti.

ABD Adalet Bakanlığı, 2020'de de arama ve arama reklamcılığını tekelleştirdiği için Google'a antitröst davası açmıştı.



İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
TT

İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Çin'in güneybatısında keşfedilen 300 bin yıllık nadir ahşap aletler, bölgedeki ilk insanların büyük ölçüde kök ve yumrular gibi yeraltı bitkileriyle beslendiğini gösteriyor.

Hakemli dergi Science'da perşembe günü yayımlanan bulgular, Doğu Asya'daki erken insan atalarının gelişmiş bilişsel becerilerine, yaşantılarına, beslenme biçimlerine ve çevrelerine ışık tutuyor.

Yunnan eyaletinin Jiangchuan bölgesinde yer alan göl kıyısındaki Gantangqing arkeolojik kazı alanında, oksijenden yoksun kil tortularda ahşap aletlerin korunması sayesinde bu nadir buluntu elde edildi.

Araştırmacılar tortularda yaklaşık bin organik kalıntı da buldu.

Ortaya çıkarılan kalıntıları gelişmiş teknikler kullanarak tarihlendiren bilim insanları, aletlerin 250 bin ila 350 bin yıllık olduğunu tespit etti.

Bilim insanları, çeşitli biçim ve işlevlere sahip "son derece nadir" ahşap aletlerin yaklaşık 300 bin yıllık katmanlardan çıkarıldığını söylüyor.

Bugüne kadar bu döneme ait, biri Avrupa'da diğeri Afrika'da olmak üzere ahşap alet içeren sadece iki keşif yapılmıştı.
 

Görsel kaldırıldı.

Gantangqing'deki ahşap aletler (Liu ve ekip arkadaşları/Science)


Yeni keşfedilen çubuklardan ikisi, İtalya'nın Poggetti Vecchi bölgesinde bulunan 171 bin yıllık aletlere benzerlik gösteriyor.

Kanca biçimli benzersiz 4 aletin daha ortaya çıkarıldığını belirten bilim insanları, bunların muhtemelen kökleri kesmek için kullanıldığını söylüyor.

Ayrıca araştırmacıların ahşap aletlerin üzerinde kasıtlı cilalama ve kazıma izleri, kenarlarındaysa toprak kalıntıları saptaması, bunların kök ve yumrular gibi yeraltı bitkilerini kazmak için kullanıldığına işaret ediyor.

Bilim insanları, "Ahşap aletler arasında kazma çubukları ve küçük, eksiksiz, elle tutulan sivri uçlu aletler var" diye yazıyor.

Bilim insanları bu bulgulara dayanarak insanların Doğu Asya'daki atalarının muhtemelen bitki temelli bir beslenme biçimi izlediğinden şüphelenirken, bölgede çam fıstığı, fındık, kivi meyvesi ve su yumrularına dair kanıtlar tespit edildi.

Buna karşılık Avrupa ve Afrika'da saptanan ahşap aletler av aletleri, mızraklar ve mızrak uçlarıydı.

Çalışmanın ortak yazarı arkeolog Bo Li şöyle diyor:

Bu keşif, erken insan adaptasyonuna ilişkin önceki varsayımlara meydan okuyor. Çağdaş Avrupa yerleşimleri (Almanya'daki Schöningen gibi) büyük memelileri avlamaya odaklanırken, Gantangqing subtropik bölgelerde bitki temelli, eşsiz bir hayatta kalma stratejisini ortaya koyuyor.

Dr. Li, "Ahşap aletlerin çeşitliliği ve karmaşıklığı da arkeolojik kayıtlardaki önemli bir boşluğu dolduruyor, çünkü 100 bin yıldan daha eski ahşap aletler Afrika ve Batı Avrasya dışında son derece nadir görülüyor" ifadelerini kullanıyor.

Keşif, ahşap aletleri kullanan erken insanların dünya genelinde çok daha geniş bir alana yayıldığını gösteriyor.

Ayrıca farklı ortamlarda yaşayan tarih öncesi kültürlerin yerel olarak işlerine yarayacak aletler geliştirdiğine de işaret ediyor.


Independent Türkçe, independent.co.uk/news