Asya’da e-cüzdan rüzgârı

Dijital cüzdan uygulamaları, Çin'e giden turistlerin seyahatlerini kolaylaştırıyor

Asya’da e-cüzdan rüzgârı
TT

Asya’da e-cüzdan rüzgârı

Asya’da e-cüzdan rüzgârı

Dünyanın en büyük mobil ödeme platformu Alipay'in sahibi Ant Group, programını Asya’da toplam 10 farklı e-cüzdan ve ödeme uygulamasını destekleyecek şekilde genişletti.

Çin seyahati e-cüzdanlarla daha kolay

Bu yenilik, turistlerin Çin seyahatlerini ve burada harcama yapmalarını kolaylaştırmaya yönelik önemli bir adım. Ant Group’tan salı günü yapılan basın açıklamasına göre, Makao, Moğolistan, Singapur, Güney Kore ve Tayland'dan yedi e-cüzdan, artık ‘Alipay+’ adlı program tarafından desteklenecek.

ABD merkezli Quartz dergisi yazarlarından Julia Malleck, e-cüzdanların yanı sıra 2022 yılında başlatılan programa Hong Kong, Malezya ve Güney Kore'deki benzer üç hizmetin daha katılacağını yazdı.

Alipay ve WeChat Pay, Çin'de e-cüzdan pazarına hakim durumda. Çin’de neredeyse hiç nakit kullanmayan halk, otomattan atıştırmalık almak, bir alışveriş merkezinde taşınabilir şarj aleti kiralamak ya da paylaşımlı bir elektrikli bisikletin kilidini açmak için sadece bir QR kodu okutarak, ödemelerini dijital uygulamalarla yapıyor.

Çin’e giden turistler e-cüzdan kullanıyor

Çin'e seyahat eden turistler, eğer Çin'de kayıtlı bir banka hesabına ya da telefon hattına sahip değilse bu onların ülkedeki tüm yemek, ulaşım ve alışveriş imkanlarından yararlanamayacakları ve baskın bir dijital ödeme duvarı ile karşılaşacakları anlamına geliyor. Çin'de finansal hazırlık yapılmadan uygulamalar ya da e-ticaret aracılığıyla alışveriş yapmak da mümkün değil. Her yerde ATM bulunmadığından kredi kartı kullanımı da işleri zorlaştırabiliyor.

Alipay, 2019 yılında, turistik amaçla ülkeye gelen kişilere alışveriş yapabilmeleri için ön ödemeli dijital kart hizmeti sunmaya başladı. Alipay'in bu hizmeti, Doğu ve Güneydoğu Asya'dan gelen turistler için geçici bir banka hesabı açmaya gerek kalmadan, daha erişilebilir seçenek olması nedeniyle geniş kitlelerce kullanılmaya başlandı.

Bir milyardan fazla kullanıcı

Ant Group'un Yönetim Kurulu Başkanı Eric Jing, ‘Çok taraflı bölgesel ortaklığın Çin'e gelen turistlerin daha fazla seçeneğe ulaşmalarına ve sunulan konfordan yararlanmalarına yardımcı olacağını’ söyledi. Hong Kong Borsası'nın 2020 yılı istatistiklerine göre Alipay’in bir milyardan fazla kullanıcısı var. Şirket, ticaret alanında faaliyet gösteren 80 milyon şirketle iş birliği yapıyor.

Çin'deki Asya Oyunları

Alipay, 23 Eylül'de Zhejiang Eyaletinin başkenti Hangzhou şehrinde başlayacak 2023 Asya Oyunları’nı fırsata çevirmeyi dört gözle bekliyor. Organizasyon, koronavirüs (Kovid-19) salgının patlak vermesinden bu yana Çin'de yapılacak ilk büyük spor etkinliği olacak. 2023 Asya Oyunları, özellikle pandemi sonrası toparlanmanın yavaş seyretmesi nedeniyle bölgesel ekonomiyi canlandıracak büyük bir fırsat olarak görülüyor.

Hangzhou, turistler sayesinde şehirde yapılacak harcamalarda artış bekliyor. Geçtiğimiz haziran ayında şehre gelen yabancı turistlere 100 bin adet bilet ve (turistlerin ilgisini çekecek metro biletleri ve ön ödemeli cep telefonu kartlarının olduğu) 1 milyon hediye paketi dağıtıldı. South China Morning Post gazetesinin aktardığı verilere göre, Asya Oyunlarının gayri safi yurt içi hasıladan (GSYİH) 414,1 milyar yuan (56,8 milyar dolar) elde etmesi bekleniyor. Alipay’in dijital ödeme hizmetleri gibi uygulamalar aracılığıyla harcamalarda sağlanan kolaylık, aynı zamanda tüketimi de artıracaktır.

*Bu makale Şarku'l Avsat tarafından Tribune Media'dan çevrilmiştir.



Gazze, İsrail'in yapay zeka teknolojilerini test ettiği bir alana dönüştü

İsrail ordusunun Matzpen teknoloji birimi (Reuters)
İsrail ordusunun Matzpen teknoloji birimi (Reuters)
TT

Gazze, İsrail'in yapay zeka teknolojilerini test ettiği bir alana dönüştü

İsrail ordusunun Matzpen teknoloji birimi (Reuters)
İsrail ordusunun Matzpen teknoloji birimi (Reuters)

İnci Mecdi

İsrail tarafından geliştirilen ve 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana Gazze’deki savaş sırasında Hamas liderlerinin yerini tespit etmek için kullanılan yapay zeka (AI) teknolojileri, özellikle de İsrail'e askeri bir avantaj sağlayan bu teknolojilerin kullanılmasının feci sonuçları göz önüne alındığında, giderek artan etik kaygılara yol açıyor.

İsrailli ve ABD’li yetkililerin ABD merkezli New York Times (NYT) gazetesine verdiği bilgilere göre İsrailli subaylar yapay zeka tabanlı askeri teknolojiyi ilk kez 2023 yılının sonlarında, 7 Ekim 2023 saldırılarının planlanmasına yardımcı olan Hamas’ın üst düzey liderlerinden İbrahim el-Bayari'ye suikast düzenlemek için kullandı. İsrail istihbaratı, Gazze Şeridi'nin altındaki tünellerde saklandığına inanılan Bayari’nin yerini başlangıçta tespit edemedi. Bu da on yıl önce savaşta kullanılmadan geliştirilmiş olan aracı geliştirmek için yeni bir teşvik sağladı. İçeridekilere göre Birim 8200 mühendisleri yapay zekayı bu araca dahil etmekte gecikmedi. İsrail kısa süre içinde Bayari'nin aramalarını dinleyebildi ve aramaların yapıldığı yerin yaklaşık konumunu veren sesli yapay zeka aracını test etti. İsrail bu bilgiyi kullanarak 31 Ekim 2023'te bölgeyi hedef alan hava saldırıları düzenledi ve Bayari'yi öldürdü.

“The Studio”

Ancak İsrail'in savaş sırasında kullandığı yapay zeka teknolojileri önemli sivil kayıplara yol açtı. Şarku’l Avsat’ın Londra merkezli çatışma izleme kuruluşu Airwars'tan aktardığı verilere göre Bayari'ye yapılan saldırıda 125'ten fazla sivil öldü. Kimliklerinin gizli kalması şartıyla NYT’ye konuşan ABD ve İsrailli dokuz yetkilinin açıklamalarına göre Bayari suikastı için düzenlenen hava saldırısında 125'ten fazla sivil öldürüldü. Bunun için kullanılan sonik araç, İsrail'in Gazze'deki savaşı yapay zeka destekli askeri teknolojileri dünyanın daha önce hiç görmediği bir hızda test etmek ve uygulamak için nasıl kullandığının sadece bir örneğiydi.

İsrail, geçtiğimiz 18 ay boyunca kısmen gizlenmiş ya da yaralanmış olan yüzleri gerçek kimliklerle eşleştirmek için yapay zekayı yüz tanıma yazılımına da entegre etti. Potansiyel hava saldırısı hedeflerini gruplandırmak için yapay zekayı kullandı. İki kaynağa göre, mesajları, sosyal medya gönderilerini ve Arapça diğer verileri toplayıp analiz edebilen bir sohbet robotunu güçlendirmek için Arapça bir yapay zeka modeli oluşturdu.

NYT'ye konuşan ve söz konusu teknolojiler hakkında bilgi sahibi olan kişilere göre bu çabaların çoğu Birim 8200'de görevlendirilen askerler ile Google, Microsoft ve Meta gibi teknoloji şirketlerinde çalışan yedek askerler arasında bir ortaklığın da önünü açtı. Kaynaklar, Birim 8200'ün bir inovasyon merkezi ve uzmanların yapay zeka projeleriyle eşleştirildiği bir yer olan The Studio'yu oluşturduğunu söyledi.

Yedek askerler

İsrailli yetkililer, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'e sınır ötesi saldırılar düzenleyerek bin 200'den fazla kişiyi öldürmesi ve 250’den fazla kişiyi rehin almasının ardından, Birim 8200 ile The Studio’daki yedek askerler arasındaki iş birliğinin hızla yeni yapay zeka teknolojileri geliştirmesine izin verildiğini açıkladı. Yatırımcıları şirketlerle buluşturan ve kâr amacı gütmeyen İsrailli bir kuruluş olan Startup Nation Central'ın CEO'su Avi Hasson, META, Google ve Microsoft'ta çalışan İsrailli yedek askerlerin insansız hava araçları (İHA) ve veri füzyonu (bilgi bütünleştirme) alanlarında inovasyonu teşvik eden kilit unsurlar haline geldiğini söyledi. Yedek subaylar teknik bilgi birikimi ve orduda bulunmayan kilit teknolojilere erişim sağladılar.

İsrail ordusu İHA filosunu güçlendirmek için de hızla yapay zekayı kullandı. İsrail ordusuyla birlikte çalışan bir yazılım ve yürüyüş şirketi olan XTEND’ın kurucusu ve CEO'su Aviv Shapira, hedefleri uzaktan tanımlayan ve takip eden İHA’lar geliştirmek için yapay zeka algoritmalarının kullanıldığını söyledi.

İsrailli ve ABD'li yetkililere göre İsrail yapay zeka tabanlı cephaneliğini geliştirmek için yarışırken bile, bu teknolojilerin kullanılması bazen yanlış kimliklere, tutuklamalara ve sivil ölümlerine yol açtı. Bazıları, gözetimin artmasına ve sivillerin öldürülmesine yol açabilecek yapay zekanın etik sonuçları hakkında tartışırken Avrupalı ve ABD'li savunma yetkilileri, başka hiçbir ülkenin mevcut savaşlar sırasında yapay zeka araçlarını denemede İsrail kadar aktif olmadığını ve bu teknolojilerin gelecekteki savaşlarda nasıl kullanılabileceğine ve nasıl başarısız olabileceklerine dair bir fikir verdiğini söyledi.

Geniş dil modeli

The Studio tarafından geliştirilen araçlardan biri de geniş dil modeli olarak bilinen Arapça yapay zeka modeliydi. Konuyla ilgili bilgi sahibi İsrailli subaylara göre ülkede onlarca yıldır Arapça konuşulan lehçelerde ele geçirilmiş kısa mesajlar (SMS), telefon görüşmeleri ve sosyal medya paylaşımları bulunuyor. Bu yüzden İsrailli subaylar savaşın ilk birkaç ayında geniş bir dil modeli oluşturdular ve Arapça sorgular yapmak için bir chatbot geliştirdiler. ABD’li ve İsrailli yetkililerin dördü, aracın multimedya veri tabanlarıyla entegre edilerek analistlerin görüntü ve videolar üzerinde karmaşık aramalar yapabilmelerinin sağlandığını söyledi.

İsrailli üç subaya göre İsrail geçtiğimiz eylül ayında Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'a suikast düzenlediğinde, bahsi geçen chatbot Arap dünyasındaki tepkileri analiz etti. Teknoloji, halkın tepkilerini ölçmek için Lübnan'daki farklı lehçeleri ayırt ederek İsrail'in karşı saldırı başlatmak için kamuoyu baskısı olup olmadığını değerlendirmesine yardımcı oldu. Ancak iki subaydan biri, chatbotun bazen İngilizceden Arapçaya çevrilen bazı modern argo terimleri ve kelimeleri tanımlayamadığını, bunun da farklı lehçelerde uzman İsrailli istihbarat subaylarının çalışmasını gözden geçirip düzeltmesini gerektirdiğini belirtti.

İsrailli iki istihbarat yetkilisine göre chatbot bazen yanlış cevaplar verdi. Aynı yetkililer, chatbotun örneğin tüfekleri boru olarak gösterdiğini, ancak yapay zeka aracının araştırma ve analizi büyük ölçüde hızlandırdığını söylediler.

İsrail ayrıca 7 Ekim 2023 saldırılarından sonra Gazze Şeridi'nin kuzeyi ve güneyi arasında kurulan geçici kontrol noktalarına, Filistinlilerin yüksek çözünürlüklü görüntülerini tarayıp yapay zeka destekli yüz tanıma yazılımına gönderme özelliğine sahip kameralar yerleştirmeye başladı. Ancak sistem, zaman zaman yüzleri gizlenmiş kişileri tanımlamakta zorlandı. Bu durum, yüz tanıma sistemi tarafından yanlışlıkla teşhis edilen Filistinlilerin tutuklanmasına ve sorgulanmasına yol açtı.