NASA'nın Bennu asteroidine gönderdiği uzay aracı ABD'nin ilk asteroit örnekleriyle Dünya'ya ulaştı

ABD Havacılık ve Uzay Ajansının (NASA) uzay aracı Osiris-Rex, Bennu isimli asteroitten moloz örnekleri aldıktan sonra 7 yıl süren yolculuğunu tamamlayarak Dünya'ya döndü

(AA)
(AA)
TT

NASA'nın Bennu asteroidine gönderdiği uzay aracı ABD'nin ilk asteroit örnekleriyle Dünya'ya ulaştı

(AA)
(AA)

NASA'nın uzaydan getirdiği ilk asteroit örnekleri, 7 yıl önce çıkılan yolculuğun tamamlanmasıyla Dünya’ya ulaştı.

Osiris-Rex uzay aracı örnek kapsülünü 100 bin kilometre uzaklıktan bıraktı ve kapsül 4 saat sonra paraşütle Utah Çölü’ne iniş yaptı.

Örnekler bugün, inceleme için NASA'nın Houston'daki Johnson Uzay Merkezi'ne götürülecek.

Misyonun liderliğini yapan Arizona Üniversitesinden Dante Lauretta örneklere eşlik edecek.

Lauretta, iniş öncesinde yaptığı açıklamada, Houston’da kapsülün açılmasının içindeki miktar konusundaki belirsizlik nedeniyle, "asıl önemli an" olacağını söyledi.

NASA yetkilileri, kesin bir ölçüm elde etmenin birkaç hafta alacağını bildirdi.

Bilim insanları kapsülün en az bir fincan moloz içerdiğini tahmin ediyor.

Bunun, asteroit örnekleri getiren diğer tek ülke olan Japonya’nın bir çay kaşığı molozunu geçerek uzaydan gelen en büyük moloz yığını olması bekleniyor.

Bu örneklerin, bilim insanlarının Dünya'nın ve yaşamın nasıl oluştuğunu daha iyi anlamalarına yardımcı olacağı belirtiliyor.

Bennu asteroidi

Dünya'dan 81 milyon kilometre uzaklıkta Güneş'in yörüngesinde dönen ve Empire State Binası büyüklüğünde olan Bennu’nun çok daha büyük bir asteroidin kırılmış parçası olduğuna inanılıyor.

Bennu'nun 2182 yılında Dünya'ya tehlikeli bir şekilde yaklaşması bekleniyor.

Lauretta, Osiris-Rex'in topladığı verilerin asteroidi saptırma çabasına yardımcı olacağını düşündüklerini söyledi.

NASA'nın Florida'daki Cape Canaveral Uzay Üssü'nden 2016’da uzaya gönderilen ve 2018'de Bennu asteroidine ulaşan Osiris-Rex, Bennu'nun karbon bakımından zengin olan karanlık yüzeyinden moloz parçaları toplamasının ardından 2021’de 178 milyon mil (yaklaşık 286 milyon kilometre) mesafeden dünyaya dönüş için yola çıkmıştı.



Her şeyin nasıl başladığını ortaya çıkarabilecek bir sinyal belirlendi

(Hans Lucas/AFP)
(Hans Lucas/AFP)
TT

Her şeyin nasıl başladığını ortaya çıkarabilecek bir sinyal belirlendi

(Hans Lucas/AFP)
(Hans Lucas/AFP)

Andrew Griffin 

Evrenin erken dönemlerinden gelen bir radyo sinyali, çevremizdeki her şeyin nasıl başladığını anlamamızı sağlayabilir.

21 santimetre sinyali diye bilinen bu sinyal, ilk yıldızların ve galaksilerin nasıl yanmaya başladığını ve evreni karanlıktan ışığa nasıl çıkardığını nihayet anlamamızı mümkün kılabilir.

Cambridge Üniversitesi'nden makalenin ortak yazarı Anastasia Fialkov yaptığı açıklamada, "Bu, karanlık evrendeki ilk ışığın nasıl ortaya çıktığını öğrenmek için eşsiz bir fırsat" diyor. 

Soğuk, karanlık bir evrenden yıldızlarla dolu bir evrene geçiş hikayesini yeni yeni anlamaya başlıyoruz.

Sinyal, 13 milyar yıldan fazla bir süre önceden, Büyük Patlama'nın sadece 100 milyon yıl sonrasından bize ulaşıyor. Zayıf parıltı, yıldızların oluştuğu uzay bölgeleri arasındaki boşluğu dolduran hidrojen atomları tarafından yaratılıyor.

Bilim insanları artık bu sinyalin doğasını kullanarak erken evreni daha iyi anlayabileceklerine inanıyor. Bunu, evrenin başlangıcıyla ilgili verileri ortaya çıkarmak için radyo sinyallerini yakalamaya çalışacak REACH (Radio Experiment for the Analysis of Cosmic Hydrogen / Kozmik Hidrojen Analizi için Radyo Deneyi) adlı radyo anteniyle yapacaklar.

Araştırmacılar bu projenin nasıl işleyeceğini daha iyi anlamak için REACH ve Kilometre Kare Dizisi adlı başka bir projenin, ilk yıldızların kütleleri ve diğer ayrıntıları hakkında nasıl bilgi sağlayabileceğini öngören bir model oluşturdu.

Profesör Fialkov, "İlk yıldızların kütlelerinin 21 santimetre sinyaline bağımlılığını ve ilk yıldızlar öldüğünde üretilen, X ışını ikililerinden gelen ultraviyole yıldız ışığı ve X ışını emisyonlarının etkisi de dahil olmak üzere tutarlı bir şekilde modelleyen ilk grubuz" diyor.

Bu bilgiler, Büyük Patlama'nın ürettiği hidrojen-helyum bileşimi gibi, evrenin ilkel koşullarını birleştiren simülasyonlardan elde edildi.

REACH teleskobunun baş araştırmacısı ve çalışmanın ortak yazarı Eloy de Lera Acedo, "Bildirdiğimiz tahminler, evrendeki ilk yıldızların doğasını anlamamız açısından muazzam önem taşıyor" ifadelerini kullanıyor.

Radyo teleskoplarımızın, ilk yıldızların kütlesi ve ilk ışıkların bugünkü yıldızlardan ne kadar farklı olabileceği hakkında ayrıntılı bilgiler verebileceğine dair kanıt sunuyoruz.

REACH gibi radyo teleskopları, evrenin bebeklik döneminin gizemlerini çözme yolunda umut vaat ediyor ve bu tahminler, Güney Afrika'daki Karoo'dan yaptığımız radyo gözlemlerine rehberlik etmesi açısından hayati önemde.

Çalışma, hakemli dergi Nature Astronomy'de yayımlanan "Determination of the mass distribution of the first stars from the 21-cm signal" (21 santimetre sinyalinden ilk yıldızların kütle dağılımının belirlenmesi) başlıklı yeni bir makalede anlatılıyor.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/space