Anadolu'dan göç eden çiftçiler, Avrupalıların Neandertal genlerini seyreltmiş

"Onların daha az Neandertal atası vardı"

Neandertallerin nesli 40 ila 28 bin yıl kadar önce tükendi (Tom Björklund)
Neandertallerin nesli 40 ila 28 bin yıl kadar önce tükendi (Tom Björklund)
TT

Anadolu'dan göç eden çiftçiler, Avrupalıların Neandertal genlerini seyreltmiş

Neandertallerin nesli 40 ila 28 bin yıl kadar önce tükendi (Tom Björklund)
Neandertallerin nesli 40 ila 28 bin yıl kadar önce tükendi (Tom Björklund)

Modern Avrupalıların bugünkü Doğu Asyalılar kadar Neandertal DNA'sı taşımamasının nedeni uzun süredir tartışma konusu.

Ataları Afrika dışından olan tüm insanlar, bir miktar Neandertal geni taşıyor. Ancak Doğu Asya kökenliler, Avrupa kökenlilere göre yüzde 8 ila yüzde 24 oranında daha fazla Neandertal genine sahip.

Bu durum genetikçileri şaşırtıyor çünkü yaklaşık 40 bin yıl önce soyu tükenen Neandertallerin Avrupa'da yaşadığı biliniyor. Orta Asya'daki Altay Dağları'nın doğusundaysa bu insan türünün fosillerine rastlanmıyor.

Cenevre Üniversitesi'nden öğretim görevlisi Mathias Currat, "Burada şaşırtıcı olan, hiçbir zaman Neandertal kalıntısı bulamadığımız bir bölgede, daha fazla Neandertal DNA'sına rastlamamız" diyor.

Currat, ortalama olarak Neandertal DNA'sının Avrasya'dakilerin genetik yapısının yaklaşık yüzde 2'sini oluşturduğunu, Doğu Asya'daysa bu oranın yüzde 4'e kadar çıktığını söylüyor.

Öte yandan, Currat ve meslektaşlarının yeni araştırması bu paradoksa ışık tuttu.

Hakemli bilimsel dergi Science Advances'ta yayımlanan çalışma, eski Ortadoğu'dan ve özellikle de Türkiye'den göç eden çiftçi dalgasının, Avrupa'daki Neandertal genlerini "seyrelttiğini" ortaya koydu.

Çalışmada, Harvard Tıp Fakültesi'nden araştırmacıların daha önce topladığı, Avrupa ve Asya'daki 4 binden fazla eski genomun yer aldığı bir veri tabanı incelendi.

Ekip, Neandertallerin neslinin tükenmesinden sonra Avrupa'da avcı-toplayıcı olarak yaşayan Taş Devri Homo sapiens'inin genlerinin, Asya'da yaşayanlara kıyasla daha yüksek oranda Neandertal DNA'sı içerdiğini gördü.

Ancak bu tablo, 5 bin ila 10 bin yıl önce insanların avcı-toplayıcılık yerine çiftçiliği benimsediği Neolitik geçiş sırasında değişti.

O dönemde Türkiye'nin batısından gelen ilk çiftçiler, Batı ve Kuzey Avrupa'daki avcı toplayıcılarla karışmaya başladı. Bu süreç de Avrupa genomlarında daha düşük oranda Neandertal DNA'sının kalmasıyla sonuçlandı.

Currat, "Onların daha az Neandertal atası vardı, dolayısıyla Avrupa popülasyonlarını seyrelttiler" diye konuştu.

Neandertallerin bıraktığı bazı genetik izler, modern insanın sağlık durumunda fark yaratabiliyor.

Örneğin Eylül 2020'de yapılan bir çalışmada Neandertal DNA'sı, Kovid-19 enfeksiyonunun gidişatını etkilemede küçük de olsa rol oynayabileceğini ortaya çıkarmıştı.

Dolayısıyla bu türden araştırmalarının bugün halk sağlığını iyileştirmede önemli ipuçları sağlayabileceği düşünülüyor.

Independent Türkçe



Konakçılarını "dehşet verici" bir şekilde öldüren arı türü keşfedildi

Syntretus perlmani larvası, günlerce yaşadığı konağın karnından çıkıyor (Matthew Ballinger)
Syntretus perlmani larvası, günlerce yaşadığı konağın karnından çıkıyor (Matthew Ballinger)
TT

Konakçılarını "dehşet verici" bir şekilde öldüren arı türü keşfedildi

Syntretus perlmani larvası, günlerce yaşadığı konağın karnından çıkıyor (Matthew Ballinger)
Syntretus perlmani larvası, günlerce yaşadığı konağın karnından çıkıyor (Matthew Ballinger)

Kurbanlarını "dehşet verici" bir yolla öldüren bir yaban arısı türü keşfedildi. Meyve sineklerinin içine bıraktıkları larvalar büyüyerek sineğin karnını patlatıyor. 

Parazitoid yaban arıları, genellikle yumurtalarını henüz gelişim aşamasındaki sineklere bırakıyor. Bu dönemde konakçıların daha savunmasız olması arıların işini kolaylaştırıyor. 

Yumurtadan çıkan arılar, gelişimi devam eden sineklerin içinde büyüyerek onları içeriden yiyor. Sinekler genellikle yetişkinliğe varmadan ölüyor.

Fakat araştırmacılar ilk defa yetişkin sinekleri hedef alan bir parazitoid yaban arısı türü tespit etti. 

Mississippi Eyalet Üniversitesi'nden doktora öğrencisi Logan Moore, bahçesinden topladığı meyve sineklerinin karnında, bilinmeyen bir türde yaban arısı larvası olduğunu gördü. 

Moore ve ekip arkadaşları, Syntretus perlmani adı verdikleri türün gelişim süreçlerini laboratuvar ortamında inceledi. 

Bulgularını önde gelen hakemli dergi Nature'da 11 Eylül'de yayımlayan ekip, arının iğnesiyle yetişkin meyve sineklerinin karnına yumurtasını bıraktığını kaydetti. 

Daha sonra yumurtanın larvaya dönüşerek sineğin karnında 18 gün kaldığı ve konakçısının karnını patlatarak onu terk ettiği gözlemlendi.

Ardından birkaç saat ortalıkta gezinen arı, koza evresine geçerek 23 günün ardından yetişkin olarak kozadan çıktı.

Moore, "Sineğin yan tarafından dışarı çıkıyor" diyerek ekliyor: 

Ve durumu daha dehşet verici kılan şey de sineğin genellikle bundan sonraki birkaç saat boyunca canlı kalması.

Yeni bulunan yaban arısının, dünyanın en yaygın sinek türlerinden meyve sineğini (Drosophila melanogaster) hedef alması bilim insanlarını şaşkına çevirdi. Araştırmacılar, böyle bir keşfin nasıl şimdiye kadar yapılmadığını anlamaya çalışıyor. 

Moore, "Belki de bu kadar uzun süre keşfedilmemesinin nedeni, kimsenin bunu beklememesiydi" ifadelerini kullanıyor.

Sinekler, larva vücuttan ayrıldıktan sonra genelde bir süre daha yaşıyor (Matthew Ballinger)
Sinekler, larva vücuttan ayrıldıktan sonra genelde bir süre daha yaşıyor (Matthew Ballinger)

Bilim insanları laboratuvar testlerinde Syntretus perlmani'nin, Drosophila cinsindeki başka sinekleri de konakçı olarak seçtiğini gözlemledi.

Makalenin ortak yazarı Matthew Ballinger "Sinekleri hedef alan bilinen tüm parazitoid yaban arıları olgunlaşmamış yaşam evrelerindeki sineklere saldırır ve onun içinde gelişir" diyor: 

Drosophila ve diğer sinekleri hedef alan parazitoid yaban arıları hakkında 200 yıldır araştırmalar yürütülmesine rağmen, bugüne kadar yetişkinlere saldıran bir türe hiç rastlamamıştık.

Araştırmacılar Syntretus perlmani'nin, yetişkin sinekleri konakçı haline getirecek şekilde nasıl evrimleştiğini bulmayı amaçlıyor. 

Ekip, Syntretus perlmani'nin ABD'nin doğu kısmında geniş bir yaşam alanına yayıldığını söylüyor (Matthew Ballinger)
Ekip, Syntretus perlmani'nin ABD'nin doğu kısmında geniş bir yaşam alanına yayıldığını söylüyor (Matthew Ballinger)

Ballinger "Yeni tür hakkında daha fazla bilgi edinmek için sabırsızlanıyoruz" diyerek ekliyor: 

Umarız diğer araştırmacılar da önümüzdeki yıllarda kendi projelerine başlayarak bu türün enfeksiyon biyolojisini, ekolojisini ve evrimini daha iyi anlamaya çalışır.

Independent Türkçe, Popular Science, Live Science, Nature