Yapay zeka iğnesi devrim yapıyor

"Humane" yapay zeka iğnesi kişisel cihaz dünyasında devrim yaratıyor.

Humane’den "Yapay Zeka İğnesi": Doğal etkileşim sağlayan ve günlük rutine entegre olan gelişmiş bir giyilebilir cihaz (Humane)
Humane’den "Yapay Zeka İğnesi": Doğal etkileşim sağlayan ve günlük rutine entegre olan gelişmiş bir giyilebilir cihaz (Humane)
TT

Yapay zeka iğnesi devrim yapıyor

Humane’den "Yapay Zeka İğnesi": Doğal etkileşim sağlayan ve günlük rutine entegre olan gelişmiş bir giyilebilir cihaz (Humane)
Humane’den "Yapay Zeka İğnesi": Doğal etkileşim sağlayan ve günlük rutine entegre olan gelişmiş bir giyilebilir cihaz (Humane)

Kişisel teknoloji sektöründe büyük bir değişimi temsil eden bir adımla Humane, kısa bir süre önce devrim niteliğindeki yeni cihazı olan Yapay Zeka İğnesi’nin lansmanını duyurdu. ABD pazarında 16 Kasım'dan itibaren 699 dolardan başlayan fiyatlarla satışa sunulacak olan bu cihaz, giyilebilir bir cihaz ve yapay zekanın tüm gücünü kullanmak üzere tasarlanmış bir yazılım platformu olarak türünün ilk örneği.

Yapay zekâ ile etkileşimi yeniden tanımlıyor

"Artificial Intelligence Pin" yapay zeka ile etkileşim kavramını yeniden tanımlıyor. Avuç içindeki benzersiz lazer projeksiyon teknolojisine ek olarak dokunma, işaret etme ve jestleri kullanma gibi doğal bir şekilde konuşma yeteneği ile bu cihaz, ekransız benzeri görülmemiş bir etkileşimli deneyim sunarak kullanıcıların yaşamlarına tamamen entegre olmasını sağlıyor.

Günlük hayata kusursuz entegrasyon

"Yapay Zeka İğnesi", günlük rutinlere sorunsuz bir şekilde entegre olma ve çevredeki dünyayla etkileşimi artırma becerisiyle öne çıkıyor. Yapay zeka destekli mikrofon gelişmiş arama özellikleri sunarken, akıllı mesajlaşma teknolojisi mesajların kullanıcının kendi dilinde yazılmasına olanak tanıyor. Buna ek olarak, TIDAL ile yapılan ortaklık yeni ve benzersiz müzik deneyimleri sunuyor.

Cosmos işletim sistemi yapay zeka çağına açılan kapınız

Cihaz, akıllı teknolojileri, sezgisel etkileşimi ve en üst düzey güvenliği bir araya getiren "Cosmos" işletim sistemi üzerinde çalışıyor. Yeni bir yapay zeka yazılım çerçevesine dayanan bu sistem, "yapay zeka iğnesini" canlandırıyor ve geleneksel uygulamaları indirme ihtiyacını ortadan kaldırıyor.

Kalıcı güç ve zarif tasarım

Yapay Zeka iğnesi "AI Pin", Eclipse, Equinox ve Lunar olmak üzere üç renk seçeneğine sahiptir ve benzersiz iki parçalı bir tasarıma sahiptir: akıllı cihaz ve manyetik olarak bağlanan ve kablosuz olarak şarj olan pil güçlendirici. Bu tasarım, tüm gün pil ömrü sağlarken cihazın çeşitli şekillerde takılmasına olanak tanır.

Cihaz ekransızdır, doğal etkileşimi ve gizliliği destekler ve lazer teknolojisini kullanarak avuç içinde bilgi görüntüler. (Humane)
Cihaz ekransızdır, doğal etkileşimi ve gizliliği destekler ve lazer teknolojisini kullanarak avuç içinde bilgi görüntüler. (Humane)

Kompakt boyutta gelişmiş teknoloji

Küçük boyutuna rağmen Yapay Zeka İğnesi, Qualcomm® AI Engine'e sahip Snapdragon® işlemci tarafından desteklenen ve AI tabanlı etkileşimler için hızlı ve güvenilir performans sağlayan teknolojik bir güç merkezidir. Cihazın geniş açılı RGB kamerası, derinlik sensörü ve hareket sensörleri, dünyayı kullanıcının gördüğü gibi görmesini sağlar.

Gizlilik tasarımın merkezinde yer alıyor

Gizlilik ve şeffaflık "Yapay Zeka İğnesi" için kilit öneme sahiptir. Cihaz yalnızca kullanıcı onunla etkileşime girdiğinde tepki verir ve uyandırma sözcüklerine dayanmaz, böylece sürekli dinleme veya kayıt yapmaz. Sensörlerin etkinleştirildiğini gösteren bir güven ışığına sahiptir ve bir gizlilik çipi içerir.

Humane.center ile merkezi kontrol

Verileri yönetmek için cihaz, cihazı ve kullanıcılarla etkileşimini yönetmek için bir merkez görevi gören Humane.center platformuna bağlanır.

Bu lansmanla birlikte "Humane", yapay zekanın hayatımızın tüm yönlerine sorunsuz bir şekilde entegre olduğu, günlük deneyimlerimizi geliştirdiği ve yapay zeka tarafından desteklenen kişisel teknolojide yeni bir çağ başlattığı bir geleceğin inşasında ilk yapı taşını oluşturuyor.



DNA analizi, Pompeii kurbanları hakkında bilinenleri baştan yazdı

"Altın Bilezik Evi" denen yerdeki 4 kişinin aile olmadığı tespit edildi (Pompeii Arkeoloji Parkı)
"Altın Bilezik Evi" denen yerdeki 4 kişinin aile olmadığı tespit edildi (Pompeii Arkeoloji Parkı)
TT

DNA analizi, Pompeii kurbanları hakkında bilinenleri baştan yazdı

"Altın Bilezik Evi" denen yerdeki 4 kişinin aile olmadığı tespit edildi (Pompeii Arkeoloji Parkı)
"Altın Bilezik Evi" denen yerdeki 4 kişinin aile olmadığı tespit edildi (Pompeii Arkeoloji Parkı)

Pompeii felaketinde ölen kişilerin DNA analizi, kimlikleri hakkında bilinenlerin yanlış olduğunu ortaya koydu. Bulgular, Roma İmparatorluğu'nun kozmopolit yapısını da gözler önüne seriyor.

MS 79'da Vezüv Yanardağı'nın patlamasıyla Antik Roma kenti Pompeii yerle bir olmuş ve binlerce kişi hayatını kaybetmişti. Facianın getirdiği kalın bir kül tabakası, pek çok kişinin öldüğü sıradaki halinin yüzlerce yıl boyunca korunmasını sağlamıştı. 

Yumuşak dokuları zaman içinde çürümüş ancak kül tabakasının altında vücut şeklinde oyuklar kalmıştı. Bilim insanları 1863'ten beri bu oyuklara alçı dökerek 104 Pompeii kurbanının kalıbını yaptı. 

Current Biology adlı hakemli hakemli dergide dün (7 Kasım) yayımlanan bir çalışmada araştırmacılar, bu kalıplardaki iskelet parçalarını inceledi.

14 kişinin DNA analizini yapmayı başaran ekip, bazı Pompeii kurbanlarıyla ilgili varsayımların hatalı olduğunu ortaya çıkardı. 

Örneğin bir evde altın bir bilezik takan bir kişinin kucağında bir çocuk olması, ikilinin anne-çocuk olduğu iddiasına yol açmıştı. Toplam 4 kişinin kalıntılarını içeren evin iki çocuklu bir aileye mezar olduğu öne sürülüyordu.

Ancak yeni çalışma 4 kişinin birbiriyle akrabalık bağı bulunmayan erkekler olduğunu gösterdi. 

Kentin başka bir yerinde sarılarak ölen iki kişinin de kız kardeşler veya anne-kız olduğu düşüncesi kabul görüyordu fakat bunlardan en az birinin erkek olduğu ortaya kondu. Ayrıca bu kişilerin anne tarafından da akraba olmadığı tespit edildi.

Bulgular, geleneksel varsayımlardan yola çıkarak geçmiş hakkında yargılarda bulunmanın yanlış sonuçlar verebileceğini gösteriyor.
Görsel kaldırıldı.Araştırmacılar sarılarak ölen iki kişinin sevgili veya üvey kardeş olabileceğini düşünüyor (Pompeii Arkeoloji Parkı)


Daha önce Pompeii kurbanları üzerine yapılan bir çalışmada yaşlı bir dilencinin aslında ergen bir çocuk olduğu, hamile olduğu düşünülen bir kadının da şişkinliğinin kıyafetlerden kaynaklandığı saptanmış ve bu kişinin cinsiyeti tespit edilememişti.

Bu çalışmada yer alan arkeolog Estelle Lazer, Washington Post'a yaptığı açıklamada "Önceki çalışmalar, ikinci derece kanıtlara ve yüzeysel incelemelere dayanarak kurbanlar hakkında gerçek yaşamları ve ölümleriyle çok az benzerlik taşıyan hikayeler geliştirmişti" diyerek ekliyor:

Bilim, kurbanların gerçek yaşamlarını ortaya çıkarmamıza olanak tanıyor; bu da onları hikaye anlatmak için sahne malzemesi olarak kullanmaktan çok daha saygılı bir yaklaşım.

Yeni çalışmanın ortak yazarı David Caramelli ise IFL Science'a "Geçmişte yaşamış kişileri analiz ettiğimizde sık sık 'utanç verici' durumlar keşfediyoruz" diyor. 

Caramelli yine de evdeki 4 kişinin aile olmamasına şaşırdığını ekliyor. 

Makalenin bir diğer yazarı Alissa Mittnik de en çok şaşırdığı bulgulardan birinin Pompeii halkının genetik çeşitliliği olduğunu ifade ediyor.

Mittnik, "Genom düzeyinde veri elde edebildiğimiz bazı kişiler, örneğin Ege veya Levant'tan gelen popülasyonlarla eşleşebilecek, Doğu Akdeniz benzeri bir genetik soya sahip" diyerek ekliyor: 

Dolayısıyla ya yeni göçmenler ya da bu bölgelerden gelen göçmenlerin torunları olabilirler.

Araştırmacı bu göçleri, kölelik ve ticaret ağlarına bağlıyor. İspanya'daki Valensiya Üniversitesi'nden, çalışmada yer almayan Gianni Gallello da incelenen kişiler arasında akrabalık bağı bulunmamasının, köle olmalarından kaynaklanabileceğini düşünüyor.


Independent Türkçe, IFL Science, New York Times, Washington Post, Current Biology