Helyum yakıtıyla çalışan yeni hava aracı: Pathfinder 1

Nakliye için kullanılıyor ve 14 yolcu barındırabiliyor.

Helyum yakıtıyla çalışan yeni hava aracı: Pathfinder 1
TT

Helyum yakıtıyla çalışan yeni hava aracı: Pathfinder 1

Helyum yakıtıyla çalışan yeni hava aracı: Pathfinder 1

"Pathfinder 1" kurucularından Sergey Green tarafından inşa edilen 124 metre uzunluğundaki "Pathfinder 1" zeplinini görmek için yavaşlayacak bisikletçiler ve fayton sürücüleri nedeniyle önümüzdeki günlerde ya da haftalarda Kaliforniya Mount View'deki 101 numaralı otoyolda trafiğin artması bekleniyor.

Amerikan Elektrik Mühendisleri Derneği'nin web sitesine göre, Green'in 2015 yılında insani yardımların nakliyesi ve taşınması için hava gemileri (balonlar) geliştirmek üzere kurduğu LTE Research, geçtiğimiz Eylül ayında helyum dolu uçağı için istisnai bir uçuşa elverişlilik sertifikası aldı.

Bu lisans, Silikon Vadisi'ndeki sivil-askeri Moffett Field Havaalanı'nda uçuş testlerine başlamasına izin veriyor.

Bu sertifika, zeplinin şirketin Pathfinder 1’i 460 metre (bin 500 feet) yükseklikte ve dolayısıyla Güney Kaliforniya Körfezi hava sahasında, San Jose ve San Francisco ticari havaalanlarına giden veya gelen uçaklara müdahale etmeden uçurmasına olanak tanıyor.

Başlangıçta devasa zeplin, yaklaşık 50 saat sürecek 25 alçak irtifa test uçuşuna başlamadan önce, yer tabanlı harici testler için mobil bir direğe bağlanacak.

Geliştirilmiş tasarım: Devasa ve sert tasarımının yirminci yüzyılın başlarında kullanılan hava gemilerinin anılarını canlandırdığı doğrudur, ancak "Pathfinder 1" daha önce uçmuş olan tüm büyük hava gemilerinden tamamen farklıdır.

Gemi, kaldırma gazı olarak patlayıcı hidrojen yerine yanıcı olmayan helyum kullanmasına izin verecek kadar hafif olan 96 kaynaklı titanyum aks ve karbon fiberle güçlendirilmiş 288 polimer tüp içeriyor.

Gemide ayrıca dikey kalkış ve inişi ve saatte 120 kilometreye varan hızlarda uçuşu destekleyen 4 kanatlı dümene ek olarak yanlara ve kuyruğa dağıtılmış 12 elektrik motoru bulunuyor. Ayrıca tasarım, yırtılmaya dayanıklı naylondan yapılmış 13 helyum torbası içeren polivinil florür kaplı bir katman içeriyor ve bunların içinde gaz seviyelerini izlemek için lidar sistemlerini de içeriyor.

Son olarak, TLE Research CEO'su Alan Weston tarafından yakın zamanda yapılan bir sunuma göre, "Pathfinder 1" elektrik motorlarına güç sağlamak için 24 batarya ile birlikte çalışan iki dizel motorlu (150 kW) bir hibrid motor sistemi de içeriyor. Weston, şirketin hidrojeni geminin gelecekteki versiyonlarında hidrojen hücreleri veya türbin motorları için yakıt ya da kaldırma için gaz şeklinde kullanmayı planladığını da sözlerine ekledi.

Taşımacılık ve nakliye görevleri

Şirketin Pathfinder 1’de kullandığı balonun tasarımı ünlü Alman şirketi Zeppelin’in imzasını taşıyor ve on dört kişiyi barındırabiliyor ancak hava testleri katılımcı olmayan kişilerin katılımına izin vermeyecek.

LTE eninde sonunda hava gemisini insani yardım görevleri, nakliye ve mürettebatın karadan ulaşılması zor bölgelere taşınması için kullanmayı planlıyor. Brin şirketi Karayipler, Latin Amerika ve Güney Pasifik gibi bölgelerde denizde benzer misyonlar yürüten Küresel Destek ve Kalkınma adlı kar amacı gütmeyen bağımsız bir kuruluşu da yönetiyor. Başlangıçta sağlık ekiplerini kasırga ve felaket bölgelerine taşımak için devasa yat Brain’i kullanan kuruluş, kısa bir süre önce çok sayıda sağlık çalışanını taşımak için özel olarak tasarlanmış ve büyük nakliye konteynerleri içeren bir gemiyi denize indirdi. Kendi deniz taşıtlarını ve araçlarını taşıyan, büyük tatlı su depoları üretip boşaltabilen MV Dawn adlı gemi, gelecekte insani yardım amaçlı hava gemileri için bir model oluşturabilir.



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news