Aramco enerji sektöründe bir devrime öncülük ediyor: Daha güvenli ve daha yenilikçi bir gelecek için Nesnelerin İnterneti teknolojilerini entegre ediyor

"Aramco" enerji sektörünün verimliliğini ve güvenliğini artırmak için Nesnelerin İnterneti teknolojilerini altyapısına entegre ediyor (Reuters)
"Aramco" enerji sektörünün verimliliğini ve güvenliğini artırmak için Nesnelerin İnterneti teknolojilerini altyapısına entegre ediyor (Reuters)
TT

Aramco enerji sektöründe bir devrime öncülük ediyor: Daha güvenli ve daha yenilikçi bir gelecek için Nesnelerin İnterneti teknolojilerini entegre ediyor

"Aramco" enerji sektörünün verimliliğini ve güvenliğini artırmak için Nesnelerin İnterneti teknolojilerini altyapısına entegre ediyor (Reuters)
"Aramco" enerji sektörünün verimliliğini ve güvenliğini artırmak için Nesnelerin İnterneti teknolojilerini altyapısına entegre ediyor (Reuters)

Dünyanın en büyük enerji şirketlerinden biri olan Saudi Aramco, enerji sektöründe devrim yaratmak ve yüksek düzeyde güvenlik ve verimlilik elde etmek amacıyla Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojilerini gelişmiş ve organize bir şekilde benimsemek için çalışıyor. Şirketin altyapısını geliştirme ve sektörün geleceğini yeniden şekillendirme çabalarının bir parçası olarak atılan bu adım, şirketin uzun vadeli stratejisinde önemli bir dönüm noktasını temsil ediyor.

Küresel Endüstriyel Nesnelerin İnterneti Zirvesi'nde Aramco, verileri analiz etmek ve onları operasyonel karar alma sürecinin verimliliğini artıran anlamlı içgörülere dönüştürmek için yapay zeka ve makine öğrenimi teknolojilerini nasıl kullandığına dair kapsamlı bir genel bakış sundu. Bu teknolojiler şirketin tesis performansını iyileştirmesini, enerji verimliliğini artırmasını, zararlı emisyonları azaltmasını ve yüksek güvenlik standartları sağlamasını mümkün kılıyor.

Aramco Teknik Hizmetler Başkan Yardımcısı Vail el-Caferi, zirve sırasında yaptığı konuşmada, şirketin bu teknolojileri sadece çalışmalarına entegre etmekle kalmadığını, aynı zamanda akademisyenler ve düzenleyiciler de dahil olmak üzere sektördeki çeşitli taraflarla geniş bir işbirliği sağlamaya çalıştığını belirtti. Nesnelerin İnterneti teknolojilerinin geliştirilmesini ve benimsenmesini teşvik etti.

Aramco bu çabalarıyla Suudi Arabistan Krallığı'nda ekonomik büyüme ve sosyal kalkınmanın desteklenmesine katkıda bulunmakta ve gençlerin becerilerini geliştirerek onları bu alanda güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Nesnelerin İnterneti teknolojilerine yapılan bu yatırım, şirketin tesislerini akıllı tesislere dönüştürme yolunda önemli bir adımdır ve sektörde gelecekte karşılaşılacak zorlukların üstesinden gelme kabiliyetini artırmaktadır.

Teknoloji ve inovasyon, Aramco'nun stratejisinin iki temel direğidir ve Nesnelerin İnterneti teknolojilerini benimseme yönündeki bu değişim, şirketin inovasyon ve sürdürülebilirlik alanındaki liderliğini teyit etmektedir. Bu eğilim, şirketin enerji sektörünü geliştirme ve daha güvenli ve daha verimli hale getirme konusundaki kararlılığını yansıtmakta ve daha sürdürülebilir bir enerji geleceğine ulaşılmasına katkıda bulunmaktadır.



Patlayarak gezegeni soğutan yanardağ 200 yıl sonra bulundu

 200 yıl önceki patlamanın Simuşir Adası'nda yaşandığı saptandı (Oleg Dirksen)
200 yıl önceki patlamanın Simuşir Adası'nda yaşandığı saptandı (Oleg Dirksen)
TT

Patlayarak gezegeni soğutan yanardağ 200 yıl sonra bulundu

 200 yıl önceki patlamanın Simuşir Adası'nda yaşandığı saptandı (Oleg Dirksen)
200 yıl önceki patlamanın Simuşir Adası'nda yaşandığı saptandı (Oleg Dirksen)

1831'de patlayarak gezegenin soğumasına yol açan yanardağ nihayet bulundu. 

19. yüzyılın en büyük volkanik patlamaları arasında sayılan bu olay, Kuzey Yarımküre'deki sıcaklıkların 1 derece düşmesine neden olmuştu. İklimin soğuması sonucu ekinler ölmüş ve çeşitli yerlerde kıtlıklar patlak vermişti. 

Ancak patlamanın hangi yanardağda gerçekleştiği bugüne kadar bilinmiyordu. 

Birleşik Krallık'taki Saint Andrews Üniversitesi'nden Dr. William Hutchison liderliğindeki araştırmacılar, Grönland buz örtüsüne hapsolan külleri analiz ederek yanardağı saptadı.

Bulguları hakemli dergi PNAS'te yayımlanan çalışmada yıkıcı olay, Rusya ve Japonya arasındaki Kuril Adaları'nda yer alan Zavaritski Yanardağı'yla ilişkilendirildi. 

Sismik faaliyetleri takip eden cihazlar ve alçak yörüngedeki uydular sayesinde bugün Dünya'nın herhangi bir yerinde yaşanan bir volkanik patlamayı tespit etmemek neredeyse imkansız.

Ancak yaklaşık 200 yıl önce, yerleşimin olmadığı uzak bir adadaki bu tür bir olayı saptamak epey zorlu bir iş olurdu. 

1831'deki patlama daha önce Filipinler'deki Babuyan Claro veya Akdeniz'deki Ferdinandea'yla ilişkilendirilmiş ancak bu teoriler, çalışmalarla desteklenememişti. 

Yeni araştırmayı yürüten ekip Grönland'daki buz çekirdeklerini inceleyerek sülfür miktarının, 1831'de Kuzey Yarımküre'de bir patlama yaşandığına işaret ettiğini buldu.
 

Görsel kaldırıldı.Zavaritski Kalderası muhtemelen 1831'deki patlamadan sonra oluştu (NASA)


Bilim insanları ayrıca kül ve 0,02 milimetreyi aşmayan uzunluktaki volkanik cam parçalarını analiz etti. 

Rusya ve Japonya'daki meslektaşlarıyla işbirliği yapan ekip, örneklerin Simuşir Adası'ndaki Zavaritski Kalderası'ndan alınanlarla eşleştiğini ortaya koydu. 

Dr. Hutchison "Laboratuvarda biri volkandan diğeri buz çekirdeğinden gelen iki kül örneğini analiz ettiğimiz an, gerçek bir eureka anıydı" diyerek ekliyor: 

Rakamların birebir eşleştiğine inanamadım. Daha sonra eşleşmenin gerçek olduğuna kendimi ikna etmek için uzun bir süre Kuril kayıtlarındaki patlamanın tarihini ve boyutunu araştırdım.

Adadaki kalderanın 1700'le 1900 arasında oluştuğu tespit edildi. Bilim insanları bu volkanik çöküntüye 1831'deki olayın yol açtığını düşünüyor. 

Yeni bulgularından önce Zavaritski'de bilinen son patlama MÖ 800'de gerçekleşmişti.

Çalışma, ücra bölgelerdeki yanardağların yakından takip edilmesi gerektiğine de dikkat çekiyor.

Dr. Hutchison, "Bunun gibi çok sayıda yanardağ var ve bu da bir sonraki büyük patlamanın ne zaman veya nerede meydana gelebileceğini tahmin etmenin ne kadar zor olacağını vurguluyor" diyerek ekliyor:

Bilim insanları ve toplum olarak 1831'deki gibi büyük bir patlama gerçekleştiğinde uluslararası yanıtı nasıl koordine edeceğimizi düşünmemiz gerekiyor.

Independent Türkçe, Science Alert, CNN, PNAS