Enceladus deneyi yeni görevlerin önünü açıyor: "Yaşam tespit edilebilir"

Satürn'ün uydusu yaşam arayışında birincil hedef

Enceladus, Satürn'ün 82 uydusu içinden en büyük 6'ıncısı (NASA)
Enceladus, Satürn'ün 82 uydusu içinden en büyük 6'ıncısı (NASA)
TT

Enceladus deneyi yeni görevlerin önünü açıyor: "Yaşam tespit edilebilir"

Enceladus, Satürn'ün 82 uydusu içinden en büyük 6'ıncısı (NASA)
Enceladus, Satürn'ün 82 uydusu içinden en büyük 6'ıncısı (NASA)

Astrofizik araştırmaları ilerlerken, gökbilimcilerin aklındaki soru daha da güçleniyor: Evrenin başka yerlerinde yaşam var mı? 

Yalnızca Samanyolu Galaksisi'nde milyarlarca gök cismi var. Ancak gökbilimciler konuyla ilgili araştırmalarında genellikle üç önemli unsua bakıyor: Su, enerji ve organik madde.

Veriler, Satürn'ün buzlu uydusu Enceladus'un bu üçünü de içeren bir "okyanus dünyası" olduğunu gösteriyor. Bu durum, onu yaşam arayışında birincil hedef haline getiriyor.

NASA'nın Cassini uzay aracı, 20 yıllık görevi sırasında Enceladus'un yüzeyinden saatte yaklaşık 400 metre hızla buz bulutlarının fışkırdığını keşfetmişti. Bu bulutlar, örnek toplamak, Enceladus okyanuslarının bileşimini ve yaşanabilirliğini incelemek için mükemmel bir fırsat sunuyor.

Ancak şimdiye kadar, bu bulutların fışkırma hızının buz taneleri içindeki herhangi bir organik bileşiği parçalayıp parçalayamayacağı ve dolayısıyla örnekleri bozup bozmayacağı bilinmiyordu.

ABD'deki Kaliforniya Üniversitesi San Diego Kampüsü'nden araştırmacılar, yeni çalışmalarında bu sorunun cevabını buldu.

Laboratuvar ortamında yapılan simülasyonlar, buz bulutlarında taşınan amino asitlerin saatte 4,2 kilometreye varan çarpma hızlarında bile bozulmadan kalabildiğini gösterdi.

Bu da Enceladus'a yapılacak bir örnek toplama seferinde olası yaşam formlarının tespit edilebileceği anlamına geliyor.

Nitekim uzay araçlarının toplayıp Dünya'ya getireceği buz taneciklerinde yüzey altı okyanuslarında yaşamın var olup olmadığına dair ipucu verebilecek moleküllerin tespit edilmesi gerekiyor.

Ancak bunun için, söz konusu moleküllerin hızlı fışkırmalardan "sağ çıkması" gerek.

Hakemli bilimsel dergi PNAS'ta yayımlanan araştırmanın ortak yazarı Robert Continetti, "Güneş Sistemi'nde ne tür bir yaşamın mümkün olabileceğine dair fikir edinmek için örneklenen buz tanelerinde çok fazla moleküler parçalanma olmaması gerek" diye konuştu:

Böylece yaşamı oluşturan şeyin parmak izini alabilirsiniz. Çalışmamız bunun Enceladus'un buz bacalarında mümkün olduğunu gösteriyor.

2024'te NASA, Jüpiter'e gidecek olan Europa Clipper'ı fırlatacak. 

üpiter'in en büyük uydularından biri olan Europa, tıpkı Enceladus gibi bir okyanus gezegeni.

Clipper'ın veya gelecekte Satürn'e gönderilecek herhangi bir uzay aracının, buz taneciklerinde yaşama dair iz bulabileceği umuluyor.

Independent Türkçe



Betelgeuse'in uzun "kalp atışlarının" gizemi çözülüyor mu?

Betelgeuse, süpernova patlaması yaşadığında muhtemelen gündüz vakti bile görülebilecek ancak bunun binlerce yıl daha yaşanması beklenmiyor (ALMA/ESO)
Betelgeuse, süpernova patlaması yaşadığında muhtemelen gündüz vakti bile görülebilecek ancak bunun binlerce yıl daha yaşanması beklenmiyor (ALMA/ESO)
TT

Betelgeuse'in uzun "kalp atışlarının" gizemi çözülüyor mu?

Betelgeuse, süpernova patlaması yaşadığında muhtemelen gündüz vakti bile görülebilecek ancak bunun binlerce yıl daha yaşanması beklenmiyor (ALMA/ESO)
Betelgeuse, süpernova patlaması yaşadığında muhtemelen gündüz vakti bile görülebilecek ancak bunun binlerce yıl daha yaşanması beklenmiyor (ALMA/ESO)

Bilim insanları, gökyüzündeki en parlak yıldızlardan biri olan Betelgeuse'in yalnız olmayabileceğini öne sürdü. 

Orion Takımyıldızı'nda Dünya'dan 427 ışık yılı uzaktaki Betelgeuse, yeryüzüne en yakın kırmızı üstdev. 

Evrendeki en büyük hacme sahip bu yıldızların kütlesi, boyutuna oranla daha az oluyor. Betelgeuse de Güneş'in 700 katı büyüklüğe ve 15 katı kütleye sahip.

Dünya'dan görülebilen en parlak yıldızlar arasındaki Betelgeuse, gökbilimciler tarafından da epey detaylı bir şekilde inceleniyor. Ancak yeni bir araştırmaya göre çok önemli bir şey gözden kaçmış olabilir. 

Betelgeuse gibi yıldızlar, belirli periyotlar halinde şişip iniyor. Yıldızın çekirdeğindeki gazın ısınıp yüzeye çıkması ve ardından soğuyarak geri inmesi sonucu bu döngü yaşanıyor. 

Yapılan gözlemlerde Betelgeuse'in bu türden 400 günlük döngülere girdiği ve bu nedenle parlaklığının artıp azaldığı kaydediliyor. 

Ancak gökbilimciler Betelgeuse'in 2 bin 170 gün süren daha yavaş bir döngüde de parlaklığının artıp azaldığını gözlemliyor. 

Bilim insanları, uzun ikincil periyot (long secondary period / LSP) dedikleri bu ikinci döngünün sebebini saptayamıyor. 

Henüz hakem denetiminden geçmeyen ve ön baskı sunucusu arXiv'de yayımlanan araştırmaya göre, Güneş'in yaklaşık 1,7 katı kütleye sahip bir yıldız bu uzun periyoda yol açıyor olabilir. 

2019 sonu ila 2020 başında Betelgeuse'in parlaklığında ciddi bir düşüş yaşanmıştı. Bu olayı yıldızın ömrünün sonuna geldiği ve süpernova patlaması geçireceği şeklinde yorumlayanlar olmuştu. 

Fakat daha sonra araştırmacılar, çok yüksek ihtimalle Dünya'yla Betelgeuse arasına büyük bir toz bulutu girmesinin parlaklıktaki muazzam düşüşe yol açtığı sonucuna varmıştı.

Yeni çalışmayı yürüten ekip LSP'yi açıklayabilecek farklı senaryolar üzerinden çeşitli hesaplamalar yaptı. 

Hesaplamalar, başka bir yıldızın Betelgeuse'i çevreleyen toz bulutunun içinden geçmesinin 2 bin 170 günlük döngüyü açıklayabileceğine işaret ediyor.

Ekip, yoldaş yıldızın bu döngü içinde toz bulutunu kısa süreliğine dağıtarak Betelgeuse'in parlaklığını artırdığını öne sürüyor. 

Betelgeuse'in bir yoldaşı olabileceği ihtimali daha önce de ortaya atılmıştı. Ancak yeni araştırmayı yürüten ekip 2020'deki parlaklık düşüşünden sonraki gözlemlerin bu teoriyi güçlendirdiğini savunuyor. 

Bilim insanları ayrıca yıldızın çok uzun bir süre boyunca daha süpernova patlaması geçirmeyeceğini düşünüyor.

Araştırmacılar yoldaş yıldızın Güneş'in 1,7 katı kütleye sahip olduğunu tahmin ediyor ancak bir nötron yıldızı da olabilir. 

Bazı yıldızların süpernova patlamasından sonra kendi içine çökmesiyle oluşan nötron yıldızları çok daha yoğun oluyor. 

Yeni çalışmada öne sürülen teori Betelgeuse'le ilgili önemli bir soru işaretini giderme potansiyeli taşısa da doğrulanması için gözlem verilerine ihtiyaç var. 

Independent Türkçe, Live Science, EarthSky, Evrim Ağacı, arXiv