Musk, beyin çipi deneyinin ilk sonucunu duyurdu: Fare imlecini oynatabildi

Musk, beyin içip deneyi ile ilgili, “Süreç iyi ilerliyor. Hasta tamamen iyileşmiş görünüyor. Hasta düşünerek fare imlecini oynatabiliyor" dedi

(Reuters)
(Reuters)
TT

Musk, beyin çipi deneyinin ilk sonucunu duyurdu: Fare imlecini oynatabildi

(Reuters)
(Reuters)

Beyin çipleri tasarlayan Neuralink şirketinin kurucusu Elon Musk, beynine çip takılan ilk insanın tamamen iyileşmiş göründüğünü ve düşünerek bilgisayar fare imlecini oynatabildiğini açıkladı.

Sosyal medya platformu X'teki bir Space programında açıklama yapan Musk, "Süreç iyi ilerliyor. Hasta tamamen iyileşmiş görünüyor. Hasta düşünerek fare imlecini oynatabiliyor" dedi.

Musk'ın açıklamasına göre, Neuralink hastanın fare imlecini mümkün olduğu kadar çok oynatabildiğini görmek istiyor.

Musk, ilk insan deneğin beynine 29 Ocak'ta çip yerleştirildiğini ve deneğin toparlanma sürecinin iyi gittiğini açıklamıştı.

ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA), Neuralink'e geçen yıl mayıs ayında beyin implantının insan üzerinde deneyine başlaması için izin vermişti. FDA'den alınan izin, hastaların felç ve bir dizi nörolojik hastalığı yenmelerine yardımcı olmayı hedefleyen şirket için bir dönüm noktasıydı.

Neuralink, eylül ayında insan üzerinde deney için onay aldığını açıklamıştı.



Cep telefonu deneyinin sonuçları bilim insanlarını şaşırttı

Fotoğraf: Unplash
Fotoğraf: Unplash
TT

Cep telefonu deneyinin sonuçları bilim insanlarını şaşırttı

Fotoğraf: Unplash
Fotoğraf: Unplash

Araştırmacılar, işyerinde akıllı telefonunuzu kenara koymanın ertelemeyi durdurmak için yeterince iyi bir strateji olmayabileceğini söyledi.

Akıllı telefon erişiminin sınırlandırılması kullanımın azalmasına sağlasa da yakın zamanda yapılan çalışmada, katılımcıların sadece odaklarını farklı bir cihaza kaydırdığı tespit edildi.

Londra Ekonomi Okulu'ndan araştırmacı Dr. Maxi Heitmayer yaptığı açıklamada, "Bu çalışma, akıllı telefonu bir kenara bırakmanın işin bölünmesini ve ertelemeyi azaltmak ya da odaklanmayı artırmak için yeterli olmayabileceğini gösteriyor" dedi.

Sorun cihazın kendisinden değil, cihazlarımızla geliştirdiğimiz alışkanlık ve rutinlerden kaynaklanıyor.

Heitmayer, Frontiers in Computer Science adlı akademik dergide yayımlanan çalışmanın yazarı.

Bu küçük deneyde Londra'da yaşayan, çalışan ya da okuyan 22 katılımcı yer aldı. Çoğunluğu kendini kadın olarak tanımlıyordu ve yaşları 22'yle 31 arasındaydı.

Katılımcılardan iki gün boyunca özel, ses geçirmez odada çalışmaları ve normalde iş için yanlarında bulundurdukları cihazları getirmeleri istendi. Özellikle, bildirim ayarlarında herhangi bir değişiklik yapmadılar.

Deneylerden birinde telefonlar doğrudan katılımcıların masasına yerleştirildi. Bir diğerindeyse telefon, yaklaşık 1,5 metre uzaklıktaki ayrı bir masaya yerleştirildi. Telefon daha uzakta olduğunda, araştırmacılar daha az kullanıldığını ancak dikkatin daha yakındaki dizüstü bilgisayara kaydığını tespit etti.

Heitmayer, "Bu sizin sevdiklerinizle ve işinizle olan bağlantınız. Navigasyon sisteminiz, çalar saatiniz, müzik çalarınız ve bilgi kaynağınız. Beklendiği üzere kişiler, her şeyi yapan araca yöneliyor" dedi.

Net amacınız olmasa bile, sosyal medya hesaplarınızı içerdiğini ve eğlence sağlayabileceğini biliyorsunuz.

Kişilerin işin bölünmesinin önüne geçmek için yapabileceği şeyler var. Bildirimlerini belirli zamanlarda gelecek şekilde ayarlayabilirler. Telefonlarını sessize alabilirler.

Ancak özellikle sosyal medya uygulamalarının cazibesinden ötürü çekim gücü epey yüksek. Reviews.org'un 2023'teki araştırmasına göre, Amerikalıların yüzde 40'ından fazlası telefonlarına bağımlı olduğunu kabul ediyor.

Heitmayer, "Telefonlarımızı kullanırken her birimizin verdiği ve hiç adil olmayan bir savaş var" diye açıkladı.

Telefonların içinde bulunan ve en çok dikkat çeken şeyler, onları kullanma isteğimize karşı koyamamamızdan büyük kazanç sağlayan büyük şirketler tarafından geliştiriliyor. Tüm bunlar kelimenin tam anlamıyla bile bile yapılıyor.

Independent Türkçe