Yapay zeka araçları, e-postaları kolaylaştırıyor

Küresel iletişimin en önemli kanalı olan mail hizmetinin daha verimli hale gelmesi için çalışmalar sürüyor.
Küresel iletişimin en önemli kanalı olan mail hizmetinin daha verimli hale gelmesi için çalışmalar sürüyor.
TT

Yapay zeka araçları, e-postaları kolaylaştırıyor

Küresel iletişimin en önemli kanalı olan mail hizmetinin daha verimli hale gelmesi için çalışmalar sürüyor.
Küresel iletişimin en önemli kanalı olan mail hizmetinin daha verimli hale gelmesi için çalışmalar sürüyor.

E-posta tüm dünyada önemli bir iletişim kanalı olmaya devam ediyor. Ancak mükemmel bir mail yazmak bazen bir yük gibi görünebilir.

Yapay zekanın altın çağı

Neyse ki yapay zekanın altın çağına girmiş bulunuyoruz... Profesyonel e-postalar yazmaktan gelen kutularımızı düzenlemeye kadar bu teknoloji, e-postalarımızla etkileşim kurma şeklimizde devrim yaratıyor. Daha doğrusu, e-postalarımızla etkileşim kurmak için harcadığımız zamanı azaltmaya yardımcı oluyor.

Mesaj düzenleme seçenekleri

İşte gelen kutunuzu düzenlemenize, sorulara yanıt vermenize ve size ulaşan kişilerin memnuniyetini sağlamanıza yardımcı olacak bazı seçenekler:

-SaneBox: İster e-posta bombardımanına tutuluyor ister mesajlarınızı düzenlemek için daha verimli bir yol arıyor olun, SaneBox size hizmet etmek için denemeye değer bir seçenek. Bu uygulama, tercihlerinize göre e-postalarınızı otomatik olarak düzenleyerek, önemli mesajlara öncelik vererek ve önemsiz mesajları uygun dosyalara taşıyarak gelen kutunuzu düzene sokmak ve üretkenliğinizi artırmak için yapay zeka kullanıyor. Uygulama ayrıca ‘Rahatsız Etmeyin’ gibi e-postaların neden olduğu dikkat dağınıklığını azaltacak özelliklere de sahip.

Akıllı, profesyonel yanıtlar

-InboxGPT: Müşteri destek mesajlarınızın kalitesini artırmak mı istiyorsunuz? Profesyonel, kişiselleştirilmiş ve ilgi çekici e-posta yanıtları oluşturmak için tasarlanmış yapay zeka destekli bir araç olan InboxGPT'yi öneriyoruz. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre bu araç, destek mesajlarını tek bir gelen kutusunda birleştirmek için Gmail ile iş birliği içinde çalışıyor ve gönderdiğiniz her mai ile daha akıllı hale geliyor. Bu da gelecekteki yanıtların yükseltilmesine yardımcı oluyor. Ayrıca, mesajların tonunu uygun şekilde ayarlamak için aracı internet sitenizin içeriği üzerinde geliştirebiliyorsunuz.

Basın bültenleri

-Rasa.io: Bu araç haber bültenleri gönderen kullanıcılar için tasarlanmıştır. Yakın zamana kadar binlerce aboneye kişiselleştirilmiş e-posta gönderme fikri çılgınca görünüyordu. Ama bugün, ‘Rasa.io’ ile ortak bir alışkanlık haline geliyor. Kullanıcıları daha fazla etkileşime teşvik etmek için bu hizmet, herkese birleşik bir mesaj göndermek yerine, her kullanıcının tercihlerine ve davranışlarına göre kişiselleştirilmiş e-postalar gönderiyor. Bu amaçla; aracın yararlanacağı bir dizi konu ve kaynak belirlemeli ve ardından her bir okuyucuya ilgi alanlarına göre kişiselleştirilmiş haber bültenleri girmek gerekiyor.

Fast Company dergisi - "Tribune Media" hizmetleri



Sadece 300 ışık yılı uzakta devasa gaz bulutu keşfedildi

Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
TT

Sadece 300 ışık yılı uzakta devasa gaz bulutu keşfedildi

Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)

Dünya'ya beklenmedik kadar yakın bir mesafede devasa bir gaz bulutu keşfedildi. Moleküler gaz bulutu, bilim insanlarına yıldız oluşum sürecini incelemeleri için eşsiz bir fırsat sunuyor.

Moleküler bulutlar içindeki toz ve gaz kümeleri çökerek yıldızları meydana getiriyor. Hidrojen ve karbonmonoksit molekülleri içeren bu bulutları, yıldız oluşturmalarından önce görmek zorlu bir iş.

Bilim insanları moleküler hidrojen gazı neredeyse görünmez olduğu için bu bulutları ararken karbonmonoksite odaklanıyor. Ancak karbonmonoksit miktarı azsa bulut kolayca gözden kaçabiliyor.

Araştırmacılar yeni keşfedilen moleküler gaz bulutunun bugüne kadar saptanmamasını da buna bağlıyor.

Bulguları hakemli dergi Nature Astronomy'de dün (28 Nisan) yayımlanan çalışmayı yürüten ekip, bulutu daha önce hiç kullanılmamış bir yöntemle tespit etti. Araştırmacılar, buluttaki hidrojenin yaydığı ultraviyole ışık sayesinde keşfi yaptı.

Güney Kore'nin STSAT-1 uydusunun verilerini inceleyen araştırmacılar, hidrojenin doğal olarak yaydığı uzak ultraviyole ışığı fark etti. Normalde bu spektrumdaki ışığı yakalamak epey zor ancak uydunun spektrografı, bunu analiz edilebilecek dalga boylarına ayırmayı başardı. 

Rutgers Üniversitesi'nden çalışmaya liderlik eden Blakesley Burkhart, "Bu, moleküler hidrojenin uzak ultraviyole emisyonunu doğrudan bularak keşfedilen ilk moleküler bulut. Bu bulut, kelimenin tam anlamıyla karanlıkta parıldıyor" diyor.

Yunan mitolojisindeki şafak tanrıçası Eos'un adı verilen gaz bulutu Dünya'dan sadece 300 ışık yılı uzakta. Yaklaşık 3 katrilyon kilometrelik bu mesafe insan ölçeğinde muazzam bir büyüklüğe denk düşse de galaktik ölçekte çok yakın kabul ediliyor. Dünya'ya en yakın yıldız oluşum bölgesi olan Orion Bulutsusu yaklaşık 1300 ışık yılı uzakta. 

Hilale benzeyen bulutun kütlesi Güneş'in kütlesinin yaklaşık 3 bin 400 katı ve yaklaşık 40 Ay çapına (140 bin kilometre) sahip. 

Makalenin yazarlarından Thomas Haworth "Bu şey adeta kozmik arka bahçemizde ve biz onu kaçırdık" diyor.

Güneş Sistemi'nin yakın çevresini ifade eden Yerel Kabarcık'ta yer alan Eos, bugüne kadar bulunan en yakın moleküler bulut. 

Bilim insanları bu sayede yıldız ve yıldız sistemlerinin nasıl oluştuğunu çok daha iyi anlayabilecekleri bir imkana sahip. 

Burkhart, "Teleskoplarımızla baktığımızda, oluşum aşamasındaki tüm yıldız sistemlerini görebiliyoruz ancak bunun nasıl gerçekleştiğini ayrıntılı olarak bilmiyoruz" diyerek ekliyor: 

Eos'u keşfetmemiz heyecan verici çünkü artık moleküler bulutların nasıl oluştuğunu ve ayrıştığını, bir galaksinin yıldızlararası gaz ve tozu yıldızlara ve gezegenlere nasıl dönüştürdüğünü doğrudan ölçebiliyoruz.

Araştırmacılar ayrıca yeni yöntemi kullanarak yakınlarda gizlenen başka moleküler bulutları da keşfetmeyi umuyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Thavisha Dharmawardena "Bu teknik yıldızlararası ortam hakkında bildiklerimizi baştan yazabilir, galaksideki gizli bulutları ortaya çıkarabilir ve hatta kozmik şafağın algılanabilen en uzak sınırlarına kadar ulaşabilir" ifadelerini kullanıyor.

Independent Türkçe, Space.com, CNN, Nature Astronomy