ChatGPT çöktü ve kullanıcılara endişe verici mesajlar göndermeye başladı

ChatGPT logosu (AFP)
ChatGPT logosu (AFP)
TT

ChatGPT çöktü ve kullanıcılara endişe verici mesajlar göndermeye başladı

ChatGPT logosu (AFP)
ChatGPT logosu (AFP)

OpenAI tarafından geliştirilen bir yapay zeka sohbet robotu olan ChatGPT’nin yakın zamanda bir arıza yaşadığı ve kullanıcıların saçma ve mantıksız yanıtlar aldığı görüldü.

Şarku’l Avsat’ın The Independent gazetesinden aktardığı habere göre, yapay zeka sohbet robotu, son saatlerde sorulara uzun ve anlamsız mesajlarla yanıt verdi.

Sorulmadan İspanyolca mesajlar yazdı ve aynı zamanda odada onlarla birlikte olduğunu öne sürerek kullanıcıları endişelendirdi.

Sorunun neden oluştuğuna dair net bir gösterge yok. Ancak uygulamanın yaratıcıları, sorunun farkında olduklarını ve durumu izlediklerini söyledi.

Reddit’te paylaşılan bir örneğe göre, bir kullanıcı plakta dinlenebilecek caz albümlerinden bahsetti.

ChatGPT’den çok geçmeden yüksek sesle ‘İyi dinlemeler!’ ifadesi geldi. Ayrıca kullanıcıya agresif davranarak, mantıksız yanıtlar vermeye başladı.

Diğer bir kullanıcı ise ‘Bilgisayar nedir?’ gibi basit soruya, paragraflar dolusu tuhaf yanıtlar verildiğini bildirdi.

Başka bir örnekte ChatGPT, güneşte kurutulmuş domateslerin nasıl yapılacağı sorulduğunda anlamsız sözlerle yanıt verdi.

Bir grup başka kullanıcı ise sistemin konuştuğu diller üzerindeki hakimiyetini kaybettiğini fark etti. 

Bazıları bunun İspanyolca kelimeleri İngilizce ile karıştırdığını, Latince kullandığını veya başka bir dilden geliyormuş gibi görünen ama aslında hiçbir anlam ifade etmeyen kelimeler uydurduğunu gördü.

Hatta bazı kullanıcılar, yanıtların endişe verici göründüğünü bile söyledi. 

Kodlama sorunuyla ilgili yardım istenen ChatGPT, “Sırayı sanki odada yapay zeka varmış gibi tutalım” ifadesini içeren uzun, başıboş ve büyük ölçüde saçma bir yanıt verdi.

Bu yanıtı alan kullanıcı Reddit’de “Bunu gece 02.00’da okumak korkutucu” diye yazdı.

OpenAI araçlarını kullanan geliştiricilere yönelik forumda ‘IYAnepo’ adlı bir kullanıcı, ChatGPT’nin tuhaf davranışına dikkat çekti.

FOTO: OpenAI şirket logosu (AP)
OpenAI şirket logosu (AP)

Söz konusu kullanıcı, konuya ilişkin şu ifadeleri kullandı:

“Tamamen var olmayan kelimeler üretiyor, kelimeleri atlıyor ve diğer anormalliklerin yanı sıra benim için anlaşılmaz olan küçük anahtar kelime dizileri üretiyor. Bu tür talimatlar verdiğimi düşünebilirsiniz, ancak durum böyle değil. GPT’min hayaletli olduğunu hissediyorum.”

OpenAI, dün yaptığı açıklamada, ‘kullanıcı deneyimi optimizasyon sürecinin’, programın dili işleme biçiminde bir hataya yol açtığını bildirdi.

Şirket, dilsel modellerin sözcükleri rastgele örnekleyerek yanıtlar ürettiğini ve kısmen olasılıklara dayandığını açıkladı.

Bir süre sonra yapılan bir diğer açıklamada, sorunun çözüldüğü duyuruldu.

Bu olay bize, yapay zekanın, üretken olsa bile, kullanıcılarla yapılan görüşmelerde verebileceği izlenimin aksine, ‘söylediğini’ anlamadığını hatırlatıyor.

Görünüşe göre geliştirici OpenAI’nin katkısı olmadan ChatGPT’nin soruları yanıtlama biçimini değiştirmesi ilk kez olmadı.

Geçtiğimiz yılın sonlarına doğru kullanıcılar, sistemin tembelleştiğinden, küstahlaştığından ve soruları yanıtlamayı reddettiğinden şikayetçiydi.

OpenAI, 2022 sonlarında ChatGPT programını başlatarak yapay zeka alanında devrim yarattı.

Programın kısa sürede elde ettiği başarı, günlük dilde basit bir isteğe dayalı olarak, genellikle şaşırtıcı kalitede metin, ses, görüntü ve videolar oluşturabilen bu son teknolojiye büyük ilgi uyandırdı.



Sadece 300 ışık yılı uzakta devasa gaz bulutu keşfedildi

Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
TT

Sadece 300 ışık yılı uzakta devasa gaz bulutu keşfedildi

Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)

Dünya'ya beklenmedik kadar yakın bir mesafede devasa bir gaz bulutu keşfedildi. Moleküler gaz bulutu, bilim insanlarına yıldız oluşum sürecini incelemeleri için eşsiz bir fırsat sunuyor.

Moleküler bulutlar içindeki toz ve gaz kümeleri çökerek yıldızları meydana getiriyor. Hidrojen ve karbonmonoksit molekülleri içeren bu bulutları, yıldız oluşturmalarından önce görmek zorlu bir iş.

Bilim insanları moleküler hidrojen gazı neredeyse görünmez olduğu için bu bulutları ararken karbonmonoksite odaklanıyor. Ancak karbonmonoksit miktarı azsa bulut kolayca gözden kaçabiliyor.

Araştırmacılar yeni keşfedilen moleküler gaz bulutunun bugüne kadar saptanmamasını da buna bağlıyor.

Bulguları hakemli dergi Nature Astronomy'de dün (28 Nisan) yayımlanan çalışmayı yürüten ekip, bulutu daha önce hiç kullanılmamış bir yöntemle tespit etti. Araştırmacılar, buluttaki hidrojenin yaydığı ultraviyole ışık sayesinde keşfi yaptı.

Güney Kore'nin STSAT-1 uydusunun verilerini inceleyen araştırmacılar, hidrojenin doğal olarak yaydığı uzak ultraviyole ışığı fark etti. Normalde bu spektrumdaki ışığı yakalamak epey zor ancak uydunun spektrografı, bunu analiz edilebilecek dalga boylarına ayırmayı başardı. 

Rutgers Üniversitesi'nden çalışmaya liderlik eden Blakesley Burkhart, "Bu, moleküler hidrojenin uzak ultraviyole emisyonunu doğrudan bularak keşfedilen ilk moleküler bulut. Bu bulut, kelimenin tam anlamıyla karanlıkta parıldıyor" diyor.

Yunan mitolojisindeki şafak tanrıçası Eos'un adı verilen gaz bulutu Dünya'dan sadece 300 ışık yılı uzakta. Yaklaşık 3 katrilyon kilometrelik bu mesafe insan ölçeğinde muazzam bir büyüklüğe denk düşse de galaktik ölçekte çok yakın kabul ediliyor. Dünya'ya en yakın yıldız oluşum bölgesi olan Orion Bulutsusu yaklaşık 1300 ışık yılı uzakta. 

Hilale benzeyen bulutun kütlesi Güneş'in kütlesinin yaklaşık 3 bin 400 katı ve yaklaşık 40 Ay çapına (140 bin kilometre) sahip. 

Makalenin yazarlarından Thomas Haworth "Bu şey adeta kozmik arka bahçemizde ve biz onu kaçırdık" diyor.

Güneş Sistemi'nin yakın çevresini ifade eden Yerel Kabarcık'ta yer alan Eos, bugüne kadar bulunan en yakın moleküler bulut. 

Bilim insanları bu sayede yıldız ve yıldız sistemlerinin nasıl oluştuğunu çok daha iyi anlayabilecekleri bir imkana sahip. 

Burkhart, "Teleskoplarımızla baktığımızda, oluşum aşamasındaki tüm yıldız sistemlerini görebiliyoruz ancak bunun nasıl gerçekleştiğini ayrıntılı olarak bilmiyoruz" diyerek ekliyor: 

Eos'u keşfetmemiz heyecan verici çünkü artık moleküler bulutların nasıl oluştuğunu ve ayrıştığını, bir galaksinin yıldızlararası gaz ve tozu yıldızlara ve gezegenlere nasıl dönüştürdüğünü doğrudan ölçebiliyoruz.

Araştırmacılar ayrıca yeni yöntemi kullanarak yakınlarda gizlenen başka moleküler bulutları da keşfetmeyi umuyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Thavisha Dharmawardena "Bu teknik yıldızlararası ortam hakkında bildiklerimizi baştan yazabilir, galaksideki gizli bulutları ortaya çıkarabilir ve hatta kozmik şafağın algılanabilen en uzak sınırlarına kadar ulaşabilir" ifadelerini kullanıyor.

Independent Türkçe, Space.com, CNN, Nature Astronomy