Gökbilimciler, şimdiye kadar kaydedilen en güçlü kara delik patlamalarından birini tespit etti

Gökbilimciler, Dünya'dan 3,8 milyar ışık yılı uzakta bulunan ve SDSS J1531 olarak bilinen galaksi kümesinde şu ana kadar kaydedilen en güçlü kara delik patlamalarından birini tespit etti

(AA)
(AA)
TT

Gökbilimciler, şimdiye kadar kaydedilen en güçlü kara delik patlamalarından birini tespit etti

(AA)
(AA)

ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansından (NASA) yapılan yazılı açıklamaya göre, gökbilimciler, gözlemlerinde Chandra X-ışını Gözlemevi ve Düşük Frekans Dizisi (LOFAR) dahil çeşitli teleskoplar kullandı.

Gökbilimciler, milyarlarca yıl önce Dünya'ya 3,8 milyar ışık yılı mesafedeki yüzlerce galaksiyi içeren devasa bir galaksi kümesi olan SDSS J1531'de şimdiye kadar kaydedilen en büyük kara delik patlamalarından birini gözlemledi.

Patlamanın galaksi kümesindeki galaksilerden birinin merkezindeki süper kütleli kara delikten kaynaklandığını değerlendiren gökbilimciler, patlama sonucu devasa bir boşluğun oluştuğunu tespit etti.

Çalışmayı yöneten Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezinden Osase Omoruyi, "Bu büyük patlamaya ilişkin kanıtlarımızın güçlü olduğunu düşünüyoruz, ancak Chandra ve LOFAR ile yapılacak daha fazla gözlem durumu kesinleştirecektir." ifadesini kullandı.

Omoruyi, halihazırda tespit ettikleri boşluğun kökenine ilişkin daha fazla bilgi edinmeyi ve kara deliğin diğer tarafında da oluştuğu tahmin edilen boşluğu bulmayı umduklarını kaydetti.

Araştırma bulguları, "The Astrophysical Journal" dergisinde yayınlandı.



Deepfake videoları tespit etmek giderek zorlaşıyor: Artık gerçekçi kalp atışları var

Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
TT

Deepfake videoları tespit etmek giderek zorlaşıyor: Artık gerçekçi kalp atışları var

Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)

Deepfake videoların gelişmiş saptama yöntemlerini yanıltabildiği ve her geçen gün daha gerçekçi hale geldiği tespit edildi. 

Bir kişinin yüzünün ya da vücudunun dijital olarak değiştirilmesiyle oluşturulan deepfake videolar endişe yaratmaya devam ediyor. 

Bu videolar gerçek bir kişinin görüntüsünün yapay zeka kullanılarak değiştirilmesiyle yapılıyor. Aslında bu teknoloji, kullanıcıların yüzünü kediye dönüştüren veya yaşlandıran uygulamalar gibi zararsız amaçlarla da kullanılabiliyor.

Ancak insanların cinsel içerikli videolarını üretmek veya masum insanlara iftira atmak için de kullanılabilmesi ciddi bir sorun teşkil ediyor.

Bu videoların sahte olup olmadığını anlamak için kullanılan gelişmiş yöntemlerden biri kalp atışlarını izlemek. 

Uzaktan fotopletismografi (rPPP) adlı araç, deriden geçen ışıktaki küçük değişiklikleri tespit ederek nabzı ölçüyor. Nabız ölçen pulse oksimetreyle aynı prensiple çalışan bu araç, çevrimiçi doktor randevularının yanı sıra deepfake videoları tespit etmek için de kullanılıyor.

Ancak bulguları hakemli dergi Frontiers in Imaging'de bugün (30 Nisan) yayımlanan çalışmaya göre deepfake görüntülerde artık gerçekçi kalp atışları var.

Bilim insanları çalışmalarına videolardaki nabız hızını otomatik olarak saptayıp analiz eden bir deepfake dedektörü geliştirerek başladı. 

Ardından rPPP tabanlı bu aracın verilerini, EKG kayıtlarıyla karşılaştırarak hassasiyetini ölçtüler. Son derece iyi performans gösteren aracın EKG'yle arasında dakikada sadece iki-üç atımlık fark vardı. 

Ekip aracı deepfake videolar üzerinde test ettiğindeyse rPPP, videoya kalp atışı eklenmese bile son derece gerçekçi bir kalp atışı algıladı. 

Bilim insanları kalp atışlarının videoya kasten eklenebileceği gibi, kullanılan kaynak videodan kendiliğinden geçebileceğini de söylüyor.

Almanya'daki Humboldt Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Peter Eisert "Kaynak video gerçek bir kişiye aitse, bu artık deepfake videoya aktarılabiliyor" diyerek ekliyor: 

Sanırım tüm deepfake dedektörlerinin kaderi bu; deepfake'ler gittikçe daha iyi hale geliyor ve iki yıl önce iyi çalışan bir dedektör bugün tamamen başarısız olmaya başlıyor.

Araştırmacılar yine de sahte videoları saptamanın başka yolları olduğunu düşünüyor. Örneğin sadece nabız hızını ölçmek yerine, yüzdeki kan akışını ayrıntılı olarak takip eden dedektörler geliştirilebilir.

Eisert, "Kalp atarken kan, damarlardan geçerek yüze akıyor ve daha sonra tüm yüz bölgesine dağılıyor. Bu harekette gerçek görüntülerde tespit edebileceğimiz küçük bir gecikme var" diyor.

Ancak bilim insanına göre nihai çözüm deepfake dedektörlerinden ziyade, bir görüntünün üzerinde oynanıp oynanmadığını anlamaya yarayan dijital işaretlere odaklanmaktan geçiyor:

Bir şeyin sahte olup olmadığını tespit etmek yerine bir şeyin değiştirilmediğini kanıtlayan teknolojiye daha fazla odaklanmadığımız sürece, deepfake'lerin saptanmalarını zorlaştıracak kadar iyi olacağını düşünüyorum.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, TechXplore, Frontiers in Imaging