Suudi Arabistan yapay zekâda ABD'den sonra potansiyel merkez

Suudi Arabistan yapay zekâda ABD'den sonra potansiyel merkez
TT

Suudi Arabistan yapay zekâda ABD'den sonra potansiyel merkez

Suudi Arabistan yapay zekâda ABD'den sonra potansiyel merkez

Suudi Kamu Yatırım Fonu yöneticisi, ülkesinin enerji kaynaklarına ve parasal gücüne atıfta bulunarak, Suudi Arabistan’ı yapay zekâ faaliyetleri için ABD dışındaki potansiyel merkez olarak tanımladı.

Fonun yöneticisi Yasir el-Rumeyyan, perşembe günü Miami'de egemen servet fonunun sponsorluğunda düzenlenen bir yatırım etkinliğinde "ABD dışında bir yapay zekâ merkezi olmaya aday olarak iyi bir konumdayız. Yapay zekâ çok fazla enerji tüketecek ve konu fosil yakıt enerjisi ve yenilenebilir enerji ile ilgili olduğunda küresel lider biziz" ifadelerini kullandı.

El-Rumeyyan, dünyanın en büyük petrol üreticisinin yapay zekâ projelerini hayata geçirme konusunda "siyasi iradeye" sahip ve teknolojinin gelişimini desteklemek için ayırabileceği bol miktarda fona sahip olduğunu açıkladı.

Yasir el-Rumeyyan’ın değerlendirmeleri, devasa işleme yetenekleri gerektiren üretken yapay zekâ teknolojisine yönelik artan talepten yararlanmak için veri merkezlerinin Riyad’ın stratejisinin önemli bir parçası olabileceğini gösteriyor.

Yapay zekâ teknolojisi, görevleri tamamlamak üzere algoritmalar hazırlamak için devasa veri merkezlerinde binlerce çipten oluşan kümeleri kullanıyor. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre giderek daha gelişmiş yapay zekâ modelleri oluşturmak ve milyarlarca kullanıcıya üretken ürünler sunma yarışındaki teknoloji şirketleri için elektriğin maliyeti arttı.

Kamu Yatırım Fonu uluslararası yatırımlarının yaklaşık yüzde 40’nın ABD’de olduğunu ifade eden el-Rumeyyan, Fonu'nun finansmanının yüzde 70'inden fazlasını Suudi Arabistan'daki proje ve yatırımlara ayırdığını, yüzde 20 ila 25'ini ise yurt dışına finansmana yönlendirdiğini belirtti.

El-Rumeyyan, Kamu Yatırım Fonu'nun yıllık yaklaşık 40 ila 50 milyar dolar tutarında yatırım yaptığını, bunun 2025-2030 yılları arasında yıllık 70 milyar dolara çıkacağına dikkat çekti.

Suudi Arabistan Maliye Bakanı Muhammed el-Cedan birkaç gün önce, ülkesinde petrol dışı gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde dörtten fazla büyüdüğünü ve orta vadede yüzde beşi aşmasının beklendiğini belirtti. Suudi Arabistan'ın son 7 yılda birçok sınavdan geçen çok güçlü bir ekonomiye sahip olduğunu, pandemi yılı olan 2020 hariç, ekonominin istikrarlı ve dirençli bir şekilde büyüdüğünü, bunun yanı sıra ülkesinin çok yüksek bir nota, daha olumlu ve görünümünün ise daha olumlu ve istikrarlı olduğunu ifade etti.



Her şeyin nasıl başladığını ortaya çıkarabilecek bir sinyal belirlendi

(Hans Lucas/AFP)
(Hans Lucas/AFP)
TT

Her şeyin nasıl başladığını ortaya çıkarabilecek bir sinyal belirlendi

(Hans Lucas/AFP)
(Hans Lucas/AFP)

Andrew Griffin 

Evrenin erken dönemlerinden gelen bir radyo sinyali, çevremizdeki her şeyin nasıl başladığını anlamamızı sağlayabilir.

21 santimetre sinyali diye bilinen bu sinyal, ilk yıldızların ve galaksilerin nasıl yanmaya başladığını ve evreni karanlıktan ışığa nasıl çıkardığını nihayet anlamamızı mümkün kılabilir.

Cambridge Üniversitesi'nden makalenin ortak yazarı Anastasia Fialkov yaptığı açıklamada, "Bu, karanlık evrendeki ilk ışığın nasıl ortaya çıktığını öğrenmek için eşsiz bir fırsat" diyor. 

Soğuk, karanlık bir evrenden yıldızlarla dolu bir evrene geçiş hikayesini yeni yeni anlamaya başlıyoruz.

Sinyal, 13 milyar yıldan fazla bir süre önceden, Büyük Patlama'nın sadece 100 milyon yıl sonrasından bize ulaşıyor. Zayıf parıltı, yıldızların oluştuğu uzay bölgeleri arasındaki boşluğu dolduran hidrojen atomları tarafından yaratılıyor.

Bilim insanları artık bu sinyalin doğasını kullanarak erken evreni daha iyi anlayabileceklerine inanıyor. Bunu, evrenin başlangıcıyla ilgili verileri ortaya çıkarmak için radyo sinyallerini yakalamaya çalışacak REACH (Radio Experiment for the Analysis of Cosmic Hydrogen / Kozmik Hidrojen Analizi için Radyo Deneyi) adlı radyo anteniyle yapacaklar.

Araştırmacılar bu projenin nasıl işleyeceğini daha iyi anlamak için REACH ve Kilometre Kare Dizisi adlı başka bir projenin, ilk yıldızların kütleleri ve diğer ayrıntıları hakkında nasıl bilgi sağlayabileceğini öngören bir model oluşturdu.

Profesör Fialkov, "İlk yıldızların kütlelerinin 21 santimetre sinyaline bağımlılığını ve ilk yıldızlar öldüğünde üretilen, X ışını ikililerinden gelen ultraviyole yıldız ışığı ve X ışını emisyonlarının etkisi de dahil olmak üzere tutarlı bir şekilde modelleyen ilk grubuz" diyor.

Bu bilgiler, Büyük Patlama'nın ürettiği hidrojen-helyum bileşimi gibi, evrenin ilkel koşullarını birleştiren simülasyonlardan elde edildi.

REACH teleskobunun baş araştırmacısı ve çalışmanın ortak yazarı Eloy de Lera Acedo, "Bildirdiğimiz tahminler, evrendeki ilk yıldızların doğasını anlamamız açısından muazzam önem taşıyor" ifadelerini kullanıyor.

Radyo teleskoplarımızın, ilk yıldızların kütlesi ve ilk ışıkların bugünkü yıldızlardan ne kadar farklı olabileceği hakkında ayrıntılı bilgiler verebileceğine dair kanıt sunuyoruz.

REACH gibi radyo teleskopları, evrenin bebeklik döneminin gizemlerini çözme yolunda umut vaat ediyor ve bu tahminler, Güney Afrika'daki Karoo'dan yaptığımız radyo gözlemlerine rehberlik etmesi açısından hayati önemde.

Çalışma, hakemli dergi Nature Astronomy'de yayımlanan "Determination of the mass distribution of the first stars from the 21-cm signal" (21 santimetre sinyalinden ilk yıldızların kütle dağılımının belirlenmesi) başlıklı yeni bir makalede anlatılıyor.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/space