ABD'den dünyanın gelişmiş mantık çiplerinin yüzde 20'sini üretme hedefi

ABD Ticaret Bakanı Gina Raimondo, ileri teknoloji mantık çipi üretimine yapılan yatırımların ülkeyi on yılın sonunda dünyadaki gelişmiş mantık çiplerinin yaklaşık yüzde 20'sini üretme yoluna sokacağını düşündüklerini belirtti

(AA)
(AA)
TT

ABD'den dünyanın gelişmiş mantık çiplerinin yüzde 20'sini üretme hedefi

(AA)
(AA)

Raimondo, Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi'nde katıldığı etkinlikte, ABD'de çip üretiminin ve bu konudaki bilimsel araştırmaların artırılmasına yönelik düzenlenen CHIPS ve Bilim Yasası kapsamındaki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Son teknoloji yarı iletken çiplere olan talebin yapay zeka ile arttığına işaret eden Raimondo, yapay zekanın bu neslin belirleyici teknolojisi olacağını, son teknoloji çiplerin yapımına liderlik edemeyenin yapay zekaya da liderlik edemeyeceğini aktardı.

Raimondo, ABD'nin çiplerin tasarımına ve yapay zekanın geniş dil modellerinin geliştirilmesine öncülük ettiğini ancak bu teknoloji ile ulusal savunma için gerekli olan çipleri üretmediğini kaydetti.

Bu çiplerin ABD'de üretilmesi gerektiğini vurgulayan Raimondo, ülkede bu konuda daha fazla AR-GE'ye ve daha fazla ölçekte üretime ihtiyaç olduğunu belirtti.

Raimondo, "İleri teknoloji mantık çipi üretimine yaptığımız yatırımların, ülkeyi on yılın sonunda dünyadaki gelişmiş mantık çiplerinin yaklaşık yüzde 20'sini üretme yoluna sokacağını düşünüyoruz." dedi.

CHIPS ve Bilim Yasası kapsamında sağlanan desteklerde 2030 yılına kadar faaliyete geçecek projelere öncelik verme kararı aldıklarını belirten Raimondo, daha uzun vadeli projelere şimdilik "hayır" dediklerini çünkü bu 10 yılda etkilerini en üst düzeye çıkarmak istediklerini kaydetti.

Ayrıca Raimondo, Çin'in kendi çip üretimini artırma konusunda giderek daha iddialı bir rol üstlendiğine dikkati çekti.

CHIPS ve Bilim Yasası

ABD'de 9 Ağustos 2022'de ABD Başkanı Joe Biden tarafından imzalanarak yürürlüğe giren CHIPS ve Bilim Yasası, yerli yarı iletken üretiminin artırılmasını ve otomobilden elektroniğe kadar birçok sektörde üretimde aksamaya neden olan çip kıtlığını hafifletmeyi amaçlıyor.

Yasa, yarı iletken üretimi için 52,7 milyar dolarlık desteğin yanı sıra yarı iletken fabrikalarının kurulumunu teşvik etmek için 4 yıllığına yüzde 25'lik vergi indirimini içeriyor.



DNA analizi, insan yiyen aslanların menüsünü gözler önüne serdi

Kırık dişlerde aslan kılları da bulundu (Field Doğa Tarihi Müzesi)
Kırık dişlerde aslan kılları da bulundu (Field Doğa Tarihi Müzesi)
TT

DNA analizi, insan yiyen aslanların menüsünü gözler önüne serdi

Kırık dişlerde aslan kılları da bulundu (Field Doğa Tarihi Müzesi)
Kırık dişlerde aslan kılları da bulundu (Field Doğa Tarihi Müzesi)

Genetik analizler, 19. yüzyılda insanları yiyerek nam salan Tsavo aslanlarının menüsünde başka ne olduğunu ortaya koydu.

1898'de Kenya'daki Tsavo Nehri üzerine bir demiryolu köprüsü inşa eden Britanya'nın projesinde çalışan işçiler, aylarca iki aslanın saldırısına uğramıştı. 

"Tsavo insan yiyicileri" diye bilinen yelesiz iki aslanın, 9 aylık bir süre boyunca en az 35 kişiyi yediği tahmin ediliyor. 

9 aylık dönem içinde bir süre ara verilen çalışmalar, demiryolu projesini yürüten Britanya Ordusu yarbayı John Henry Patterson'ın iki aslanı öldürmesiyle kaldığı yerden devam etmişti. 

Aslanların cesedinden kilim yapılmış ve nihayetinde bunlar ABD'deki Field Doğa Tarihi Müzesi tarafından alınmıştı. Kilimlerin yanı sıra iki kafatası da müzenin koleksiyonuna katılmıştı. 

Daha önce iki hayvan üzerinde yapılan çalışmalarda, dişlerinde sıkıntı yaşayan aslanların diğer avlara göre daha rahat çiğnendiği için insanlara saldırdığı öne sürülmüştü. 

Current Biology adlı hakemli dergide dün (11 Ekim) yayımlanan araştırmada, Tsavo aslanlarının başka neler yediği tespit edildi.

Hayvanların kırık dişlerinde kalan kıl örnekleri üzerinde genetik analizler yürüten ekibe liderlik eden Dr. Alida de Flamingh "Dişteki oyukları, jeologların toprağı incelemesi gibi inceledik" diyerek ekliyor:

Farklı katmanlardaki kılları analiz ederek bu aslanların yaşamları boyunca nasıl beslendiği hakkında fikir ediniyoruz.

Araştırmacılar kıllardaki mitokondriyal DNA'yı analiz ederek iki aslanın, insanların yanı sıra zürafa, oriks, zebra, Afrika antilobu ve Kobus ellipsiprymnus adlı bir antilop türünü yediğini kaydetti. 

Bilim insanları aslanların dişinde özellikle Afrika antilobunun kalıntılarına rastlayınca şoke oldu. O zamanlar Tsavo bölgesinde bu hayvanın pek görülmediğini söyleyen araştırmacılar, aslanların 90 kilometre kadar yol kat etmiş olması gerektiğini belirtiyor.

Illinois Üniversitesi'nden Dr. Alida de Flamingh ya aslanların sanılandan daha uzağa gittiğini ya da Afrika antilobunun bölgede daha yaygın olduğunu ifade ediyor. 

Araştırmacılar ayrıca aslanların Afrika mandası yediğine dair bir kanıt bulamadı. Bugün bölgede yaşayan aslanlar bu hayvanlarla beslendiği için beklenmedik olan bu durumun bulaşıcı bir hastalıkla açıklanabilir.

Aslanların yaşadığı dönemde bölgede yayılan sığır vebası, Afrika mandası popülasyonunda da ciddi düşüşe yol açmıştı.

İki hayvanın insanları avlamaya başlamasının bu salgından kaynaklandığını düşünen uzmanlar da var. 

Bilim insanları yeni çalışmada iki aslanın kardeş olduğu teorisini de doğruladı. 

Dişlerde bulunan insan örneklerini daha detaylı incelemeyi planlayan ekip, bu sayede aslanların onları ne zaman yemeye başladığını daha net saptamayı umuyor.

Independent Türkçe, New York Times, Live Science, Current Biology