Şehir merkezinden toplu mezar çıktı

Arkeologlar, iskeletlerin seneye sergilenebileceğini de söyledi (In Terra Veritas)
Arkeologlar, iskeletlerin seneye sergilenebileceğini de söyledi (In Terra Veritas)
TT

Şehir merkezinden toplu mezar çıktı

Arkeologlar, iskeletlerin seneye sergilenebileceğini de söyledi (In Terra Veritas)
Arkeologlar, iskeletlerin seneye sergilenebileceğini de söyledi (In Terra Veritas)

Almanya'da yaklaşık bin iskeletin yer aldığı bir toplu mezar bulundu. 

Arkeolojik kazılar yürüten In Terra Veritas firmasının yaptığı çalışmada, Almanya'nın Bavyera eyaletinde bağlı Nürnberg şehrinin merkezinde büyük bir toplu mezar bulunduğu bildirildi.

Firmanın sahibi Julian Decker, salı günü yaptığı açıklamada toplu mezarı gördüklerinde şoke olduklarını belirterek, bunun ilk etapta II. Dünya Savaşı'ndan kalma bir gömü alanı olabileceğini düşündüklerini söyledi. 

Ancak arkeologlar, toplu mezarların 1632-1633'teki veba salgınından kalma olduğunu tespit etti.

Bilim insanları, kazılar sırasında 1634'ten kalma bir not da buldu. Notta, 15 bin kişinin yaşamını yitirdiği vebanın yarattığı yıkımın anlatıldığı aktarıldı.

Nürnberg'in tarihi mirasları koruma biriminden Melanie Langbein, her birinde en az 100 kişinin cesedinin yer aldığı 8 çukur keşfettiklerini söyledi.

Şehrin 14. yüzyıldan sonra yaklaşık 10 yılda bir salgınla boğuştuğuna dikkat çeken Langbein, şunları söyledi: 

Nürnberg'de daha önceden bulduğumuz veba mezarlıkları var fakat bu kişiler farklı bir yere gömülmüş. Bu da kısa bir zaman dilimi içinde gömülmesi gereken çok fazla kişi olduğuna ve  Hıristiyanlığa uygun şekilde defin töreni düzenlenmesine vakit kalmadığına işaret ediyor.

Langbein, salgının etkilerinin 1618-1648'te yaşanan Otuz Yıl Savaşları nedeniyle arttığını vurgulayarak, o dönemde Nürnberg sakinlerinin çok zor koşullarda yaşadığını belirtti.

Decker, tespit edilen iskelet sayısının 2 bine kadar çıkabileceğini öngördüğünü de söyledi. Yetkili, bu durumda söz konusu gömü bölgesinin Avrupa'daki en büyük toplu mezarlığa dönüşebileceğine dikkat çekti.

Independent Türkçe, CNN, Geo.tv



Sadece 300 ışık yılı uzakta devasa gaz bulutu keşfedildi

Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
TT

Sadece 300 ışık yılı uzakta devasa gaz bulutu keşfedildi

Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)
Bilim insanları Orion gibi bulutsularda yıldız oluşumunu incelese de sürecin öncesi hakkında daha az gözlem yapılabiliyor (NASA)

Dünya'ya beklenmedik kadar yakın bir mesafede devasa bir gaz bulutu keşfedildi. Moleküler gaz bulutu, bilim insanlarına yıldız oluşum sürecini incelemeleri için eşsiz bir fırsat sunuyor.

Moleküler bulutlar içindeki toz ve gaz kümeleri çökerek yıldızları meydana getiriyor. Hidrojen ve karbonmonoksit molekülleri içeren bu bulutları, yıldız oluşturmalarından önce görmek zorlu bir iş.

Bilim insanları moleküler hidrojen gazı neredeyse görünmez olduğu için bu bulutları ararken karbonmonoksite odaklanıyor. Ancak karbonmonoksit miktarı azsa bulut kolayca gözden kaçabiliyor.

Araştırmacılar yeni keşfedilen moleküler gaz bulutunun bugüne kadar saptanmamasını da buna bağlıyor.

Bulguları hakemli dergi Nature Astronomy'de dün (28 Nisan) yayımlanan çalışmayı yürüten ekip, bulutu daha önce hiç kullanılmamış bir yöntemle tespit etti. Araştırmacılar, buluttaki hidrojenin yaydığı ultraviyole ışık sayesinde keşfi yaptı.

Güney Kore'nin STSAT-1 uydusunun verilerini inceleyen araştırmacılar, hidrojenin doğal olarak yaydığı uzak ultraviyole ışığı fark etti. Normalde bu spektrumdaki ışığı yakalamak epey zor ancak uydunun spektrografı, bunu analiz edilebilecek dalga boylarına ayırmayı başardı. 

Rutgers Üniversitesi'nden çalışmaya liderlik eden Blakesley Burkhart, "Bu, moleküler hidrojenin uzak ultraviyole emisyonunu doğrudan bularak keşfedilen ilk moleküler bulut. Bu bulut, kelimenin tam anlamıyla karanlıkta parıldıyor" diyor.

Yunan mitolojisindeki şafak tanrıçası Eos'un adı verilen gaz bulutu Dünya'dan sadece 300 ışık yılı uzakta. Yaklaşık 3 katrilyon kilometrelik bu mesafe insan ölçeğinde muazzam bir büyüklüğe denk düşse de galaktik ölçekte çok yakın kabul ediliyor. Dünya'ya en yakın yıldız oluşum bölgesi olan Orion Bulutsusu yaklaşık 1300 ışık yılı uzakta. 

Hilale benzeyen bulutun kütlesi Güneş'in kütlesinin yaklaşık 3 bin 400 katı ve yaklaşık 40 Ay çapına (140 bin kilometre) sahip. 

Makalenin yazarlarından Thomas Haworth "Bu şey adeta kozmik arka bahçemizde ve biz onu kaçırdık" diyor.

Güneş Sistemi'nin yakın çevresini ifade eden Yerel Kabarcık'ta yer alan Eos, bugüne kadar bulunan en yakın moleküler bulut. 

Bilim insanları bu sayede yıldız ve yıldız sistemlerinin nasıl oluştuğunu çok daha iyi anlayabilecekleri bir imkana sahip. 

Burkhart, "Teleskoplarımızla baktığımızda, oluşum aşamasındaki tüm yıldız sistemlerini görebiliyoruz ancak bunun nasıl gerçekleştiğini ayrıntılı olarak bilmiyoruz" diyerek ekliyor: 

Eos'u keşfetmemiz heyecan verici çünkü artık moleküler bulutların nasıl oluştuğunu ve ayrıştığını, bir galaksinin yıldızlararası gaz ve tozu yıldızlara ve gezegenlere nasıl dönüştürdüğünü doğrudan ölçebiliyoruz.

Araştırmacılar ayrıca yeni yöntemi kullanarak yakınlarda gizlenen başka moleküler bulutları da keşfetmeyi umuyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Thavisha Dharmawardena "Bu teknik yıldızlararası ortam hakkında bildiklerimizi baştan yazabilir, galaksideki gizli bulutları ortaya çıkarabilir ve hatta kozmik şafağın algılanabilen en uzak sınırlarına kadar ulaşabilir" ifadelerini kullanıyor.

Independent Türkçe, Space.com, CNN, Nature Astronomy