Anlaşılamayan sinyaller gönderen Voyager 1 uzay aracından 4 ay sonra ilk kez anlamlı veri alındı

Bilim insanlarınca çözümlenen sinyalin uçuş veri alt sistemi kayıtlarını içerdiği açıklandı

AA
AA
TT

Anlaşılamayan sinyaller gönderen Voyager 1 uzay aracından 4 ay sonra ilk kez anlamlı veri alındı

AA
AA

 ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansının (NASA) 1977'de uzaya fırlatılan ve görevini hala sürdüren, kasımdan bu yana anlaşılamayan sinyaller gönderen Voyager 1 uzay aracından ilk kez anlamlı veri aldığı bildirildi.

NASA’dan yapılan açıklamada, Kasım 2023’ten beri Dünya’ya anlaşılamayan sinyaller ileten Voyager 1’in 1 Mart’ta yollanan komuta anlaşılır karşılık verdiği belirtildi.

Açıklamada, "Sorunun kaynağının bilim ve mühendislik verilerini Dünya’ya gönderene kadar depolayan uçuş veri alt sistemindeki (FDS) 3 bilgisayardan birinde olduğu tahmin ediliyor.” bilgisi paylaşıldı.

Yetkililer, uzay aracına 1 Mart’ta gönderilen komuta 3 Mart’ta yanıt geldiğini belirterek, bunun daha önce anlaşılamayan sinyallere benzemediğinin fark edilmesi üzerine 4 gün sonra çözümleme için incelemeye alındığını anlattı.

Bilim insanlarının 10 Mart’ta çözümlemeyi başardıkları sinyalin FDS kayıtlarını içerdiği açıklandı.

Bilim insanları, Voyager 1’den gönderilen sinyalin, FDS’nin ne yapması gerektiğine dair adımları ve son dönemdeki değişiklikleri içermesinden dolayı uzay aracındaki iletişim problemlerini çözmede yardımcı olabileceğini düşündüklerini açıkladı.

Güneş sisteminin etki alanı dışında araştırma yapmak amacıyla 1977'de uzaya gönderilen Voyager 1, Dünya'ya 23,3 milyar kilometre uzaklıkta bulunuyor.

Yıldızlar arası konumu nedeniyle Voyager 1'in tek yönlü seyahati 20 saat 33 dakika sürüyor ve bu nedenle NASA ile arasındaki mesajın gelip gitmesi iki günü buluyor.

Öte yandan NASA, yanlış komut gönderip bağlantıyı kaybettiği Voyager 2 uzay aracından sinyal almaya çalışıyor.



Konakçılarını "dehşet verici" bir şekilde öldüren arı türü keşfedildi

Syntretus perlmani larvası, günlerce yaşadığı konağın karnından çıkıyor (Matthew Ballinger)
Syntretus perlmani larvası, günlerce yaşadığı konağın karnından çıkıyor (Matthew Ballinger)
TT

Konakçılarını "dehşet verici" bir şekilde öldüren arı türü keşfedildi

Syntretus perlmani larvası, günlerce yaşadığı konağın karnından çıkıyor (Matthew Ballinger)
Syntretus perlmani larvası, günlerce yaşadığı konağın karnından çıkıyor (Matthew Ballinger)

Kurbanlarını "dehşet verici" bir yolla öldüren bir yaban arısı türü keşfedildi. Meyve sineklerinin içine bıraktıkları larvalar büyüyerek sineğin karnını patlatıyor. 

Parazitoid yaban arıları, genellikle yumurtalarını henüz gelişim aşamasındaki sineklere bırakıyor. Bu dönemde konakçıların daha savunmasız olması arıların işini kolaylaştırıyor. 

Yumurtadan çıkan arılar, gelişimi devam eden sineklerin içinde büyüyerek onları içeriden yiyor. Sinekler genellikle yetişkinliğe varmadan ölüyor.

Fakat araştırmacılar ilk defa yetişkin sinekleri hedef alan bir parazitoid yaban arısı türü tespit etti. 

Mississippi Eyalet Üniversitesi'nden doktora öğrencisi Logan Moore, bahçesinden topladığı meyve sineklerinin karnında, bilinmeyen bir türde yaban arısı larvası olduğunu gördü. 

Moore ve ekip arkadaşları, Syntretus perlmani adı verdikleri türün gelişim süreçlerini laboratuvar ortamında inceledi. 

Bulgularını önde gelen hakemli dergi Nature'da 11 Eylül'de yayımlayan ekip, arının iğnesiyle yetişkin meyve sineklerinin karnına yumurtasını bıraktığını kaydetti. 

Daha sonra yumurtanın larvaya dönüşerek sineğin karnında 18 gün kaldığı ve konakçısının karnını patlatarak onu terk ettiği gözlemlendi.

Ardından birkaç saat ortalıkta gezinen arı, koza evresine geçerek 23 günün ardından yetişkin olarak kozadan çıktı.

Moore, "Sineğin yan tarafından dışarı çıkıyor" diyerek ekliyor: 

Ve durumu daha dehşet verici kılan şey de sineğin genellikle bundan sonraki birkaç saat boyunca canlı kalması.

Yeni bulunan yaban arısının, dünyanın en yaygın sinek türlerinden meyve sineğini (Drosophila melanogaster) hedef alması bilim insanlarını şaşkına çevirdi. Araştırmacılar, böyle bir keşfin nasıl şimdiye kadar yapılmadığını anlamaya çalışıyor. 

Moore, "Belki de bu kadar uzun süre keşfedilmemesinin nedeni, kimsenin bunu beklememesiydi" ifadelerini kullanıyor.

Sinekler, larva vücuttan ayrıldıktan sonra genelde bir süre daha yaşıyor (Matthew Ballinger)
Sinekler, larva vücuttan ayrıldıktan sonra genelde bir süre daha yaşıyor (Matthew Ballinger)

Bilim insanları laboratuvar testlerinde Syntretus perlmani'nin, Drosophila cinsindeki başka sinekleri de konakçı olarak seçtiğini gözlemledi.

Makalenin ortak yazarı Matthew Ballinger "Sinekleri hedef alan bilinen tüm parazitoid yaban arıları olgunlaşmamış yaşam evrelerindeki sineklere saldırır ve onun içinde gelişir" diyor: 

Drosophila ve diğer sinekleri hedef alan parazitoid yaban arıları hakkında 200 yıldır araştırmalar yürütülmesine rağmen, bugüne kadar yetişkinlere saldıran bir türe hiç rastlamamıştık.

Araştırmacılar Syntretus perlmani'nin, yetişkin sinekleri konakçı haline getirecek şekilde nasıl evrimleştiğini bulmayı amaçlıyor. 

Ekip, Syntretus perlmani'nin ABD'nin doğu kısmında geniş bir yaşam alanına yayıldığını söylüyor (Matthew Ballinger)
Ekip, Syntretus perlmani'nin ABD'nin doğu kısmında geniş bir yaşam alanına yayıldığını söylüyor (Matthew Ballinger)

Ballinger "Yeni tür hakkında daha fazla bilgi edinmek için sabırsızlanıyoruz" diyerek ekliyor: 

Umarız diğer araştırmacılar da önümüzdeki yıllarda kendi projelerine başlayarak bu türün enfeksiyon biyolojisini, ekolojisini ve evrimini daha iyi anlamaya çalışır.

Independent Türkçe, Popular Science, Live Science, Nature