Bilim insanları kararsız: Bilinç bir yanılsama mı?

Britanyalı biyolog Rupert Sheldrake, Güneş'in de bilinci olduğunu savunuyor

Bilim insanları ve felsefeciler, bilinç ve zihnin yapısını anlamaya yönelik çalışmaları sürdürüyor (Unsplash)
Bilim insanları ve felsefeciler, bilinç ve zihnin yapısını anlamaya yönelik çalışmaları sürdürüyor (Unsplash)
TT

Bilim insanları kararsız: Bilinç bir yanılsama mı?

Bilim insanları ve felsefeciler, bilinç ve zihnin yapısını anlamaya yönelik çalışmaları sürdürüyor (Unsplash)
Bilim insanları ve felsefeciler, bilinç ve zihnin yapısını anlamaya yönelik çalışmaları sürdürüyor (Unsplash)

Her şeyin bir zihni veya zihne benzer bir niteliği olduğunu savunan panpsişizm fikri, bilinçle ilgili tartışmalarda tekrar gündemde.

ABD'nin tanınmış popüler bilim dergilerinden Popular Mechanics, zihin ve bilincin yapısına dair farklı teorilerin bilim dünyasında tekrar tartışmayı masaya yatırdı.

Britanyalı biyolog Rupert Sheldrake, panpsişizm fikrinden hareketle sadece insanların değil tüm galaksinin bilinçli olduğunu savunuyor. 

"Morfik rezonans" fikriyle tartışma yaratan Sheldrake, benzer sistemlerin bilinçlerinin telepatik bir ilişkiselliğe sahip olduğunu öne sürüyor. 

Parapsikoloji alanında çalışmalar yapan biyolog, akademik dergi Journal of Consciousness Studies'de 2021'de yayımladığı "Güneş'in bilinci var mı?" başlıklı makalesiyle de tartışma yaratmıştı. 

Popular Mechanics'e konuşan Sheldrake, bilincin beyinlerle sınırlı kalmasına gerek olmadığını savunarak şu iddiaları ortaya atıyor: 

Zihinler ve fiziksel sistemler arasındaki bağlantı, elbette beynimizde mevcut olan ritmik elektromanyetik alanlar aracılığıyla gerçekleşiyor gibi görünüyor. Bu alanlar aynı zamanda Güneş'te ve çevresinde de mevcut. Bunlar Güneş'in zihniyle bedeni arasındaki arayüzü oluşturuyor olabilir.

Ancak bazı bilim insanlarına göre felsefe tarihinin en eski kuramlarından biri olan panpsişizm bilinci ve zihni açıklamakta yetersiz kalıyor.

Britanyalı felsefeci Keith Frankish, panpsişizmin bilinci psikolojik işlevlerinden soyutlayarak ele aldığını ve hatalı sonuçlara vardığını savunuyor. 

"Panpsişistler bilincin her yerde olduğunu düşünüyor" diyen Frankish, kendi fikrini şöyle sunuyor: 

Bilinç diye bir şey yoktur. Biz sadece bunun var olduğunu düşünürüz çünkü kendi zihinlerimiz hakkında bir tür yanılsama içindeyiz, ben buna yanılsamacılık diyorum.

Felsefeci, insanların kendilerini bilinçli bir zihne, benliğe ve ruha sahip olduğuna ikna ettiğini savunarak, bunların aslında sadece bir yanılsamadan ibaret olduğunu ileri sürüyor. 

Alman asıllı Amerikalı nörofizyolog Christof Koch ve zihin felsefesi alanının önde gelen isimlerinden Avustralyalı felsefeci ve nörobilimci David Chalmers, 1998'de beyin araştırmalarıyla ilgili bir iddiaya girmişti. 

Koch, beyindeki nöronların bilinci nasıl ürettiğinin 2023'e kadar net şekilde anlaşılacağını savunmuştu. Chalmers ise bunun mümkün olmadığını iddia etmişti. 

Bilinç ve zihnin yapısını anlamaya yönelik çalışmalar halen sürüyor. Bilimsel dergi Nature'ın internet sitesinde geçen yıl yayımlanan haberde, Koch ve Chalmers'ın giriştiği iddia "Felsefeci 1, nörobilimci 0" başlığıyla verilmişti.

Independent Türkçe, Popular Mechanics, Nature, BGR



Meta, yapay zekâ ihtiyaçları için nükleer enerjiye yöneliyor

Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
TT

Meta, yapay zekâ ihtiyaçları için nükleer enerjiye yöneliyor

Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)

Meta, Constellation Energy'den nükleer enerji satın almak için 20 yıllık bir anlaşma imzalayarak, teknoloji devlerinin veri merkezlerinin artan enerji ihtiyaçlarını karşılamak için sektörle iş birliği yapma eğilimini sürdürdü.

Meta, Haziran 2027'den itibaren Constellation'ın Illinois'deki Clinton Temiz Enerji Merkezi'nden yaklaşık 1,1 gigavat güç satın alacak. Bu, tesisin tek nükleer reaktörünün toplam çıktısını temsil ediyor.

İki şirket, uzun vadeli anlaşmanın santralin devam eden işletimini ve yeniden lisanslanmasını destekleyeceğini doğruladı.

Şarku’l Avsat’ın CNBC'den aktardığına göre Meta'nın taahhüdü olmadan santral, 2017'den bu yana kullandığı emisyonsuz kredinin süresi dolduğunda kapanma riskiyle karşı karşıyaydı.

Constellation Başkanı ve CEO'su Joe Dominguez, “Meta ile ortaklık yapmaktan gurur duyuyoruz... Meta, mevcut santrallerin yeniden lisanslanmasını ve genişletilmesini desteklemenin yeni enerji kaynakları bulmak kadar etkili olduğunu fark etti” ifadelerini kullandı.

Clinton Centre'ın üretimini de 30 megawatt artıracak olan anlaşmanın şartları açıklanmadı. Santral doğrudan Meta'nın veri merkezlerini beslemeyecek; teknoloji devinin yüzde 100 temiz enerji üretme hedefine katkıda bulunurken bölgesel şebekeye güç sağlamaya devam edecek.

Bu duyuru, büyük teknoloji şirketleri ile nükleer endüstri arasında yapılan bir dizi anlaşmanın sonuncusu. Eylül ayında Constellation, Three Mile Island'ı yeniden çalıştıracağını ve 20 yıllık bir anlaşma kapsamında Microsoft'a enerji satacağını duyurmuştu.

Google geçtiğimiz yıl küçük modüler nükleer reaktörler (SMRs) geliştiren Kairos Power ile yaptığı iş birliğinin ardından üç yeni nükleer tesisin geliştirilmesini finanse etme sözü verdi. Amazon ise ekim ayında bu reaktörlerin geliştirilmesi için 500 milyon dolardan fazla yatırım yaptı ve Mart 2024'te Susquehanna Nükleer Santrali’nde faaliyet gösterecek bir veri merkezi kompleksi satın aldı. Amazon, Google ve Meta gibi teknoloji devleri mart ayında Dünya Nükleer Birliği öncülüğünde 2050 yılına kadar nükleer enerjinin küresel olarak üç katına çıkarılması çağrısında bulunan bir taahhüdü imzaladılar.

Ancak Constellation ile yapılan anlaşma, Meta'nın nükleer enerji sektörüne ilk resmi girişi anlamına geliyor. Şirket aralık ayında, ABD'de bir ila dört gigawatt arasında yeni nükleer kapasite ekleme arzusunu belirterek, ortak olacak nükleer enerji geliştiricileri bulmak için bir teklif talebinde bulundu. Gelişmiş nükleer enerjiye odaklanan bu teklif halen değerlendirme aşamasında ve şirketin Clinton tesisine verdiği destekten farklı.

Meta Küresel Enerji Başkanı Urvi Parekh şunları söyledi: “Yapay zekâ hedeflerimizi ilerletmeye devam etmek için temiz ve güvenilir enerjiyi güvence altına almak şart. Clinton tesisinin önümüzdeki yıllarda da faaliyet göstermesine katkıda bulunmaktan ve bu tesisin ABD'nin enerji liderliğini ilerletmenin önemli bir parçası olduğunu göstermekten gurur duyuyoruz.”

Başkan Donald Trump kısa bir süre önce, 2050 yılına kadar ABD'nin nükleer kapasitesini dört katına çıkarma hedefiyle nükleer enerjinin yaygınlaştırılmasını hızlandırmayı amaçlayan dört kararname imzaladı. Bu kararnameler, diğer hususların yanı sıra, Nükleer Düzenleme Komisyonu'nun elden geçirilmesini ve yerli bir nükleer yakıt tedarik zinciri kurulmasını öngörüyor.

Beyaz Saray ayrıca, küçük modüler reaktörler de dahil olmak üzere reaktörlerin düzenleyici onayının hızlandırılması çağrısında bulundu. Geçmişte nükleer projeler yüksek ön maliyetlerden ve uzun inşaat programlarından mustaripti. Sektör, küçük nükleer reaktörlerin nükleer enerjiyi genişletmek için daha uygun maliyetli bir yol olacağını umuyor. Şu anda ABD'de faaliyette olan küçük nükleer reaktör bulunmuyor.

Diğer yandan Constellation dün yaptığı açıklamada, Clinton sahasında küçük bir nükleer reaktör inşa etme olasılığı için Nükleer Düzenleme Komisyonu'ndan yeni bir lisans almayı değerlendirdiğini duyurdu.