"Dünyanın en çirkin hayvanının" burnunun sırrı anlaşıldı

Dişileri etkiliyorlarmış

 Hortumlu maymunların erkeklerinin, dişilerinden daha büyük burnu olması dikkat çekiyor (Pexels)
Hortumlu maymunların erkeklerinin, dişilerinden daha büyük burnu olması dikkat çekiyor (Pexels)
TT

"Dünyanın en çirkin hayvanının" burnunun sırrı anlaşıldı

 Hortumlu maymunların erkeklerinin, dişilerinden daha büyük burnu olması dikkat çekiyor (Pexels)
Hortumlu maymunların erkeklerinin, dişilerinden daha büyük burnu olması dikkat çekiyor (Pexels)

Hortumlu maymunlarının erkeklerinin, uzun burnunun dişileri çekmek için bu şekilde evrimleştiği ortaya çıktı. 

Uzun burunlu maymun (Nasalis larvatus) diye de bilinen bu primat türü, genellikle dünyanın en çirkin hayvanları arasında sayılıyor. Asya'nın güneydoğusundaki Borneo Adası'nda yaşayan hortumlu maymunların nesli tükenme tehlikesi altında. 

Daha önce yapılan bir çalışmada bu maymunların erkeklerinin burun büyüklüğüyle, çiftleştikleri dişi sayısı arasında bir bağlantı olduğu bulunmuştu. Avustralya Ulusal Üniversitesi'nden bilim insanları yeni araştırmalarında bunun nedenini saptadı. 

Bilim insanları maymunların kafatası örneklerinden yararlanarak kemikli burun boşluklarını inceledi. Scientific Reports adlı hakemli dergide perşembe günü yayımlanan araştırmada erkeklerdeki boşluğun boyutu ve şeklinin daha yüksek sesler çıkarmalarını sağlayacak şekilde evrimleşmiş olabileceği bulundu.

Makalenin ortak yazarı Katharine Balolia "Erkek maymunların daha uzun ve daha büyük burun boşluğu sayesinde daha yüksek ve derin sesler çıkarabilmesi, sağlıklarını ve hakimiyetlerini göstermelerini sağlıyor" diyerek şöyle ekliyor: 

Bu, erkek maymunların dişileri çekmesine ve diğer erkekleri uzaklaştırmasına katkı sağlıyor.

Ancak erkeklerin bu büyük burunları sadece ses nedeniyle partner bulmalarını kolaylaştırmıyor. Araştırmacılar daha büyük burunların dişilere çekici geldiğini düşünüyor. 

Bilim insanları hortumlu maymunların erkekleri cinsel olgunluğa ulaştığında burun boşluğunun büyümesinin durduğunu fakat burnun ön ve etli kısmının büyümeye devam ettiğini saptadı. Ayrıca bu etli kısım, sesi kulağa hoş gelecek şekilde değiştiriyor gibi görünüyor.

Araştırmacılar muhtemelen burnun yüksek ses çıkarmak üzere evrimleştiğini fakat zaman içinde dişilere çekici gelmeye başladığını tahmin ediyor. Balolia "Dişiler sağlık ve hakimiyetin açık bir işareti olduğundan, eş seçiminde büyük burunları görsel açıdan çekici bulmaya başlamış olabilir" sözleriyle açıklıyor. 

Bilim insanları burunlarının büyümesinde, hortumlu maymunların yaşadığı ortamın da rol oynadığını düşünüyor. Genellikle sık ormanlarda yaşayan bu hayvanlar, her zaman birbirlerini göremediğinden yüksek sesler çıkarmaya ihtiyaç duyuyor. 

Independent Türkçe, Popular Science, IFL Science, Scientific Reports



Kristof Kolomb'un kökeni, yüzlerce yıllık tartışmaların ardından ortaya çıktı

İspanya'nın Sevilla kentindeki katedralde yer alan anıt mezarda Kristof Kolomb'un yattığı doğrulandı (Marcelo del Pozo/Reuters)
İspanya'nın Sevilla kentindeki katedralde yer alan anıt mezarda Kristof Kolomb'un yattığı doğrulandı (Marcelo del Pozo/Reuters)
TT

Kristof Kolomb'un kökeni, yüzlerce yıllık tartışmaların ardından ortaya çıktı

İspanya'nın Sevilla kentindeki katedralde yer alan anıt mezarda Kristof Kolomb'un yattığı doğrulandı (Marcelo del Pozo/Reuters)
İspanya'nın Sevilla kentindeki katedralde yer alan anıt mezarda Kristof Kolomb'un yattığı doğrulandı (Marcelo del Pozo/Reuters)

Ünlü kaşif Kristof Kolomb'un kökeni hakkındaki soru nihayet yanıtlandı. Yıllar süren araştırmaların ardından Kolomb'un, Batı Avrupalı bir Sefarad Yahudisi olduğu ortaya çıktı.

1492'de Amerika'yı "keşfetmesiyle" bilinen Kolomb'un İtalya'nın Cenova kentinden olduğu düşünülüyordu. 

Ancak bu teoriyi sorgulayan bazı uzmanlar, kaşifin İspanyol bir Yahudi, Yunan, Bask, Portekizli veya Britanyalı olabileceğini öne sürüyordu. 

İspanya'daki Granada Üniversitesi'nden adli tıp uzmanı Prof. José Antonio Lorente'nin liderliğindeki araştırma ekibi 22 yıl süren çalışmaların sonunda cevaba ulaştı.

Bilim insanları, Sevilla Katedrali'ne gömülen Kolomb'dan DNA örnekleri alarak inceledi. Ekip ayrıca kaşifin kardeşi Diego ve oğlu Hernando'dan da örnek aldı.

İspanya'nın kamu yayıncısı RTVE'de cumartesi günü yayımlanan Colón ADN, su verdadero origen (Kolomb DNA'sı: Gerçek Köken) adlı belgeselde yüzlerce yıldır süren gizem aydınlatıldı.

Araştırmacılar Kolomb'un Sefarad Yahudisi olduğunu tespit etti. 

1492'de Hıristiyan hükümdarlar tarafından İspanya'dan kovulan Yahudilerin büyük bir kısmı Osmanlı İmparatorluğu, Hollanda, İtalya, Balkanlar, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki topluluklar tarafından kabul edilmişti.

Bu grupları temsil eden Sefarad kelimesi de İbranicede İspanya anlamına geliyor.

Prof. Lorente, 25 bölge üzerindeki analizlerden sonra Kolomb'un Batı Avrupa'da doğduğunu söyleyebileceklerini açıkladı. 

Uzman ayrıca kaşifin kökenine dair araştırmanın karmaşık olduğunu ancak sonucun "neredeyse mutlak güvenilirlikte" olduğunu ekledi. 

Araştırma ekibi, Sevilla'daki kalıntıların Kolomb'a ait olduğunu doğruladıklarını da perşembe günü duyurmuştu. 

Dominik Cumhuriyeti uzun zamandır Kolomb'un naaşına ev sahipliği yaptığını iddia ediyordu. 

1877'de Dominik Cumhuriyeti'nin başkenti Santo Domingo'daki bir katedralde, sunağın arkasına gömülü ve Kolomb'a ait olduğu söylenen kemik parçalarını içeren kurşundan bir kutu bulunmuştu.

Ekip bu iddianın doğru olabileceğini ve bazı kalıntıların Dominik Cumhuriyeti'nde yer alabileceğini ifade ediyor. 

1506'da 55 yaşındayken İspanya'nın Valladolid kentinde hayatını kaybeden Kolomb, bugün Dominik Cumhuriyeti ve Haiti tarafından paylaşılan Hispanyola adasına gömülmek istemişti. 

Cenazesi 1542'de oraya götürülmüş, 1795'te de Küba'ya taşınmıştı. Daha sonra 1898'de  İspanya'nın Sevilla kentine nakledilmişti.

Independent Türkçe, Reuters, Guardian, BBC, Türk Yahudi Toplumu