"Tuhaflığın sınırlarını zorlayan" bir dinozor keşfedildi

Boynuzlarının eşi benzeri görülmedi

Yaklaşık 78 milyon yıl önce yaşayan Lokiceratops rangiformis, bulunan en büyük ve gösterişli boynuzlardan birine sahip (Andrey Atuchin/Maribo Evrim Müzesi)
Yaklaşık 78 milyon yıl önce yaşayan Lokiceratops rangiformis, bulunan en büyük ve gösterişli boynuzlardan birine sahip (Andrey Atuchin/Maribo Evrim Müzesi)
TT

"Tuhaflığın sınırlarını zorlayan" bir dinozor keşfedildi

Yaklaşık 78 milyon yıl önce yaşayan Lokiceratops rangiformis, bulunan en büyük ve gösterişli boynuzlardan birine sahip (Andrey Atuchin/Maribo Evrim Müzesi)
Yaklaşık 78 milyon yıl önce yaşayan Lokiceratops rangiformis, bulunan en büyük ve gösterişli boynuzlardan birine sahip (Andrey Atuchin/Maribo Evrim Müzesi)

Bilim insanları kafatasının arkasında bugüne kadar görülen en büyük boynuzu taşıyan bir dinozor türü keşfetti. Adını İskandinav mitolojisindeki kurnazlık tanrısı Loki'den alan dinozor, "tuhaflığın sınırlarını zorluyor". 

Hakemli dergi PeerJ'de dün yayımlanan bir makalede Ceratopsidae familyasına ait yeni bir otobur dinozor türü tespit edildiği açıklandı. 

Yaklaşık 92 milyon yıl önce ortaya çıkan ve 66 milyon yıl önce dinozorların sonunu getiren kitlesel yok oluşa kadar yaşayan bu familya burunlarındaki boynuzlarıyla biliniyor.

Lokiceratops rangiformis adı verilen yeni dinozorunsa burnunda boynuzları yok. Bunun yerine kafatasının arkasındaki yaka denen kısımda bıçak gibi boynuzlar taşıyan canlı, bunların hem gösterişli hem de büyük olmasıyla dikkat çekiyor. 

Çalışmanın ortak başyazarı Joseph Sertich "Bu yeni dinozor, bir ceratopsia türünde bugüne kadar görülen en büyük yaka boynuzlarına sahip olmasıyla tuhaf ceratopsia başlıklarının sınırlarını zorluyor" diyor:

Bu kafatası süsleri, boynuzlu dinozor çeşitliliğinin kilidini açmanın anahtarlarından biri ve evrimsel seçilimin Kretase ekosistemlerinin baş döndürücü zenginliğine katkıda bulunarak gösterişli bir görünüme yol açtığını gösteriyor.

Ceratopsidae familyasını içine alan ceratopsia grubunun en meşhur üyesi Triceratops, Lokiceratops'tan 12 milyon yıl sonra ortaya çıktı. 

2019'da ABD'nin Montana eyaletinde bulunan kalıntıları bir araya getiren bilim insanları, yeni keşfettikleri Lokiceratops'un yaklaşık 7 metre uzunluğunda ve 5 ton ağırlığında olduğunu tahmin ediyor. Yaka boynuzlarının uzunluğuysa yaklaşık 1 metre. 

Araştırmacılar bu canlının, Centrosaurinae adlı boynuzlu dinozorların Kuzey Amerika'da bugüne kadar bulunan en büyük örneği olduğunu söylüyor.

Sertich, ağzında en az 200 dişi bulunan Lokiceratops için "Muhtemelen günümüzdeki gergedan ve fillere benzer şekilde davranan 4 ayaklı bir otoburdu" ifadelerini kullanıyor:

Keskin gagasıyla sert bitkileri kesiyor ve yanağındaki dişlerle de bunları dilimliyordu.

Dinozorun boynuzlarınınsa kuşların tüylerine benzer bir amaç taşıdığını düşünen Sertich "Muhtemelen yaka ve boynuzlarını, partner bulmak, rakiplerini korkutmak veya kendi türünün üyelerinin onu tanıması için süs olarak kullanıyordu" diyor.

Bıçak gibi boynuzları olan dinozorun ismi, İskandinav mitolojisinde kılıç kullanan tanrı Loki'ye referansla kondu. Lokiceratops rangiformis, "Loki'nin ren geyiğine benzeyen boynuzlu yüzü" anlamına geliyor. 

Bilim insanları ayrıca Lokiceratops'un 78 milyon yıl önce, ikisi Centrosaurinae grubundan 4 farklı boynuzlu dinozorla beraber yaşadığını saptadı. Yakın akraba olan üç türe bu bölge dışında hiç rastlanmadı. 

Makalenin ortak başyazarı Mark Loewen "Daha önce paleontologlar aynı yer ve zamanda en fazla iki ayrı boynuzlu dinozor türünün bir arada var olabileceğini düşünüyordu" diyor: 

İnanılmaz bir şekilde, aynı anda birlikte yaşayan 5 tür tespit ettik.

Araştırmacılar Lokiceratops'un keşfinin, bu türlerin küçük bir alanda hızla evrimleştiğine dair kanıt sunduğunu belirtiyor.

Independent Türkçe, Science Daily, Newsweek, PeerJ



Araştırma: Multivitaminler ömrü uzatmıyor

Pek çok uzman multivitaminlerin faydalarına çekimser yaklaşıyor (Pexels)
Pek çok uzman multivitaminlerin faydalarına çekimser yaklaşıyor (Pexels)
TT

Araştırma: Multivitaminler ömrü uzatmıyor

Pek çok uzman multivitaminlerin faydalarına çekimser yaklaşıyor (Pexels)
Pek çok uzman multivitaminlerin faydalarına çekimser yaklaşıyor (Pexels)

Multivitamin takviyelerinin ömrü uzatmadığı ortaya çıktı. 

Pek çok kişi daha sağlıklı bir yaşam sürmek için ayrı ayrı vitamin veya mineral takviyeleri ya da bunların bir arada bulunduğu multivitaminler kullanıyor. Bu takviyelerinin küresel pazarının on milyarlarca dolar değerinde olduğu tahmin ediliyor. 

Multivitaminler üzerine yapılan araştırmalarda bugüne kadar çeşitli sonuçlar elde edildi. Örneğin bazı çalışmalarda bu takviyelerin kanser, kalp hastalıkları ve diyabet gibi hastalıklara yakalanma riskini artırdığı öne sürülmüştü.

Öte yandan başka bir araştırmada multivitaminlerin yaşlılıkta bilişsel gerilemeyi yavaşlatabileceği iddia edilmişti. 

ABD Ulusal Sağlık Enstitüleri araştırmacıları, JAMA Network Open adlı hakemli dergide çarşamba günü yayımladıkları çalışmada multivitaminlerin uzun yaşama etkisini değerlendirdi.  

Daha önce yapılan üç kapsamlı araştırmanın sonuçlarını analiz eden araştırmacılar toplamda 390 bin 124 yetişkinin verilerini inceledi. En az 20 yıl boyunca takip edilen bu kişiler genel olarak sağlıklıydı. 

Multivitaminin erken ölüm riskini azalttığına dair bir bulgu edinmeyen araştırmacılar, böyle takviyeler alan kişilerin takip döneminin ilk yıllarında ölüm riskinin yüzde 4 daha yüksek olduğunu kaydetti.

Bu durum multivitaminlerin zararlı olduğuna işaret edebileceği gibi yaşlanan veya sağlık sorunu yaşayan kişilerin takviye almaya başlamasıyla da açıklanabilir. 

Çalışmada yer almayan Dr. Jade A. Cobern şöyle diyor:

Bu çalışma, genel olarak multivitaminlerin daha uzun yaşamayı sağlamayacağını gösteriyor.

Uzmanlar ihtiyaç duyan kişilerin ayrı ayrı vitamin takviyeleri almasının zararlı olmadığını söylüyor. Örneğin demir veya B vitamini eksikliğinden muzdarip kişilerin bunları takviye olarak almasında sorun yok. Cobern, "Eğer doktor bir vitamin yazıyorsa, o ilacı almak önemli" ifadelerini kullanıyor. 

Bununla beraber uzmanlar, asıl önem arz eden şeyi sağlıklı bir beslenme biçimi olduğunu vurguluyor. Çalışmada yer almayan diyetisyen Duane Mellor şöyle diyor:

Vitamin ve mineral takviyesi sağlıksız beslenmeyi tek başına düzeltmez fakat bir kişi bunları gıdalardan almakta zorlanıyorsa temel besin maddelerinin karşılanmasını sağlayabilir. 

2023'te yapılan bir araştırmada sağlıklı beslenmenin kişinin ömrüne 10 yıl ekleyebileceği bulunmuştu. Cobern da benzer bir şekilde şöyle bir öneride bulunuyor:

Beslenmemize daha fazla sebze, tam tahıl veya baklagil ekleyerek, kırmızı et ve alkol tüketimini azaltarak ve hareketsiz geçen zamanı düşürerek muhtemelen hepimiz bir fayda kazanabiliriz.

Independent Türkçe, Science Alert, Guardian, ABC News, JAMA Network Open