Satürn'de muazzam bir enerji dengesizliği saptandı

NASA aracının bulguları, gaz devlerine dair bilinenleri baştan yazabilir

Satürn'ün yanı sıra Jüpiter, Uranüs ve Neptün'ün içinde yer aldıgı gaz devleri, sert bir yüzeyi olmayan ve büyük ölçüde helyum veya hidrojenden oluşan gezegenleri ifade ediyor (NASA)
Satürn'ün yanı sıra Jüpiter, Uranüs ve Neptün'ün içinde yer aldıgı gaz devleri, sert bir yüzeyi olmayan ve büyük ölçüde helyum veya hidrojenden oluşan gezegenleri ifade ediyor (NASA)
TT

Satürn'de muazzam bir enerji dengesizliği saptandı

Satürn'ün yanı sıra Jüpiter, Uranüs ve Neptün'ün içinde yer aldıgı gaz devleri, sert bir yüzeyi olmayan ve büyük ölçüde helyum veya hidrojenden oluşan gezegenleri ifade ediyor (NASA)
Satürn'ün yanı sıra Jüpiter, Uranüs ve Neptün'ün içinde yer aldıgı gaz devleri, sert bir yüzeyi olmayan ve büyük ölçüde helyum veya hidrojenden oluşan gezegenleri ifade ediyor (NASA)

NASA'nın uzay aracının verileri, Satürn'ün saldığı ısıda mevsimden mevsime muazzam değişimler yaşandığını ortaya koydu. İlk defa bir gaz devinde saptanan böyle bir enerji dengesizliği, bu gezegenlere dair bilinenlerin tekrar incelenmesini gerektirebilir. 

Güneş Sistemi'ndeki bütün gezegenlerin yıldızdan aldığı radyasyon ve ne kadarını geri uzaya saldığı arasındaki dengeyi ifade eden bir enerji bütçesi var. Gezegenlerin kendi enerji kaynakları da olduğu için bu iki miktar aynı olmuyor fakat genellikle iç kaynaklar düşük seviyede kalıyor. 

NASA'nın 2017'de Satürn'e düşmesiyle görevi sona eren aracı Cassini'nin verilerini inceleyen araştırmacılar gezegenin enerji bütçesinde mevsimden mevsime muazzam bir dengesizlik yaşandığını ve bunun gezegenin yörüngesinden kaynaklandığını tespit etti.

Nature Communications adlı hakemli dergide 18 Haziran'da yayımlanan çalışmanın ortak yazarı Prof. Liming Li "Bir gaz devinde mevsimsel ölçekte küresel bir enerji dengesizliği ilk kez gözlemleniyor" diyor. 

Bu bize sadece gezegenlerin oluşumu ve evrimi hakkında yeni bilgiler vermekle kalmıyor, aynı zamanda gezegen ve atmosfer bilimi hakkında düşünme şeklimizi de değiştiriyor.

Satürn'ün yörüngesinin eliptik olması Güneş'ten aldığı enerjinin değişmesine yol açıyor. Dünya'nın da yörüngesi tam bir daire değil fakat Satürn'deki bu durum, Güneş'e en yakın ve en uzak olduğu anlarda aldığı enerji arasında çok yüksek bir farka yol açıyor.

Biriken bu enerjinin bir şekilde salınması gerekirken yeni araştırmayı yürüten ekip bunun gezegendeki büyük ve uzun süreli fırtınalara yol açarak uzun bir sürede gerçekleştiğini düşünüyor.

Houston Üniversitesi'nden Xinyue Wang, liderlik ettiği araştırmayı "Gaz devlerinin atmosferi, iklimi ve evrimiyle ilgili mevcut model ve teorilerde, küresel enerji bütçesinin dengeli olduğu varsayılıyor" sözleriyle değerlendiriyor:

Ancak keşfettiğimiz bu mevsimsel enerji dengesizliğinin, bu model ve teorilerin yeniden değerlendirilmesini gerektirdiğine inanıyoruz.

Independent Türkçe, IFL Science, Science Alert, Nature Communications



Sovyetler'den kalma uydu Dünya'ya meteor gibi çarpabilir

Sovyet Venera projesine özel posta pulu (Wikimedia Commons)
Sovyet Venera projesine özel posta pulu (Wikimedia Commons)
TT

Sovyetler'den kalma uydu Dünya'ya meteor gibi çarpabilir

Sovyet Venera projesine özel posta pulu (Wikimedia Commons)
Sovyet Venera projesine özel posta pulu (Wikimedia Commons)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Bir uydu takipçisi, Venüs'e iniş yapabilecek dayanıklılıkta tasarlanan yarım tonluk Sovyet uzay sondasının iki hafta içinde Dünya'ya geri döneceği ve meteor gibi "sert düşebileceği" uyarısında bulundu.

1972'de fırlatılan uzay aracı hiçbir zaman Dünya'nın yörüngesini geçemedi ve kalıntıları 50 yılı aşkın süredir gezegenin etrafında dönüyor.

Sonda, 10 Mayıs civarında alevler içinde Dünya'ya geri düşmeye başlayacak.

Hollandalı uydu takipçisi Marco Langbroek blog yazısında, "Bundan yaklaşık 2 hafta sonra, alışılmadık bir kontrolsüz yeniden giriş gerçekleşecek: Başarısız bir Sovyet Venera görevinden 53 yıllık iniş kapsülü Dünya yörüngesinde sıkışıp kaldı" dedi.

Uzay sondasının yeniden giriş sırasında yanma ihtimali az da olsa var ancak Venüs'e inişe dayanmak üzere inşa edildiği için bu pek olası görünmüyor.

Delft Teknoloji Üniversitesi'nde uzay durumsal farkındalığı dersi veren Dr. Langbroek, "Bu, Venüs atmosferinden geçerken hayatta kalmak üzere tasarlanmış bir iniş aracı olduğundan, Dünya atmosferine yeniden girişte ve çarpışmada sağlam kalması mümkün" dedi.

Uzay aracı paraşütle donatılmış olsa da bu paraşüt çalışır durumda olmayabilir.

Dr. Langbroek, Popular Science'a "Eğer yeniden girişten sağ çıkarsa, sertçe düşecektir" diye konuştu.

Dr. Langbroek, yaklaşık 1 metre genişliğinde ve 500 kg'ın biraz altında ağırlığa sahip sondanın atmosfere yeniden girebileceğini ve saatte yaklaşık 250 km hızla Dünya'ya çarpabileceğini, bunun da meteor çarpmasına benzer riskler oluşturduğunu söyledi.

Casus uydu, meteor ve asteroitleri izleyen öğretim görevlisi, "Söz konusu riskler özellikle yüksek olmasa da sıfır da değil" dedi.

Düşen sondanın ne zaman ve nereye çarpabileceği belirsizliğini koruyor.

Dr. Langbroek, "51,7 derecelik yörünge eğimiyle, yeniden giriş 52 Kuzey ve 52 Güney enlemleri arasında herhangi bir yerde gerçekleşebilir" dedi.

Bu, Birleşik Krallık kadar kuzeyden Yeni Zelanda kadar güneye herhangi bir yer olabilir.

Gök cismi takipçisi, "Mevcut modellememize göre yeniden giriş, aşağı yukarı 10 Mayıs civarında gerçekleşecek" dedi.

Geçen birkaç ay boyunca, model sürekli 9-10 Mayıs 2025'ten civarında yeniden girişe işaret ediyor.

İzleyiciler daha fazla veri toplamak ve ne zaman ve nereye çarpabileceğini belirlemek için uzay sondasını gözlemlemeyi sürdürüyor.

Dr. Langbroek, "Yeniden giriş tarihindeki belirsizlik, gerçek yeniden girişe yaklaştıkça azalacak ancak o gün bile belirsiz oranı hâlâ yüksek olacak" dedi.

Independent Türkçe, independent.co.uk/space