2 bin 700 yıllık mezardan 150'den fazla tarihi eser çıktı

İçinde "en yüksek mertebeden" birinin yattığı düşünülüyor

Yaklaşık 4'e 2 metre boyutlarındaki mezar, çapı 30 metre kadar olan yuvarlak bir hendeğin içinde yer alıyor. (Corinaldo Belediyesi)
Yaklaşık 4'e 2 metre boyutlarındaki mezar, çapı 30 metre kadar olan yuvarlak bir hendeğin içinde yer alıyor. (Corinaldo Belediyesi)
TT

2 bin 700 yıllık mezardan 150'den fazla tarihi eser çıktı

Yaklaşık 4'e 2 metre boyutlarındaki mezar, çapı 30 metre kadar olan yuvarlak bir hendeğin içinde yer alıyor. (Corinaldo Belediyesi)
Yaklaşık 4'e 2 metre boyutlarındaki mezar, çapı 30 metre kadar olan yuvarlak bir hendeğin içinde yer alıyor. (Corinaldo Belediyesi)

İtalya'da bir soyluya ait olduğu düşünülen 2 bin 700 yıllık bir mezar bulundu. 

Bologna Üniversitesi'nden araştırmacılar İtalya'nın Corinaldo kentinde yaklaşık 6 yıldır arkeolojik çalışmalar yürütüyor. 

ArcheoNevola adlı proje kapsamında 2018'de bölgede bir Piceni prensine ait olduğu düşünülen bir mezar keşfedilmişti. MÖ 7. yüzyıla ait bu mezar büyük heyecan uyandırmıştı. 

Piceni halkı, MÖ 9. ila MÖ 3. yüzyılda bugünkü Marche ve Abruzzo arasında yaşıyordu. Antik Roma uygarlığı daha sonra bu bölgeyi yönetimine katmıştı. 

Corinaldo Belediyesi'nin 27 Temmuz'da yaptığı açıklamada bölgede MÖ 7. yüzyıla ait yeni hazineler keşfedildiği aktarıldı. Açıklamada yeni bulguların, öncekilerin ötesine geçtiği ifade edildi. 

Piceni halkından soylu bir erkeğe ait olduğu düşünülen, yaklaşık 2 bin 700 yıllık mezardan 150'den fazla tarihi eser çıkarıldı. 

Bunlar arasında en ilgi çekeni iki tekerlekli bir savaş arabasıydı. Mezarda, soylu kişinin kalıntılarının yanı sıra "bir dizi seçkin bronz nesne", bir miğfer, bir kazan ve özenle süslenmiş kaplar da bulundu. 

Arkeologlar etleri parçalamak için kullanılan demir bir balta, yiyecek ve içecek servisi için tasarlanmış çanak çömlek gibi eşyalar içeren mezarı bir ziyafet ortamıyla ilişkilendiriyor. 

Açıklamada bulguların, mezarda yatan kişinin toplumun "en yüksek mertebesine" mensup olduğuna işaret ettiği belirtiliyor. 

Ayrıca İtalya'nın farklı bir bölümünde yakın zamanlarda yaşamış Etrüskler'e ait eşyalar da bulundu. İki halkın birbiriyle etkileşime geçtiği ve ticaret yaptığı tahmin ediliyordu. 

Corinaldo Belediye Başkanı Gianni Aloisi açıklamada "Corinaldo, Prensler Ülkesi unvanıyla gurur duyabilir" diyerek şöyle ekliyor:

Nevola arkeolojik alanının tarihi ve kültürel değerini doğrulayan bu keşif, toplumumuzun tarihini öğrenmemizi ve belki de yeniden yazmamızı sağlayacak.

Independent Türkçe, Popular Mechanics, Newsweek



Dinozorlar Çağı'ndaki kuşların Arktika'da yuva yaptığı ortaya çıktı

Araştırmacılar 73 milyon yıl önceki Prince Creek ekosisteminin, yaz mevsiminde yaklaşık 6 ay boyunca kesintisiz gün ışığına maruz kaldığını düşünüyor (Gabriel Ugueto)
Araştırmacılar 73 milyon yıl önceki Prince Creek ekosisteminin, yaz mevsiminde yaklaşık 6 ay boyunca kesintisiz gün ışığına maruz kaldığını düşünüyor (Gabriel Ugueto)
TT

Dinozorlar Çağı'ndaki kuşların Arktika'da yuva yaptığı ortaya çıktı

Araştırmacılar 73 milyon yıl önceki Prince Creek ekosisteminin, yaz mevsiminde yaklaşık 6 ay boyunca kesintisiz gün ışığına maruz kaldığını düşünüyor (Gabriel Ugueto)
Araştırmacılar 73 milyon yıl önceki Prince Creek ekosisteminin, yaz mevsiminde yaklaşık 6 ay boyunca kesintisiz gün ışığına maruz kaldığını düşünüyor (Gabriel Ugueto)

Bilim insanları, kuşların kutup bölgelerine en azından 73 milyon yıldır yuva yaptığını keşfetti. 

Günümüzde Arktika'da yuva yapan 200'den fazla kuş türü var. Bilim insanları bu hayvanların ekosistemin önemli üyeleri olduğunu, polenleşme ve tohum dağılımı gibi temel görevlere katkı sağladığını söylüyor.

Daha önce yapılan araştırmalarda bu davranışın yeni olmadığı görülmüştü. Princeton Üniversitesi'nden Lauren Wilson "Kutup bölgelerinde yuva yapmaya dair en eski kanıt, Antarktika'nın Eosen dönemine ait yaklaşık 46,5 milyon yıl önce yaşamış bir penguen kolonisiydi" diyor.

Wilson liderliğindeki ekibin yeni araştırmasıysa bu tarihi yaklaşık 25 milyon yıl daha geriye çekti. 

Bilim insanları Alaska'nın kuzeyindeki Prince Creek formasyonunda yaptıkları kazılarda aralarında embriyo ve yavru kalıntıları da olan 50'den fazla kuş fosili ortaya çıkardı. Çoğunun boyu 2 milimetreden daha kısa olan bu fosiller, kuşların kutup bölgelerinde yuva yaptığına dair en eski kanıtı sunuyor. 

Bulguları hakemli dergi Science'ta yayımlanan çalışmanın ortak yazarı Patrick Druckenmiller, "Bu yeni fosiller, kuşların evrimi hakkındaki bilgilerimizde önemli bir boşluğu dolduruyor" diyerek ekliyor:

Bu çalışmadan önce, birkaç ayak izi dışında Alaska'da kuş fosilleri bulunmamıştı.

Araştırmacılar yaklaşık 73 milyon yıl önce Arktika'da yuva yapan bu kuşların en azından üç ayrı gruptan geldiğini saptadı. Fosillerin bir kısmı martıya benzeyen Ichthyornithes ve dalgıç kuşuna benzeyen Hesperornithes gruplarına aitti. Artık soyu tükenen bu gruplar dişli kuşları içeriyordu.

Ancak kalıntıların çoğu ördeklere benzeyen dişsiz kuşlara aitti. Araştırmacılar dişsizliğin, bugün yaşayan bütün kuşları içeren grubun belirleyici özelliği olduğunu ifade ediyor. Bu nedenle bulgular, milyonlarca yıl önce Arktika'da yuva yapan kuşların, modern kuşların yakın akrabaları olduğuna işaret ediyor.

Ekip, bölgenin o dönemde bugüne kıyasla daha sıcak olduğunu ve muhtemelen 6 ay boyunca kesintisiz gün ışığı aldığını söylüyor. Ancak bu durum kuşların dondurucu soğuklara maruz kalmadıkları anlamına gelmiyor.

Druckenmiller "Kışlar bugünkü kadar sert olmasa da yıl boyunca burada yaşayan hayvanlar dondurucu soğuklara, ara sıra yağan kara ve yaklaşık 4 ay süren kış karanlığına katlanmak zorundaydı" diye açıklıyor.

Ancak bölgede o zaman yuva yapan kuşların tek sorunu sıcaklıklar değildi. Araştırmacılar bazılarının uzunluğu 5 metreye ve ağırlığı 2 tona çıkan yaklaşık 12-13 dinozor türüyle beraber yaşadıklarını söylüyor. 

Druckenmiller, Troodon gibi etçil dinozorların, "bu sevimli küçük kuşları akşam yemeğinde seve seve yiyeceğini" söylüyor. 

Edinburgh Üniversitesi'nden paleontolog Steve Brusatte, yer almadığı çalışmanın bulgularını şöyle değerlendiriyor:

Bu fosiller, kuşların onlarca milyon yıl önce bu yüksek enlemlerdeki toplulukların ayrılmaz bir parçası olduğunu ve bu toplulukların modern zamanlardaki ekolojik bir yenilik değil, Dünya tarihinin uzun vadeli bir normu olduğunu gösteriyor.

Independent Türkçe, Guardian, Live Science, Science