DNA analizi, insan yiyen aslanların menüsünü gözler önüne serdi

Bilim insanları bulgular karşısında şaşkına döndü

Kırık dişlerde aslan kılları da bulundu (Field Doğa Tarihi Müzesi)
Kırık dişlerde aslan kılları da bulundu (Field Doğa Tarihi Müzesi)
TT

DNA analizi, insan yiyen aslanların menüsünü gözler önüne serdi

Kırık dişlerde aslan kılları da bulundu (Field Doğa Tarihi Müzesi)
Kırık dişlerde aslan kılları da bulundu (Field Doğa Tarihi Müzesi)

Genetik analizler, 19. yüzyılda insanları yiyerek nam salan Tsavo aslanlarının menüsünde başka ne olduğunu ortaya koydu.

1898'de Kenya'daki Tsavo Nehri üzerine bir demiryolu köprüsü inşa eden Britanya'nın projesinde çalışan işçiler, aylarca iki aslanın saldırısına uğramıştı. 

"Tsavo insan yiyicileri" diye bilinen yelesiz iki aslanın, 9 aylık bir süre boyunca en az 35 kişiyi yediği tahmin ediliyor. 

9 aylık dönem içinde bir süre ara verilen çalışmalar, demiryolu projesini yürüten Britanya Ordusu yarbayı John Henry Patterson'ın iki aslanı öldürmesiyle kaldığı yerden devam etmişti. 

Aslanların cesedinden kilim yapılmış ve nihayetinde bunlar ABD'deki Field Doğa Tarihi Müzesi tarafından alınmıştı. Kilimlerin yanı sıra iki kafatası da müzenin koleksiyonuna katılmıştı. 

Daha önce iki hayvan üzerinde yapılan çalışmalarda, dişlerinde sıkıntı yaşayan aslanların diğer avlara göre daha rahat çiğnendiği için insanlara saldırdığı öne sürülmüştü. 

Current Biology adlı hakemli dergide dün (11 Ekim) yayımlanan araştırmada, Tsavo aslanlarının başka neler yediği tespit edildi.

Hayvanların kırık dişlerinde kalan kıl örnekleri üzerinde genetik analizler yürüten ekibe liderlik eden Dr. Alida de Flamingh "Dişteki oyukları, jeologların toprağı incelemesi gibi inceledik" diyerek ekliyor:

Farklı katmanlardaki kılları analiz ederek bu aslanların yaşamları boyunca nasıl beslendiği hakkında fikir ediniyoruz.

Araştırmacılar kıllardaki mitokondriyal DNA'yı analiz ederek iki aslanın, insanların yanı sıra zürafa, oriks, zebra, Afrika antilobu ve Kobus ellipsiprymnus adlı bir antilop türünü yediğini kaydetti. 

Bilim insanları aslanların dişinde özellikle Afrika antilobunun kalıntılarına rastlayınca şoke oldu. O zamanlar Tsavo bölgesinde bu hayvanın pek görülmediğini söyleyen araştırmacılar, aslanların 90 kilometre kadar yol kat etmiş olması gerektiğini belirtiyor.

Illinois Üniversitesi'nden Dr. Alida de Flamingh ya aslanların sanılandan daha uzağa gittiğini ya da Afrika antilobunun bölgede daha yaygın olduğunu ifade ediyor. 

Araştırmacılar ayrıca aslanların Afrika mandası yediğine dair bir kanıt bulamadı. Bugün bölgede yaşayan aslanlar bu hayvanlarla beslendiği için beklenmedik olan bu durumun bulaşıcı bir hastalıkla açıklanabilir.

Aslanların yaşadığı dönemde bölgede yayılan sığır vebası, Afrika mandası popülasyonunda da ciddi düşüşe yol açmıştı.

İki hayvanın insanları avlamaya başlamasının bu salgından kaynaklandığını düşünen uzmanlar da var. 

Bilim insanları yeni çalışmada iki aslanın kardeş olduğu teorisini de doğruladı. 

Dişlerde bulunan insan örneklerini daha detaylı incelemeyi planlayan ekip, bu sayede aslanların onları ne zaman yemeye başladığını daha net saptamayı umuyor.

Independent Türkçe, New York Times, Live Science, Current Biology



Amazon'un yeni depolarında 10 kat daha fazla robot olacak

Amazon’un "Sparrow" robotu (Amazon)
Amazon’un "Sparrow" robotu (Amazon)
TT

Amazon'un yeni depolarında 10 kat daha fazla robot olacak

Amazon’un "Sparrow" robotu (Amazon)
Amazon’un "Sparrow" robotu (Amazon)

Amazon, 10 kat daha fazla robot içeren yeni bir depo açacağını söyledi.

Müşterilerin kargolarının gönderilmesinde kullanılan robotik sistemlerin sayısını ve karmaşıklığını giderek artıran şirket, bu kez de yeni sistemler üzerine kurulu "yeni nesil" depoları devreye sokacağını söylüyor. Amazon halihazırda dünyanın en büyük endüstriyel robot üreticisi ve robotlar, ürünlerin müşterilere gönderilmesinin yanı sıra seçilmesinde de görev alıyor.

Bu yeni depolardan ilki, Louisiana'nın Shreveport kentinde açılacak ve bu yeni teknoloji, ilk kez deponun tüm temel üretim alanlarına dahil olacak.

Tam kapasiteyle faaliyete geçtiğinde, depoda 2 bin 500 kişiyle birlikte binlerce gezgin robot ve bir dizi robotik kol çalışacak.

Örneğin, "Sparrow" denen robotik kol, ürünleri alıp müşterilere teslim edilmek üzere gönderebiliyor. "Proteus" adlı yeni bir makine de büyük ürün yığınlarını taşıyıp dağıtırken çalışan insanları yanında taşıyabiliyor.

Amazon, Proteus isimli robotun özellikle birlikte çalışacağı insanlara cana yakın görünmek üzere tasarlandığını söyledi. Robota daha arkadaş canlısı görünmesi ve hangi yöne gideceğini belli edebilmesi için göz yerleştirilmesi de bu girişimin bir parçası.
 

zxscdvf
Proteus, Amazon'un ilk tam otomatik gezgin robotu (Amazon)

Amazon Robotics'in müdürü Julie Mitchell, Amazon'un bu makineyi "sevilebilir" kılmak üzere tasarladığını ve bunun, insanların robotlarla iş birliği yaparak çalışması için bir argüman niteliği taşımasını umduğunu söyledi.

Gezgin robotların eski versiyonları, Amazon depolarında sınırlı rotalar üzerinde çalışıyordu ve güvenlik endişeleri sebebiyle depoda çalışan insanlardan uzakta, kafeslerin içinde tutuluyorlardı. Mitchell, Amazon'un zamanla tüm robotlarının insanlarla birlikte özgürce çalışabilecek kadar güvenli olmasını umduğunu söyledi.

Louisiana'daki yeni depo, doğrudan bu yeni robotik sistemler için inşa edildi. Ancak Amazon, robotların mevcut binalara da uyarlanabileceği göz önünde bulundurularak tasarlandığını söyledi ve başka yerlerde de devreye gireceklerini öne sürdü.

Bu robotlar, Amazon'un bu hafta açıkladığı, büyük oranda yapay zekayla çalışan geniş kapsamlı yeni teknolojilerin bir parçası. Açıklanan teknolojiler arasında ayrıca şoförlerin araçlarında kargo paketlerini bulmasını kolaylaştıracak araçlar, yapay zeka tarafından üretilen ve televizyon satın almak gibi konularda bilgi sunan alışveriş rehberleri de yer alıyor.

Independent Türkçe