Google, yapay zekanın enerji ihtiyacını golf topu büyüklüğünde nükleer reaktörle karşılayacak

Kairos Power, çakıl taşlarının 4 ton kömürle aynı miktarda enerji üretebildiğini ve bunu hiç karbon salmadan yaptığını söylüyor

Google'la bu ay anlaşma yapan Kaliforniya merkezli nükleer enerji girişimi Kairos Power'ın golf topu büyüklüğündeki yakıt taşı (Kairos Power)
Google'la bu ay anlaşma yapan Kaliforniya merkezli nükleer enerji girişimi Kairos Power'ın golf topu büyüklüğündeki yakıt taşı (Kairos Power)
TT

Google, yapay zekanın enerji ihtiyacını golf topu büyüklüğünde nükleer reaktörle karşılayacak

Google'la bu ay anlaşma yapan Kaliforniya merkezli nükleer enerji girişimi Kairos Power'ın golf topu büyüklüğündeki yakıt taşı (Kairos Power)
Google'la bu ay anlaşma yapan Kaliforniya merkezli nükleer enerji girişimi Kairos Power'ın golf topu büyüklüğündeki yakıt taşı (Kairos Power)

Google, dünyada ilk kez minyatür nükleer reaktörler kullanarak yapay zekasına güç sağlamak için anlaşma imzaladı.

Teknoloji devi, temiz enerji teknolojisini 2030'a kadar hayata geçirme umuduyla Kaliforniya merkezli girişim Kairos Power'la anlaşma yaptı.

Google anlaşmayı duyuran blog yazısında, "Yeni nesil gelişmiş nükleer reaktörler, basitleştirilmiş tasarımları ve sağlam, doğal güvenlikleri sayesinde nükleer yayılımı hızlandırmaya yeni bir yol sunuyor" dedi.

Daha küçük boyut ve modüler tasarım, inşaat zaman çizelgelerini kısaltabilir, daha fazla yerde konuşlandırmaya imkan sunabilir ve nihai proje teslimatını daha öngörülebilir hale getirebilir.

Kairos Power'ın teknolojisi, bir buhar türbininden güç üretmek için erimiş tuz soğutma sistemiyle birlikte seramik, golf topu büyüklüğünde bir yakıt kullanarak çalışıyor.

Firma, çakıl taşlarının her birinin 4 ton kömürle aynı miktarda enerji üretebildiğini ve bunu karbon salmadan yaptığını iddia ediyor.

4 ton kömürü elinizde nasıl tutarsınız? Yerine tek bir TRISO yakıt taşı koyarak. Kairos Power'ın florür tuz soğutmalı yüksek ısılı reaktöründeki (KP-FHR) golf topu büyüklüğündeki her taş, 4 ton kömür yakmaktan daha fazla enerji üretecek, hem de karbondioksit salımı olmadan.

Elektrik tüketiminin büyük kısmı dünyanın dört bir yanındaki dev veri merkezlerinden kaynaklanan Google, tüm elektriğini temiz enerji kaynaklarından elde etme taahhüdünde bulunuyor.

Firmaların yoğun enerji tüketen yapay zeka sistemlerine giderek daha fazla bel bağlaması nedeniyle ABD veri merkezlerinin elektrik kullanımının bugünle 2030 arasında üç katına çıkması bekleniyor.

Kairos Power, Tennessee'de örnek bir reaktör inşa etmeyi planlıyor ancak Google'la yapılan 500 megavatlık anlaşma, 2020'lerin sonuna kadar ihtiyaç duyulacağı tahmin edilen 47 gigavatlık yeni üretim kapasitesinin yalnızca küçük bir kısmını oluşturuyor.

Hem Google hem de Kairos Power, teknolojinin ticari olarak kullanılabilir hale gelmesinden önce bir anlaşma yapılmasının, gelişimini hızlandırmaya ve temiz enerji teknolojisini ölçeklendirmeye yardımcı olacağını iddia ediyor.

Kairos Power'ın iş geliştirme ve finans başkan yardımcısı Jeff Olson, "Birden fazla dağıtım için anlaşma yapmak, çok ihtiyaç duyulan enerji üretimi ve kapasitesini sağlarken elektrik şebekelerini karbonsuzlaştırmada kritik olan bir çözümün teknik ve pazar uygulanabilirliğini göstererek gelişmiş nükleer enerjinin ticarileştirilmesini hızlandırmak adına önemli" dedi.

Google'dan gelen bu erken taahhüt, Kairos Power'ın yinelemeli geliştirme yaklaşımımıza ve ticari üretim ölçeğini büyütmeye yönelik devam eden yatırımını güçlendiren güçlü bir müşteri talebi sinyali sağlıyor.

Independent Türkçe



Renkli televizyonlar rüyaları nasıl değiştirdi?

Günümüzde çoğu kişinin renkli rüya gördüğü tahmin ediliyor (Unsplash)
Günümüzde çoğu kişinin renkli rüya gördüğü tahmin ediliyor (Unsplash)
TT

Renkli televizyonlar rüyaları nasıl değiştirdi?

Günümüzde çoğu kişinin renkli rüya gördüğü tahmin ediliyor (Unsplash)
Günümüzde çoğu kişinin renkli rüya gördüğü tahmin ediliyor (Unsplash)

İnsanların rüyalarını renkli veya siyah beyaz görmesi, doğdukları yılla yakından bağlantılı. 

1950'lerde çoğu kişinin siyah beyaz rüya gördüğü düşünülürken, toplumun büyük bir kesimi nadiren renkli rüya gördüğünü aktarıyordu. 

Ancak yapılan araştırmalar, renkli televizyonların yaygınlaşmasıyla siyah beyaz rüya görenlerin oranında ciddi bir azalma yaşandığını gösteriyor. 

2017'de Almanya'da yapılan bir çalışmada 2 bin civarındaki katılımcının yarısı rüyalarını renkli gördüğünü söylemişti. Yüzde 10'u siyah beyaz rüya gördüğünü belirtirken, yüzde 40'ı da renkleri hatırlamadığını ifade etmişti. 

Bilim insanları şirketlerin rüyalara reklam yerleştirme girişimlerini değerlendirdi: "Farkında bile olmayabiliriz"

Uzmanlar, gelişim çağında renkli veya siyah beyaz televizyon yayınları izlemenin bu veriler üzerinde etkisi olduğunu düşünüyor. 

2008'de yayımlanan bir araştırmada, 55 yaşından büyük kişilerin sadece yüzde 34 oranında renkli rüya gördüğü kaydedilmişti. 

Renkli sinema filmleri ve televizyon yayınlarının 1950 ve 1960'larda yaygınlaştığı düşünülürse, bu kişiler çocukluk dönemlerinde daha çok siyah beyaz içerikler tüketmiş olmalı. 

Aynı çalışmada 25 yaşından genç kişilerinse yüzde 68 oranında renkli rüya gördüğü tespit edilmişti. 

İki grubun rüyalarındaki renkleri hatırlamama oranlarıysa birbirine yakın çıkmıştı. 

Dundee Üniversitesi'nde yaptığı doktora çalışması kapsamında bu araştırmayı yürüten Eva Murzyn, çocukken izlenen filmlerin rüyaları şekillendirebileceğini düşünüyor. Özellikle 11 yaşından önce renkli içeriklere maruz kalan kişilerin renkli rüya görme ihtimalinin arttığını ekliyor:

Filmler duygusal yoğunluğa sahiptir ve kişiyi içine çeker; bu da renk şemalarının rüya üretimine dahil edilmesine yol açabilir.

Diğer yandan insanlar rüyayı renkli görse de daha sonradan siyah beyaz gördüğünü hatırlıyor olabilir. 

Harvard Tıp Fakültesi'nde rüyalar üzerine çalışan psikolog Deirdre Barrett, renkleri hatırlamanın dikkat ve hafızayla ilişkili olduğunu ifade ediyor. 

Örneğin bir restoranda yemek yiyen bir kişinin daha sonra garsonun ne renk gömlek giydiğini hatırlamayabileceğini söyleyen psikolog, rüyalar için de benzer bir durumun geçerli olduğunu ekliyor.

Barrett ayrıca rüyanın detaylarını anımsama becerisinin genellikle yaşla birlikte gerilediğini söylüyor. 

Uzmanlar rüyadaki renklerin öneminin kişiden kişiye değişebildiği görüşünde. Berkeley'deki Kaliforniya Üniversitesi İnsan Uyku Bilimi Merkezi'nden Eti Ben Simon "Rüyalar son derece özneldir ve genellikle rüya gören kişinin hayatını ve günlük etkileşimlerini yansıtır" diyerek ekliyor: 

Örneğin bir ressamın rüyalarındaki renkler, genel olarak renklere karşı daha kayıtsız birine göre daha büyük anlamlar taşıyabilir.

Independent Türkçe, Washington Post, Huffington Post, International Journal of Dream Research, Consciousness and Cognition