Hayvanseverlerin bildiğini bilim de doğruladı: Kediler aslında sıvı

Kedigiller küçük boşluklara girmeden önce kendi anatomik özelliklerini değerlendiriyor gibi görünüyor

Genç bir kızın balık akvaryumunda taşıdığı yavru kedi (AFP)
Genç bir kızın balık akvaryumunda taşıdığı yavru kedi (AFP)
TT

Hayvanseverlerin bildiğini bilim de doğruladı: Kediler aslında sıvı

Genç bir kızın balık akvaryumunda taşıdığı yavru kedi (AFP)
Genç bir kızın balık akvaryumunda taşıdığı yavru kedi (AFP)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Kedigillerin sıvı gibi davranmakta nasıl başarılı olabildiğine dair bir çalışma yapan bilim insanları, kedilerin en dar alanlara sığmak için kendi vücut şekillerine ve boyutlarına dair alışılmadık bir farkındalıktan yararlanabildiğini bildiriyor.

Birkaç hayvanın, mekanlar arasında dolaşmaya dair kararları büyüklük ve şekilleri hakkındaki bilgilerine dayanarak verdiği biliniyor.

Ancak Macaristan'daki Eötvös Loránd Üniversitesi'nden hayvan davranış bilimcisi Peter Pongracz, bu öz farkındalığın kedilerin boşluklara sığmasını sağlamada oynadığı rolün daha önce test edilmediğini söyledi.

Kediler dikkat çekici bir bilişsel yetenek yelpazesi sergiler. Yiyecek bulmak için insan sinyallerini takip ederler, örneğin ipuçlarına tepki verirler ve kediye yönelik konuşmalara göre hareket ederler.

Afrika kara ayaklı kedisi (Cleveland Hayvanat Bahçesi)Afrika kara ayaklı kedisi (Cleveland Hayvanat Bahçesi)

Dr. Pongracz, iScience adlı bilimsel dergide yayımlanan yeni araştırma makalesinde, 30 kedinin aynı yüksekliğe veya aynı genişliğe sahip ve kademeli olarak küçültülen aralıklardan nasıl geçtiğini değerlendirdi.

Köpeklerde de bu davranışı test etmek üzere benzer bir düzenek kullanan Pongracz şöyle dedi:

Köpekler rahatsız edici derecede küçük bir aralığı kullanmaya çalışmadan önce yavaşlayıp tereddüt ederken, kediler söz konusu olduğunda en dar aralıklardan bile geçmeye çalışmadan önce davranışlarında böyle bir değişiklik tespit etmedik.

Aralığın "üzerinden atlayan" kediler, bu açıklığı kullanmayı reddedenler olarak kabul gördü.

Bununla birlikte, kediler en alçak aralıktan geçmeden önce yavaşladı. Kedigiller, bu alanlardan geçerken temkinli bir strateji izleyerek kendi anatomik özelliklerini değerlendiriyor gibiydi. Ayrıca, dar aralıklardan geçmek için deneme yanılma yöntemine de hızlıca başvurdular.

Dr. Pongracz, "Kediler, göğüs genişliklerinden daha dar olsa bile, dar ama yükseklik konusunda rahat aralıklara yaklaştığında, gözlemleyebileceğimiz kadar boyuta dayalı ve apriori kararlar vermedi" dedi.

Etolog Pongracz en küçük ve rahatsız edici derecede alçak açıklık durumunda, kedilerin geçmek için "vücut boyutlarını canlandırma kapasitelerine" güveniyor gibi göründüğünü belirtti.

Açıklıklar omuz yüksekliklerinden daha alçak hale geldikçe, kediler onlara yaklaşmakta tereddüt etti.

Dr. Pongracz, "Bu, bir açıklığın dikey ve yatay boyutlarının kedilerde farklı önemler taşıdığını gösteriyor" dedi.

Kediler neredeyse sıvı! Kediler kısa aralıklardan geçerken vücut büyüklüğü farkındalığına güvenmeyi seçiyor.

Çalışma, kedilerin uzun ama dar açıklıklarda neden deneme yanılma stratejisini seçtiği gibi birkaç soruyu gündeme getiriyor. En alçak açıklıklardan geçmek için neden tereddüt edip görünüşe göre vücut büyüklüğü farkındalığına güvendikleri de bilinmiyor.

Araştırma kedilerin en dar açıklıkların uygunluğunu değerlendirmek için yavaşlayıp bıyıklarını kullandığı varsayımını da şüpheye düşürüyor.

Dr. Pongracz, kedilerin benzer zorlu uzamsal görevlerde ağırlıkları gibi diğer vücut farkındalığı biçimlerine güvenip güvenmediğini daha fazla test etmeyi umuyor.

Independent Türkçe,independent.co.uk/news



Elektrikli araçlarda mıknatıssız dönem: Karbon ayak izi yüzde 40 azalacak

Elektrikli araçlar, fosil yakıtların kullanımını azaltırken bilim insanları çevreye faydalarını artırmaya çalışıyor (Reuters/Arşiv)
Elektrikli araçlar, fosil yakıtların kullanımını azaltırken bilim insanları çevreye faydalarını artırmaya çalışıyor (Reuters/Arşiv)
TT

Elektrikli araçlarda mıknatıssız dönem: Karbon ayak izi yüzde 40 azalacak

Elektrikli araçlar, fosil yakıtların kullanımını azaltırken bilim insanları çevreye faydalarını artırmaya çalışıyor (Reuters/Arşiv)
Elektrikli araçlar, fosil yakıtların kullanımını azaltırken bilim insanları çevreye faydalarını artırmaya çalışıyor (Reuters/Arşiv)

İki otomotiv şirketi yeni bir sistemle, elektrikli araçlarda mıknatıssız motora geçişi hızlandırmayı amaçlıyor. Yeni teknolojinin karbon ayak izinde yüzde 40 düşüş sağlayacağını öne sürüyorlar. 

Bugün üretilen çoğu elektrikli aracın motorunda mıknatıs olduğu için nadir toprak elementlerine ihtiyaç duyuluyor. Ancak bu elementlerin çıkarılma sürecinin maliyetli olması sorun teşkil ediyor. 

Elektrikli araçların yaygınlaşmasıyla bu elementlere ihtiyacın artması beklenirken, otomotiv üreticileri farklı yollar arayışına giriyor.

Almanya merkezli Mahle, Mıknatıssız Temassız Verici (MCT) adlı tasarımıyla motorların dönen bölümlerini ifade eden rotorlarda yaygın olarak kullanılan mıknatıslara duyulan ihtiyacı gideriyor. 

Bu parçalardaki fırçalar yerine kablosuz bir vericiden gönderilen elektrikle manyetize olan bobinlerin konması, nadir toprak elementlerine bağlılığı ortadan kaldırıyor.

Şirket ayrıca MCT tasarımının, fırçaların yıpranmasından kaynaklanan onarım ve bakım maliyetini de giderdiğini ifade ediyor.

Fransa merkezli otomotiv şirketi Valeo ise motorların dönmeyen kısımları statorlar ve kontrol sistemlerini mıknatıssız şekilde geliştirmeye odaklanıyor.

Yeni bir işbirliğine imza atan iki şirket, uzmanlıklarını birleştirerek mıknatısa ihtiyaç duymayan üst sınıf araçlar üretmeyi planlıyor. Valeo ve Mahle, 220 kW ve 350 kW arasında değişen maksimum güce sahip bir mıknatıssız elektrikli aks sistemi geliştirmek üzere çalışacak.

14 Ekim Pazartesi günü yaptıkları açıklamada tanıtılan Dahili Fırçasız Elektrikli Uyarma (iBEE) adlı sistemin, mıknatıssız elektrikli motorların performansında ve verimliliğinde devrim yaratabileceği öne sürülüyor.

Ayrıca yeni bir soğutma teknolojisi üzerinde çalışan şirketler bu sayede diğer elektrikli araçlara kıyasla karbon ayak izinde yüzde 40 düşüş yaşanacağını iddia ediyor. 

Valeo Güç Bölümü CEO'su Xavier Dupont, işbirliğini "mükemmel bir eşleşme" diye niteleyerek ekliyor:

Bu ortaklık, otomotiv endüstrisinin daha yenilikçi ve sürdürülebilir çözümlere doğru evrimini desteklemede kilit öneme sahip.

Valeo ve Mahle, ilk prototip testlerini 2024 sonuna kadar tamamlamayı planlıyor.

Independent Türkçe, New Atlas, Interesting Engineering, Mahle