Kaybolan yıldız, başarısız bir süpernova mı geçirdi?

Bilim insanları, Samanyolu'nun komşusundaki olayın gizemini çözmeye çalışıyor

Andromeda Galaksisi'ndeki bir yıldız, başarısız süpernova işaretleri gösteriyor (NASA)
Andromeda Galaksisi'ndeki bir yıldız, başarısız süpernova işaretleri gösteriyor (NASA)
TT

Kaybolan yıldız, başarısız bir süpernova mı geçirdi?

Andromeda Galaksisi'ndeki bir yıldız, başarısız süpernova işaretleri gösteriyor (NASA)
Andromeda Galaksisi'ndeki bir yıldız, başarısız süpernova işaretleri gösteriyor (NASA)

Bilim insanları Andromeda Galaksisi'nde kaybolan bir yıldızın, başarısız bir süpernova geçirdiğini öne sürdü.

Büyük kütleli yıldızlar yaşam döngülerinin sonuna geldiğinde süpernova denen bir patlama geçirerek kendi üstüne çöküyor ve ardında bir kara delik veya nötron yıldızı bırakıyor.

Ancak çok nadir gerçekleşen bir durumda bazı yıldızlar, süpernova patlaması için gereken kütleye sahip olsa da patlama yaşamadan çökerek kara deliğe dönüşebiliyor. 

Başarısız süpernova denen bu olaya dair kesin bir gözlem henüz yapılmadı ancak az sayıdaki adaya bir yenisi eklendi. 

Samanyolu'nun yaklaşık 2,5 ışık yılı uzaktaki komşusu Andromeda'da yer alan M31-2014-DS1 adlı yıldız, 2016'dan itibaren parlaklığını büyük ölçüde kaybetmeye başlayarak 2023'te görünmez hale geldi.

Henüz hakem denetiminden geçmeyen ve ön baskı sunucusu arXiv'de yayımlanan çalışmaya göre yıldızın etrafında yeni oluşmuş bir toz bulutu var. Bu durum süpernovanın ardından görülüyor ancak bilim insanları böyle bir patlamanın izine rastlamadı.

Araştırmacılar bu gökcismiyle, başarısız süpernova geçirdiği düşünülen N6946-BH1 adlı yıldız arasında "dikkat çekici" benzerlikler olduğunu söyleyerek ekliyor:

Analizimize göre bu cisimler; hidrojeni tükenmiş yıldızlardan yıldız kütleli kara deliklerin doğmasıyla ilişkili, büyük kütleli yıldız ölümlerine dair yeni bir sınıfı temsil ediyor.

Çalışmada yer almayan astrofizikçi Morgan Fraser da gözlemlerin başarısız süpernova ihtimalini desteklediğini ifade ediyor:

Parlak, ışıltılı ve büyük bir yıldız gibi görünen bir şey var ve sonra kayboluyor.

Ancak Fraser bu gözlemlerin yanıltıcı olabileceğini de ekliyor. Örneğin toz bulutları, yıldızların üstünü örtebilir.

Ayrıca görünür ışık ortadan kaybolsa da yıldızdan düşük seviyede kızılötesi parıltı gelmeye devam ediyor. Bu parıltı, iki yıldızın birleşmesi gibi, başarısız bir süpernovadan farklı bir açıklamaya sahip olabilir. 

Mevcut verilerle kesin bir şey söylemek güç. Ancak bu tür çalışmalar, yıldızların yaşam döngüsünü anlama açısından önem arz ediyor.

NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu, başarısız süpernova olduğu iddia edilen iki olayın da gerçeklerini ortaya çıkarabilir. Bilim insanları ayrıca ortada bir kara delik olup olmadığını anlamak için X-ışınlarını aramayı planlıyor. 

Independent Türkçe, IFL Science, Science News, Universe Today, arXiv



Meta, yapay zekâ ihtiyaçları için nükleer enerjiye yöneliyor

Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
TT

Meta, yapay zekâ ihtiyaçları için nükleer enerjiye yöneliyor

Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)

Meta, Constellation Energy'den nükleer enerji satın almak için 20 yıllık bir anlaşma imzalayarak, teknoloji devlerinin veri merkezlerinin artan enerji ihtiyaçlarını karşılamak için sektörle iş birliği yapma eğilimini sürdürdü.

Meta, Haziran 2027'den itibaren Constellation'ın Illinois'deki Clinton Temiz Enerji Merkezi'nden yaklaşık 1,1 gigavat güç satın alacak. Bu, tesisin tek nükleer reaktörünün toplam çıktısını temsil ediyor.

İki şirket, uzun vadeli anlaşmanın santralin devam eden işletimini ve yeniden lisanslanmasını destekleyeceğini doğruladı.

Şarku’l Avsat’ın CNBC'den aktardığına göre Meta'nın taahhüdü olmadan santral, 2017'den bu yana kullandığı emisyonsuz kredinin süresi dolduğunda kapanma riskiyle karşı karşıyaydı.

Constellation Başkanı ve CEO'su Joe Dominguez, “Meta ile ortaklık yapmaktan gurur duyuyoruz... Meta, mevcut santrallerin yeniden lisanslanmasını ve genişletilmesini desteklemenin yeni enerji kaynakları bulmak kadar etkili olduğunu fark etti” ifadelerini kullandı.

Clinton Centre'ın üretimini de 30 megawatt artıracak olan anlaşmanın şartları açıklanmadı. Santral doğrudan Meta'nın veri merkezlerini beslemeyecek; teknoloji devinin yüzde 100 temiz enerji üretme hedefine katkıda bulunurken bölgesel şebekeye güç sağlamaya devam edecek.

Bu duyuru, büyük teknoloji şirketleri ile nükleer endüstri arasında yapılan bir dizi anlaşmanın sonuncusu. Eylül ayında Constellation, Three Mile Island'ı yeniden çalıştıracağını ve 20 yıllık bir anlaşma kapsamında Microsoft'a enerji satacağını duyurmuştu.

Google geçtiğimiz yıl küçük modüler nükleer reaktörler (SMRs) geliştiren Kairos Power ile yaptığı iş birliğinin ardından üç yeni nükleer tesisin geliştirilmesini finanse etme sözü verdi. Amazon ise ekim ayında bu reaktörlerin geliştirilmesi için 500 milyon dolardan fazla yatırım yaptı ve Mart 2024'te Susquehanna Nükleer Santrali’nde faaliyet gösterecek bir veri merkezi kompleksi satın aldı. Amazon, Google ve Meta gibi teknoloji devleri mart ayında Dünya Nükleer Birliği öncülüğünde 2050 yılına kadar nükleer enerjinin küresel olarak üç katına çıkarılması çağrısında bulunan bir taahhüdü imzaladılar.

Ancak Constellation ile yapılan anlaşma, Meta'nın nükleer enerji sektörüne ilk resmi girişi anlamına geliyor. Şirket aralık ayında, ABD'de bir ila dört gigawatt arasında yeni nükleer kapasite ekleme arzusunu belirterek, ortak olacak nükleer enerji geliştiricileri bulmak için bir teklif talebinde bulundu. Gelişmiş nükleer enerjiye odaklanan bu teklif halen değerlendirme aşamasında ve şirketin Clinton tesisine verdiği destekten farklı.

Meta Küresel Enerji Başkanı Urvi Parekh şunları söyledi: “Yapay zekâ hedeflerimizi ilerletmeye devam etmek için temiz ve güvenilir enerjiyi güvence altına almak şart. Clinton tesisinin önümüzdeki yıllarda da faaliyet göstermesine katkıda bulunmaktan ve bu tesisin ABD'nin enerji liderliğini ilerletmenin önemli bir parçası olduğunu göstermekten gurur duyuyoruz.”

Başkan Donald Trump kısa bir süre önce, 2050 yılına kadar ABD'nin nükleer kapasitesini dört katına çıkarma hedefiyle nükleer enerjinin yaygınlaştırılmasını hızlandırmayı amaçlayan dört kararname imzaladı. Bu kararnameler, diğer hususların yanı sıra, Nükleer Düzenleme Komisyonu'nun elden geçirilmesini ve yerli bir nükleer yakıt tedarik zinciri kurulmasını öngörüyor.

Beyaz Saray ayrıca, küçük modüler reaktörler de dahil olmak üzere reaktörlerin düzenleyici onayının hızlandırılması çağrısında bulundu. Geçmişte nükleer projeler yüksek ön maliyetlerden ve uzun inşaat programlarından mustaripti. Sektör, küçük nükleer reaktörlerin nükleer enerjiyi genişletmek için daha uygun maliyetli bir yol olacağını umuyor. Şu anda ABD'de faaliyette olan küçük nükleer reaktör bulunmuyor.

Diğer yandan Constellation dün yaptığı açıklamada, Clinton sahasında küçük bir nükleer reaktör inşa etme olasılığı için Nükleer Düzenleme Komisyonu'ndan yeni bir lisans almayı değerlendirdiğini duyurdu.