4 bin yıllık balık avlama kanalları, arkeologları etkiledi

Maya uygarlığından önce inşa edilmişler

Kanalları kazarak inceleyen araştırmacılar, havadan alınan görüntüler olmadan sistemi bulamayacaklarını söylüyor (AP)
Kanalları kazarak inceleyen araştırmacılar, havadan alınan görüntüler olmadan sistemi bulamayacaklarını söylüyor (AP)
TT

4 bin yıllık balık avlama kanalları, arkeologları etkiledi

Kanalları kazarak inceleyen araştırmacılar, havadan alınan görüntüler olmadan sistemi bulamayacaklarını söylüyor (AP)
Kanalları kazarak inceleyen araştırmacılar, havadan alınan görüntüler olmadan sistemi bulamayacaklarını söylüyor (AP)

Orta Amerika'da 4 bin yıl önce balık avlamak için karmaşık sistemler geliştirildiği tespit edildi.

Drone ve Google Earth kullanarak Amerika ülkesi Belize'de araştırma yapan arkeologlar toprak kanallardan oluşan bir ağ keşfetti.

Kanallarla birlikte havuzlar da bulan bilim insanları, bu sistemin balık yakalamaya yaradığı sonucuna vardı.

Bulgularını hakemli dergi Science Advances'ta dün (22 Kasım) aktaran ekip, yaklaşık 42 kilometrekarelik bir alana yayılan 167 sığ kanal

Birbiriyle kesişen kanalların yakınlarındaysa neredeyse 60 havuz ortaya çıkarıldı. Bilim insanları kanallar aracılığıyla bu havuzlarda biriken deniz canlılarının yılda 15 bin kişiyi besleyebileceğini söylüyor.

Araştırmacılar çevrede bulunan kanca gibi mızrak uçlarının, sopalara bağlanarak balıkları zıpkınlamak için kullanılmış olabileceğini düşünüyor.

Kanallardaki maddeler üzerine yapılan analizler, avcı-toplayıcıların bunları 4 bin yıl önce yaptığını ortaya koydu. 

3900 ila 4200 yıl önce bölgede kuraklık yaşandığına dair işaretler kaydeden araştırmacılar, mısırla beslenen halkın balık tüketmeye geçmiş olabileceğini tahmin ediyor. 

Araştırmaya göre Maya uygarlığından önce kurulan kanallar en az bin yıl kullanılmış olabilir. Bölgede düzenli yaşama geçen Mayalar da görünüşe göre bu sistemden yararlanmış.

Kanallardan birinin büyük bir Maya merkezinden geçtiğini tespit eden ekip, 1800 ila 3200 yıl önce sistemi kullandıklarını söylüyor. 

Araştırmada yer almayan Pensilvanya Üniversitesi arkeoloğu Jeremy Sabloff, "Bu sürekliliği gösteriyor" diyor.

Pittsburgh Üniversitesi'nden arkeolog Claire Ebert da yer almadığı çalışmanın bulgularını şöyle değerlendiriyor:

Arazide bu kadar büyük ölçekli değişiklikleri bu kadar erken görmek gerçekten ilginç; insanların bir şeyler inşa etmeye çoktan başladığını gösteriyor.

Independent Türkçe, Guardian, Science News, Science Advances



Gökbilimciler muazzam bir şok dalgasına yol açan galaktik çarpışmayı gözlemledi

Önceki çarpışmaların enkazına ev sahipliği yapan Stephan Beşlisi, "kozmik bir kavşağa" benzetiliyor (NASA)
Önceki çarpışmaların enkazına ev sahipliği yapan Stephan Beşlisi, "kozmik bir kavşağa" benzetiliyor (NASA)
TT

Gökbilimciler muazzam bir şok dalgasına yol açan galaktik çarpışmayı gözlemledi

Önceki çarpışmaların enkazına ev sahipliği yapan Stephan Beşlisi, "kozmik bir kavşağa" benzetiliyor (NASA)
Önceki çarpışmaların enkazına ev sahipliği yapan Stephan Beşlisi, "kozmik bir kavşağa" benzetiliyor (NASA)

Bilim insanları muazzam seviyede şok dalgasına yol açan bir galaksi çarpışmasını gözlemledi. Yeni çalışmanın, galaksilerin nasıl birleşip geliştiğine ışık tutması bekleniyor. 

Dünya'dan 290 milyon ışık yılı mesafede yer alan Stephan Beşlisi, 5 galaksi içeren bir gökada grubu. 

19. yüzyılda Édouard Stephan tarafından keşfedilen grup, daha önce birtakım çarpışmalara sahne olan "kozmik bir kavşak" gibi görülüyor. 

William Herschel Teleskobu Geliştirilmiş Alan Hızı Kaşifi'ni kullanan 60'tan fazla gökbilimci, bu kavşakta çok şiddetli bir çarpışmayı gözlemledi. 

Çarpışma, gruptaki galaksilerden NGC7318b'nin önceki galaktik çarpışmaların gerçekleştiği bölgeden geçmesiyle meydana geldi. 

Monthly Notices of the Royal Astronomical Society adlı hakemli dergide dün (22 Kasım) yayımlanan makaleye göre saatte 3,2 milyon kilometre hızla yol alan gökada, komşularına çarptıktan sonra ardında muazzam bir şok dalgası bıraktı. 

Birleşik Krallık'taki Hertfordshire Üniversitesi'nden Marina Arnaudova, liderliğini üstlendiği çalışma hakkında şöyle diyor:

Bu galaksi grubundaki dinamik aktivite, bir galaksinin saatte 2 milyon mil (3,2 milyon km) gibi inanılmaz bir hızla çarpmasıyla yeniden canlandı ve bir savaş jetinin sonik patlamasına benzeyen son derece güçlü bir şoka yol açtı.

Araştırmacılar enkaz alanına çarpan galaksinin buradaki plazma ve gazı sıkıştırdığını tespit etti. Arnaudova, plazmaya enerji yüklenmesiyle muhtemelen yeni yıldızların oluşmaya başladığını düşünüyor. 

Bilim insanları bu çarpışmayı daha detaylı inceleyerek Samanyolu ve diğer galaksilerin nasıl bugünkü haline geldiğini anlamayı umuyor.

Arnaudova  "Stephan Beşlisi'ndeki bu tür bir galaksi çarpışması, çarpışma eylemi sırasında yakalanan karmaşık bir galaksi kümesini görmek için nadir bir şans sunuyor" diyerek ekliyor: 

Nasıl sonuçlanacağına gelince; muhtemelen bu galaksi eninde sonunda grup üyelerinden biriyle birleşecek ancak boyut ve hızlarının çok yüksek olmasından dolayı bu milyonlarca veya milyarlarca yıl sonra gerçekleşecek.

Makalenin bir diğer yazarı olan Oxford Üniversitesi araştırmacısı Gavin Dalton da "Bu gözlemler, Stephan Beşlisi'ndeki şok ve çarpışmanın ayrıntılarının yanı sıra mevcut yeteneklerimizin sınırlarında gördüğümüz, pek anlaşılmayan soluk galaksilerin oluşumunda ve evriminde neler olabileceğine dair dikkate değer bir bakış açısı sunuyor" diyor.

Independent Türkçe, Space.com, Live Science, Monthly Notices of the Royal Astronomical Society