Türkiye'de bulunan kafatasının Kleopatra'nın kardeşine ait olmadığı ortaya çıktı

Bilim insanları bulgular karşısında şoke oldu

1929'da bulunan kafatasının yanındaki kağıtta "Efes'teki kafatası" yazıyor (Gerhard Weber/Viyana Üniversitesi)
1929'da bulunan kafatasının yanındaki kağıtta "Efes'teki kafatası" yazıyor (Gerhard Weber/Viyana Üniversitesi)
TT

Türkiye'de bulunan kafatasının Kleopatra'nın kardeşine ait olmadığı ortaya çıktı

1929'da bulunan kafatasının yanındaki kağıtta "Efes'teki kafatası" yazıyor (Gerhard Weber/Viyana Üniversitesi)
1929'da bulunan kafatasının yanındaki kağıtta "Efes'teki kafatası" yazıyor (Gerhard Weber/Viyana Üniversitesi)

1929'da Türkiye'de keşfedilen kafatasının Kleopatra'nın kız kardeşine ait olmadığı ortaya çıktı. 

İzmir'deki Efes Antik Kenti'nde yer alan Oktagon adlı yapıda yaklaşık 100 yıl önce bir kafatası bulunmuştu. Mezarda herhangi bir eşya yoktu ancak arkeologlar burada önemli bir genç kadının yattığını düşünmüştü.

Daha sonra 1982'de antik kentin başka bir kısmında iskeletin geri kalanı ortaya çıkmıştı. Bilim insanları, kafatası ve iskeletin VII. Kleopatra'nın üvey kız kardeşi IV. Arsinoe'ye ait olduğunu öne sürmüştü. 

Aynı babayı paylaşan kız kardeşlerden küçüğü Arsinoe, MÖ 48-47'de ablası Kleopatra ve Jül Sezar'a karşı İskenderiye Kuşatması'nı yürütmüştü. Muharebeyi kaybeden Arsinoe ve birlikleri Efes'teki Artemis Tapınağı'na sığınmıştı. 

Romalı general Marcus Antonius'un emriyle idam edilen Arsinoe, MÖ 41'de hayatını kaybetmişti. 

Yeni bir çalışmada bir grup bilim insanı, 1929'da keşfedilen kafatasını tekrar incelemeye karar verdi.

Bulguları hakemli dergi Scientific Reports'ta dün (10 Ocak) yayımlanan çalışmada, radyokarbon tarihleme yöntemi kullanılarak kafatasının MÖ 205-36'dan kaldığı saptandı. Ayrıca kafatası ve daha sonra bulunan iskeletin aynı kişiye ait olduğu da belirlendi. 

Bu bulgular mezarda yatan kişinin gerçekten Arsinoe olabileceğine işaret etse de çalışmanın devamında şaşırtıcı bilgiler ortaya çıktı. 

Bilim insanları kafatasının gelişim seviyesine bakararak bunun 11-14 yaşında birine ait olduğu sonucuna vardı.

Viyana Üniversitesi'nden Gerhard Weber, başyazarı olduğu çalışma hakkında "Ama sonra büyük sürpriz geldi" diyerek ekliyor: 

Kafatası ve uyluk kemiği üzerinde tekrar tekrar yapılan testler, Y kromozomunun varlığını açıkça gösterdi; başka bir deyişle bu kişi erkekti.

Araştırmacılar erkek çocuğun kafatasında bazı anomaliler de gözlemledi. Örneğin normalde 65 yaşından önce kaynaşmayan kafatası çizgileri birleşmiş ve çocuğun kafası asimetrik bir hal almıştı.

Ekibe göre en ilginç bulguysa üst çenesinin yeterince gelişmemiş olmasıydı. Çenedeki eklemleri ve geriye kalan iki dişi inceleyen ekip, çocuğun ciddi çiğneme sorunları yaşadığını düşünüyor. Özellikle azı dişlerinden birinde yüklenme sonucu çatlaklar oluşmuştu.

Bu bozukluklara neyin yol açtığı tespit edilemedi. Bilim insanları D vitamini eksikliği veya genetik bir rahatsızlıktan şüphelense de bu teorileri test etmek için ellerinde yeterince DNA kalıntısı yok.

Araştırmacılar, bu çocuğun neden Oktagon kadar önemli bir yere gömüldüğünün gizemini koruduğunu söyleyerek makalede şöyle yazıyor:

Oktagon'a gömülen kişinin IV. Arsinoe olmadığını ve kalıntılarını aramaya devam etmemiz gerektiğini kesin bir şekilde söyleyebiliriz.

Independent Türkçe, Popular Science, Live Science, Scientific Reports



Teknolojik cihazlarında güncelleme yapmayanlar, yaşadıklarını anlattı

Uzmanlar güvenlik açıklarına karşı uyarıyor (Pexels)
Uzmanlar güvenlik açıklarına karşı uyarıyor (Pexels)
TT

Teknolojik cihazlarında güncelleme yapmayanlar, yaşadıklarını anlattı

Uzmanlar güvenlik açıklarına karşı uyarıyor (Pexels)
Uzmanlar güvenlik açıklarına karşı uyarıyor (Pexels)

Telefon veya bilgisayar ekranında güncelleme bildirimi görmek epey can sıkıcı olabiliyor. 

Bazıları cihazlarının otomatik güncelleme ayarını açık tutarken, pek çok kişi yaptığı bir işin ortasında bu bildirimleri alıyor ve güncellemeyi erteliyor. Bazı kullanıcılar da cihazlarındaki değişikliğe özellikle izin vermiyor. 

Tennessee ve Münih üniversitelerinden araştırmacıların 2021 tarihli çalışmasına göre bu kasıtlı geciktirme, güncellemelerin mevcut alışkanlıkları tehdit edeceği düşüncesinden kaynaklanıyor. 

Kullanıcılar, yazılım güncellemelerinin cihazlarındaki belirli özelliklerin kullanımını yeniden öğrenmelerini gerektirebileceğini düşünüyor.

Ayrıca bazıları, telefon ve bilgisayarlarının iyi çalıştığını düşünerek yeniliğe ihtiyacı olmadığı için de güncellemeyi erteliyor.

Teknoloji araştırmaları şirketi Gartner'dan Patrick Long, diğer sebeplere de dikkat çekerek "Değişim, mikro düzeyde olsa bile korkutucu olabilir" diyor.

Bütün yazılım güncellemeleri güvenlikle ilgili düzeltmeler içermiyor. Ancak siber güvenlik uzmanları bu türden güncellemelerin geciktirmeden yapılması gerektiğini vurguluyor.

ABD merkezli sivil toplum kuruluşu İnternet Güvenliği Merkezi'nden (Center for Internet Security) Kathleen Moriarty "Kendinizi saldırılara karşı savunmasız bırakıyorsunuz" diyerek ekliyor: 

Bir güvenlik açığı duyurulduktan ve düzeltme eki yayımlandıktan sonra saldırganlar bu bilgileri hızla ele geçiriyor ve spesifik güvenlik açıklarını hedef alıyor.

Güvenlik riski en ciddi sorun olsa da güncellemeleri zamanında yapmamak başka sorunlar da yaratabiliyor. Bazıları yıllardır güncelleme yapmayan kullanıcılar, Wall Street Journal'a deneyimlerini anlattı. 

ABD'li Francesca Bevens, değişiklikten hoşlanmadığı için telefon, bilgisayar ve tabletini güncellemediğini söylüyor.

Cihazlarındaki mesajlaşma uygulamalarının aniden kapanmaya başladığını anlatan Bevens "Beni cezalandırıyor" diyor.

Ancak güncellemenin başka sorunlara yol açacağından korktuğu için cihazlarını güncellemiyor.

Gazeteci Lynn La ise 2015'te satın aldığı iMac'ini neredeyse 10 yıldır güncellememiş. Apple'ın artık desteklemediği bir yazılım içeren bilgisayarın iyi çalıştığını söyleyen La, yeni cihazlardaki özelliklerin güzel göründüğünü de itiraf ediyor.

ABD'li gazeteci, bazı uygulamaların açılmadığını ve Google Chrome'un güvenlik uyarıları vererek güncelleme yapmasını söylediğini anlatıyor.

Ayrıca birkaç yıl önce bir arkadaşı kendisine bir Bluetooth klavye hediye edince de sorun yaşamış. Klavyenin yazılımının, bilgisayarın eski işletim sistemiyle uyumlu olmaması yüzünden aleti iMac'e kablosuz bağlayamamış. 

Klavyeyi USB'yle bağlasa da Bluetooth özelliği işlevini yitirmiş.

Bazı kullanıcılar akıllı telefonlarının bataryası zayıflayacağı veya cihazı yavaşlatacağı için de güncellemeleri erteleyebiliyor. 

Özellikle büyük yazılım güncellemelerinde bu sorunlar ortaya çıksa da uzmanlar, genellikle birkaç gün içinde telefonun normale döneceğini söylüyor. 

Bazı kullanıcıların sebebiyse depolama alanı. Ashley Mwitanti, telefonunda ne kadar fotoğraf silse de güncellemeye yetecek kadar yer açamadığını ifade ediyor. 

Ancak iPhone'unda iOS 15.5 sürümünü kullanan Mwitanti bunun beklenmedik bir faydasını da keşfetmiş. 

Mesaj silme özelliği iOS 16 sürümüyle geldiği için Mwitanti, silinen mesajlara erişebildiğini ve bu durumdan memnun olduğunu belirtiyor.

Uzmanlar cihazlarını güncellemekten korkan kişilerin internetteki yorumlara bakmasını öneriyor. 

Moriarty "Sosyal medya sayesinde, belirli bir güncellemenin beklenmeyen büyük sorunlara neden olup olmadığını öğrenebilirsiniz" diyerek ekliyor: 

Yani biraz bekleyebilir ya da özellikle büyük bir güncellemeyi ilk siz yapmayabilirsiz. Reddit forumları, Twitter (X) ve geri bildirime kolayca erişebileceğiniz diğer yerler sayesinde zaman aralığının artık çok uzun olduğunu düşünmüyorum.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, CNBC, Journal of Business Research