WhatsApp'tan grup konuşmalarına güncelleme

Bu özellik, karışıklığı önlemek için kullanıcıların sohbette belirli bir mesaja verilen yanıtları görmesini kolaylaştıracak

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

WhatsApp'tan grup konuşmalarına güncelleme

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Kullanıcıların çok fazla mesajın gözden kaçtığından yakınmasının ardından WhatsApp, grup sohbetlerinde yeni bir özellik deniyor.

Meta'ya ait mesajlaşma uygulaması, sohbet konularının ana sohbetten ayrı gruplandırılmasına olanak tanıyan yeni bir özellik geliştiriyor.

Bu özellik, karışıklığı önlemek için kullanıcıların sohbette belirli bir mesaja verilen yanıtları görmesini kolaylaştıracak.

Beta testine göre, kullanıcılar muhtemelen bir ileti dizisine dokunarak tüm yanıtları tek bir zincir halinde görebilecek.

WABetaInfo adlı internet sitesi bu yeni gelişmeyi, uygulamanın yeni değişiklikleri denemek için kullanılan beta sürümünü araştırırken buldu.

WABetaInfo blog yazısında, "WhatsApp'ın bireysel konuşmalarda ve grup sohbetlerinde mesaj yönetimini, organizasyonunu ve etkileşimini daha da iyileştirmek için ek araçlar geliştirdiği görülüyor" dedi.

Android için en son WhatsApp beta 2.25.7.7 güncellemesi, WhatsApp'ın mesaj yanıtlarını konulara göre gruplandırılmış konuşmalar halinde düzenlemek için bir özellik üzerinde çalıştığını gösteriyor.

İnternet sitesi, "WhatsApp, kullanıcıların belirli bir mesaja verilen yanıtları daha düzenli ve uyumlu bir dizide takip etmesini sağlayacak özelliğin uygulanmasını araştırıyor" diye ekledi.

Bu özelliğin bireysel konuşmalar, grup sohbetleri, topluluklar ve kanallar için gelecekteki bir güncellemede yayımlanması bekleniyor. Bu yeni özellik, ilgili tüm yanıtları doğrudan ilk mesajın altında gruplandırarak, sohbetlerdeki karışıklığı azaltacak böylece konuşma ve tartışmaların takibini önemli ölçüde kolaylaştıracak.

WABetaInfo, kullanıcı alıntılanan mesajı yanıtladığında, ileti dizisinin ilk mesaja bağlı kalacağını ve bu nedenle tüm mesajların organize edileceğini söyledi.

Kullanıcılar tek tek yanıtlardan oluşan uzun bir listede gezinmek yerine, ilgili tüm yanıtları özel bir başlıkta takip edebilecek ve görüntüleyebilecek, böylece sohbet düzenli ve takip edilmesi kolay olacak.

Apple iMessage ve Facebook Messenger'da halihazırda konulara göre ayrılmış sohbetler bulunuyor.

Bu özelliğin ne zaman kullanıma sunulacağına dair henüz belirlenmiş bir tarih yok.

Independent Türkçe



Dünya'daki yaşamın fitilini "mikro şimşekler" mi ateşledi?

Akdeniz'in üstünde çakan şimşekler (AFP)
Akdeniz'in üstünde çakan şimşekler (AFP)
TT

Dünya'daki yaşamın fitilini "mikro şimşekler" mi ateşledi?

Akdeniz'in üstünde çakan şimşekler (AFP)
Akdeniz'in üstünde çakan şimşekler (AFP)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Dünya'daki yaşamın ilk olarak şelalelerin veya dalgaların, su damlacıklarında küçük "mikro şimşek" boşalmalarını tetiklemesiyle ortaya çıkmış olabileceği yeni bir araştırmada belirtildi.

Hakemli dergi Science Advances'ta yayımlanan araştırma, erken atmosferde mevcut olan gaz karışımına püskürtülen suyun, RNA'daki moleküllerden urasil gibi organik kimyasal bileşiklerin oluşumuna yol açabileceğini gösteriyor.

Araştırma, zıt yüklü su damlacıkları arasındaki küçük elektrik boşalmalarının, yaşamın yapıtaşı olan molekülleri üretebileceğini ortaya koyuyor.

Stanford Üniversitesi'nden Richard Zare, yazarları arasında yer aldığı çalışma hakkında şöyle diyor:

Bunun, yaşamın yapıtaşlarını oluşturan moleküllerin prebiyotik sentezini sağlayan, yeni keşfedilmiş bir mekanizma olduğunu öne sürüyoruz.

Dünya, oluşumundan sonraki yaklaşık iki milyar yıl boyunca bir kimyasallar girdabı içeriyordu ancak proteinler, enzimler, nükleik asitler ve yaşam için elzem olan diğer bileşiklerin yapımında gereken organik moleküller ortaya çıkmamıştı.

Bu biyolojik bileşenlerin tam olarak nasıl ortaya çıktığı gizemini koruyor.

Amerikalı kimyagerler Stanley Miller ve Harold Urey'nin 1952'de gerçekleştirdiği ünlü bir deney muhtemel bir açıklama getirmişti: Okyanuslara düşen yıldırım; metan, amonyak ve hidrojen gibi erken atmosferdeki gazlarla etkileşime girerek yaşamı oluşturan organik molekülleri yaratmış olabilir.

Öte yandan teoriyi eleştirenler, şimşek çakmalarının çok seyrek gerçekleştiğini ve okyanusların bu senaryo için çok büyük ve dağınık olduğunu belirtiyor.

Dr. Zare ve ekibiyse, erken organik moleküllerin ortaya çıkması için seyrek şimşeklere ihtiyaç duymayan alternatif bir hipotez sundu.

Çalışmaları, daha büyük su damlacıklarının genellikle pozitif, daha küçük olanlarınsa negatif yük taşıdığını gösteriyor. Bu tür zıt yüklü damlacıklar birbirine yaklaştığında aralarında kıvılcımlar sıçrıyor. Buna "mikro şimşek" adını veriyorlar.

Araştırmacılar azot, metan, karbondioksit ve amonyak içeren bir erken Dünya gaz karışımının içinden oda sıcaklığında su püskürtüp yüksek hızlı kameralarla küçük ışık parıltılarını belgeledi.

Bunun sonucunda hidrojen siyanür, amino asit glisin ve RNA kimyasalı urasil gibi karbon-azot bağlarına sahip organik moleküller oluştu.

Çalışma bu sonuca dayanarak yıldırım düşmesinin gerekli olmadığını ve dalgalar ya da şelalelerden gelen küçük kıvılcımların gezegendeki yaşamı başlatmış olabileceğini iddia ediyor.

Dr. Zare, "Dünya'nın erken dönemlerinde her yerde, yarıklarda veya kayalara çarpma şeklinde su püskürmeleri vardı ve bunlar birikerek bu kimyasal reaksiyonu yaratabilir" diyor.

Bence bu, Miller-Urey hipoteziyle ilgili pek çok sorunu gideriyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news