Bilim insanları Güneş'i karartmaya hazırlanıyor

Bilim insanları proje kapsamında güneş ışığıyla birlikte yeryüzünün sıcaklığını da azaltmaya çalışacak

Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)
Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)
TT

Bilim insanları Güneş'i karartmaya hazırlanıyor

Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)
Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)

Rebecca Whittaker 

Britanyalı bilim insanları, hükümetin 50 milyon sterlinlik (yaklaşık 2,5 milyar TL) bir fonla desteklediği program kapsamında küresel ısınmayla mücadelede güneş ışığını engelleme tekniklerini deneyebilir.

Birkaç hafta içinde onaylanacak jeomühendislik projesinde bilim insanları, ışığı yansıtan parçacık bulutlarını atmosfere fırlatmak veya deniz suyu spreyleri kullanarak bulutları daha parlak hale getirmek gibi teknikleri inceleyebilir.

Başka bir yöntemse, ısıyı hapseden bir battaniye görevi gören doğal sirüs bulutlarını inceltmeyi içeriyor.

Projenin başarılı olması halinde Dünya yüzeyine daha az güneş ışığı ulaşacak ve böylece yeryüzü geçici olarak soğuyacak.

Bu, gezegeni soğutmanın nispeten ucuz bir yolu olarak düşünülse de yöntemi eleştirenler, hava örüntülerinde felaketlere yol açabileceği ve hatta yağmurları, gıda üretiminde hayati önem taşıyan bölgelerden başka yerlere kaydırabileceği uyarısında bulunuyor.

Diğer bilim insanlarıysa jeomühendisliğin, iklim değişikliğinin temel nedeni olan fosil yakıtların kullanımını durdurma çabalarını azaltabileceğini söylüyor.

Proje, ARIA diye bilinen İleri Araştırma ve Buluş Ajansı tarafından finanse ediliyor.

Birleşik Krallık hükümeti tartışmalı deneye 50 milyon sterlin ayırdı ancak gelecek 4 yıl boyunca kullanmak üzere, vergi mükelleflerinin parasından verilen toplam miktar 800 milyon sterlin (yaklaşık 41 milyar TL).

Jeomühendislik projesini yöneten ARIA Program Direktörü Profesör Mark Symes "Karbonsuzlaşma hayati önem taşıyor ancak mevcut gidişatımız, sıcaklık kaynaklı çok sayıda iklim devrilme noktasını tetikleme riski taşıyor" diyor.

Bu program, iklim felaketini önlemek için gereken zaman diliminde Dünya'yı güvenli ve sorumlu bir şekilde nasıl soğutabileceğimiz (veya soğutup soğutmamamız gerektiği) konusunda kritik ve cevapsız soruları araştıracak.

ARIA'nın geçen yıl yayımladığı bir belgede Symes bu tür devrilme noktalarına örnek vermişti. Bunlar arasında Arktik kış deniz buzlarının erimesi, Amazon yağmur ormanlarının yok olması ve bunun sonucunda ekosistem kaybı, karadaki büyük buz örtülerinin çökmesi ve bunun küresel deniz seviyesinin kayda değer derecede yükselmesine yol açması yer alıyordu.

Symes, çözümün fosil yakıtların yakılmasının durdurulması ve sera gazlarındaki fazlalıkların ortadan kaldırılması olduğunu ancak bunun, devrilme noktalarının başlangıcını önleyecek kadar hızlı gerçekleşmeyebileceğini söylüyor.

Bunun yerine bu projenin "karbonsuzlaşma için zaman kazanmamıza" katkı sağlayacağını umuyor.

Profesör Symes, projede zehirli maddeler kullanılmayacağını, açık hava deneyleri öncesinde çevresel etki değerlendirmesi yayımlanacağını ve bölgedeki topluluklara danışılacağını ifade ediyor.

Projelerin detaylarının gelecek haftalarda yayımlanması bekleniyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news



Her ay 1200 euro verilen deneyde sürpriz sonuç

Özellikle kadınlar, temel gelir sayesinde hayatlarının daha özgürleştiğini bildirdi (Unsplash)
Özellikle kadınlar, temel gelir sayesinde hayatlarının daha özgürleştiğini bildirdi (Unsplash)
TT

Her ay 1200 euro verilen deneyde sürpriz sonuç

Özellikle kadınlar, temel gelir sayesinde hayatlarının daha özgürleştiğini bildirdi (Unsplash)
Özellikle kadınlar, temel gelir sayesinde hayatlarının daha özgürleştiğini bildirdi (Unsplash)

Almanya'da "evrensel temel gelir" uygulamasının etkilerini ölçebilmek için yapılan deneyin sonuçları açıklandı. 

Mein Grundeinkommen (Temel Gelirim) adlı kâr amacı gütmeyen örgütün yürüttüğü projede, Haziran 2021'den Mayıs 2024'e kadar 122 kişiye her ay 1200 euro verildi. 

Halihazırda ayda 1100-2600 euro kazanan ve 21-40 yaşlarındaki kişilerin dahil edildiği çalışmaya katılanlara, bu 1200 euroyu istedikleri gibi harcayabilecekleri söylendi. 

Tek istenen şey, her 6 ayda bir anket doldurmaları oldu. Bu anketle mali durumları, çalışma düzenleri, akıl sağlıkları ve sosyal etkileşimleri ölçüldü. 

Deneyin sonucunda bu kişilerin tam zamanlı çalışmayı sürdürme eğilimi gösterdiği bulundu. 

Katılımcılar, tıpkı kontrol grubundaki hiç para almayan 1580 kişi gibi, haftada ortalama 40 saat çalıştı.

Ancak iş değiştirme ve daha ileri düzeyde eğitim alma eğilimleri arttı. İş hayatından ve gelirlerinden daha memnun oldukları görüldü. 

Ayrıca hayatlarının daha değerli ve anlamlı olduğunu bildiren katılımcılar, akıl sağlıklarında düzelme hissettiklerini de vurguladı. 

Viyana Üniversitesi'nden Susann Fiedler, yürüttükleri araştırmayla ilgili olarak "İnsanların hiçbir şey yapmamayı çok sevdiklerine dair hiçbir kanıt yok" dedi. 

Diğer yandan araştırmayı eleştiren bilim insanları, deneyde yer alan kişi sayısının az olmasına ve kaç saat çalıştıklarının katılımcılara sorulmasına işaret ediyor. 

Evrensel temel gelir, devletin her bireye düzenli gelir sağlamasını öneriyor. Böylece herkesin bir nebze de olsa maddi özgürlük kazanarak daha rahat iş değiştirebileceği, başkalarına bakabileceği, yeni beceriler edinebileceği, girişimcilik yapabileceği ve diğer yaratıcı arayışlara girebileceği düşünülüyor.  

Bu fikri savunan çok sayıda kişi var. Örneğin Elon Musk, 2018'de yaptığı bir açıklamada yapay zekanın insanların işlerini ellerinden alması durumunda bu modelin gerekli olacağını savunmuştu. 

Benzer uygulamalar dünyanın başka yerlerinde de yapılıyor. Yalnızca ABD'de 160 civarında deney gerçekleştirildi.

2019'da Kaliforniya eyaletine bağlı Stockton'da başlatılan bir uygulamada katılımcılara ayda 500 dolar verilmişti. Araştırmacılar kamu sağlığına dair çok olumlu etkiler gözlemlediklerini bildirmişti. 

Bu fikir, Avrupa'da da özellikle Kovid-19 pandemisi sırasında yaygınlaştı. Oxford Üniversitesi'nin 2020'de yaptığı bir araştırma, Avrupalıların yüzde 71'inin evrensel temel geliri istediğini bulmuştu. 

Fikre karşı çıkanlar, pek çok kişinin az parayla geçinmeye razı olup tembelleşeceğini savunuyor. 

Independent Türkçe, CNN, The Times