Doktor Octopus'un kolları hayata geçirildi

"Sistem, bir siborg toplumunda dijital siborglar arasındaki olası etkileşimleri keşfetmek için tasarlandı"

Doktor Octopus'un kolları hayata geçirildi
TT

Doktor Octopus'un kolları hayata geçirildi

Doktor Octopus'un kolları hayata geçirildi

Jizai adlı bir Japon robotik şirketi, Örümcek Adam (Spider Man) serisinin kötü adamı Doktor Octopus'unkine (Doktor Ahtapot) benzer teknolojik kollar kazandıran bir mekanizma icat etti.

Robotik kolların dahil olduğu pek çok çalışma, çeşitli hastalıklar nedeniyle sınırlı hareket kabiliyetine sahip olan kişilerin yaşam kalitesini iyileştirmeyi hedefliyor.

Öte yandan Arms (kollar) adı verilen bu fütüristik cihazın amacı, genel olarak insanın kabiliyetlerini genişletmek.

Zira Jizai'nin açıkladığı hedefler, kolların nesneleri kaldırmasından biraz daha soyut.

Şirketin internet sitesinde, "Sistem, bir siborg toplumunda dijital siborglar arasındaki olası etkileşimleri keşfetmek için tasarlandı" ifadelerine yer verildi.

Cihazın tanıtım videosunda, klasik müzik eşliğinde robotik kollarıyla dans eden iki insan modelin görüntüleri yer alıyor.

Sistemi geliştiren ekip, Nobel Ödüllü yazar Yasunari Kawabata'nın 1963'te yazdığı, bir genç kızın özel bir gece için partnerine kollarından birini ödünç vermeye karar verdiği kısa öyküsünden esinlendi.

Sisteme dair yakın zamanda yayımlanan bir açıklayıcı yazıda, "Bu roman bariz bir kurgu. Ancak yazılmasından bu yana yarım asırdır, ortaya çıkan insan-makine entegrasyon teknolojileri, Kawabata'nın dünyasını fiziksel olarak deneyimlememize olanak tanımaya başladı" dendi:

Deneylerimizde vücudun kolların bağlanmasını/ayrılmasını tam olarak algılayabildiğini gördük ve özellikle de takılan robotik kolları çıkarırken veya sayısını azaltırken güçlü bir etki hissettik.

 

Independent Türkçe, Futurism, Jizai



İkonik yönetmenden şaşırtan itiraf: O kadar da özel bulmuyorum

David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
TT

İkonik yönetmenden şaşırtan itiraf: O kadar da özel bulmuyorum

David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)

Beden korkusu (body horror) türünün öncüsü kabul edilen usta yönetmen David Cronenberg, sinema salonlarına dair nostaljik duygular taşımadığını ve dijitalleşen film yapım süreçlerini daha verimli bulduğunu söyledi.

Interview Magazine için meslektaşı Jim Jarmusch'a konuşan Cronenberg, filmlerinin toplu bir izleyiciyle sinema salonunda izlenmesinin kendisi için özel bir anlam taşımadığını belirtti.

"O hissi yaşamıyorum"

"Filmleri gerçek sinema salonlarında sadece arada sırada, genellikle film festivallerinde izliyorum ve projeksiyon kalitesi her zaman iyi olmuyor" diyen Cronenberg, sözlerine şöyle devam etti: 

Venedik'te Spike Lee'yle sahnedeydim. Sinemanın bir katedral gibi olduğunu, neredeyse dini bir yönü bulunduğunu söylüyordu. Ona, 'Ben Arabistanlı Lawrence'ı (Lawrence of Arabia) akıllı saatimden izliyorum ve orada bin deve var, hepsini görebiliyorum' dedim. Şaka yapıyordum ama anlatmak istediğim şey, sinema deneyimini o kadar da etkileyici bulmadığımdı. Belki yaşlandığım içindir. O toplu izleme hissini yaşamıyorum.

Teknolojiye karşı açık yaklaşımı filmlerine de yansıyan Cronenberg, dijital kameralarla çalışmanın kolaylıklarının, film şeridinin sunduğu görsel avantajların önüne geçtiğini düşünüyor. Kurgu süreçlerinde film şeridiyle çalışmanın epey kısıtlayıcı olduğunu belirten usta yönetmen, dijital araçların sağladığı kontrol imkanlarını öne çıkardı.

"İnsanların dijital platformlarda bir filmi izledikten sonra duyduğu tutkuyu, eskiden sinema salonundan çıktıktan sonra hissettiğimiz heyecana benzetiyorum" diyen Cronenberg, "Farklı olabilir ama daha kötü değil. Ayrıca filmle çalışmayı da özlemiyorum. Kurgu ve montaj benim için tam bir kabustu. Artık çok daha fazla kontrol sahibiyiz ve bir film yapıyorsanız, bir dereceye kadar kontrol manyağısınız demektir" ifadelerini kullandı.

Cronenberg'in son filmi Kefenler (The Shrouds) şu sıralar ABD sinemalarında gösterimde. Yönetmenin 2024 Cannes Film Festivali'nde prömiyer yapan filminde, eşini kaybeden bir adamın yas sürecini, karısının cesedini canlı yayın yapan bir tabut içinde saklayarak yaşaması konu ediliyor.

"Böyle bir filmi sadece Cronenberg çekebilir"

Filmin başrollerinde Fransız aktör Vincent Cassel, Guy Pearce ve Diane Kruger yer alıyor. Yardımcı rollerdeyse Sandrine Holt, Elizabeth Saunders ve Al Sapienza var.

IndieWire'ın incelemesinde filmle ilgili şu yorum yer alıyor:

Yönetmenin eşinin kaybından ilham alan Kefenler, sadece David Cronenberg'in çekebileceği türden bir yas hikayesi. Alaycı, duygusuz ve zaman zaman öylesine cansız ki, sanki film kendisi de katılaşmış gibi. Görüntüler, projeksiyondan perdeye ulaşmadan çok önce ölmüş gibi duruyor. Ama başka ne beklenirdi ki?

Kefenler, Türkiye'de 23 Mayıs'ta sinemaseverlerle buluşacak.

82 yaşındaki Kanadalı sinemacı, Sinek (The Fly), Çarpışma (Crash) ve Müstakbel Suçlar (Crimes of the Future) gibi filmleriyle de tanınıyor. 

Independent Türkçe, IndieWire, Interview Magazine