John Wick 4'ün senaryosundaki büyük boşluk

Başrolünde Ana de Armas'ın olduğu spin-off Ballerina, serinin son iki filmi arasındaki tutarsızlıkları açıklayabilecek mi?

John Wick 4, dünya çapında 420 milyon dolardan fazla hasılat yaptı (Lionsgate)
John Wick 4, dünya çapında 420 milyon dolardan fazla hasılat yaptı (Lionsgate)
TT

John Wick 4'ün senaryosundaki büyük boşluk

John Wick 4, dünya çapında 420 milyon dolardan fazla hasılat yaptı (Lionsgate)
John Wick 4, dünya çapında 420 milyon dolardan fazla hasılat yaptı (Lionsgate)

John Wick serisinin 4. filminde izleyiciler, Keanu Reeves'in hayat verdiği Wick'in dünyayı gezdiğini gördü. Ancak bu durum serinin olay örgüsünde büyük boşluk yarattı ve üçüncü filmdeki tüm dramatik yapıyı baltaladı. 

Serinin 4. filminde John Wick ABD, Fas, Japonya, Almanya ve Fransa'ya ayak basarak dünyayı dolaşıyor ve arkasında adeta bir ceset yığını bırakıyor.

5 dakikada üç ülke

8 ay boyunca New York'ta yeraltında saklandıktan sonra Wick, Yaşlı'yı öldürmek için Fas'a gidiyor, ardından da Osaka'ya sığınıyor. Farklı ortamlar, serinin yeraltı suç dünyasını genişletirken aynı zamanda renkli bir aksiyon filmi ortaya çıkarıyor. Ancak bu, başına 18 milyon dolar ödül konan suikastçının ilk 5 dakika içinde üç farklı ülke arasında seyahat ettiği anlamına geliyor. Üstelik filmde ne kadar zaman geçtiği belli olmasa da sadece birkaç gün geçmiş hissi yaratıyor. 

Bu durum, özellikle John Wick 3'teki seyahat durumu söz konusu olduğunda evrende büyük bir boşluk yaratıyor. Serinin üçüncü filminde John Wick, ABD dışına seyahat etmek için büyük çaba sarf etmiş ve Fas'ta Yaşlı'yla buluşmak için pek çok engeli aşmak durumunda kalmıştı. Kazablanka'ya ulaşabilmesi bile işin sadece yarısıydı çünkü John, Yaşlı'yı bulmadan önce günlerce çölde dolaşmak zorunda kalmıştı.

New York, Berlin, Paris...

4. filmdeyse John Wick'in Yaşlı'nın adamlarını vurması ve onu kolayca bulması arasında sadece saniyeler var. Bu, serinin son filmi için süregelen bir sorun çünkü John Wick 4 sık sık farklı bir ülkeye atlıyor. Fas'taki çatışmadan sonra film, Osaka'da devam ediyor. Daha sonra John, Charon'un mezarı başında durduğu sahneyle New York'a, ardından da Berlin ve Paris'e ışınlanıyor. 

Serinin üçüncü filminde seyahat etmek John Wick için ne kadar zorsa 4. filmde bir o kadar kolay gibi gözüküyor. John Wick 4, üçüncü filmdeki dramatik yapıyı baltalıyor ve izleyicisine John'un hızlı dünya seyahati için bir hilesi varmış gibi hissettiriyor.

Anahtar Bowery King mi?

John'un dünyayı nasıl bu kadar hızlı dolaştığının en belirgin yanıtı, Bowery King'in (Laurence Fishburne) yardımını almış olması. Bu karakter Wick'e sık sık ağır silahlar, takım elbise ya da tekne gibi ihtiyaç duyduğu eşyaları buluyor.

John Wick'in Bowery King'li bir spin-off'u olasılığı hakkında konuşan yapımcı Erica Lee şöyle diyor:

Bir nevi yeraltını yönetiyor ve bu çok ilginç bir dünya. Silahları ve tekneleri nasıl elde ediyor? Her yerde ortaya çıkıyor. O bir lider.

Bowery King'in John Wick'e seyahat konusunda kolaylık sağlaması serinin 4. filmi için bir yanıt sunsa da bu cevap bazı boşluklara sahip. Bowery King'in üçüncü filmde Fas'a gitmeye çalışan Wick'e neden yardım etmediği merak konusu olarak kalırken, geliştirileceği söylenen John Wick spin-off'ları 4. filmin seyahat tutarsızlıklarını açıklayabileceği ifade ediliyor. 

Ballerina'nın vereceği yanıtlar

Ana de Armas'ın başrolünü üstleneceği Ballerina'nın da John Wick serisine dair merak edilen cevapları ortaya çıkarabileceği belirtiliyor. Len Wiseman'ın yönetmen koltuğunda oturduğu filmin 2024'ün haziranında gösterime girmesi planlanıyor. 

John Wick serisinin ilk spin-off'u olan Ballerina, John Wick 3 ve 4'teki olaylar arasında geçiyor.

Independent Türkçe, Screenrant, Gamerant



Guy Ritchie'nin yeni dizisine büyük ilgi: Mutlaka izlenmeli

16 Nisan'da izleyiciyle buluşan Millenium Star Soygunu, yaklaşık 45 dakika uzunluğundaki üç bölümden oluşuyor (Netflix)
16 Nisan'da izleyiciyle buluşan Millenium Star Soygunu, yaklaşık 45 dakika uzunluğundaki üç bölümden oluşuyor (Netflix)
TT

Guy Ritchie'nin yeni dizisine büyük ilgi: Mutlaka izlenmeli

16 Nisan'da izleyiciyle buluşan Millenium Star Soygunu, yaklaşık 45 dakika uzunluğundaki üç bölümden oluşuyor (Netflix)
16 Nisan'da izleyiciyle buluşan Millenium Star Soygunu, yaklaşık 45 dakika uzunluğundaki üç bölümden oluşuyor (Netflix)

Netflix'in akıllara durgunluk veren yeni gerçek suç belgeseli Millenium Star Soygunu (The Diamond Heist), "tarihin en cüretkar soygunu" diye tanımlanan olayın perde arkasını gözler önüne seriyor. Platformun en çok izlenen yapımları arasında başı çeken belgesel, üç bölümden oluşuyor.

Emmy adayı yönetmen Guy Ritchie'nin yapımcılığını üstlendiği dizi, çok değerli Millennium Star Elması'nı çalmaya çalışan bir suç çetesinin inanılmaz hikayesini konu alıyor.

"Bu baskınla ilgili en iyi yapım"

Netflix, 18 yaşından küçük izleyiciler için uygun olmadığını belirttiği mini dizinin konusunu şöyle özetliyor:

Bu inanılmaz ama gerçek suç dizisinde, değerli bir mücevheri çalmaya kalkışan soyguncular ve onların peşine düşen polisler soygun girişiminin öyküsünü anlatıyor.

Yapımın arkasında yönetmen Jesse Vile'la birlikte Simon Chinn, Jonathan Chinn, Suzanne Lavery ve Ivan Atkinson gibi ödüllü isimler de yer alıyor.

İzleyiciler şimdiden belgesel için övgü dolu yorumlar yapıyor. Sosyal medyada birçok kullanıcı, yapımla ilgili "mutlaka izlenmeli" değerlendirmesinde bulunuyor.

Bir diğer izleyici belgeselle ilgili şöyle yazdı: 

Guy Ritchie'nin Millenium Star Soygunu belgeseli bugüne kadar bu baskınla ilgili izlediğim en iyi yapım. Olayı gerçekleştiren adamları bile konuşturmayı başarmışlar!

Başka bir izleyiciyse "Netflix'in Millenium Star Soygunu adlı belgeseli gerçekten çok iyiydi" yorumunu paylaştı.

Bir diğer kullanıcı, "Millenium Star Soygunu'nu yeni izledim. Harika. Olayı çok net hatırlıyorum. Üçüncü bölümün son cümlesi çok komik. Kesinlikle izlenmesi gereken bir belgesel" ifadelerini kullandı.

Sözkonusu başarısız elmas soygunu, Kasım 2000'de Londra'nın Greenwich bölgesindeki elmas sergisine yapılan baskınla gerçekleşmişti. Metropolitan Polisi, soyguncular harekete geçmeden önce olaya müdahale ederek baskını engellemişti.

56 yaşındaki Ritchie, suç dünyasını ekranlara taşımaya yabancı değil. Yönetmenin en bilinen projeleri arasında 1998 yapımı Ateşten Kalbe Akıldan Dumana (Lock, Stock and Two Smoking Barrels), 2000 yapımı Kapışma (Snatch) ve 2009 yapımı Sherlock Holmes yer alıyor.

Son olarak Netflix'te yayımlanan ve büyük ses getiren dizi The Gentlemen'la adından söz ettiren Ritchie, Theo James ve Kaya Scodelario'nun başrollerini paylaştığı yapımla 70 milyon izlenme elde etmiş ve ikinci sezon onayını almıştı.

Independent Türkçe, Metro, Hello