Dünya Meteoroloji Örgütü, sıcaklık rekorlarının daha da artacağını açıkladı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Dünya Meteoroloji Örgütü, sıcaklık rekorlarının daha da artacağını açıkladı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO), küresel deniz yüzeyi sıcaklıklarının mayıs, haziran ve temmuzda rekor seviyeye ulaştığını ve bunun daha da artacağını bildirdi.

WMO tarafından yapılan açıklamada, Atlantik Okyanusu'nun kuzeyinde deniz yüzeyi sıcaklıklarında "benzeri görülmemiş bir artış" gözlemlendiği belirtildi.

Deniz yüzeyi sıcaklıklarının mayıs, haziran ve temmuzda rekor seviyeye ulaştığı ve El Nino hava koşullarının etkisiyle son aylarda yaşanan sıcaklık rekorlarının daha artacağı ifade edildi.

WMO İklim İzleme Başkanı Omar Baddour, temmuzun ilk haftasının "şimdiye kadar kaydedilen en sıcak hafta" olarak kabul edilebileceğini aktardı.

Atlantik Okyanusu'nun kuzeyinde, haziranda günlük sıcaklıkların normale kıyasla önemli ölçüde yükseldiğini kaydeden Baddour, Antarktika'daki deniz buzu seviyesinin geçen ay en düşük seviyeyi gördüğünü belirtti.

Baddour, can kaybına ve göçe neden olacak şiddetli yağışların, aşırı hava ve iklim olaylarına da işaret edebileceğini kaydetti.

El Nino koşullarının, en sıcak yılın asıl 2023 sonrası gerçekleşmesini öngördüğünü belirten Baddour, beklentiler doğrultusunda 2024'te sıcaklıklarda rekor kırılmasının muhtemel olduğunu dile getirdi.

- "Gerçekten eşi benzeri görülmemiştir"

WMO'nun Dünya İklim Araştırma Programı Başkanı Michael Sparrow da "Antarktika çevresinde gördüğümüz deniz buzundaki erimelerin gerçekten eşi benzeri görülmemiştir." değerlendirmesinde bulundu.

Antarktika bölgesinde genellikle buz erimelerin az yaşandığını ve normalde Kuzey Kutbu'ndaki buzullarda büyük düşüşlerin görüldüğünü aktaran Sparrow, böyle bir düşüşü Antarktika'da görmeye alışkın olmadıklarını vurguladı.

Sparrow, "sıcak deniz dalgasının" balıkların dağılımını ve okyanus ekosistemlerini de etkileyeceği konusunda uyararak, bunun "sadece suyun yüzey sıcaklığının değil tüm okyanusun ısınması ve orada yüzlerce yıl depolanacak enerjiyi emmesi" anlamına geldiğini belirtti.

El Nino hava koşullarının yaşandığı yılda, ısının okyanuslardan atmosfere hareket ettiği için daha yüksek sıcaklıklara ulaşıldığını belirten Sparrow, "Aslında bu sürecin başındayız. El Nino, yılın ilerleyen zamanlarında olacağı kadar büyük bir etki yaratmadı. Yani El Nino koşulları, henüz tam olarak harekete geçmemiş olmasına rağmen Kuzey Atlantik'te bu yüksek sıcaklıkları görüyoruz." ifadelerini kullandı.

Antarktika deniz buzu, ortalamanın yüzde 17 gerisiyle en düşük seviyesine ulaştı ve bir önceki haziran rekorunu önemli bir farkla kırdı.

- El Nino etkisi

WMO'dan yapılan açıklamada, 4 Temmuz'da, El Nino koşullarının başladığı duyurulmuştu.

El Nino'nun küresel sıcaklık artışını hızlandıracağı bildirilen açıklamada, dünyanın farklı bölgelerinde hava koşullarının etkileneceği, can güvenliği için erken uyarı sistemlerinin kritik olduğu ifade edilmişti.

- 3 kez üst üste sıcaklık rekoru kırıldı

Dünya'da ortalama sıcaklıklar aynı hafta içerisinde 3 kez üst üste rekor kırarken, küresel ortalama sıcaklığın 17,23 derece olduğu 6 Temmuz, "kaydedilen en sıcak gün" olarak kayıtlara geçmişti.

Küresel ortalama sıcaklığın 17,23'dereceye ulaşmasıyla 6 Temmuz "kaydedilen en sıcak gün" olarak kayda geçerken sıcaklık ortalaması, 4 ve 5 Temmuz'da ölçülen 17,18 derecelik en yüksek ortalamayı aşmıştı.

Ortalaması alınan veri havuzuna göre, Antarktika'da haftalık hava sıcaklığı ortalamasının normalin 4,5 derece üstünde olduğu kaydedilmişti.

Daha önce en yüksek ortalama sıcaklık değeri 2016'da 16,9 derece olarak ölçülmüştü.



Vücut geliştirenlerin kullandığı takviye, orta yaşlı kadınların hayatını değiştirebilir

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Vücut geliştirenlerin kullandığı takviye, orta yaşlı kadınların hayatını değiştirebilir

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Kreatin takviyeleri yakın zamana kadar neredeyse sadece performansı artırmak ve kas kütlesini kazanmak isteyen sporcular ve vücut geliştiriciler tarafından kullanılıyordu. Ancak artık şaşırtıcı hızda büyüyen bir pazar var: Orta yaşlı kadınlar.

Dwayne "The Rock" Johnson hâlâ protein karışımını "hacim kazanmak" için kullanırken, Ivanka Trump bu yıl sabah smoothie'siyle birlikte bir doz aldığını açıkladı.

TikTok'taki fitness fenomenlerinden sağlık uzmanlarına kadar, bu tebeşirimsi toz artık kadınlar için bir dizi faydasıyla lanse ediliyor. Peki, kreatin tam olarak ne ve bilim bu trendi destekliyor mu?

Midland Health'te doktor ve direktör olan Dr. Rupa Parmar, The Independent'a "Kreatin üç amino asitten (arjinin, glisin ve metiyonin) elde edilen doğal bir bileşik" diye konuştu.

Enerji üretimi için esasen kaslarımızda depolanır.

Kırmızı et ve balık gibi gıdalardan az miktarda alınsa da vücudumuz da her gün yaklaşık 1 gram üretir.

Rupar, çoğu kadının gıdalardan günde önerilen 3 ila 5 gramı almadığını ve takviyenin yardımcı olabileceğini söyledi.

"Kadınlar doğal olarak erkeklerden çok daha düşük kreatin depolarına sahip ve kreaatin genellikle beslenmelerinde daha az yer alıyor. Dolayısıyla seviyelerini artırmak için kreatin almaktan daha fazla fayda görebilirler" diye ekledi.

Kreatinin bir takviye olarak yükselişi 1992'de Britanyalı kısa mesafe koşucusu Linford Christie ve engelli koşucu Sally Gunnell'in Barselona Olimpiyatları'nda altın madalya kazanmasıyla başlamıştı.

Parlak fitness dergileri onu bir "buluş" diye nitelendirmeye başlamıştı: Fortune dergisindeki 1998 tarihli bir makale bileşiği "doğanın steroidi" diye adlandırmış, Los Angeles Times da "Güç tozu" diye manşet atmıştı.

Başlangıçta büyük oranda kas geliştirme ve antrenman sonrası toparlanmaya faydalarıyla ünlense de araştırmalar kreatinin faydalarının spor salonunun ötesine uzanabileceğini gösteriyor.

Kreatin hafıza, beyin sağlığı, depresyon tedavisi ve enerji artışıyla ilişkilendiriliyor.

Rupar, "Bu madde beyin sağlığını bile destekleyebilir. Bilişsel işlevi iyileştirmeye ve yaşlandıkça bir miktar koruma sağlamaya yardımcı olduğunu öne süren çalışmalar var" dedi.

Kansas Üniversitesi Tıp Merkezi tarafından Alzheimer hastaları üzerinde yapılan bir ön çalışmada, kreatin takviyelerinin hafızayı ve yürütme işlevini geliştirebileceği bulundu. Kreatin hormonal dalgalanmalara da iyi gelebilir.

Rupar sözlerine şöyle devam etti:

Kreatin, özellikle kendinizi daha yorgun hissettiğinizde, istikrarlı enerji seviyelerini destekleyerek regl döneminizdeki yorgunluğu hafifletmeye yardımcı olabilir.

Adet döngüsünü düzenleyen hormonlar olan östrojen ve progesteron, vücudun kreatini nasıl ürettiğini ve kullandığını etkiliyor.

Rupar, "Adet döngüsü sırasında kreatin seviyeleri değişebilir ve takviyeler, özellikle östrojen düşük olduğunda, enerji ve kas fonksiyonunu daha istikrarlı tutabilir" dedi.

Menopoza yaklaşan veya menopoza giren kadınlar için kreatin, özellikle direnç antrenmanıyla birleştirildiğinde kas kütlesi, gücü ve kemik yoğunluğundaki düşüşleri önlemeye yardımcı olabileceğinden özellikle umut verici görünüyor.

12 aylık bir çalışmada, kreatinin menopoza girmiş 47 kadında kemik mineral yoğunluğu kaybını azalttığı bulundu.

Tüm potansiyel avantajlarına rağmen, kreatinin dezavantajları da var.

En yaygın şikayetlerden biri şişkinlik: Kasları doyurduğu için su tutulmasına neden olabilir, bu da bazen şişkinlik hissine ve su ağırlığından dolayı tartıda birkaç kilo fazlalığa yol açar.

Yine de çalışmalar, önerilen dozlarda alındığında kreatinin çoğu sağlıklı yetişkin için güvenli olduğunu defalarca gösterdi.

Uzmanlar, özellikle böbrek rahatsızlığı olanlar veya ilaç kullananların başlamadan önce bir sağlık uzmanına danışmasını tavsiye ediyor.

Independent Türkçe