Oppenheimer'da yaş farkı tartışması: Nolan'ın oyuncu seçimine tepki

Robert Oppenheimer'ı canlandıran Cillian Murphy 47, yasak aşk yaşadığı psikiyatristi oynayan Florence Pugh ise 27 yaşında

Yönetmen Nolan, duygusal açıdan yıpratıcı projeyi "bitirdiği için rahatladığını" söylemişti (Universal)
Yönetmen Nolan, duygusal açıdan yıpratıcı projeyi "bitirdiği için rahatladığını" söylemişti (Universal)
TT

Oppenheimer'da yaş farkı tartışması: Nolan'ın oyuncu seçimine tepki

Yönetmen Nolan, duygusal açıdan yıpratıcı projeyi "bitirdiği için rahatladığını" söylemişti (Universal)
Yönetmen Nolan, duygusal açıdan yıpratıcı projeyi "bitirdiği için rahatladığını" söylemişti (Universal)

Oppenheimer, yazın en merakla beklenen filmleri arasında başı çekiyor: Filmin gösterim tarihi yaklaşırken, Cillian Murphy ve Florence Pugh arasındaki yaş farkı bazı tartışmalara neden oldu. 

Christopher Nolan'ın son filmi, atom bombasının icadının arkasındaki ünlü fizikçi J. Robert Oppenheimer hakkında bir biyografi. Nolan'ın ilk biyografik filmi olma özelliğini taşıyan iddialı Oppenheimer, ayrıca yönetmenin 2002 yapımı Uykusuz'dan (Insomnia) bu yana ilk kez R derecelendirmesi alan filmi olarak öne çıkıyor. R derecelendirmesi, yanlarında bir ebeveyn veya vasi olmadan 17 yaşından küçükler kabul edilmediği filmlere veriliyor.

Konusu ve yıldızlarla dolu oyuncu kadrosu göz önüne alındığında Oppenheimer'ın Oscar için iddialı olduğuna da kesin gözüyle bakılıyor. 

Nolan'ın düzenli olarak birlikte çalıştığı Cillian Murphy filmin başrolündeki bilim adamını, Florence Pugh ise Oppenheimer'ın evlilik dışı ilişki yaşadığı Jean Tatlock'u canlandırıyor.

Rol aldıkları her yapımda yetenekleriyle göz dolduran Murphy ve Pugh, oyuncu kadrosu seçimi için kusursuz gibi görünse de aralarındaki yaş farkı bazı tartışmalara yol açtı.

Jean Tatlock, Amerikalı bir psikiyatrist ve doktordu. 20'li yaşlardayken Oppenheimer'la ilişkisi vardı. Doktor 1944'te henüz 29 yaşındayken intihar ederek öldü. Gerçek hayatta Oppenheimer 30'lu yaşlardaydı ve iki bilim insanı arasında 10 yaş fark vardı. 

Murphy ve Pugh arasındaki gerçek hayattaki yaş farkı ise bundan çok daha fazla: Murphy 47, Pugh ise 27 yaşında.

Oppenheimer'ın vizyon tarihi yaklaşırken bazı sinemaseverler yaş farkı tartışmalarının saçma olduğunu ifade ederek Nolan'ın oyuncu seçimine destek verdi.

Bir Twitter kullanıcısı, "Robert Oppenheimer'ın nükleer silah icat etmesini mazur görebilirim, ama kız arkadaşıyla arasındaki sorunlu yaş farkını görmezden gelemem" diye yazarak yaş farkı tartışmasıyla dalga geçti.

Bir başka kullanıcı da isyan ederek şöyle dedi:

İnsanların Oppenheimer'daki yaş farkı söylemini meşru bir şekilde yaptığına inanamıyorum, Tanrı aşkına insanların beyinlerine ne oldu?

Bir başka sinemasever de şu ifadeleri kullandı:

Yaş farkının Robert Oppenheimer'la ilgili en tartışmalı şey olduğunu düşünenler, size bir haberim var...

Pugh'un oyuncu ve yönetmen Zach Braff'la gerçek hayattaki ilişkisi de tartışma yaratmıştı. Bir süre önce ilişkilerini noktalayan çiftin arasında 21 yaş fark vardı.

Independent Türkçe, ScreenRant, ComingSoon



Uranüs ve Neptün'ün manyetik alanlarındaki bozulmaya devasa okyanuslar yol açmış olabilir

Neptün'ün (sağda) boyutu Uranüs'ten daha küçük ama kütlesi ondan daha fazla (NASA)
Neptün'ün (sağda) boyutu Uranüs'ten daha küçük ama kütlesi ondan daha fazla (NASA)
TT

Uranüs ve Neptün'ün manyetik alanlarındaki bozulmaya devasa okyanuslar yol açmış olabilir

Neptün'ün (sağda) boyutu Uranüs'ten daha küçük ama kütlesi ondan daha fazla (NASA)
Neptün'ün (sağda) boyutu Uranüs'ten daha küçük ama kütlesi ondan daha fazla (NASA)

Bilim insanları, Uranüs ve Neptün'ün devasa su okyanusları barındırabileceğini öne sürdü. 

NASA'nın uzay aracı Voyager 2, 1986'da Uranüs'ün yakınından geçtiğinde manyetik alanının gezegenin merkezinden uzak bir şekilde, büyük ölçüde çarpık olduğunu bulmuştu. 

Bundan üç yıl sonra Neptün'ün manyetik alanında da benzer bir tuhaflık kaydedilmişti. 

Dünya'nın dış çekirdeğinde üretilen manyetik alanı, gezegenin ekseniyle neredeyse aynı hizada kutuplar yaratıyor. 

Gökbilimci Heidi Hammel, "Gezegenin içinde büyük, dev bir çubuk mıknatıs var gibi" diye açıklıyor:

Dünya, Satürn, Jüpiter ve Jüpiter'in bazı uyduları için bu durum geçerli.

Bu nedenle bilim insanları, Güneş Sistemi'nin buz devleri Uranüs ve Neptün'ün manyetik alanının neden eğik olduğunu yıllardır anlamaya çalışıyor. 

Bu ay yayımlanan bir çalışmada Voyager 2, gezegeni ziyaret ettiğinde güneş fırtınası yaşandığı için Uranüs'ün manyetik alanında bozulma yaşandığı öne sürülmüştü.

Bilim insanları bu ihtimale dayanarak gezegende okyanus olabileceğini de iddia etmişti. 

PNAS adlı hakemli dergide 25 Kasım Pazartesi günü yayımlanan yeni bir çalışmadaysa iki gezegendeki farazi okyanusların, manyetik alandaki alışmadık duruma yol açmış olabileceği savunuluyor. 

ABD'deki Kaliforniya Üniversitesi Berkeley kampüsünden gezegen bilimci Dr. Burkhard Militzer, bu tuhaflığı anlamak için bir bilgisayar modeli oluşturdu. 

Modele göre gezegenlerin atmosferinin altında yaklaşık 8 bin kilometre kalınlığında su kütlesi var. Bunun altında da hidrokarbon açısından zengin bir katman, su kütlesiyle gezegenlerin çekirdeğini ayırıyor olabilir. 

Dr. Militzer, basıncın Dünya yüzeyinin 60 bin katı kadar olduğu için iki katmanın birbirine karışmadığını düşünüyor. 

Araştırmaya göre Uranüs'ün Merkür büyüklüğünde, Neptün'ün de bundan biraz daha büyük, Mars kadar bir çekirdeği var. 

Yeni çalışma, hidrokarbon tabakası konveksiyona izin vermediği için manyetik alanda bozulma yaşandığını öne sürüyor. 

Bilim insanları daha önce iki gezegenin daha homojen yapıda olduğunu düşünüyordu. Dr. Militzer, normalde hidrojen yığını altındaki su tabakasının dağılacağını söylüyor. Ancak Güneş'ten daha uzak olan buz devleri, daha az hidrojenle oluşmuş olabilir.

Bu da Jüpiter ve Satürn'le iki buz devi arasındaki farklılığa bir açıklama getiriyor. Dr. Militzer "Artık Uranüs ve Neptün'ün neden gerçekten farklı alanlara sahip olduğuna ve bunun Dünya, Jüpiter ve Satürn'den çok farklı olduğuna dair iyi bir teorimiz olduğunu söyleyebilirim" diyerek ekliyor: 

Bunu daha önce bilmiyorduk. Yağ ve suya benziyor; tek fark hidrojen kaybolduğu için yağ aşağıya iniyor.

Independent Türkçe, IFL Science, New York Times, PNAS