Ergen çocuk, ayıya yumruk atarak babasını kurtardı

Babayla oğlu, onlarca yıldır düzenlenen en büyük itlaflardan birinde bir ayının peşindeydi

Ergen çocuk, ayıya yumruk atarak babasını kurtardı
TT

Ergen çocuk, ayıya yumruk atarak babasını kurtardı

Ergen çocuk, ayıya yumruk atarak babasını kurtardı

İsveç'te bir genç, ayının yüzüne yumruk atarak babasının hayatını kurtardı.

İkili Stockholm'ün yaklaşık 290 km kuzeyindeki Ljusdal'da neredeyse 140 kg ağırlığındaki dişi bir ayıyı kovalarken, hayvanın aniden dönerek babayı sıkıştırdığı bildiriliyor.

Ancak ayı nüfusuna yönelik yerel itlafa öncülük eden Jonny Sjoblom gencin, babasının yüzünü tırmalayan ayının kafasına vurmayı başardığını söyledi.

Ayı dönüp genç adamı bileğinden ısırsa da babası hayvana ateş ederek onu öldürmeyi başardı.

İsimleri açıklanmayan babayla oğlu pazartesi günü yaşanan olayın ardından hastaneye kaldırıldı.

Babanın yaralarının ciddi olduğu fakat hayati tehlike taşımadığı, oğlunun da kırık bileğinin tedavi edildiği belirtildi.

Sjoblom, TT Haber Ajansı'na "Ayı muhtemelen bir kurbandan diğerine geçmiş, böylece babanın ayıya ateş edecek zamanı olmuş" dedi.

Böyle bir şeyin yaşanması son derece olağandışı ama burada bir şeyler ters gitmiş.

Avın lideri yaralı adamın 40'lı yaşlarında deneyimli bir ayı avcısı olduğunu da belirtti.

The Telegraph'ın haberine göre salı günü rahatça konuşan baba, kendisini hastaneye götüren helikopterdeki av ekibini arayarak ayının postuyla ilgilenilmesini sağladı.

Sjoblom şöyle ekledi:

O güçlü bir adam, zihinsel açıdan güçlü ve bunun üstesinden güzelce gelecektir. Ben daha çok oğlunun esenliğini düşünüyorum.

Dünya Doğayı Koruma Vakfı'ndan Benny Gafvert bu ayının, hayvan itlafında öldürülen diğerlerine kıyasla nispeten küçük olduğunu söyledi.

Gafvert yerel bir yayın kuruluşuna şöyle dedi:

Dev bir ayı değildi ama örneğin bir köpeğe kıyasla kayda değer derecede daha büyük ve daha güçlüydü, çenesi de daha kuvvetliydi.

Yetkililer bu yıl toplam 649 ayının öldürülmesi için avcılara ruhsat verdi. Bu, onlarca yıldır düzenlenen en büyük itlaf.

Independent Türkçe



Plastikleri yok etmenin çözümü, kanalizasyondan çıktı

Uzmanlar tek kullanımlık plastiklerin zararlarına dikkat çekiyor (AFP)
Uzmanlar tek kullanımlık plastiklerin zararlarına dikkat çekiyor (AFP)
TT

Plastikleri yok etmenin çözümü, kanalizasyondan çıktı

Uzmanlar tek kullanımlık plastiklerin zararlarına dikkat çekiyor (AFP)
Uzmanlar tek kullanımlık plastiklerin zararlarına dikkat çekiyor (AFP)

Bilim insanları Comamonadacae ailesindeki çevresel bakterilerin atıksu sistemleri ve kent içi nehirlerindeki plastiklerde yetiştiğini uzun süredir bilse de ne işe yaradıkları sorusu yanıtsızdı. 

ABD'nin Northwestern Üniversitesi'ndeki araştırmacıların önderliğinde yapılan çalışmada bu bakterilerin plastikleri yediği ortaya çıkarıldı.

Comamonadacae ailesindeki bakterilerin, plastikleri önce nanoplastik boyutuna gelecek kadar çiğnediği, sonra da salgıladığı özel bir enzimle sindirdiği belirtildi. Bu sayede karbon atomu halkalarının bakterilere gıda olduğu belirlendi. 

Bilim insanları, içme suyunu kirletip yaban hayatına zarar veren plastik çöp sorununu buradan aldıkları ilhamla yok etmeyi planlıyor. 

Konuyla ilgili araştırma makalesi, Environmental Science & Technology adlı bilimsel dergide dün yayımlandı. 

ujk
Comamonadacae ailesindeki Comamonas testosteroni, C. testosteroni diye de biliniyor (Ludmilla Aristilde/Northwestern Üniversitesi)

Araştırmaya öncülük eden Ludmilla Aristilde şu ifadeleri kullanıyor:  

Plastik malzemelerin çürümesi, parçalanması ve karbon kaynağı olarak kullanılmasında, atıksulardaki bakterilerin etkili olduğunu ilk kez sistematik olarak gösterdik. Bu bakterilerin tüm süreci yürütebilmesi inanılmaz bir şey. Plastik malzemelerin parçalanması konusunda kilit öneme sahip enzimi de tanımladık. Bu enzim, çevredeki plastiklerden kurtulmak için en uygun hale getirilip kullanılabilir.

Aristilde ve ekibi, C. testosteroni bakterilerini atıksudan alarak en yaygın olarak içecek şişeleri, gıda ambalajları ve giysiler üretmek için kullanılan polietilen tereftalat (PET) üzerinde yetiştirdi. 

Gelişmiş mikroskoplarla plastiklerin yüzeyinin zamanla nasıl değiştiğini araştırdılar. 

Sonra bakterinin etrafındaki suyu analiz ederek nanoplastik aradılar. 

Son aşamaysa PET'i hangi enzimlerle çürüttüğünü görmek için bakterilerin içine bakmak oldu.

Aristilde, PET'lerin küresel plastik kullanımının yüzde 12'sini oluşturduğunu belirterek "Atıksulardaki mikroplastiklerin yüzde 50'sine kadarı onlardan kaynaklanıyor" diyor.

Kolay çözünmediği bilinen PET'i yok eden enzimin bulunması, plastik kirliliğiyle mücadele açısından önemli bir adım olabilir. 

Ancak araştırmanın baş yazarlarından Rebecca Wilkes, daha gidilecek çok yol olduğuna işaret ediyor:

Plastiğin çözülmesini istediğimiz hızla bakterinin ihtiyaç duyduğu zaman arasında çok fark var.

Independent Türkçe, Washington Post, Science Daily