Dua Lipa genç bir modelken kilosundan dolayı ayıplandığını açıkladı

Şarkıcı, "Yeterince iyi olmadığını hissetmenin kişinin dengesini ne kadar bozabileceğini biliyorum" diyor

Dua Lipa (Reuters)
Dua Lipa (Reuters)
TT

Dua Lipa genç bir modelken kilosundan dolayı ayıplandığını açıkladı

Dua Lipa (Reuters)
Dua Lipa (Reuters)

Dua Lipa şarkıcılık kariyerine başlamadan önce genç bir model olmanın nasıl bir şey olduğundan bahsetti.

Levitating'le tanınan şarkıcı 24 Ağustos'ta Vogue France'a verdiği röportajda modellik kariyerine nasıl başladığını anlattı. Modelliğe ilk başladığında kilo vermesi gerektiği söylendiğinin doğru olup olmadığı sorulan Lipa, bu haberin gerçekten doğru olduğunu teyit etti.

Bunu talep eden kişinin ismini açıklamayan Lipa, yayın kuruluşuna "Evet! O halimle harika hissediyordum. Değişmeyi istemek için hiçbir nedenim yoktu" dedi. Öte yandan bu deneyim yine de tipik ergenlik özgüvensizliklerini ve Lipa'nın kendisinden şüphe duymasını engellememiş.

Şarkıcı şöyle dedi:

Tabii ki kendime güvenmediğim, görünüşümü sorguladığım zamanlar oldu. Yeterince iyi olmadığını hissetmenin kişinin dengesini ne kadar bozabileceğini biliyorum.

Lipa henüz 16 yaşında modellik kariyerini kurmaya çalışırken bir yandan da fazladan para kazanmak için restoranlarda ve gece kulüplerinde çalışıyormuş. Şarkıcı, kariyerinin başlarında her şeye yetişmeye çalışmak ne kadar zor olsa da geriye dönüp baktığında bu deneyimden keyif aldığını söylüyor. Lipa, Vogue France'a, "Her şeyi gerçekten çılgın bir deneyim olarak yaşadım. Harika arkadaşlar edindim. Üstüne dans ettim ve dans etmeyi gerçekten severim" dedi.

One Kiss'le tanınan şarkıcı küçük bir kız çocuğu olduğundan beri dans etmeyi ne kadar sevdiğini de anlattı. Lipa şöyle dedi:

Performans sergilemeyi her zaman sevmişimdir. Oyun alanında dans etmeyi, şarkı söylemeyi, koreografi yapmayı. Küçükken 'Gerçek bir sahnede performans sergilemek inanılmaz olurdu' diye hayal kurardım.

Lipa tek başına dans edebilmesine rağmen ilk başta sadece ebeveynlerinden ibaret olsa bile bir seyirci kitlesi önünde performans sergilemenin daha heyecan verici olduğunu açıkladı. Şarkıcı, "Tek başıma dans edebiliyordum" dedi.

Ama ailem arkadaşlarını davet ettiğinde hemen performansa başlıyordum ve muhtemelen bu epey sinir bozucuydu çünkü 'Herkes bana baksın, gösteri başlamak üzere!' diye bağırarak içeri giriyordum.

Lipa bugünlerde, şöhrete kavuştuğundan beri daha içine kapanık olduğunu itiraf etti. Şarkıcı, "Birilerini akşam yemeğine davet ettiğimde ilgi odağı olmamaktan çok mutluyum çünkü ilgi odağı olmak işim haline geldi" diye açıkladı.

Kendini farklı "Dua" kişilikleri altında sınıflandıracak kadar ileri giden Lipa evinde sakin bir versiyonu, medyada ayrı bir versiyonu ve "sahnede her şeyini ortaya koyan" abartılı bir versiyonu olduğunu açıkladı.

En sevdiği "Dua"nın hangisi olduğuna gelince, Lipa hepsinin kendisine sunacak bir şeyleri olduğuna inanıyor. Şarkıcı, "Bu ikilik normal bir yaşam sürdürmemi sağlıyor" dedi.

İşle ilgili bir toplantım olduğunda 'Dua Lipa Müzik Kariyeri' moduna geçiyorum ama hemen ardından 'Kişisel Dua' modunda arkadaşlarımla buluşup geri kalan her şeyi bir kenara koyabiliyorum. Bu iki taraf ayaklarımın yere basmasını sağlıyor.

Independent Türkçe 



Dikkat çeken araştırma: Evlilik fetüs algısını etkiliyor

Anne adaylarının, ten rengi veya yüz hatları gibi özellikler olmadan da fetüsü babaya benzettiği görüldü (Unsplash)
Anne adaylarının, ten rengi veya yüz hatları gibi özellikler olmadan da fetüsü babaya benzettiği görüldü (Unsplash)
TT

Dikkat çeken araştırma: Evlilik fetüs algısını etkiliyor

Anne adaylarının, ten rengi veya yüz hatları gibi özellikler olmadan da fetüsü babaya benzettiği görüldü (Unsplash)
Anne adaylarının, ten rengi veya yüz hatları gibi özellikler olmadan da fetüsü babaya benzettiği görüldü (Unsplash)

Evli olmayan hamile kadınların büyük bir kısmının, fetüsü babaya benzettiği tespit edildi. Evli anne adaylarındaysa bu oran kayda değer derecede düşük. 

Daha önce yapılan çalışmalarda annelerin, yeni doğan bebeklerini babasına benzetmeye daha yatkın olduğu gözlemlenmişti. 

Araştırmalarda ayrıca çocuklarının kendisine benzediğini düşünen babaların, onlara daha fazla ilgi gösterdiği öne sürülüyor.

Bazı uzmanlar bu durumu babalık belirsizliği (paternity uncertainty) denen bir olguyla açıklıyor. Bu terim, özel testler yapılmadan bir erkeğin, partnerinin çocuğunun biyolojik babası olduğundan kesin bir şekilde emin olamayacağını ifade ediyor.

Bu belirsizliğin, erkeklerin bazı üreme stratejilerini ve davranışlarını şekillendirmiş olabileceği düşünülüyor. Erkeklerin, başkasının çocuklarına kaynak yatırımı yapma riskini azaltmak için kıskançlık ve sahiplenme gibi mekanizmalar geliştirmiş olabileceği iddia ediliyor. 

Erkekler, bebeğin babası olduklarına dair güven duyduklarında çocuklarına destek, koruma ve kaynak sağlama olasılıkları da artıyor.

Bu nedenle annelerin, çocuklarının babalarına benzediğini düşünmeye daha yatkın olabileceği tahmin ediliyor.

Bulguları hakemli dergi Evolution and Human Behavior'da yayımlanan bir çalışmada, bu eğilimin bebek doğmadan da görülüp görülmediği araştırıldı. 

Çalışmaya, hamilelik döneminde düzenli olarak bir doğum kliniğine kontrole giden ve ortalama yaşı 31 olan 190 ebeveyn katıldı. Çiftlerin yüzde 80'i evliyken, yüzde 20'sinin ilişkisi vardı.

Katılımcılara ultrason görüntülerindeki fetüsün kime benzediği soruldu. Seçenekler arasında "Anne", "Baba", "Annenin bir akrabası", "Babanın bir akrabası" ve "Kimseye benzemiyor" vardı.

Babaların yüzde 49'u fetüsün kendisine benzediğini söylerken, annelerin yüzde 74'ü babaya benzediğini belirtti.

Ekip daha sonra yanıtları katılımcıların ilişki durumuna göre analiz etti. Evli erkeklerin yüzde 47'si fetüsün kendilerine benzediğini söylerken, bu oran evli olmayan erkeklerde yüzde 58'di. 

Diğer yandan evli kadınların yüzde 69'u ve evli olmayan kadınların yüzde 93'ü fetüsün babaya benzediği görüşündeydi.

Araştırmacılar makalede şu ifadeleri kullanıyor:

Anneler, babayla fenotipik benzerlik kurarak babalık belirsizliğini azaltıyor ve böylece çocukları daha rahimdeyken yatırımı güvence altına alıyor.

Bulgular, evrimsel kökeni olabilecek ilginç bir duruma işaret ediyor. Öte yandan bulguların küçük bir gruptan ve tek bir soru üzerinden elde edildiğini belirtmekte fayda var. 

Çeşitliliği daha yüksek geniş gruplarla yapılacak kapsamlı çalışmalar, yeni araştırmanın bulgularını desteklemeye yardımcı olabilir.

Independent Türkçe, PsyPost, Evolution and Human Behavior