Ben Affleck'in filmi, küçük kasabadaki cinayete ilham verdi mi?

Yetkililer ocakta Montana'daki Fallon kasabasında Isaac Carrier'ı öldürmeden önce iki kişinin, 2010 yapımı suç dramasından bir kesit paylaştığını söylüyor

Montana'daki savcılar Isaac Carrier'ın, çocuğunun velayetiyle ilgili bir anlaşmazlık nedeniyle iki tanıdığı tarafından öldürüldüğünü belirtiyor (Facebook)
Montana'daki savcılar Isaac Carrier'ın, çocuğunun velayetiyle ilgili bir anlaşmazlık nedeniyle iki tanıdığı tarafından öldürüldüğünü belirtiyor (Facebook)
TT

Ben Affleck'in filmi, küçük kasabadaki cinayete ilham verdi mi?

Montana'daki savcılar Isaac Carrier'ın, çocuğunun velayetiyle ilgili bir anlaşmazlık nedeniyle iki tanıdığı tarafından öldürüldüğünü belirtiyor (Facebook)
Montana'daki savcılar Isaac Carrier'ın, çocuğunun velayetiyle ilgili bir anlaşmazlık nedeniyle iki tanıdığı tarafından öldürüldüğünü belirtiyor (Facebook)

ABD'nin Montana eyaletine bağlı küçük bir kasabadaki bir cinayeti planlayan iki kişinin, Ben Affleck'in Boston'da geçen suç draması Hırsızlar Şehri'nden (The Town) bir kesit paylaştığı iddia edildi.

The Daily Beast'in haberine göre savcılar, 21 yaşındaki Jake Burghduff ve 30 yaşındaki Sterling Brown'ın 23 Ocak'ta Fallon kasabasında 30 yaşındaki Isaac Carrier'ı öldürmeden önce 2010 yapımı gerilim filminden bir sahneyi tartıştığını söylüyor.

Yetkililer Carrier'ın, çocuklarının velayetiyle ilgili eski eşiyle yaşadığı şiddetli bir anlaşmazlık nedeniyle dairesinde başından vurulduğunu ve ardından binanın ateşe verildiğini belirtiyor.

Burghduff ağustostaki duruşmada cinayetten suçlu bulunurken, Carrier'ın eski eşi Katie Bivens'la ilişki yaşayan Brown'ın gelecek yıl yargılanması planlanıyor.

The Daily Beast'e göre Burghduff dedektiflere, Brown'ın kendisine gönderdiği YouTube videosunda Affleck'in karakterinin, Jeremy Renner'ın canlandırdığı bir banka soyguncusundan bir suç işlemek için yardım istediğini söyledi.

Videoda Affleck, "Yardımına ihtiyacım var" diyor.

Ne olduğunu söyleyemem, daha sonra bunu bana asla soramazsın ve birilerinin canını yakacağız.

Daha sonra zorla bir eve giren karakterler, iki adamı dövüp tehdit ediyor.

Savcılara göre, Burghduff şu mesajla cevap veriyor:

Kafam karıştı haha.

Ardından kendisinden "videoyu tekrar dinlemesini" isteyen Brown, yanına gelip gelemeyeceğini soruyor.

Burghduff ise "Hâlâ kafam karışık, birinin canını yakmamız falan mı gerekiyor?" diye cevap veriyor.

Brown daha sonra "Onun gibi bir şey" diyor.

Müsaitsen seni alayım mı?

Jake Burghduff, ağustosta Montana'da görülen davada Isaac Carrier'ı kasten öldürmekten suçlu bulundu (Dawson County Cezaevi)
Jake Burghduff, ağustosta Montana'da görülen davada Isaac Carrier'ı kasten öldürmekten suçlu bulundu (Dawson County Cezaevi)

Dedektifler, mesajlaşmanın iki adamın öldürme niyetini kanıtladığını söylüyor. O gece Güney Dakota'ya bağlı Ludlow'daki bir barda buluştuklarını kabul eden ikilinin, dedektiflere neler yaşandığına dair farklı ifadeler verdiği bildirildi.

İddiaya göre Burghduff, çocuğun velayetine dair anlaşmazlığı bildiğini ve Brown'ın kendisine Carrier'la "ilgileneceğini" söylediğini itiraf etti.

Burghduff, ikilinin cep telefonlarını Ludlow'da bırakıp üç saat araba kullanarak arka yollardan Fallon'a gittiğini ve Montana'nın Baker şehrinde benzin almak için durduğunu polise söyledi.

İkili, Carrier'ın Whittier Caddesi'ndeki dairesine girdikten sonra Brown'ın çiftlik işçisini yakın mesafeden, kafasının arkasından vurduğu iddia ediliyor. Yetkililer iki kişiden birinin ya da her ikisinin, halen hayatta olan Carrier'ın üzerine benzin dökerek daireyi ateşe verdiğini belirtiyor.

Yetkililerin iddiasına göre Sterling Brown, Isaac Carrier'ı öldürmeyi planlarken Ben Affleck'in filmi Hırsızlar Şehri'nden bir kesit paylaştı (Dawson County Cezaevi)
Yetkililerin iddiasına göre Sterling Brown, Isaac Carrier'ı öldürmeyi planlarken Ben Affleck'in filmi Hırsızlar Şehri'nden bir kesit paylaştı (Dawson County Cezaevi)

Burghduff daireye girmediğini ve Brown'ın niyetinden haberdar olmadığını iddia etti.

Geçen ay jüri üç saatten kısa süre içinde, Burghduff'ı kasten adam öldürmekten suçlu bulmuştu. 100 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanan Burghduff, 17 Ekim'de hüküm giyecek.

Masum olduğunu savunan Brown'ın martta mahkemeye çıkarılması planlanıyor.

Kovboy kıyafetleri giymeyi seven Carrier, ölüm ilanına göre dindar bir Hıristiyandı ve oğlu Stetson'ı çok seven bir babaydı.

Eyaletin başkenti Helena'nın yaklaşık 627 km doğusunda yer alan Fallon yaklaşık 200 kişinin yaşadığı, belediyeye bağlı olmayan bir kasaba.

Independent Türkçe



Fransa'da kurallara uymayan uçak yolcularına ağır cezalar geldi

Mürettebatın güvenlik talimatlarına uymayı reddeden yolcular, Fransa'da ağır para cezalarıyla karşılaşabilir (Unsplash)
Mürettebatın güvenlik talimatlarına uymayı reddeden yolcular, Fransa'da ağır para cezalarıyla karşılaşabilir (Unsplash)
TT

Fransa'da kurallara uymayan uçak yolcularına ağır cezalar geldi

Mürettebatın güvenlik talimatlarına uymayı reddeden yolcular, Fransa'da ağır para cezalarıyla karşılaşabilir (Unsplash)
Mürettebatın güvenlik talimatlarına uymayı reddeden yolcular, Fransa'da ağır para cezalarıyla karşılaşabilir (Unsplash)

Fransa'da, rahatsız edici ve toplum kurallarına aykırı davranan uçak yolcuları artık 20 bin euroya kadar para cezası ve 4 yıla kadar uçuş yasağıyla karşı karşıya kalacak.

8 Kasım'da yürürlüğe giren 2025-1063 sayılı kararname, Fransız hava sahasında taşkınlık çıkaran yolculara yönelik cezaları düzenliyor.

Bundan sonra Fransa Sivil Havacılık Müdürü, tekrarlayan suçlarda 10 bin euro veya 20 bin euro para cezası verebilir.

Hükümetin açıklamasında listelenen suçlar arasında, uçuş ekibi tarafından uçuşun bir kısmı veya tamamı boyunca kullanımı yasaklanmış elektronik veya elektrikli cihazların kullanılması, uçuş ekibinin güvenlik görevlerinin yerine getirilmesini engelleme ve uçuş ekibi tarafından verilen güvenlik talimatlarına uymayı reddetme yer alıyor.

En ciddi vakalarda, suçlular 4 yıla kadar uçuş yasağıyla karşı karşıya kalabilir.

Fransız hava yolu şirketlerinin "zararlı davranışları" bildirmesi için oluşturulacak özel veritabanı, Fransa Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından yönetilecek.

Fransa Ulaştırma Bakanı Philippe Tabarot, "Yolcuların ve mürettebatın güvenliği bizim mutlak önceliğimizdir" dedi.

Uçakta rahatsız edici davranışlarda bulunmak kabul edilemez. Bu tür davranışlar uçuş güvenliğini tehlikeye atar ve uçuş ekibinin çalışma koşullarını olumsuz etkiler.

Bakan yeni düzenlemeyi "hızlı, adil ve orantılı bir uygulama" diye nitelendirdi.

Tabarot, "Bu yeni düzenleyici çerçeve güçlü bir mesaj veriyor: Rahatsız edici davranışlar artık tolere edilmeyecek ve etkili idari yaptırımlara tabi tutulacak" diye ekledi.

Hava yolcularının kurallara aykırı davranışları, uçuş güvenliği için giderek artan bir tehdit yaratıyor.

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği'ne (IATA) göre, 2024'te her 395 uçuşta bir olay meydana geldi.

Avrupa'daysa Avrupa Hava Emniyeti Ajansı (EASA) ayda 200 ila 500 olay bildiriyor.

The Independent'ın seyahat muhabiri Simon Calder, "Telefonunuzu uçak moduna almayı unuttuğunuz için 10 bin euro para cezası biraz ağır görünebilir ancak uçakta çirkin ve tehlikeli davranışları caydırmak için bu ceza tam da ihtiyaç duyulan şey" diyor.

Rahatsız edici yolcular, diğer yolcuları ve mürettebatı sıkıntıya sokan ve güvenliği tehlikeye atan davranışları nedeniyle çoğu zaman ceza almıyor.

Independent Türkçe


3,3 milyar yıllık kayada Dünya'daki yaşamın başlangıcından izler bulundu

Dünya'daki yaşamın izini daha kesin kanıtlarla daha eskiye sürmenin yolu bulundu (NASA)
Dünya'daki yaşamın izini daha kesin kanıtlarla daha eskiye sürmenin yolu bulundu (NASA)
TT

3,3 milyar yıllık kayada Dünya'daki yaşamın başlangıcından izler bulundu

Dünya'daki yaşamın izini daha kesin kanıtlarla daha eskiye sürmenin yolu bulundu (NASA)
Dünya'daki yaşamın izini daha kesin kanıtlarla daha eskiye sürmenin yolu bulundu (NASA)

Bilim insanları yapay zeka yardımıyla Dünya'daki yaşamın en eski izlerinden bazılarını tespit etti. Bulguların, Mars ve diğer gezegenlerdeki yaşam arayışına da katkı sunması bekleniyor.

Yaklaşık 4,5 milyar yıl önce oluşan Dünya'da yaşamın ne zaman ve nasıl başladığı kesin olarak bilinmiyor. 

Birkaç yüz milyon yıl içinde, okyanuslardaki hidrotermal bacalarda ortaya çıkan mikroorganizmalarla başlamış olması muhtemel senaryolar arasında. 

Yaşamın ilk izlerini araştıran bilim insanları genellikle fosil buluntularını inceliyor.

Avustralya'daki 3,5 milyar yıllık mikrobiyal birikintiler olan stromatolit örnekleri, canlı organizmalara dair en eski fosil kanıtları arasında yer alıyor. Güney Afrika'da da benzer yaşta mikrobiyal yapılar bulunuyor.

Yaşamın geçmişini araştırmanın bir diğer yolu da canlı organizmaların kayalar üzerindeki kimyasal kalıntılarını aramaktan geçiyor. 

Bu izlerin canlılar mı yoksa doğal jeolojik süreçler mi tarafından oluştuğunu anlamak ise epey güç. Ayrıca bu kimyasal kalıntıların geçmişi çok eski dönemlere kadar takip edilemiyordu.

Carnegie Bilim Enstitüsü'nden araştırmacılar geliştirdikleri makine öğrenimi algoritmasıyla bu zorlukların üstesinden gelmeyi başardı. 

gth
2,5 milyar yıl öncesine dayanan fotosentez izleri (siyah çizgiler) keşfedildi (Andrea Corpolongo/Carnegie Bilim Enstitüsü)

Ekip ilk olarak yapay zeka aracını eğiterek eski kayalardaki mikroplar, bitkiler ve hayvanlar gibi biyolojik kökenli organik molekülleri, cansız olanlardan ayırt etmesini sağladı. Makine öğrenimi algoritması yüzde 90 doğruluk oranına ulaştı.

Yapay zeka, insanların göremeyeceği kadar küçük izleri yakalamaya olanak sağladı. 

Hakemli dergi PNAS'te 17 Kasım Pazartesi yayımlanan makalenin ortak başyazarı Robert Hazen şu ifadeleri kullanıyor:

Buradaki dikkat çekici bulgu, yüksek seviyede bozulmuş moleküllerden, antik yaşamın izlerini ortaya çıkarabilmemiz.

Çalışmada incelenen kaya örnekleri 3,8 milyar yıl öncesine kadar uzanıyordu. Bunlar arasında yaşam izi taşıyan en eski örnek, Güney Afrika'daki yaklaşık 3,3 milyar yıllık Josefsdal Chert kayasıydı. 

Hazen "Sonuçlarımız, antik yaşamın geriye fosillerden daha fazlasını; kimyasal 'yankılar' bıraktığını gösteriyor" diyor.

Bulgular, daha eski kayaların biyolojik izler taşımadığı anlamına gelmiyor; bu izlerin yeni aracın tanımlayamayacağı kadar bozunduğu ve yaşamın çok daha eskiye uzandığı düşünülüyor.

Yine de yeni çalışma yaşamın kimyasal kalıntılarının saptandığı zaman ölçeğini, 1,6 milyar yıldan 3,3 milyar yıla çıkarmasıyla büyük önem taşıyor.

Araştırmacılar ayrıca fotosentezin tarihini değiştiren kritik bir keşif de yaptı. 

Güney Afrika ve Kanada'daki 2,52 ve 2,3 milyar yıllık kayalarda, bugüne kadar bulunan en eski fotosentez kanıtlarını tespit ettiler. Bulgular, gezegenin atmosferini oksijenli hale getiren fotosentezin, sanılandan 800 milyon yıl daha önce başladığını gösteriyor.

Makalenin bir diğer başyazarı Anirudh Prabhu "Bu biyoimza tekniği sadece canlıyı cansızdan ayırt etmekle kalmıyor, fotosentetik organizmalar gibi farklı yaşam türlerini de ayırt edebiliyor" diyerek ekliyor: 

Ayrıca makalemiz, tüm orijinal biyomoleküller bozulmuş olsa bile, makine öğreniminin eski kayalarda yaşamın izlerini tespit edebileceğini gösteriyor.

Bu gelişmenin Mars'taki antik yaşamı arama çalışmalarına da katkı sunması bekleniyor.

Bilim insanları Kızıl Gezegen'den getirilen örneklerin yanı sıra Satürn ve Jüpiter'in yaşamı barındırma potansiyeli taşıyan uydularında da bu tekniği kullanmayı umuyor.

Hazen, "Bu çalışma, Dünya'nın en eski biyolojik izlerini deşifre etme yeteneğimizde büyük bir sıçrama anlamına geliyor" diyerek ekliyor:

Güçlü kimyasal analizle makine öğrenimini birleştirerek, milyarlarca yıl sonra hâlâ sırlarını fısıldayan, erken yaşamın geride bıraktığı moleküler 'hayaletleri' okumanın bir yolunu bulduk.

Independent Türkçe, Science Alert, Reuters, IFLScience, PNAS


Slovenya’da azınlıkları hedef alan yasa tartışma yarattı

Cinayetin ardından Romanları hedef alan protesto yürüyüşleri düzenlenmişti (AFP)
Cinayetin ardından Romanları hedef alan protesto yürüyüşleri düzenlenmişti (AFP)
TT

Slovenya’da azınlıkları hedef alan yasa tartışma yarattı

Cinayetin ardından Romanları hedef alan protesto yürüyüşleri düzenlenmişti (AFP)
Cinayetin ardından Romanları hedef alan protesto yürüyüşleri düzenlenmişti (AFP)

Slovenya'da Roman azınlıkları "güvenlik tehdidi" ilan eden yasanın onaylanması tartışma yarattı. 

Slovenya Parlamentosu'nda pazartesi günü düzenlenen oturumda, Kamu Güvenliğini Sağlamak İçin Acil Önlemler Yasası kabul edildi. 

Yasa kapsamında polis, "güvenlik riski taşıyan" bölgelerdeki ev veya işyerlerine mahkeme emri olmadan baskın düzenleyebilecek. 

Ayrıca bu bölgelerde kişilerin can veya mal kaybı riski oluştuğunda, drone ve plaka tespit araçları da kullanılabilecek. 

"Güvenlik riski taşıyan bölgelerin" coğrafi sınırları çeşitli güvenlik değerlendirmelerinin ardından emniyet genel müdürlüğü tarafından belirlenecek. 

Tartışmalı yasa, geçen ay Novo Mesto'daki LokalPatriot adlı gece kulübü önünde meydana gelen cinayetin ardından gündeme taşındı.

Olayda 48 yaşındaki Ales Sutar, oğlunun acil yardım çağrısı üzerine gece kulübüne gitmişti. Sutar, 21 yaşındaki Roman bir gençle mekan önünde tartışma yaşamış, ardından kimliği açıklanmayan bu kişi tarafından öldürülmüştü. 

Yerel medyadaki haberlere göre Roman genç 5 ila 15 yıl hapis cezası istemiyle yargılanıyor.

Slovenya'nın güneyindeki olayın ardından birçok protesto patlak vermiş, polis Romanların yaşadığı mahallelerde güvenlik önlemlerini artırmıştı. Ayrıca Slovenya İçişleri Bakanı Bostjan Poklukar ve Adalet Bakanı Andreja Katic istifa etmişti.

Merkez sol Özgürlük Hareketi partisinden Başbakan Robert Golob, "belirli bir etnik gruba karşı değil, suçun kendisine karşı" olduğunu savundu. Ancak yerel medyada "Sutar Yasası" diye de anılan tasarının Parlamento'dan geçmesi büyük tepki çekti. 

Avrupa'daki Roman topluluklarını güçlendirmeye odaklanan Brüksel merkezli sivil toplum kuruluşu Avrupa Roman Vakfı Başkan Yardımcısı Mensur Haliti şunları söylüyor: 

Bu yasa, tüm mahalleleri güvenlik bölgelerine dönüştürüyor. Mahalle sakinlerini de güvenlik kategorilerine sokuyor. Slovenya, Avrupa Birliği içinde nadiren kabul edilen bir şeyi yaptı ve tüm bir azınlığı güvenlik tehdidi olarak gören bir yasa çıkardı.

Muhalefetteki sol koalisyonlar yasayı "baskıcı" diye niteleyerek Parlamento'daki oylamaya katılmayı reddetti. 

Diğer yandan Slovenya'nın kamu yayıncısı RTV Slovenia'nın anketine göre katılımcıların yüzde 60'ından fazlası yasayı desteklediğini söyledi.

Independent Türkçe, Guardian, Eu Observer