The Walking Dead, zombi salgınından sonra Avrupa'ya ne olduğunu ortaya koydu

Yeni spinoff Daryl Dixon, merak edilen pek çok soruya yanıt veriyor

Başroldeki Norman Reedus, karakterinin Avrupa'daki serüveninin The Walking Dead'e kıyasla bambaşka olacağını söylemişti (AMC)
Başroldeki Norman Reedus, karakterinin Avrupa'daki serüveninin The Walking Dead'e kıyasla bambaşka olacağını söylemişti (AMC)
TT

The Walking Dead, zombi salgınından sonra Avrupa'ya ne olduğunu ortaya koydu

Başroldeki Norman Reedus, karakterinin Avrupa'daki serüveninin The Walking Dead'e kıyasla bambaşka olacağını söylemişti (AMC)
Başroldeki Norman Reedus, karakterinin Avrupa'daki serüveninin The Walking Dead'e kıyasla bambaşka olacağını söylemişti (AMC)

AMC geçen hafta sonu, yılın ikinci The Walking Dead spinoff'unu izleyicisiyle buluşturdu. 

The Walking Dead: Daryl Dixon, bu yaz yayımlanan Dead City'den farklı bir kıtada geçiyor. Eleştirmenlere göre yeni spinoff, ana dizinin sonunu benzersiz şekillerde geliştirmeye hazır görünüyor. 

Öte yandan 54 yaşındaki Norman Reedus'ın canlandırdığı, Fransa'da karaya vuran ve salgınla bu kez yeni bir kıtada mücadele etmek zorunda kalan Daryl Dixon'ın popülaritesi de The Walking Dead'i bile gölgede bırakabilecek gibi duruyor.

Hayranlar artık Avrupa'nın akıbetini de biliyor

The Walking Dead, sonunda zombi salgınının Avrupa üzerindeki etkisini ortaya çıkardı. 

The Walking Dead evreni, bugüne kadar yoğun bir şekilde Amerika'ya odaklanmıştı ancak serinin hayranları, Daryl Dixon'ı merkeze alan yeni spinoff sayesinde artık Avrupa'da neler olduğunu da biliyor.

Dizi, Daryl'ın oraya nasıl geldiğine dair kısa bir açıklama yapıyor ama daha da önemlisi, Fransa'da neler olduğuna dair pek çok bilgi veriyor. 

Spinoff, salgının Avrupa kıtası üzerindeki etkisine de işaret ediyor.

Zombi kıyametinin dünyanın geri kalanı üzerindeki etkisi daha önce az da olsa ele alınmıştı. Şimdiyse Fransa'nın ortamı, diğer ülkelerle kıtaları keşfetmek için harika bir fırsat yaratıyor ve bu da yeni dizinin başlangıcını daha heyecan verici kılıyor. 

Sorulara yanıt veren harita ve kaset

Yeni dizi, Amerika dışındaki yerler hakkındaki soruları yanıtlamak için şimdilik az zaman harcarken, kendi içinde de pek çok gizem yaratıyor.

Salgının nasıl ortaya çıktığı sorusu hâlâ cevaplanmamış olabilir ama uluslararası etkisi artık çok daha net.

Daryl Dixon'ın prömiyeri, Batı Avrupa'nın zombi salgını nedeniyle harap olduğunu ortaya koyuyor. 

*Bundan sonrası spoiler içerir, bizden uyarması*

Bölümün başında Daryl, bir harita ve kısa sürede çok fazla bilgi aktaran bir kaset buluyor. İrlandalı bir adamın, Avrupa'yı keşfetmek üzere çıktığı yolculuğu anlattığı kasette şu mesaj veriliyor: 

Hiçbir yer güvenli değil.

İspanya'ya atıfta bulun adam, güvenli bir yer arayışıyla Marsilya'yı ziyaret etmeyi planladığını söylüyor.

Daryl'ın kasetle birlikte bulduğu haritada İrlanda, İngiltere, İspanya ve Portekiz'in kıyamete kurban gittiğini gösteren işaretler dikkat çekiyor.

The Walking Dead: Daryl Dixon'da Reedus'a Clémence Poésy, Louis Puech Scigliuzzi ve Laïka Blanc-Francard eşlik ediyor (AMC)
The Walking Dead: Daryl Dixon'da Reedus'a Clémence Poésy, Louis Puech Scigliuzzi ve Laïka Blanc-Francard eşlik ediyor (AMC)

Daryl'ın Fransa'nın da salgından etkilendiğini keşfetmesiyle birlikte, Belçika ve İsviçre gibi komşu ülkelerin de zombilerle istila edilmiş olması muhtemel görünüyor. Bu da tüm Avrupa'nın enfekte olduğu ihtimalini güçlendiriyor. 

Bu, Daryl Dixon spinoff'unun cevaplayabileceği birçok The Walking Dead gizeminden biri. Eleştirmenlere göre serinin genişletilmesi için de olanak sunuyor.

Virüs tüm dünyaya yayıldı mı?

Fransa'da başladığı söylenen salgınla ilgili pek çok soruyu cevaplaması beklenen Daryl Dixon, The Walking Dead'in genel hikayesi için büyük önem taşıyor gibi görünüyor.

Öte yandan Avrupa'nın düşüşü, hiçbir yerin zombi salgınına karşı güvenli olmadığını gösteriyor. 

The Walking Dead'in ilk sezonunda, virüsün bulaşması için bir ısırığa gerek olmadığı ve ölen herkesin, beyni yok edilmediği sürece zombi olarak geri döneceği ortaya çıkmıştı. Bu nedenle virüsün dünya çapında yayıldığı tahmin ediliyor. 

Ancak The Walking Dead serisi Asya ve Afrika gibi bölgelere de yayılmadığı sürece bu durum hiçbir zaman tam olarak doğrulanamayabilir. Yine de Daryl Dixon, bunu mantıklı bir varsayım haline getiriyor.

67 milyondan 200 bine...

The Walking Dead: Daryl Dixon, Avrupa'yla ilgili bilgilerin yanı sıra Fransa'da kaç kişinin kaldığını da açıklıyor. 

Louis Puech Scigliuzzi'nin canlandırdığı ve "özel" olduğu vurgulanan Laurent adlı çocuk, Fransa'da kıyametten önce 67 milyon kişinin yaşadığını söylerken, şimdiyse 200 binden az insan kaldığını tahmin ediyor. Daryl ise hayatta kalanların çok daha az olduğunu varsayıyor.

The Walking Dead'in yeni spinoff'unun henüz ilk bölümünde böylesine büyük sorulara yanıt vermesi bile virüsün sonuçlarıyla ilgili daha fazla gizemin yanıtlanacağına işaret ediyor.

Independent Türkçe



Küçük kertenkeleler, doğal "dalış tüpü" sayesinde yem olmaktan kurtuluyor

Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
TT

Küçük kertenkeleler, doğal "dalış tüpü" sayesinde yem olmaktan kurtuluyor

Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)
Dr. Swierk, çok fazla hayvan tarafından avlanan su anollerine "ormanın nuggetları" diyor (Lindsey Swierk)

Su anolü denen bir kertenkele türünün, burun deliklerinde oluşturduğu bir baloncuk sayesinde hayatta kalabildiği ortaya kondu. Su altında en az 20 dakika kalmalarını sağlayan baloncuk sayesinde avcılardan kaçarak yem olmaktan kurtuluyorlar. 

Kalem uzunluğundaki su anolleri akarsu ve şelalelerin yakınlarındaki kaya ve bitkilerin etrafında yaşıyor. Kuşlardan yılanlara kadar çeşitli hayvanlara yem olan bu kertenkeleler, hayatta kalabilmek için kamuflaj gibi beceriler geliştirmiş.

Ayrıca tehlike durumunda suya atlayan bu hayvanlar, burun deliklerinin üstünde bir baloncuk oluşturarak gizleniyor. Bilim insanları bu özelliğin farkında olsa da baloncukların su altında daha uzun süre kalmalarını sağlayıp sağlamadığı net değildi.

New York'taki Binghamton Üniversitesi'nde anoller üzerine çalışan Dr. Lindsey Swierk, "Suyun altında çok uzun süre kalabildiklerini biliyoruz" diyerek ekliyor: 

Bu baloncuğun solunumda gerçekten işlevsel bir rolü olup olmadığını bilmiyorduk.

Bu belirsizliği gidermek isteyen Dr. Swierk, 30 su anolü yakalayarak bir deney yürüttü. 

Su anolleri suya girdikten sonra nefes vererek küçük bir baloncuk üretiyor. Kertenkelenin derisinin hidrofobik olması yani sudan kaçınması sayesinde baloncuk büyüyerek muhtemelen hayvanın nefes almasını sağlıyor. 

Biology Letters adlı hakemli dergide dün (18 Eylül) yayımlanan çalışmayı yürüten Dr. Swierk, yakaladığı su anollerinin yarısının burnuna nemlendirici sürerek baloncuk oluşturmalarını engelledi. 

Daha sonra hayvanları akvaryuma bırakan bilim insanı, baloncuk üretebilenlerin su altında yüzde 32 daha uzun süre kaldığını gözlemledi. 

Bulgular, bu kertenkele türünün baloncukları hayatta kalmak için kullandığına işaret ediyor.

Dr. Swierk makalede, "Yarı suda yaşayan anollerin içinde ve hidrofobik vücut yüzeyinde taşınan fazla hava, insanların dalış tüpü gibi çalışıp ekstradan hava sağlayarak dalış süresini uzatıyor" diye yazıyor.

Çalışmadaki anoller suda birkaç dakika kaldı ancak doğadakilerin en az 20 dakika kalabildiği biliniyor. 

Avcılarla karşılaşan su anolleri ilk başta olduğu yerde kalarak kamuflajının kendisini gizlemesini umuyor. Eğer bunda başarılı olmazsa kayalardaki çatlaklara saklanmayı deniyor.

Dr. Swierk suya dalmanın son seçenek olduğunu ama diğerlerinden çok daha etkili bir strateji olduğunu belirtiyor:

Suyun altına girmelerinden sonra, akıntının hareketli yüzeyinde tespit edilmeleri çok zor oluyor.

Independent Türkçe, Science Alert, Guardian, Biology Letters