The Sopranos'la tanınan oyuncu, OnlyFans'e "ailesini kurtarmak" için girdiğini söyledi

Oyuncu, popüler TV dizisinde mafyaya yakın olan Adriana La Cerva'yı canlandırmıştı

AP
AP
TT

The Sopranos'la tanınan oyuncu, OnlyFans'e "ailesini kurtarmak" için girdiğini söyledi

AP
AP

The Sopranos'un yıldızı Drea de Matteo yetişkinlere yönelik içerik platformu OnlyFans'e katılma kararı hakkında konuştu.

2016'da kurulan ve kullanıcıların bireysel içerik üreticilerine abone olmalarına imkan tanıyan OnlyFans, üreticilerin müstehcen ve pornografik video ve görüntülere erişim satmasıyla tanınıyor.

Popüler mafya dizisinde Adriana La Cerva'yı canlandıran de Matteo, Fox News Digital'a verdiği röportajda TV projelerinden aldığı ücret hakkında konuşarak "ailesini kurtarmak" için OnlyFans'te cinsel içerikli paylaşımlar yapmaya başladığını söyledi.

51 yaşındaki aktris, "Başkaları yaptığım hiçbir iş için çok fazla para almadığıma inanmakta zorlanıyor" dedi.

Benim lanet olasıca bir altından yapıldığımı düşünüyorlar ama değilim. Peş peşe işlerde çalıştım.

De Matteo, "Son üç yılda işler değişti. Çocuklarım her zaman birinci sıradaki odağım oldu" dedi.

Geçmişte sırf çocuklarımla birlikte olabilmek için tonlarca işi geri çevirdim çünkü babaları [müzisyen Shooter Jennings] yollarda ve pek yanlarında değil.

Aralarında Cardi B, Bella Thorne, Tyga ve Chris Brown'ın da bulunduğu bir dizi tanınmış oyuncu ve müzisyen de fotoğraf ve videolara erişim satmak için OnlyFans'i kullanıyor.

Platforma katılma kararı nedeniyle karşılaştığı yargı hakkında konuşan de Matteo, buna şöyle yanıtı verdi:

Umurumda değil. Umursamıyorum. İtibarımı kurtarmaktansa ailemi kurtarmayı tercih ederim.

Oyuncu, "Bazı kişilerin OnlyFans'e katıldığım için hakkımda çirkin şeyler söylediğini biliyorum. Ama bilirsiniz, bizim bu evdeki anlayışımıza göre bu anne bir savaşçı ve yenilgi kabul etmiyor" diye ekledi.

The Sopranos'ta gangster Christopher Moltesanti'nin (Michael Imperioli) kız arkadaşını canlandıran de Matteo'nun karakteri bir noktada FBI muhbiri oluyordu.

De Matteo 5. sezonda diziden ayrıldıktan sonra Friends'in spin-off'u Joey'de Joey Tribbiani'nin kız kardeşi rolünü canlandırdı ve Desperate Housewives'la Sons of Anarchy gibi dizilerde yer aldı.

Fox'a konuşan oyuncu, pandemi sırasında aşılara yönelik tutumu nedeniyle menajerinin kendisini bırakması ve devam eden oyuncu grevi sırasında bir gelir kaynağına ihtiyaç duymasını da anlattı.

Aktris, "Sanırım birkaç yıl önce kurallara uymadığım için kötü bir kız olduğum söylenebilir" dedi.

Bu yüzden bir daha talimatların, grevin ya da buna benzer şeylerin insafına kalmak istemiyorum.

Independent Türkçe



Ölüme yakın deneyimlerde zaman neden yavaşlıyor?

Ölüme yakın deneyim yaşayan bazı kişiler, sanki zaman ortadan kalkmış gibi hissettiğini söylüyor (Unsplash)
Ölüme yakın deneyim yaşayan bazı kişiler, sanki zaman ortadan kalkmış gibi hissettiğini söylüyor (Unsplash)
TT

Ölüme yakın deneyimlerde zaman neden yavaşlıyor?

Ölüme yakın deneyim yaşayan bazı kişiler, sanki zaman ortadan kalkmış gibi hissettiğini söylüyor (Unsplash)
Ölüme yakın deneyim yaşayan bazı kişiler, sanki zaman ortadan kalkmış gibi hissettiğini söylüyor (Unsplash)

Ölümle burun buruna gelen kişiler, yaşadıkları deneyim sırasında zamanın durmuş veya yavaşlamış gibi geldiğini sıkça bildiriyor. 

Başından böyle bir olay geçmeyen kişilerin aklına film sahneleri gelecektir. Örneğin bir trafik kazasında hayatını kaybetmekten kıl payı kurtulan bir karakter etrafına bakarken, sahne daha yavaş akıyor. 

Ölüme yakın deneyimler üzerine çalışan psikiyatr Bruce Greyson'ın 1980-1990'larda yaptığı çalışmalarda, bu türden deneyimler yaşayan kişilerin yaklaşık yüzde 70'i "zamanın durduğunu veya anlamını yitirdiğini" bildirmişti. 

Peki bu travmatik olaylar neden böyle bir etki yaratıyor ve zamanın nasıl algılandığı hakkında neler söylüyor? 

İnsanlar zamanı nasıl algılıyor?

Liverpool John Moores Üniversitesi'nde zaman psikolojisi üzerine çalışan Dr. Ruth Ogden, yıllar önce geçirdiği bir trafik kazasından sonra bu alana ilgi duymaya başlamış. 

Psikoloji hocası, Conversation için kaleme aldığı yazıda, başka bir araçla çarpıştıktan sonra adeta zaman durmuş gibi hissettiğini anlatıyor.  

15 yıl boyunca ölüme yakın deneyimlerde neden zamanın yavaşladığı ve zamanın nasıl algılandığı üzerine araştırmalar yürüten Dr. Ruth Ogden ulaştığı sonuçları şöyle açıklıyor:

Biz saniyeleri ve dakikaları mükemmel bir doğrulukla kaydeden saatler gibi değiliz. Bundan ziyade beynimiz, zamanı çevremizdeki dünyaya duyarlı bir şekilde algılamaya ayarlanmış gibi görünüyor.

Dr. Ogden, beynin duygusal ve fizyolojik uyarılmayı düzenleyen bazı bölgelerinin, aynı zamanda zamanın işlenmesinde de rol oynadığını ekliyor. 

Bu nedenle duygular yoğunlaştığı sırada beynin zaman algısı da etkileniyor. Örneğin keyifli vakit geçirirken zaman uçup gidiyor ve sıkıcı ortamlarda geçmek bilmiyor. 

Ölüme yaklaşınca zaman neden yavaşlıyor?

Ölüme yakın deneyimlerde zamanın neden yavaşladığı kesin olarak bilinmiyor. Bilim insanları bunun altında savaş ya da kaç tepkisinin yattığını düşünüyor. Evrimsel süreçte hayatta kalma içgüdüsü olarak gelişen bu tepki, tehdit anında ortaya çıkıyor.

Tehlike karşısında beyin daha hızlı çalıştığı için ölüme yakın deneyim yaşayan kişiler çevrelerinin daha yavaş hareket ettiğini görüyor. 

Psikoloji ve Ruh Sağlığı Sınır Alanları Enstitüsü'nden araştırmacı Marc Wittmann bu durumu şöyle açıklıyor:

Organizma çevresel uyaranları normalden daha hızlı işleyerek kişinin daha kolay tepki vermesini sağlıyor. Daha hızlı algılamak, düşünmek ve hareket etmek hayatta kalmak için avantaj demek.

Yaşlandıkça zaman daha mı hızlı akıyor?

Herkes ölüme yakın bir deneyim yaşamayabilir fakat birçok kişi yaşı ilerledikçe zamanın akıp gittiğinden yakınıyor. 

Geçmişe bakınca çocukken vakit daha yavaş akıyormuş gibi gelirken, yetişkinlikle beraber sanki göz açıp kapayıncaya kadar yıllar geçiyor.

Bilim insanları bu durumun birkaç nedeni olduğunu söylüyor. Örneğin çocukken bir yıl, yaşanan sürenin daha büyük bir kısmına tekabül ediyor. Nörolog Santosh Kesari "10 yaşındaki bir çocuk için bir yıl, hayatının yüzde 10'u. 60 yaşındaki biri için ise hayatının yüzde ikisinden daha azı" diyor. 

Ayrıca çocukken sürekli yeni şeylerle karşılaşmak, hafızada daha kalıcı etkiler bırakıyor. Kesari şu ifadeleri kullanıyor:

Zamanı unutulmaz olaylarla ölçüyoruz ve yaşlandıkça hatırlanmaya değecek daha az yeni şey yaşanıyor. Bu da çocukluğun daha uzun sürmüş gibi görünmesine yol açıyor.

Bilim insanın burada bahsettiği, zamanın o an içinde nasıl algılandığından ziyade, nasıl hatırlandığı. 

Yine de bazı çalışmalarda çocukken zamanın akışının daha yavaş algılandığı bulunmuştu. Nörobilimci Patricia Costello, çocukların gelişim aşamasında olduğunu belirterek "Sinirsel iletimleri yetişkinlere kıyasla fiziksel olarak daha yavaş. Bu da zamanın geçişini algılama biçimlerini etkiliyor" diyor:

Yetişkinliğe ulaşınca zaman devrelerimiz kablolamayı tamamlıyor ve zamanın geçişini doğru bir şekilde nasıl kodlayacağımızı deneyimlerimizle öğreniyoruz.

Yaşlanınca zamanın daha hızlı akıyormuş gibi gelmesi, büyük ölçüde yeni deneyimlerin azlığıyla ilişkilendiriliyor. Costello bu histen kurtulmak isteyenlere hayatlarına yenilik katmasını öneriyor.

Bilim insanı "Her şeyin çok hızlı geçip gittiği, kendi hayatımızı kaçırdığımız hissini nasıl durdurabiliriz? İş dönüp dolaşıp yeni şeyler öğrenmeye geliyor" diyerek ekliyor: 

Yeni bir beceri öğreniyor musunuz? Farklı bir şeyler pişiriyor musunuz? Mümkün olduğunca hayatınıza yenilik katmak, anıların öne çıkmasını sağlayacak ve bir bakıma zamanı uzatacaktır.

Independent Türkçe, Conversation, Psychology Today, NBC News