One Piece hayranları yeni sezonda ünlü oyuncuyu görmek istiyor

One Piece hayranları, manganın meşhur karakterini Oscar ödüllü aktrisin canlandırması için seferber oldu

One Piece, Netflix'teki ilk haftasında rekor kırmış, Wednesday ve Stranger Things'i geride bırakarak 84 ülkede en çok izlenen dizi olmuştu (Netflix)
One Piece, Netflix'teki ilk haftasında rekor kırmış, Wednesday ve Stranger Things'i geride bırakarak 84 ülkede en çok izlenen dizi olmuştu (Netflix)
TT

One Piece hayranları yeni sezonda ünlü oyuncuyu görmek istiyor

One Piece, Netflix'teki ilk haftasında rekor kırmış, Wednesday ve Stranger Things'i geride bırakarak 84 ülkede en çok izlenen dizi olmuştu (Netflix)
One Piece, Netflix'teki ilk haftasında rekor kırmış, Wednesday ve Stranger Things'i geride bırakarak 84 ülkede en çok izlenen dizi olmuştu (Netflix)

Netflix'in çok beğenilen dizisi One Piece, 31 Ağustos'ta yayımlanmasından sadece iki hafta sonra ikinci sezon onayını almayı başarmıştı.

Gösterime girdiğinden beri en çok izlenenler listesinden düşmeyen dizinin ikinci sezon müjdesi, Netflix'in yayımladığı videoda, manganın yaratıcısı Eiiçiro Oda tarafından doğrulanmıştı. 

Dünya çapında fenomen oldu

Aynı adlı anime ve mangadan uyarlanan canlı aksiyon dizisi, Iñaki Godoy'un canlandırdığı Monkey D. Luffy adlı dost canlısı korsanın, efsanevi One Piece hazinesini bulma macerasını konu alıyor.

Netflix dizisi, Oda'nın eserinin 1999'da anime serisine dönüştürülmesinin ardından ikinci büyük uyarlama olma özelliğini taşıyor. Gizemli One Piece'i bulmaya çalışan Monkey D. Luffy ve korsan ekibinin hikayesi o zamandan beri dünya çapında bir fenomen haline geldi.

"Jamie Lee Curtis" sesleri

Ve şimdiyse One Piece hayranları, Jamie Lee Curtis'in dizide rol alması için seferber oldu. 

Oscar ödüllü Jamie Lee Curtis'in One Piece'in 2. sezon karakterleri Chopper ve Dr. Kureha'ya sevgisini açıklamasının ardından, hayranları oyuncunun dizide rol alması fikrine adeta kafayı taktı. Manganın hayranlarına göre Cadılar Bayramı (Halloween) serisinin yıldızı, Kureha rolü için mükemmel bir seçim olabilir.

Jamie Lee Curtis, daha önce büyük bir One Piece hayranı olduğunu itiraf etmiş ve Kureha'yı oynamayı arzu ettiğini söylemişti.

Dr. Kureha, Luffy'nin ekibinin bir üyesine akıl hocalığı yaparak One Piece'te önemli bir figür olacak. Tony Tony Chopper, 2. sezonda ortaya çıktığında, onu hikayede önemli bir rol oynamaya iten Kureha olacak.

Curtis, Her Şey Her Yerde Aynı Anda'daki performansıyla 45 yıllık oyunculuk kariyerinde ilk kez Oscar kazanmıştı (A24)
Curtis, Her Şey Her Yerde Aynı Anda'daki performansıyla 45 yıllık oyunculuk kariyerinde ilk kez Oscar kazanmıştı (A24)

Hayranlar onu istiyor

Hayranlara göre Curtis, eksantrik ve heyecanlı bir karakter olan Dr. Kureha'yı canlandırmak için harika bir seçenek. 64 yaşındaki oyuncunun Chopper'a olan sevgisi de Dr. Kureha olarak performansını olumlu etkileyebilir.

Netflix'in One Piece için Iñaki Godoy, Mackenyu Arata ve Emily Rudd gibi daha az tanınan oyuncular seçmesi, eleştirmenlerin beğenisini kazanmış ve doğru bir hamle olarak görülmüştü. 

Eleştirmenlere göre diziye Oscar ödüllü bir oyuncuyu dahil etmek, Netflix'in önceki stratejisinde değişiklik yapsa da dizi için merak uyandıran ve yerinde bir tercih olabilir.

Independent Türkçe



İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
TT

İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)

Bilim insanları ilk kez bir Antik Mısırlının tüm genomunu diziledi. Yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yaşayan adamın kalıntıları, antik uygarlıktan gelen en eski genetik veriyi de sunuyor.

Uzmanlar, bölgenin sıcak iklimi DNA'nın kolayca bozunmasına yol açtığı için Antik Mısır'dan genetik kayıtlar bulmanın epey zorlu bir iş olduğunu söylüyor. Ayrıca bu toplumda yaygın olan mumyalama da yumuşak dokuları muhafaza etmesine karşın DNA'nın düzgün bir şekilde korunmasını engelliyor.

Bugüne kadar Antik Mısır'dan sadece üç kişinin genomunun bir kısmı dizilenmişti. Ayrıca bu kişiler uygarlığın daha geç dönemlerinde yaşamıştı. 

Bulguları önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmadaysa, bu örneklerden en az bin yıl daha önceye ait bir genom ilk kez tamamen dizilendi. 

Kahire'nin güneyindeki Nuwayrat köyünde 1900'lerin başında bulunan kalıntılar, kayaya oyulmuş bir mezarın içine yerleştirilmiş bir çömlek kabın içindeydi.

Liverpool John Moores Üniversitesi'nden Dr. Adeline Morez Jacobs liderliğindeki araştırmacılar, 4 bin 500 ila 4 bin 800 yıl önce yaşamış kişinin kemiklerini inceledi. Ayrıca dişinden aldıkları örneklerle genomunu dizileyen ekip, Antik Mısırlı hakkında eşsiz bilgiler elde etti.

VFDGH
Adamın kalıntılarını içeren çömlek 1902'de keşfedilmişti (Garstang Arkeoloji Müzesi/Liverpool Üniversitesi)

İlk piramitler inşa edilirken yaşayan kişinin kalıntıları, 44-64 yaşında ölen bir erkek olduğuna işaret ediyor. Makalenin yazarlarından Joel Irish, MÖ 2855 ila 2570'de hayatını kaybeden adam hakkında "Öldüğünde muhtemelen 60'lı yaşlarındaydı, ki bu o dönem için inanılmaz derecede ileri bir yaş" diyor.

Bilim insanları kişinin genetik materyalinin yüzde 80'inin beklendiği gibi Kuzey Afrika kökenine sahip olduğunu tespit etti. Ancak yüzde 20'si, Batı Asya ve Mezopotamya bölgesindeki insanlara dayanıyordu.

Araştırmacılar Antik Mısır ve Mezopotamya halkları arasında bir ilişki olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Arkeolojik bulgular bu etkileşime güçlü kanıtlar sunsa da bugüne kadar genetik bir veri elde edilememişti. 

Harvard Üniversitesi'nden Iosif Lazaridis, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Bu örnek bize, bu kadar erken bir tarihte Mısır'da çoğunlukla Kuzey Afrikalı soyundan gelen ancak Mezopotamya'dan da bir miktar soy katkısı olan insanlar olduğunu söylüyor" diyor: 

Bu coğrafi açıdan mükemmel derecede mantıklı.

Araştırmacılar bulunan kemiklerde artrit ve osteoporoz belirtilerinin yanı sıra yaşamının büyük bölümünde aşağı baktığını ve öne doğru eğildiğini gösteren işaretler tespit etti. Ayrıca kollarını uzun süre önünde tuttuğunu, ağır malzemeler taşıdığını ve sert yüzeylere oturduğunu gösteren bulgulara rastlandı. 

Ekip bu verilere dayanarak bu kişinin ağır işçilik yaptığı ve muhtemelen çömlekçi olduğu sonucuna vardı. Irish çömlekçi çarkının da Mısır'a bu dönemde geldiğini söyleyerek ekliyor:

Öte yandan bir çömlekçiye genellikle böyle üst sınıf bir cenaze töreni düzenlenmez. Belki de olağanüstü yetenekli ya da başarılı olduğu için sosyal statüsü yükselmişti.

Bilim insanları Antik Mısır ve Mezopotamya ilişkisine ışık tutan yeni çalışmanın sadece tek bir genom örneğine dayandığına ve daha fazla kanıt bulmayı beklediklerine değiniyor. Bu sayede iki bölgede yakın zamanda ortaya çıkan yazının kökenlerini ve farklı toplumlar arasındaki göçleri daha iyi anlamayı umuyorlar.

Makalenin ortak yazarı Dr. Linus Girdland-Flink "Bu, insan genetik varyasyonu bulmacasının sadece bir parçası: Bugüne kadar yaşamış her insan ve onların genomu bu bulmacanın benzersiz bir parçasını oluşturuyor" diyerek ekliyor:

Hiçbir zaman herkesin genomunu dizileyemeyeceğiz ancak insanlık tarihinde bugün kim olduğumuzu şekillendiren önemli olayları doğru bir şekilde yeniden yapılandırmak için dünyanın dört bir yanından yeterince çeşitli örnek toplamayı umuyoruz.

Independent Türkçe, CNN, New Scientist, Nature